Əllərimin istisi soyuqlu kuleyli yağışlı havada tuttum soyuq nazik əllərindən.ele tuttum ki qəlbimin üstünə qoyub döyüntülərimi zamanımi vaxtın senin yanında necə keçdiyini görürem. xəyallarımda düşündüyüm reallıqda yaşadığım həyat negmemsen sen menim qəlbimdə taxt qurmus yeganə yarımsan
KAHRAMAN TAZEOĞLU'nun ALLAH'A EMANET OL kitabını okurken bu müziği dinliyordum kitap sanki iliklerime kadar işlendi bu müziği her dinlediğimde kitaptaki yazılan anılar aklıma geliyor. Uyurken de açıp dinliyorum çok rahatlatıyor. Muhteşem bir eser benim için. İlham kaynağım oluyor ve kafamı rahatlatmak için açıp dinliyorum.
Timeless music.. Uzun ince bir yolda emin adımlar ile ilerliyor Evgeny - mutlaka seyredin yeni videosunu: ru-vid.com/video/%D0%B2%D0%B8%D0%B4%D0%B5%D0%BE--FbTlbLTY4A.htmlsi=MsdCsg9vntoSMIKq
Jalal ad-Din Rumi says - The greatest compensation that God gives to a person is to provide him with the sufficient ability to start over Therefore, we have to learn how to start over, to continue, not for the sake of anyone, but for the sake of ourselves, and in order to live our calm and continuous lives.
Your soul will shelter the one you are familiar with, and you will find peace and stability with him, but you will not know him before you realize the meaning of familiarity and tranquility within yourself. - Jalaluddin Rumi
Kararan ufuklarda belirir umudun hayaleti Arkamı dönüp kaçasım gelir Kim kimden kaçıyor derim sonra Hayallerimden mi , umutlarımdan mı? Kapasam gözlerimi bir an Yine hayalet silüetleri…
DENİZLER YUSUFLAR HÜSEYİNLER ÖLMEZ DEVRİMCİLER ÖLMEZ YAŞASIN TÜRK VE KÜRT KARDEŞLİĞİ YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE ATAM HEP VE DAİMA İZİNDEYİZ SONSUZA KADAR.
Hayat biraz önceliktir . Öncelik vermediğimiz hiçbir şey bize ait değildir . Bazen öncelik vermekte aitlik değildir . Çünkü öncelik , incelikten gelir . Ve insan geçte olsa anlar , Bu içinde taşan incelikleri kendisinden nasıl mahrum bıraktığını . Bunu anladığı zaman öncelikleri değişir . Hayatla olan kavgası biter . Bir sessizlik başlar . En öncesi kendisi oluverir . Bütün sesler kulağa şen şakrak gelir
Perhaps that was good, and God will compensate you with something better, even if after a while. We do not realize the good and evil of these matters, but be certain that God will compensate you.
Bazen bir sözünüzle bir insanı darmadağın edebilirsiniz Öyle bir yarasına dokunur ki söylediğiniz o insanın saatlerce sizin kullandığınız söz kafasında dönüp dolaşır onun kıyameti olabilir Lütfen Söyleyeceklerinize dikkat edin İyi Kalpli Olun Kimsenin Kıyametinin Sebebi Siz Olmayın
Someone help me identify this melody, this is not an original composition. I’ve heard this somewhere else but can’t remember where or who it’s originally by.
Dün biri bana korkak dedi öyle alelade bir değil. sevğim biri Haklısın diyemedim Aslından haklıydı Seni incitmekten korktum iyi ki de korkmuşum Karanlık baş aşağı büyüyor içimde
Sevgiliye gerek yok sevgiliyi satın alacaksınız ister kız deyin ister erkek benzini koyduğunuz zaman o gazı açtığınızda sizi zaten bütün dertlerinizi bir nebze dahi olsa götürüyor arkadaşlarım der niye sevgili yapmıyorsun sevmiyorum sevgili ilerde ne yapacağımı biliyorum bu hayatta bana zevk veren dostlarım arkadaşlarım ve motorsiklet...
