Şükreden Sahabe Urve İbni Zubeyr | Halis Bayancuk Hoca
Diğer sosyal medya hesaplarımızdan yayınlamadığımız özel paylaşımlarımızdan güncel olarak haberdar olmak için linke tıklayarak WhatsApp hattımıza abone olabilirsiniz; bit.ly/2xHiHzN
Şükür ve şükretmek ile ilgili Urve ibni Zubeyr'in kıssası anlatılıyor. İnsanoğlunun verilen nimetlere karşı ne kadar az şükrettiği ayrıca verilmeyen ve kendisinden alınan nimetler ile ilgili nankörlüğü konu ediliyor.
Tabiinden Urve b. Zübeyr var. Bu, Abdullah b. Zübeyr’in çocuğudur. Yani sahabenin çocuğu, sahabenin çocuğu tabiindir.
Bir gün Emevilerin sultanlarından bir tanesi Urve’ye haber göndermiş, demiş ki:
'Ey Urve! Gel seni Dımeşk’te, Şam’da görmek istiyoruz.' demiş. O da çocuğunu da yanına almış, çocuğuyla beraber yolculuğa çıkmış. Şam topraklarına geldiği zaman ayağında bir hastalık belirmiş, bir mikrop bir hastalık belirmiş.
Halife demiş doktorlara: İlgilenin benim misafirimle. 'Senin ayağını kesmemiz lazım' demişler. O da demiş ki: 'Kesin, kesmeniz gerekiyorsa kesebilirsiniz.' 'Lakin bir kadeh içinde alkol olan içki gibi bir şey içmen lazım' demişler. 'Yani, onu içeceksin, uyuşacaksın ki ayağını keselim.' O da demiş ki: 'Ben nasıl Allah’ın haram kıldığı bir şeyi damarlarımın içerisinde akıtayım? Ben böyle bir şey yapmam' demiş. 'Ama istiyorsanız ben namaza durduğum zaman gelin, benim ayağımı kesmek istiyorsanız benim ayağımı kesebilirsiniz' demiş.
Namaza durduğu zaman gelmişler ayağını kesmişler. Tabi acısına dayanamadığı için,
hem onun hem zeytinyağına batırmışlar ayağını kan dursun diye ayağını düşmüş bayılmış. Onu çadırına taşımışlar. İşte hemşireler, tabipler onun hastalığıyla ilgileniyorlar halifenin emriyle veya sultanın emriyle.
Yanında getirdiği oğlu da çadırın dışına çıkmış gezerken hayvanın bir tanesi çocuğa tepmiş, çocuk da ölmüş. Yedi tane çocuğunda en sevdiği çocuğu da ölmüş.
Şimdi uyandığı zaman ona yaklaşmışlar, demişler ki:
'Ey Urve! Allah senin bu bacağını aldı' Demiş ki:
اِنَّا لِلّٰهِ وَاِنَّٓا اِلَيْهِ رَاجِعُونَۜ
اللَّهُمَّ وَ لَكَ الْحَمْدَ
'Allah’tan geldik gene Allah’a döneceğiz. Allah’ım sana hamdolsun.'
Tekrar eğilmişler demişler ki:
'Ey Urve! Allah senin çocuklarından birini de aldı.' Demiş ki:
اِنَّا لِلّٰهِ وَاِنَّٓا اِلَيْهِ رَاجِعُونَۜ
اللَّهُمَّ وَ لَكَ الْحَمْدَ
'Senden geldik yine Sana döneceğiz ya Rabbi! Sana hamdolsun' demiş.
Şimdi, insanlar onun bu durumuna şaşırınca
o da durumu izah etme gereği duymuş demiş ki:
Allah’a dua ediyor.
'Ya Rabbi! Eğer sen benim bir tane parçamı aldıysan şüphesiz ki üç tanesini bana bıraktın. Eğer sen benim bir tane oğlumu aldıysan şüphesiz ki altı tanesini bana bıraktın. Ya Rabbi! Sen bir defa insanları imtihana uğratıyorsan, bin defa insanları afiyette kılıyorsun. Bir taneyi insanlardan alıyorsan birçoğunu insanlara bırakıyorsun' dedi.
İnsanlar onun bu kadar sabredebilmesini, bu hâlde bile Allah’ın kaderine teslim olup rıza göstermesini şükretmesini insanlar anladılar.
Urve'yi bu hale getiren şey ney?
Allah’ın aldığına değil verdiğine bakıyor Urve. Dört tane tarafın var senin; iki elin iki ayağın var. Tamam bir tane gitti ama Allah üç taneyi sana bıraktı. Eğer dileseydi Allah onların üçünü de senden alabilirdi. Altı tane çocuktan bir tanesini aldı senden Allah ama
beş tanesini sana bıraktı, dört tanesini sana bıraktı. Dileseydi seni kısır yaratabilirdi, dileseydi verdikten sonra senin bütün çocuklarını senden alabilirdi. Mülkün sahibine 'bu mülkü benden niye alıyorsun?' diye soru sual edilmez ki!
Biz de Allah’ın mülküyüz.
Bedenler de Allah’ın mülküdür,
sıhhat de Allah’ın mülküdür,
dünya da Allah’ın mülküdür.
Allah senden aldığında diyemezsin ki 'niye aldın?'
Ne yaptın da onu Allah’tan hak ettin? Allah aldığı zaman onu Allah’tan tekrar istiyorsun. Çok çalıştın doğmadan önce çokça Allah’a kulluk ettin, ondan ötürü mü Allah sana göz verdi, kulak verdi, el verdi, beden verdi, ruh verdi?
Hayır.
Sen hiçbir şey yapmadan Allah bunları sana verdi ve zamanı gelince de Allah bunları tekrardan senden alıyor.
Şükrün aslında temel anahtarı insanın Allah’ın aldıklarını değil ya da vermediklerini değil insanın Allah’ın verdiklerini görebilmesidir. İnsanda bıraktıklarını görebilmesidir.
Küfrün Karanlıklarından, Vahyin Aydınlığına…
Kanalımıza Destek Olmak İçin;
bit.ly/2Xx0vnW
Ebu Hanzala Hoca Kanalı için;
bit.ly/2XzV7jZ
Tevhid Meali İçin:
tevhidmeali.com/
Bütün Videoları İzlemek İçin;
tevhiddersleri...
Dergilerimiz ve Kitaplarımıza Ulaşmak İçin:
tevhiddergisi.org/
Şeri sorularınızı tevhidsoru@gmail.com mail adresi üzerinden sorabilirsiniz.
#Şükür #Sahabe #KısaKesit
Ebu Hanzala Hoca şükreden sahabe
Tevhid Dergisi
Tevhid Dersleri
Dini videolar
Halis Hoca
Halis Bayancuk
ahlak
18 сен 2024