Zâkirân Ensemble, 2013 senesinde kurulmuş bir Tasavvuf Müziği Topluluğudur. Osmanlı’da Tekke musikisini icrâ eden kimselere zâkir, bunların oluşturduğu cemiyete de “zakiran” denirdi. Zakiran Ensemble da dini musikimizin kıyıda kalmış numunelerini derleyerek otantik icralarına yakın icra tarzları ile sahnelenmesi için gayret göstermektedir. Topluluğumuz, sadece bilindik ilâhîleri icrâ şeklinde bir faaliyet göstermemektedir, aynı zamanda unutulmuş ilâhîlerin nota arşivlerinden ve eski kayıtlardan derlenmesi; kıyıda kalmış formların canlandırılması gibi bir gayretin de içerisindedir. Ayrıca sahne gösterilerinde mümkün mertebe otantik sesin ve tavrın korunması ve sürdürülmesi için titiz bir çalışma yürütmektedir. Dolayısıyla Zâkirân Ensemble, bir yanı akademik bir araştırma ve derleme, öbür yanı kaliteli ve otantik icrâ olan bir kültür topluluğudur.
Muhteşem ruhunuza, nefesinize, gönlünüze, yüreğinize sağlık, keşke İzmir içinde bir program yapsanız, çok mutlu oldum bu kaydı görünce, çok farklı yerlere gittim, Allah Razı Olsun
Bildik sünni tarzı ilahiler, fark nerede? Maalesef asimile bektaşiliğin hiç bir ürününde Bektaş'ın ateşi yanmıyor, kimseyi de tutuşturmuyor. Tıpkı kucağında aslan ve Ceylan olan sakallı cüppeli sünnileşmiş Bektaş resmi gibi. Bektaşi eğer esrarı Bektaş'ın elinden içmezse sonuç böyle olur.
Gökhan Bey, icrâ edilen eserler otantik Bektâşî nefesleridir. Daha ziyâde şehirlerde faaliyet gösteren Bektâşî Tekkelerinde icrâ edilen eserlerdir. Taşrada bağlama eşliğinde icrâ edilen ve halk musikîmizin bir parçası olan deyiş ve demelerden farklı olması doğaldır.