Merhaba ben Gülçin, Yaşamımın 14 yılı, sektöründe ‘satışın okulu’ olarak bilinen ulusararası bir şirkette, hem çalışarak hem de öğrenerek, gelişerek geçti. ‘Okul’ kısmının da hakkını verdiğime inanıyorum. Sonradan yollarımızın kesiştiği Koçluk disiplini ise çokça sorgulamama, bazı yönlerimi törpülememe, bazı yönlerden de dönüşmeme ilk adım oldu. Dönüşümün bir yoldan vazgeçip diğer yolu seçmek değil, yolumda ilerlerken sürekli eklemek, gelişmek olduğunu anladım ve anlatmaya başladım. Şu an tüm birikimimi aktarıyorum ve tüm samimiyetimle, insanların gülümsediğini gördükçe de, bundan müthiş keyif alıyorum. İlk önerim; gelişim için o ‘ilk soru’yu kendinize sormanız. Evet soru herkese göre değişecek,zaten o ‘ilk soru’ nedeniyle herkesin yolculuğu birbirinden bu kadar farklı değil mi? Benim sorum ‘ben gerçekten ne istiyorum?’ idi… Gelişim sorgulayarak başlar… her konuyu ve herkesi lütfen sorgulayın…
Teşekkürler, kitabı okudum fakat oyunların çoğu örneklenmeden anlatıldığı için kafamda iyice oturmadı, kitaptaki diğer oyunlardan da bahsedersiniz sevinirim.
Valla benim gördüğüm, toplumdaki herkes, kendini toplum hiyerarşisinin üst seviyelerinde konumlandırıyor. Palavracı, boş ,beleş, kendi gerçekliğinin farkında olmayan bir toplumumuz var.
Bunu detaylıca düşünmek gerek, kapital el değiştirdi ve statü sembolünü para olarak görenler de kendilerini bu anlamda farklı konumlandırıyor. Bu insanlar bahsettiğim 2 kişinin karşılaşmasında birbirlerini tartarken, aynı zamanda kendilerini nasıl değerlendiriyor? Yapılacak işbirliğinde fayda gösterebiliyorlar mı? Yani görünürde böyle bir durum olabilir ancak içlerine döndüklerinde aynı şekilde hissediyorlar mı gibi. Bir çok açıdan düşünmek ve gözlemlemek gerek. Özetle biz öyle görüyoruz ama gerçekte kendi iç değerlendirmelerinde durum nasıl?
Annem 12 yıl boyunca okuluma hiç gelmedi. Babam lise 3. sınıfta bir şey için imza atmak üzere bir kez geldi. Üniversiteyi 8 yılda bitirdim ve istemeyerek öğretmen oldum.
Merhaba,Çok yalın,anlaşılır,harika bir anlatım olmuş,daim olsun.Örnekteki gölge kişilik sanki id'in daha ayrıştırılmış ve farklı tanımlanmış hali gibi.Yeni keşfedilmiş insani özellik veya duygu durumu değil,ancak id'e göre günümüzde daha anlaşılır.
Bencil olması Kendini düşünmesi Bu senin gölge yayın. Bastırdığın, toplum tarafından bastırılan bir duygu. Bu duygu nasıl bastırılmış olabilir? Bir anne vardır. Kendini arkaplana atıp çocuklarını düşünmesi gerekiyordur. Kendi isteklerini, hayallerini, hedeflerini, ihtiyaçlarını arkaplana atmıştır. O kadar çok BEN OLMAYI, KENDİNİ DÜŞÜNMEYİ bastırmış ki Gölge yanı olmuş. Bu nedenle BENCİL olan, KENDİNİ düşünen insanlardan rahatsız oluyorum. Peki ne yapmam gerekiyor? Kendimi düşüneceğim isteklerine odaklanacağım hobi ve işler yapmam gerekiyor. Başkasının ihtiyaçları yerine kendi düşüncelerimi görmem gerekiyor. YAKLAŞIM VE MANTIK DOĞRU MU?
