HS Tespih'in RU-vid kanalında tespihe dair bilgileri, sorulan sorulara verilen cevaplarını bulabilirsiniz.
Videolarımızda sizlere tespih yapılan materyallerden, tespihin geçmişten günümüze gelen yolculuğundan, bugün tespih dünyasında yaşananlardan, tespih fiyatlarından, mezatlardan, atölye ve usta işçiliklerden bahsedeceğiz.
Selamün aleyküm ustadim kendi kendine donmuyor ama o rengi yapmak icin piyasada kahve ile renk veriyorlar bir gun soguk nescafede bekletince rengi kahverengi oluyor
Narçıl bir ustadan duyduğum kadarıyla bir takım pişirme işlemi sonucu kahverengiye döndüğünü söylemişti. Detay vermedi suda kaynatma işleminden dolayı olduğunu düşünüyorum. Denemek lazım 😂
yeterince kurumadan, çatlaklı kısımları ayrılmadan tesbihe dönüşen narçıllarda, kılcal çatlakların arasına kir toz vs girdiği için tesbih koyu gri siyah bir hal alır. usta işi narçıl tercih edin. Mümkünse alırken renk almış olsun hafiften. Kılcal çatlaksız narçıl maliyetlidir. Bazı ustalar kir testi yapıp, habbeler kir alıyorlar mı diye bakarlar. (mesela kaan köse)
@@hstespih Var. Hatta uzun zaman önce tesbih yapmak istediğim hammaddeler, uzun bir zaman beyaz giderken son bir sene sararmaya başladılar. Elimde çekmediğim ama uzun zamandır bende olan narçıl tesbihler var. Onlarda da renk değişimi başladı. fotoğrafları ins. atarım size. renk değişimi ile birlikte hem malzeme sertleşiyor. Hem de çekim zevki artıyor. Uzun süre doğal kuruyan narçıllarda da renk değişimini gözlemledim. Önce hafif gri, sonra açık sarı, en son koyu sarıya gidiyorlar.
Bu arada 2 kahve parasını Türkiye şartlarına göre düşünürseniz elbette çok fazla ama bize uygun örnek çay olurdu. Kıraathanedeki 1 2 çay parası gibi düşünün.
Üstadım bende 1.5 yıldır aralıksız çekilen narcil var, renk almaktan ziyade sadece kirlendi. Hatta iki habbesi eksikti onları buldum ve tespihe ekledim; onlar tertemizken diğerleri kirli gibi bir görüntüsü var. Fotoğraf da atabilirim.
Bu elimdeki tam olarak olmuş bir kehribar değil, bir tespihi yakarsanız yanar gider ama bu kristalize olduğundan parça kopabilir düşebilir. Tespih yapımına uygun değil zaten.
Videoları izledim. Anladığım şudur ki; Alman kimyagerin formülü bilinen bir şey. Öyle ise bu formül ile aynı ürün üretilip tespih yapılabilir. "Osmanlı" olarak ifade etmelerinin sebebi sanırım "yıllanmış bir tespih" demek istemeleridir. Örneğin, aynı formülden üretilen bir tespih yaptım ben bu gün. 80-100 yıl sonra, 200 yıllık bir tespihten farksız olacaktır. Çünkü eskime de bir yere kadardır. Yani doğru tabir belki de şu olmalıdır: "Benim tespihim bakalittir ve bildiğim kadarı ile 80 yıllıktır." (Yani artık antika değeri vardır) Osmanlı, sıkma, kehribar vb ifadeler yanlıştır.
