“Tırnak İçinde” RU-vid Kanalı; kendi gündemimize ve hakiki meselelerimize dair bir farkındalık oluşturmak amacıyla, sosyal bilimlerin farklı alanlarında özgün yorumları izleyicilerle buluşturuyor.
Temel motivasyonumuz; iyiye, güzele, derinliğe çağıran; çağrışımlara açık, ufuk açıcı, farklı okumalara, kaynaklara, ince dikkatlere kapı aralayıcı yayınlar yapmaya gayret etmek... Desteğinizi sunmak ve Kanalımızdaki yeniliklerden haberdar olmak için abone olabilirsiniz. Her türlü görüş ve öneriniz için mail adresimiz tirnakicinde1@gmail.com 'dur. Desteğiniz, teklif, görüş ve önerileriniz bizim için değerlidir.
Medeniyet inşası varlık tasavvuru ile başlar. Bu tasavvurun sonucunda oluşan terkibi önce kelimelere dökeriz sonra da onlarla dünya kurarız. Böyleyken ‘Estetik bir hayat alanı olarak islam şehrini inşa etmek’ başlığı altında kendi terminolojimizle yani medeniyet tasavvurumuzun tezahürü olan kelimelerle güzel güzel konuşurken araya işlevsel, sayısal, tüm, yaşam, öngörü, örüntü, görüntü, düzlem, yaşam, matematiksel, düzey, doğal, yapay, birey, öğreti vs kimlerin uydurduğu ve ne sebeple uydurduğu malumunuz olan kelimeleri araya sıkıştırmaya başlamanın manası nedir? Bir şeylerin neden tutmadığının, şehirlerimizin ve medeniyetimizin neden bizi ifade etmediğinin temel sebeplerinden birisi işte tam da buradadır. Bu “örüntü”den güzel, estetik ifadesi olan güzel bir “görüntü” çıkmayacağı aşikardır.
Vahdettin abi, Allah ömrüne bereket versin. Konuşmanız çok doyurucu, ufuk açıcı ve öğretici. İnşallah bir çok konuşmanız olur ve istifade ederim. Gönlüne yüreğine sağlık.
Ruhu doyuran çok güzel bir sohbet daha çok olsa faydalı olur.
8 дней назад
Öncelikli olarak bu kıymetli konuyu seçtiğiniz ve sunumunuzu herkesin anlayacağı şekilde yaptığınız için teşekkür ediyorum. Lakin diksiyon eğitimiyle daha etkili ve güzel sunumlar yapabilirsiniz; özellikle fonetik konusuna dikkat etmenizi tavsiye ediyorum örneğin -e sesi, ayrıca farkındalığınızı arttıracak olan bu eğitimin neticesinde mesela “atilla” değil “attila” demenizin doğru olacağını fark edeceksiniz.
Değerli hocalarimiza teşekkür ediyorum,online olarak katılmıştım ve ilk kez felsefe ile ilgilenmeliyimi düşündüm açıkçası.kalici olarak yayinlamaniz çok iyi olmuş .Nasibi olan faydalanmayi bilir zaten.Tesekkur ederim
İŞLEV: Fâtır-ı Hakîm ve Kàdir-i Alîm, kemal-i intizamla herşeyi güzel yaratmış, güzel teçhiz etmiş, güzel gayelere tevcih etmiş, güzel vazifelerle tavzif etmiş, güzel tesbihat yaptırıyor, güzel ibadet ettiriyor. Ey insan! İnsan isen, şu güzel işlere, tabiatı, tesadüfü, abesiyeti, dalaleti karıştırma; çirkin etme, çirkin yapma, çirkin olma. Sözler - 357
Beş ay önce yayınlanmış, fakat yeni rastladım bu çok kıymetli lugâtin tanıtımına.. Naci Beyi tebrik ederim. Türkçenin başına gelenleri ve tasfiye hareketini, büyük Türkolog Geoffrey Lewis'in çok önemli kitabının (The Turkish Language Reform -A Catastrophic Success-) Türkçe çevirisi de durumu orijinalindekine benzer özetleyici ve çarpıcı bir başlıkla arz eder: Trajik Başarı". Bu başlık, târihin derinliklerine uzanan kadim bir milletin kendini nasıl dilsiz, dolayısiyle yersiz yurtsuz ve kültürsüz bırakmakla kalmayıp geleceğini de nasıl sabote ettiğini anlatır. Lewis, bir de şunu söyler: "Size yazık, bize kazık." Evet yabancı Türkologlar ādeta yeni bir dil öğrenmek zorunda kaldılar, ama Türk milletine ve kültürüne gerçekten çok yazık oldu. Bu günahı bir tür sevāba dönüştüren büyük hizmetin sāhibi merhum İlhan Ayverdi Hanımefendi'nin ortaya koyduğu zengin sözlük, inşallah madde başlarında anlamları ve misâlleri verilen kelimeler cetveli olmaktan çıkarak yaşayan bir bilim ve kültür dilinin canlanışına da nefes veren bir kaynak eser olur.
Mehmetciğim, son derece akıllı, entelektüel ve çalışkan öğrenciliğini müteakip muhteşem hocalığına tanık olmak, özellikle millî duyarlılık ve kaynakları çağın ruhu içinden yeniden değerlendirmen de bunu gösteriyor. Senin ve döneminin kıymetli diğer öğrencilerimizin varlığı, ülkemiz ve dünya için büyük şans ve kazanımlarımız. İyi ve güzel işler yolunda başarılarına başarılar katman candan dileğimdir.
