hocam bazı hayvanlarda yani tarımı kesfetmemis bilinci olmayan canlilarda da babalık davranışı var. domuz teorisi de kulağa cool geliyor ama baya bi kasmaca bence :)
Nevzat bey, siz bu internet aleminde karşımıza çıkan en muhteşem insansınız. Sizin gibi bir bilgeyi anadilimizden dinleyebilme şansı, bizim için eşi benzeri bulunmaz bir nimet.
25:34 anaerkil kavramı yanlış anlaşılıyor haklısınız ama anaerkil sistemler egaliterdir. Başta ana var demeye geliyor. Ana hirarşide en üstte değil. Çünkü anaerkiyede hirarşi yoktur. Yani kelime yanlış değil ama bugün çoğu kişi yanlış yorumluyor. Türkçe de "erkil" kelimesi internete göre (Türkçem zayıf) kendisine karşı gelinmesine dayanamayan (kimse). "Toplumumuzda sert ve erkil babalar çoktur" demektir. Ama yunancadan gelen kelime archai kelimesi köken, başlangıç, eski demektir. Matriarchat = anneler/kadınlar başlangıç, öz kök, ama Patriarchat kelimesi yanlış aslında. Patriarchat kelimesi hep babalarin kurali olduğu için Almanya'da, Fransa'da, ABD'de vs. Matriarchat hep Patriarchiat tersi miş gibi yorumlanıyor. Ama Matriarchatte hirarşi yoktur. Almanyada artık hristiyanlik ataerkilligini getirdiğini çoğu insan analiyor. Özellikle orthodox yani yunan hristiyanlik buna sebep oldu.
Çok güzel dile getirmiş sayin Profesör. Anaerkide mal mülk hep anneden kızlarına geçer. Babalık biolojik baba değil ama kadinin erkek kardeşler yapar. Genel olarak zaten anaerkil sistemlerde kadinlar bir arada yaşar ve birbirlerinine her konuda destek olur. Erkekler bu sistemde ne baski ne zulüm görür. (cinsel dahil, fuhuşdan "normal" bugünün "normal" kadin-erkek iliskisine kadar) İlişkiye yada evliliğe kadın kendi maddi sebeplerden yada babasının baskısı yüzünden girmez. Çok anlamlı gelizor ana-yavru ilişkisi madeyata dayanılması ama bugünkü anladigimiz maddiyat kelimesi değil yani para, zenginlik, kapitalizm gibi. Görünen şey olarak bariz ortadan olan şey maddi yana analik bariz ortada. Latincede "materia" (maddi) kelimesi "mater" (ana, anne) kelimesinden oluşmuş. Çoğu dillerde maddi materiell, material, материал demektir. Türkçe maddiyat kelimesi arapçadan gelme ama internetten anladığım kadarıyla anne kelimesine (um) dayanmıyor. Eski ve modern yunancadada maddi kelimesi anneden değil υλικό dan gelme (odun). μητέρα (telaffuz: metera) diğer dillere anne anlamiyla giriş yapti mater, Mutter, madre, mère vs. Keşke eskisi gibi çok daha evrensel eğitilsek. Kimsi sırf dini okur kimisi taşı toprağı, kimisi ekonomigi siyaseti, kimisi dili edebiyatı ama hepsini anlamak lazım. Üniversite kelimesi universal=evrensel demektir. Gittikçe uzmanlaşarak her şey den uzaklaşiyoruz ve bir gün en basit seyleri anlamaz duruma gelicez. Bugün bile herkes smartphone yada bilgisayar kullaniyor ama nasıl calisitigini bilmior. Hele küçük çocuklar hiç bir şeyden haberi yok iken telefonlar ellerinde. Buda maddiyat döneminden baba inanış dönemine gidişi gösteriyor. Waldorf pedagojisi bu durumun farkinda ve çocuklari erkenden anlamadiklari teknoloji ile bir araya getirmiyor ( örnekler: kitap çevirme yapmak film izlemeden önce, örgü örmek ve ilerde örgüyle bilgisayar bilimle bağlantı kurmak, toprak hazırlanışindan tohum ekimine ve hasat zamina kadar ve unu nasıl yapilir ve undan ekmek nasıl yapılır vs...). Belki ataerki gerekti ve zaninda doğruydu. Şimdi zamani geçti. Yakinda cenazesinde görüşmek üzere:) Türkçem çok zayıf, affiniza sığınıyorum.
00:14 Doğa ve kültürün savaşı doğuda ve batıda edebiyata ve mitolojilere nasıl yansıyor? 08:00 Doğayla uyum içinde bir kültür yeryüzünde var olmuş mudur? Günümüzde böyle bir şeyin gerçekleşmesi mümkün mü? 18:40 İnsanın geleceği konusunda iyimser mi karamsar mi olmalı? İlgilenilmesi gereken önemli bir mesele olsa da türümüzün sonunu gelişmekte olan ülkelerin plastik kirliliği getirebilir mi? Yoksa bu yaklaşım biraz iyimser mi kalıyor?
Sentezlerini, kafa karıştırarak anlatmaya çalışmışsın.. Çok hoş olmamış. Oysa ki, senin gibi birisinin belgesel tatında, ayrıntılı, kafa karışıklığına yol açmadan sade bir şekilde anlatması gerekirdi. Mesela ben, bir çizgi roman çizeri olarak hiç tatmin olmadım.
İçeriğiniz yine çok başarılı olmuş. Ben de belgesel fotoğrafçılığı üzerine bir video hazırlamak istedim nasıl olmuş sizce? ru-vid.com/video/%D0%B2%D0%B8%D0%B4%D0%B5%D0%BE-35sKi3Lcbg4.html
Azra Erhat'ın "Mavi Anadolu" kitabında "Kültür Filmleri" bölümünden buraya kadar geldim."Hitit Güneşi"nden başlayarak izlemek istedim;ancak bağımsız bir film olarak bulamadım.Umarım vardır bir yerlerde ve hepsini izleyebiliriz.Bu belgeselden de başta Cenk Hoca olmak üzere çok isim,kaynak not aldım.Teşekkür ederim.
17:30 'a ithafen İsmail SAYMAZ'ın dediği gibi ; Hem ön koltukta oturacağım, hem tekerlek üstü olmayacak hem de para vermem. Öyle bir dünya yok :) Bunun bir de pekmezli bir versiyonu vardı. :) Ağzınıza sağlık Nevzat Hocam.