GÖĞE BAKMA DURAĞI İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından Bebe dişlerinden güneşlerden yanab otlarından Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar Şu aranıp duran korkak ellerimi tut Bu evleri atla bu evleri de bunları da Göğe bakalım Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım İnecek var deriz otobüs durur ineriz Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda Beni bırak göğe bakalım Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor Seni aldım bu sunturlu yere getirdim Sayısız penceren vardı bir bir kapattım Bana dönesin diye bir bir kapattım Şimdi otobüs gelir biner gideriz Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat Durma kendini hatırlat Durma göğe bakalım
Ah hacım İhtiyacım Kalbimde ki bitmek bilmeyen acım Ama aynı zamanda ilacım Kalbimden bir türlü uğurlayamadığım Söküp atamadığım Sevgisine doyamadığım Acısını anlamadığım Herkesin bu hayatta acısını bir türlü anlamadığı ah çektiği acıları vardır İsmini kimseciklerin bilmediği Kimi zaman bu Samiradır Kimi zaman Elzem hanımdır Kimi zaman lavinya Kimi zamanda bu isimsiz acı Hacıdır Mahlas hacı Kendisi acı Mahmutcan Aydoğan
Istırâbdır yiğidim azığımız, hicrandır Mirasımız mahkûmdur, mahzundur, perişandır Gene de ye’se düşme yiğidim; imtihandır Filizlenen her ölüm, mazlumlara nişandır Ne gönüllerde sevinç, ruhlarda beyaz kaldı Ufka bir bak, ilerle; inkılâba az kaldı. Ülkemden hatırıma hep sefiller geliyor Bin yüzlü Ebrehe’ ler, kara filler geliyor Şimdi devran değişti; ebâbiller geliyor İbrahim bahçesinden taze güller geliyor Âlemde, duyulacak kutlu bir âvaz kaldı Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı. Çöküyor sırtımızda yükselen vahşi duvar Heykeller kırılıyor; dökülüyor mumyalar Toprağın sinesinde umut var, heyecan var Okşadığın her kökten fışkırıyor bir bahar. Buzlar çözüldü; kıştan kuru bir ayaz kaldı Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı. Gözlerin âyet âyet büyüyen bir bebektir Ellerin sokaklarda uçuşan kelebektir Sana rehberlik eden ne cindir, ne melektir O bir İnsan-ı Kâmil, mücella bir dilektir O’ ndan bize ebedi sürecek bir haz kaldı Ufka bir bak yiğidim; inkılaba az kaldı. Bulanık akan sular durulacak yeniden Gökyüzüne direkler vurulacak yeniden Saâdet menziline varılacak yeniden Çağlar üstü bir nizam kurulacak yeniden Cehaletin elinde lanetli bir saz kaldı Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı. Bu kan kokan coğrafya, bu çığlıklar senindir Bu gözü yaşlı târih, hıçkırıklar senindir Yeryüzünde çiğnenen bütün haklar senindir Prangalı hükümler, aydınlıklar senindir. Yıllardır, uygarlıktan sana hep enkaz kaldı Ufka bir bak yiğidim, inkılâba az kaldı. Tasalanma yiğidim; zaman bizden yanadır Külümüzden yükselen duman bizden yanadır Son durak, son ilahi ferman bizden yanadır Dünya düşman olsa da, iman bizden yanadır Kapıları açacak çoşkun bin niyaz kaldı Ufka bir bak yiğidim, inkılâba az kaldı Mahzenlerde beklemek ziyan artık, yiğidim Fecr-i sâdık vaktidir; uyan artık yiğidim Ateşlere girsen de, dayan artık yiğidim Hakikate dönüyor rüyan artık, yiğidim Zalimler için karar verildi; infaz kaldı Ufka bir bak ilerle, inkılâba az kaldı