2 önemli notla başlayayım; 1.Verdiğimiz her tepkiden bahsetmiyoruz burada. Bir şeyden gerçekten hoşlanmayabiliriz; etik yada ahlaki gelmeyebilir, anlayışımıza uymayabilir. Yada bir davranış bizi sinirlendiriyordur çünkü bir değerimizle çatışıyordur. Aşırı, uçta verdiğimiz tepkilerden ve duygulardan bahsediyoruz. Sonradan verdiğimiz tepkiyi anlamsız, gereksiz bulduğumuz. 2.Genelde örnekler bu kadar bariz olmuyor. Bulmak için altta yatan gerçek nedeni sorgulamamız, kendi içimizde araştırmamız gerekiyor. Örneğin; sürekli arkadaşlarıyla dışarı çıkan bir arkadaşınızın sosyal aktiviteleri rahatsız ediyordur. Kendinize söylediğiniz neden de; bu kadar sosyalleşirken daha yararlı şeylerle ilgilenmeye zaman ayırmıyor, zamanını harcıyor olabilir. Bir gün arkadaşınız şöyle bir etkinlik var ona katılacağım dediğinde, patlarsınız. Agresif bir şekilde ağzınıza geleni söylersiniz. Zamanını boşa harcıyorsun dersiniz. Asıl neden sizin de insanlarla daha çok iletişime geçmek istemeniz olabilir ama gölgeniz (insanlara) güvensizlik nedeniyle yapamıyorsunuzdur. Bu gölge nasıl oluşmuş olabilir? Anneniz örneğin birkaç arkadaşının ihanetine uğramıştır ve sizi sürekli 'insanlara güvenilmez' inancıyla büyütmüştür. Siz de 'güven' i baskılamış ve bilincinizin olmadığı gölge alana göndermişsinizdir.
bir yıl önce arkadaşlarla sohbette biri dediki "hepimizin karanlık yanları var" çok şaşırdım. masadaki diger arkadasta onayladı. ama benim hiç yoktu. ve 1 yıldır arıyorum kendimde gölge yanımı ama bulamıyorum. izlediğim videolar ıcınde en acıklayıcı olan buydu öncelikle teşekkürler. videonuzla farkettim ki ben kendimle hizzalanmısım. gölge yanımı bulamamak beni rahatsız hissettirmişti. gölgeyı acıklayan kımse kendınle hızzalanmaktan bahsetmıyor ya da açığa çıkarmaktan. videonuzun önemli kısmı bence burası oldu. yıllardır yaptıgım her seyde " gercekten ıstıyormuyum" diye sorarım kendıme. sinirliyken bile gerçekten sinirlimiyim diye sordugumda içimde dinginliği fark ederim. şimdi ise bunu neden buraya yazdıgımı inceleyorum :) gerçekten bu savas ömür boyu sürüyor ve yaşamak bu :)
Benzer bir olayı bilinçaltımla ilgili yaşamış ve aklımdaki sorulardan çok rahatsız olmuştum. Doktora gitmeye karar verdiğimde bir uzman bilinçaltında saklanan bir şey olmayabilir, hiç büyük bir travma yaşamamış olabilirsin, sorun edecek bir durum yok demişti. Ne demek istediğinizi çok net anlıyorum o nedenle :) İyi ki yazdınız, yorumlar sayesinde bağlantı kurabiliyoruz, yaratıcılığımızı da besliyor ve bana göre en önemlisi öğreniyoruz. Teşekkür ederim
İçgözlem yaparak, cevabı kendinizin bulması gerekiyor. Bir uyanış, farkındalık anı yaşamak gibi. Sezgisel olarak anlıyorsunuz. Altta yatan asıl neden ne olabilir? Asıl istediğim ne yada ihtiyacım ne? Bu sorular yardımcı olur.
Çok değerli, faydalı anlatım olmuş. Çok güzel. Teşekkürler. 🙏🏼 2 kitap, 4-5 saat videolu bilgileri 20dk da çok iyi özetlemişsiniz. Anlamak ayrı, anlatabilmek ise çok özel bir durum.
Araştırdığım bu konuyu anlatımınız sayesinde kafamda çok daha iyi oturttum ve gölge yanımı keşfimde çok yardımcı oldu teşekkür eder ve başarılarınızin devamını dilerimm🌸