Brezilya'nın her geçen gün eksilen endemik çam ormanlarının ağaç gövdesi içinde kalan reçine kaplı budak parçalarıdır. Malumunuz üzere budaklı keresteler makbul değildir, zira budak kerestenin işlenme değerini düşürür. İşte bu noktada bahsedilen budaklar Brezilya'da daha çok (bolca reçine içermesi sebebiyle) şömine tutuşturmak için kullanılmaktadır. Diger bir kullanım alanı da sertliğinden ötürü el yapımı minik biblo, heykel yapımıdır. Gergedan ağacı diye bir şey olmadığı gibi, TR e bu isimle gelen genelde parçalar çoğunlukla 30 cm uzunlukta 20cm eninde olan üçgen şeklinde yukarıdaki bahsettiğimiz çam ağacının gövdesinin içinde kalan bol reçineli BUDAK olmaktadır. Bu sebeple ateşe karşı çok hassas olup, çakmakla vs testler yapılmaması önemlidir. Gerek instagramda, gerekse RU-vid platformlarında tesbihseverlerin en doğru bilgiye ulaşmasına minik bir faydamız varsa ne mutlu bize.. Umarım videoyu izleyen kişilere faydalı bir bilgi olmuştur.
Tebrikler. Beklediğimize değen bir video oldu ama başka bir sürü de soru işaretleri oluştu. Sanki bir 5. video da gelecek gibi. Özellikle faturan ile ilgili kesin bir bilgi yok haberiniz olsun (uydurulmuş bir isim mi) ve bakalitin icadıyla beraber çok fazla üretici bakalit üretmiştir. Bunun yanında internetteki bakalit üretim videolarına bakarsanız, şimdilerde tencere saplarında da üretilen, o zamanlar asbest de içeren (şimdilerde kullanılması yasak olan) saydam olmayan bakalitler (opak) press makinaları kullanılarak üretilmiş. Radyolar ve makinalar için parça lazımken takı için bakalit üretileceğini düşünmemiz saflık olur. Şeffaf fenolik malzemler sonradan üretilmiş ve bunlar katalinin icadından sonra ağırlık kazanmıştır. Araştırmalarıma göre 1940 lı yıllarda toz bakalit ithal edilerek Türkiyede de bakalit pres makinaları vasıtası ile bakalit üretilmiştir ama bunlar dediğim gibi takı için kullanılan bakalitler değiller. Daha bu konuda çok konuşmaya ihtiyaç var. Bir çok kişi bence kataline bakalit diyor haberiniz olsun.
en kötü kandırma olmadan fiber alın kullanım o da hemen hemen aynısı bakalit denilebilir. ama asıl doğrusu ağaç tesbihler veya tohum dan yapılmış olsa tesbihler kandırılmış olmazsiniz hiç olmazsa
Osmanlı sıkma ve bakalitle ilgili o kadar çok video seyrettim ve yazı okudum ki. Kafamda tam da sizin anlattığınız gibi fikir oluşmuştu. Ama sayenizde renk değişiminden dolayı fabrikanın kapanmaması ve üretiminin sürekliliğini ilk defa sizden öğrendim. Ayrıca Osmanlı sıkma kriterleri ile ilgili tespitinizde çok haklısınız.
