Akbank Sanat 1993 yılında kuruldu. Türkiye’de çağdaş sanatın gelişimini destekleyen ve sanatın farklı disiplinlerinde uluslararası projelere yer veren Akbank Sanat, özellikle genç sanatçılara kendilerini geliştirebilmeleri için çeşitli imkanlar sunmaktadır.
"Değişimin hiç bitmediği yer" olma misyonuyla yılda 700’ün üzerinde etkinlik gerçekleştirmekte olan Akbank Sanat sergilerden modern dans gösterilerine, konserlerden panellere, çocuk atölyelerinden film gösterimlerine uzanan geniş bir yelpazede birçok farklı etkinliğe ev sahipliği yapmaktadır.
insanlar ne kadar ilkel gerçekten. sanki ormabnda yaşıyoruz, çoğu insan sadece konuşan hayvan. Değerli hocalar cok güzel anlatmıs ve keyifli bir sohbet olmuş. teşekkürler
Bir resim öğretmeni adayı olarak bu minik seri ve akbank sanatın diğer içerikleri bana çok şey kattı. Işıl ışıl bir öğretmen ve sanatçısınız. Beni mesleğime karşı olduğumdan daha da heyecanlandırdınız. Bu zamana kadar içerisinde bulunduğum eğitim tecrübelerimde yanlış giden bazı şeyleri aydınlatmama sebep oldunuz. Çok teşekkür ederim bu güzel içerik için umarım hep etrafınıza ışık saçmaya devam edersiniz.
Düşündüren, uyandıran çaresizliğe umut bir söyleşi dinledim. Emeği geçen düşünen gerçekleşmesine emek veren herkese ve sanatçı dostlarıma arkadaşlarıma canı gönülden teşekkür ederim. Karanlık bir mağarada yakılan ateşin ışıkları gibi ısındı içim. Yine ve yeni bir yerden filizler sızar diye umut ediyorum. Köprüye ışık olduğunuzu hissediyorum. İyi ki varsınız.
Alper Hoca'nın yorumu üzerine; "Amnestik Hafif Kognitif Bozukluk" tanısı alanların yaklaşık %50'si 1 yıl içerisinde Alzheimer'e dönüşüyor. Zaten HKB tanısı olan kişilere ilaç verilmiyor ve takip ediliyor (en azından tanı kılavuzları böyle diyor). Bugün biliyoruz ki BOS ile yapılan testler Alzheimer tanısını koyduruyor (bildiğimiz en geçerli yöntem olarak). Yapılması kolay bir test değil ama çalışmalara gönüllü olan HKB olguları çoğunukla amiloid beta 1-42 açısından pozitif oluyor. Nörolojik hastalıklardan konuşurken biraz daha temkinli olmak gerekiyor. Klinik pratikte yanlış tanı yok mu tabi ki var. Ben nöropsikoloğum ve o kadar çok periferde yanlış tanı oluyor ki anlatamam. Periferdeki bir çok nörolog güncel bulgu falan da bilmiyor. Alzhemir denilenlerin büyük bir kısmı Lewy Cisimcikli Demans vs. Hele nöropsikiyatrik bakışı ne nörolog ne psikiyatrist benimsiyor. Şansınız varsa bir üniversite hastanesinde iyi bir hekime denk gelirsiniz. Bugün artı bu hastalıkları tamamen birbirinden ayırması zor. Hele ki geriatrik psikiyatri söz konusu ile. Geç başlangıçlı Bipolar ve Parkinson hastalığı arasında bağlantı olduğuna dair bulgular var desem bomboş bana bakacak bir çok hekim var. Hemen lityum el titretiyor ondan diyerek kestirip atarlar. Bu yüzden Nörobilim önemli! Eskiden bu alanlar bir bütündü, sonra ayrıldı rahat rahat bir sürü inceleme yapıldı ama artık bilgi translasyonel bir şekilde bütünleşiyor. Dilerim hem nörobilim hem terapi bilen psikolog/psikiyatr sayısı artar.