1924; tarihi kırılma yarılma devam ediyor.Türk rönesansı yerine; batılaşma/ İslamsız türk; bulgar macar gibi bir yol tutuldu. Bu ülkü aslında İngiliz fikri amma M.Kemal de aynı düşünceyi savunuyordu. Bu derin fay kırığını Said Nursi tamir edebilmek için Ankara' ya geldi fakat alim mücahid kimseler yeterli cesaret ve desteği gösteremedi. Kısaca 1.TBMM de bir Edibali bir İdris Bitlisi vardı lakin bir Oaman Gazi ve Yavuz yoktu....
Rami kütüphanesini projesinden inşaasına kadar emeği geçmiş her bir ferdinin tek tek elini sıkıp tokalaşmayı isterdim🥰 O kadar değerli ve abidevi bir işi , eseri hayata geçirmiş oldunuz ki müteşekkirlerimi sözcüklere sığdıramam...Esas iş bundan sonra başlıyor...Esas ve asıl soru şu olmalı bence , '' Bir kütüphane mâbedi ekonomik olarak ne tür bir model ile gelir getirici , kendini uzun uzun yıllar idame ettirici bir hale nasıl getirilir '' BU SORU HER ALANI VE SOSYOEKONOMİNİN EN HAYATİ KONUSU...Hiçbir gönüllü karşılıksız sonsuza dek çalışamaz...Buna güç ermez...Bundan ötürü çığır açıcı ve meşru gelir modelleri geliştirmek elzem...YOKSA BU GÖZ NURU ESER İLERİKİ ZAMANLARDA BERHAVA OLUR , Kİ BÖYLE BİR DURUMU HİÇ ARZU ETMEM...Rami kütüphanesi müdürü Sn . Ali ÇELİK beyefendi'nin başında ömürlük bir tatlı telaşesi var🙂Bir kütüphaneyi yönetmek bilginin hizmetlisi ve aynı zamanda da bilginin efendisi olmak demektir...Kütüphaneler bir anı ve hatıra klubü değillerdir...Bu özellikleri vardır fakat esas işi YAŞAYAN ve SÜREKLİ SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR '' YAŞAYAN HAFIZA KURUMU '' OLUŞU GEREKLİLİĞİDİR ...Tüm ara faaliyetleri ile birlikte ve bütünsellikte...Büyüklüğünüz daha büyük bir sorumluluk ve daha proaktif girişimlerin oluşmasını gerektiriŕ...Bir yıldız etrafına gezegenleri toplar çünkü...Saatlerce konuşabilirim fakat yeterince uzattım gaĺiba , çok kıymetli bir kültür mabedi RAMİ KÜTÜPHANESİ , kıymetini bilelim ve bunu nasıl yapabileceğimizi hep birlikte öğrenelim...Sevgiler saygılar ...Bu bir gerçek kamu hizmeti dir...🥰
Çözüm un kendisi sorun olmaya başlad, ı nerdeyse herkes bi ucundan tutuyor , “fact “ lar görünmez kılınmaya çalışıyor , belki 70 lerin sonunda Türkiye siyasi politiği yasal olan ve olmayan alanda ortaklastifgi düzeyde bir ortak tarih ve burdan tureyebilcek ortak bir ani istişare edebilirdi ama bugün neredeyse görüntü ve ses ayrı gidiyor her anlatımda bahsedilen iki ayrı kutup için söz konusu gelecegin kendisini oluşturamamak endişesi ve bunun yani endişenin veri tabanı gerçeklik temelinden uzak tarihden siyasete gidildiğinde gündelik politik mecralarda bu matris zaman içinde giderek acıliyor , bunda yeni etkenler yeni sorunların yeni çözümlere gebe olduğu ve bunun kavram ve terminoloji ne bugün bahsedilen gurup / kutuplar in toplumsalligi içinde bunlara sahip olmadığı ve üretebileceği dilin de sorun nedeni/ kendisi ile epistomolojik & etimolojik bir başlangıç noktası olmadığı bulamadığı bir dönemi yaşıyoruz , sanki bu sorun başlangıç da nasıl var olagelmiş ve bitmiş / çözümlenmiş /olmus ise bugün de soruna taraf olanlar kendilerini guc ile anlamlandırmak ve ya dolayımlandirmak çabası içinde bu da baslangicdan farkı bugünkü merkez /cevre iktidar muhalefet gerileminde kendisini “faktör “ olarak ortaya çıkarabilecek bir gurup yapı toplumsallik ( örgütlenmiş ) olmayışı üzerine bir siyasi iktidarsizlik olarak var ediyor , iktidar ve muhalefette iktidar neyse O , muhalefet ( çevre ) bölünmüş dağınık ve ayrısik .
1-) Kutadgu Bilig - Yusuf Has Hacib 2-) Politics Among Nations - Hans Morgenthau 3-) Theory Of İnternational Politics - Kenneth Waltz 4-) Approaches to World Order - Robert Cox 5-) İsrail Lobisi ve Amerikan Dış Politikası - John Mearsheime & Stephan Walt 6-) Medeniyetler Çatışması - Samuel Huntington 7-) The Tragedy of Great Power Politics - John Mearsheimer 8-) World Politics - A.E.K Organski
Hocam bu konularda çok ihtiyacımız var bilgiye. İslamı tarafda güvenilir insanların yönlendirmesine vatana millete ümmete faydası olması için bu bilgi açlığını gidermeye çalışma çabanız için çok teşekkürler. Kaldıraçlamak nedir mesela bunları ayrı ayrı ele alırsanız çok daha iyi olur