Ben 4-5 senedir bu ve bunun gibi tüm yalanları belgeleri ile denk geldiğim her ortamda anlatıyorum. Neticede yabancı dil bilen herkes aradığı tüm kaynakları internette bulabilir. Tespih camiası kendi söylediği yalanlara bir süre sonra kendi inanan, yeni gelen tespih severleri de bu yalanlara inandıran kalabalık bir güruh. Bu yalanların net bir şekilde amacı ticari kazanç elde etmek. Doğrusunu bilip de yalan söyleyenler mi dersiniz, zaten cahil olduğundan doğrusunu hiç öğrenmemişler mi, neler var neler. Bir de "Güzel söylüyorsun abicim, ama işte malum herkes öyle söyleyince biz başka bir şey desek ürün satılmıyor" diyen haklı (!) çaresizler grubu.. Dogma ve inaklarla betimlemeler yapıyorlar. İran Necef diyorlar, Tahran'daki tesbih ustasının aynı tesbihi yaparken bundan haberi yok :) adam net şekilde katalin ifadesini kullanıyor satarken. Videoda zaten Osmanlı kehribar saçmalığını detaylı şekilde anlatmış dostumuz (ağzına sağlık), keza şu sentetik ürünlere kehribar takısını (ateş, sıkma kehribar) eklemenin bir manası yok. Egea Mercedes dediğimizde, o Egea Mercedes olmuyor. Malzeme neyse o, zaten vasat bir karışım. Bakalit ve katalinin üretim süreçleri 2 aşamada ve oldukça maliyetli olduğundan, daha hızlı ve az maliyetli epoksi karışımlı bir formaldehit ürünü olan sıkma ve ateş malzemelerini üretmiş insanlar. Uçak camı, golden rosary vs. diye anılan şey, zaten komple epoksi. Bu malzemelerin bazılarının içinde kötü işçilik kaynaklı hava kabarcıkları dahi var, o kadar özensizler. Yahu döktün malzemeyi ısı uygula, kabarcıklar kaybolsun. Bu bile yok. Rüzgar gülü vs hare vs. bunlar döktüğünüz kaba göre malzemeye rahatlıkla verebileceğiniz efektler. Şöyle döküyoruz böyle döküyoruz diyenlerin imalathanesine bir gidin de, bir bakın bakalım 2024 senesinde hangi üst düzey teknoloji (!!!) ile dökülüyor bunlar. Adamlar bakaliti bile aynı özensizlikle döküyor ama ağzın laf yaptığı sürece TR'de her şeyi satabilmek mümkün. Sorgulayan bir alıcı yok, ne dersen o... Ahşap grubunda da kaynağı malum (: ifadeler var. Narçıl, Gergedan ağacı, pelesenk vs. bitmiyor yani, bunların hiçbiri söylenen ürün değil. Tabii sentetik gruba göre üçkağıt daha az, orası kesin. Ama insanımız burada da ticari sebeplerle, alıcıyı yanlış bilgilendirmeden vazgeçmiyor. Alışkanlık olmuş herhalde... :) Araştırma konusunda dostumuz bana ekleyecek fazla bir şey bırakmamış, zaman ayırıp yabancı kaynak araştırınca zaten tüm bilgilere ulaşıyorsunuz. Videoya bilgi olarak ekleme yapabileceğim hususlar; *Almanya'da bakalit üreten Bakalite AG 2005 senesinde ABD'li Hexion firması tarafından satın alındı, halen o şekilde üretime devam ediyor. *Bakalitin mucidi ve ilk üreticisi olan The Bakelite Corporation firması pek çok kez satınalma yaşayıp el değiştirirken şimdilerde yoluna Bakelite Synthetics olarak devam ediyor. Kurucu olarak Leo Baekeland'ın anıldığı bir Biz Kimiz sayfası da var. Şu anda dünyada farklı ihtiyaçlara göre yüzlerce farklı bakalit türü üreten bu firma muhtemelen uzun bir süre daha bakalit üretmeye devam edecek. Yani ürünün bittiği, sonunun geldiği falan yok. Kaldı ki, bakaliti termoset plastik adı altında satan ABD'li bir çok firma var. Bu yazıyı yazarken de, tam karşımda duran ve karasal hatta halen çalışan bakalit Ericsson DBH 1001 (1935) model telefona bakıp Leo abimize bir selam çakıyorum. Bilgi paylaştıkça güzeldir!!! Yaşasın bilginin gücü!!!
Bir soru sormak isterim müsaade varsa üstadım.. narcıl tesbih çektikçe kararır mı yoksa sütlü kahve rengine mi döner.. Grileşir diyen de var. Bazı narçıllar gördüm sütlü kahveler.. siyahlaşır diyen de var. Bu narcılın kalitesine m yoksa farklı türüne mi dayanıyor. Çünkü diyelim bir narcıl aldık. Sene boyunca çektik. Sonrasında elimizdeki tesbih çok hoş bir sütlü kahve mi olacak yoksa. Siyah ve gri gibi kötü renklere dönecek? Neye göre değişiyor? Teşekkür ederim..
