Karlı Bir Gece Vakti Bir Dostu Uyandırmak Benim adım insanların hizasına yazılmıştır. Her gün yepyeni rüyalarla ödenebilen bir ceza bu. Keşke yağmuru çağıracak kadar güzel olmasaydım Ölüm ve acılar çatsaydı beni Düşüncem yapma çiçekler kadar gösterişli ve parlak Sözlerim ihanete varacak doğrulukta olsaydı. Anmaya gücüm yetseydi de konuşsaydım Diri-gergin kasları konuşsaydım Kardeşler! deseydim Kardeşlerim! Bakın yaklaşıyor yaklaşmakta olan Bakın yaklaşıyor yaklaşmakta olan Bakın yaklaşıyor... Yazık, şairler kadar cesur değilim Çocukların üşüdükleri anlaşılıyor bütün yaşadıklarımdan Gövdem kuduz yarasalarla birazcık yatışıyor. Benim gövdem yıllar boyu sevmekle tarazlandı Öyle bir çalımlarla gecenin çitlerinden atlardım Bir güneş sayardım kendimi denizin karşısında Çünkü çam kokularına sürtünüp ağırlaşan ruhların İnanmazdım dosyalara sığacağına Gittikçe ışıldardım dükkânlar kararırken Hüznün o beyaz etrafına sakallarım batardı. Benim adım bilinen cevapların üstüne mühürlenmiş Ellerim tütsülenmiş Evlerin yeni yıkanmış serin taşlıklarında Dirgenler, bakraçlar, tornavidalar Bende kül, bende kanat, bende gizem bırakmadılar Ve içinden bir baş ağrısı gibi çınlamaktansa Gövdem açık bir hedef kılındı belâlara. Ve bu yüzden yakışıksız oluyor İnsanları hummalı baharlar olarak tanımlamak Ve bu yüzden göğsümde dakikalar İnce parmaklar halinde geziniyor Konvoylar geçiyor meşelikler arasından Bir yaprak kapatıyorum hayatımın nemli taraflarına Ölümden anlayan, ciddi bir yaprak Unutulacak diyorum, iyice unutulsun Neden büyük ırmaklardan bile heyecanlıydı Karlı bir gece vakti bir dostu uyandırmak.
Her musiqiye beslerem seni Yazdığım şeirler yolların olsun Geri qayıtsan gözleyecem seni Mezarımın başında gözlerin dolsun Her misralara toxudum seni men Narahat olma darıxmıram artıq Yazdığım şeirlerde sen qelemimde sen Bağışla bucür sevgine alışdım artıq Bir deli olmuşam divaneyem bil Ne edim nece edim düşündüm her gece Yoxluğun acı verir gedişin zülümdü bil Xeyalınla nefes alıram her gece Qara bextim tek qara olmusan yar Qelbinde en böyük yare almısan yar Belkede indi xoşbext olmusan sen Qara bextim tek qara olmusan Ağırdır sevginin yükü gülüm Gel saçlarına güller düzüm Getmisen de xeyalına nece dözüm Gel bu eşk şerabından senede süzüm
Benim adım insanların hizasına yazılmıştır Her gün yepyeni rüyalarla yetinebilen bir ceza bu. Keşke yağmuru çağıracak kadar güzel olsaydım ölüm ve acılar çatsaydı beni düşüncem yapma çiçekler kadar gösterişli ve parlak sözlerim ihanete varacak doğrulukta olsaydı. Anmaya gücüm yetseydi ve konuşsaydım diri-gergin kasları konuşsaydım. “Kardeşler!” deseydim “Kardeşlerim!” “Bakın yaklaşıyor yaklaşmakta olan Bakın yaklaşıyor…” yazık, şairler kadar cesur değilim. çocukların üşüdükleri anlaşılıyor bütün yaşadıklarımdan gövdem kuduz yarasalarla birazcık yatışıyor. Benim gövdem yıllar boyu sevmekle tarazlandı öyle bir çalımlarla gecenin çitlerinden atlardım bir güneş sayardım kendimi denizin karşısında çünkü çam kokularına sürtünüp ağırlaşan ruhların inanmazdım dosyalara sığacağına gittikçe ışıldardım dükkanlar kararırken hüznün o beyaz etrafına sakallarım batardı. Benim adım bilinen bütün cevapların üstüne mühürlenmiş ellerim tütsülenmiş evlerin yeni yıkanmış serin taşlıklarında dirgenler, bakraçlar, tornavidalar bende kül, bende kanat bende gizem bırakmadılar ve işinden bir baş ağrısı gibi çınlamaktansa gövdem açık bir hedef kılındı belalara. Ve bu yüzden yakışıksız oluyor insanları hummalı baharlar olarak tanımlamak ve bu yüzden göğsümde dakikalar ince parmaklar halinde geziniyor konvoylar geçiyor meşelikler arasından bir yaprak kapatıyorum hayatımın nemli taraflarına ölümden anlayan, ciddi bir yaprak unutulacak diyorum, iyice unutulsun neden büyük ırmaklardan bile heyecanlıydı karlı bir gece vakti bir dostu uyandırmak
Mən səni gördüm ay işığında, Könlümü verdim ay işığında. Tez gəldi hicran, ayrıldıq haman Ay işığında, ay işığında. Tez gəldi hicran, ayrıldıq haman Ay işığında, ay işığında. Olmasın həsrət, Gülsün məhəbbət Ay işığında. Olmasın həsrət, Gülsün məhəbbət Ay işığında. Yenə gəl bizə duraq üz-üzə Ay işığında, ay işığında. Yenə gəl bizə duraq üz-üzə Ay işığında, ay işığında. Sözlər: Zeynal Xəlil
this music is at the top of the Azerbaijani music playlist. this music is a perfect example of music. are among the best. I love you Azerbaijan. 🇦🇿🇦🇿🇦🇿♥️♥️♥️
Kaşı karam, gözü karam, saçı karam Umay gibi yumuşak huylum Nerden çıktın karşıma böyle Sesin ılık bir bahar güneşi gibi ığıl ığıl akıyor içime Asya’nın bozkırlarında ordular düşüyor peşime Yığılıp kalmışım bu Anadolu toprağına Sitare.
Şiir Sevenleri Kanalıma Bekliyorum. ru-vid.comvideos?view_as=subscriber Değerli şiir dostlarım. Lütfen paylaşarak, beğenerek ve abone olarak destek verir misiniz? Duyguların birleştiği sayfamdan tüm dostlara selam olsun
Ayni duygulari paylasan insanlar olarak iyiki variz :) zamanda ufacık bir toz tanesi gibi olsakta elimizden geldigince zamana ara 3 , 4 dk lik ara vermek iyi geliyor...