Kirlenir :) şaka yaptığımı düşünüyor olabilirsiniz ama yapmıyorum. Beyaz olan her obje zamanda grikesir. Sabit tutun, hiç dokunmayın, kirlenmesin, matlasip koyulasir. Gördüğünüz kahverengi narcillar bir işlemle o hale getirilip o halde piyasaya çıkan ürünlerdir. İbrahim Uysal atölyesinden vardi sanirim kahverengi narçıllar. Eğer aksini iddia eden varsa lütfen Kukanın renk alması gibi narçılın 1 yılın sonunda nasıl renk alıp sütlü kahve olduğunu göstersin ben de öğrenmiş olurum. Belki eskiden coco de mer'den yapılan narçıl tespihler kahverengiye dönüyordur bilemem ama gununuz taguna nuts'ları ya kirlenir kararır ya da temiz kullanılırsa matlasır krem rengi olur. Yani benim gördüğüm böyle.
Videonuzu tesadüfen açtım ama ilgiyle izledim. Sürekli ellerinizi görmemiz yerine arada sizi görsek, aralarda da tesbihleri yakın planda görsek daha iyi olurdu kanaatimce. Bilmediğim şeyler öğrendim, emeğinize sağlık
❗️❗️Büyük olan satılmıştır❗️❗️ ✅✅✅ Büyük olan kehribar için kokmuyor dedim ama videonun yüklenmesini beklerken sürekli onu çektim ve ondan da çam rayihasını aldım.
Dediğim gibi belki Instagram'da geride kaldığından görünmedi ama çok uygun fiyatları bunlar bu tespihler için. Sırçalı kukanın benzerini zor bulursunuz zaten bir yerde. Hayırlı olsun yeni sahibine. İki tespih de aynı kişi tarafından satın alındı.
@@ahmetokur055Özellikle sırçalı kuka çok uygundu, haftalardır Instagram'da satıştaydı kimse istemedi, videoyu paylaştıktan 20 dakika sonra ikisi de satıldı. Kısmet.
ru-vid.comJW1swCXscQk?si=Oag8wWoxJxAbnxxK hocam merhaba aynı merak bende de ağaç grubu tesbihlerin ağırlıklarını bende çok merak ederim o yüzden hassas terazi aldım. Bazı tesbihleri mi tarttım bu vidyodaki tesbihler karışık. Zeytin, harnup, kördiken, kesme özü, andız çekirdeği, yılan ağacı, yine murat akbulut pelesenk, sakızlık vs.
kıymetli bir video olmuş. elinize sağlık. Nacizane ben de kısaca deneyim ve memnuniyetlerimden bahsedeyim. Atölye işi tesbih kategorisinde doğal grupta ; serkan kaya, murat akbulut, gazyağcı kardeşler, erbabacan, erden atölyeleri düzgün işçilikli. sentetik grupta ise ; zeyzun, balkaya atölyesi, erbabacan, şükrü baba, junaid hassan, dabbas atölyeleri düzgün işçiliklidir. tabi sayamadığım belki aklıma gelmeyen ya da ürünüyle tanışmadığım iyi atölyeler de muhakkak vardır. zaman içinde yeni kaliteli seri işçilik atölyeleri de açılacaktır. Sadece denk geldiğim , uzun zamandır ürrünlerini zevkle kullandığım kendimce deneyimlediğim atölyeleri zikrettim. Yanlış anlaşılma olmaması dileğiyle😊
Merhaba. Bir ekleme yapayım bildiğim kadarı ile Gazyağcı kardeşlerden Salih Gazyağcı el işçiliği çalışır. Kuru torna değil de zımpara işçiliği diye biliyorum ben. Yani o yüzden Salih Gazyağcı fiyatları biraz daha yüksektir hatta.