HÂRÏKÂ BİR KONU DİKKATLE İZLİYORUZ TEŞEKKÜRLER . İBRAHİM SARMIŞIN KİTABINI OKUDUM YILLAR ÖNCE İNANILMAZ BELGELER VAR SUNUM MUHTEŞEM KUR'ÂNIN TEVHİD ÂKİDESİNİ YALIN BİR ŞEKİLDE ORTAYA KOYUYOR MİNNETTÂRIZ ESENLİKLER DİLİYORUM ☆ ))
Bay cahil mahluk! Ayet-i celiledeki "rics" tabiri necis-pislik manâsına olduğu gibi azap, gazap ve rayiha-i kerihe manâlarına da gelir. Burada azap ve gazap manâsınadır. Şu halde manâ-yı nazıra: [Allah-u Tealâ azabını ve gazabını aklını îman'a sarf etmeyen kimseler üzerine nazil kılar] demektir. Yani, bu ne demek ? Ayetteki bu kelimeden senin anladığın şekilde bir mana çıkarmak mümkün değil demek ! Meâllerden din öğrenmeye kalkarsan işte böyle tokadı yersin!
Tasavvufta güzel öğretiler olduğu gibi inanılmaz derecede kötü öğretiler de var. Bunları görmezden gelmek, gelmeyenleri de tekfir etmek; aklım sırrım almıyor arkadaş. Mesela: "Varlığımız onun (Allah’ın) varlığıdır. Varlığımız açısından biz ona (Allah’a) muhtaç, nefsinde zuhuru için o (Allah) bize muhtaçtır... Sen ahkamla onun (Allah’ın) gıdası, o (Allah) da varlıkla senin gıdandır. Senin özelliğin ne ise onun (Allah’ın) özelliği odur. Emir ondan (Allah’tan) sana olduğu gibi, senden de onadır (Allah’a dır). Ne var ki sen mükellef diye adlandırılıyorsun. Gerçi halinle sen ona (Allah’a) 'Beni mükellef kıl' dediğin için seni mükellef kılmıştır. Ama o (Allah) mükellef diye isimlendirilmez. O (Allah) bana hamleder, ben ona (Allah’a) hamlederim, o (Allah) bana ibadet eder, ben ona (Allah’a) ibadet ederim." Fususu'l-Hikem, 1/83 İbn Arabi..
Bu Muhammed peygamberin nuru yaratıldı, o yüzden her şey yaratıldı, her şey onun yüzü suyu hürmetine yaratıldı iddiası, sözde müslümanların peygamber sidik yarışından ortaya çıkmış bir safsatadır. Çünkü Müjde kitabında Pavlus der ki her şey İsa sayesinde, onun yüzü suyu hürmetine yaratıldı, önce İsa yaratıldı. Vay, orada öyle yazar da bizim peygamber geri kalır mı, ver coşkuyu... İşte bu adamlar da kendilerine müslüman demişler tarih boyunca ve hala da diyorlar. Yersen artık. Allah'ı kandırıyorlar akılları sıra...
+Ali YILMAZ Ebetteki çıkmış...Bütün hakiki tarikatların silsile-i şerifleri Peygamber Aleyhisselâm Efendimize dayanır...Örneğin Nakşi, Tarikatında Hz. Ebu Bekir Sıddık Efendimiz, Selman-ı Farisi ve Cafer-i Sadık Hz.leri Rasulullah Efendimizden sonra gelen büyüklerdendir. Senin bu konuda ne kadara cahil olduğun zaten sorundan belli ! Bence, kendini çok geliştirmeli ve dini bilgini çok arttırmalısın ! Bu hâlinle yazmaya devam edersen rezil-rüsvay olmaya adaysın! Bilmiş ol !
Ya bırakın kendi çirkef batağınıza meşruiyet kazandırmak için sahabeleri alet etmeyin.. İddianız gerçek manada hak olsaydı böyle bir yerlere dayandırarak mesruiyet kazandırma kaygısı gütmezdiniz... Bence okuması gereken sensin... Her siyasi oluşum bile kendisini kadim bir topluma dayandırır.. Bu zaruridir çünkü aksi takdirde meşruiyeti tartışmaya açıktır.. Dini Allah'a has kılanlar meşruiyet kaygısı gütmemelidir kanaatindeyim.. Zira Hak devamlı batıla galebe çalar ;) selam ile ..
Hak ile batılın ne olduğunu bilen bir kişi tasavvufun batıl olduğunu çok rahat bilir. Hak akla uygun olandır, batıl şifai olan ve akla uygun olmayandır. Allah iş olsun diye hakkı yazılı olarak ve de akla uygun olarak göndermemiştir. Çünkü hakkın hak olabilmesi için ortada hak olarak okuyabileceğimiz ve akıl süzgecinden geçen bir söz olması gerekmektedir. Şifai bilgi ise her nesil değişikliğe uğrayacaktır, ki o yüzden daima yazılı göndermiştir Allah hakkı. Bakın Müjde kitabına. Bunu siz anlayamazsınız, bunu ancak iman edenler anlar, iman etmeyenler için saçma sapan şeylerdir der. Ve akıl süzgecinden geçirince sözlerin saçma sapan olduğu rahatlıkla ortaya çıkar. Bunu Pavlus kendi de bildiği için böyle kıvırarak işin içinden çıkma yoluna gitmiştir. Ben doğruyu söylüyorum der misal. Neye göre bunun doğruluğunu sınayacağız dediğimizde ise bunun cevabını asla vermez, veremez. İşte tasavvuf da aynen böyledir. Bunun doğruluğunu hangi kritere göre sorgulayacağız sorusuna cevap veremez, bu soruyu geçiştirir, topu daima taca atar.
Tasavvuf nefsi arındırmak için bir metodikadır. Bu her devirde, her dinde kullanılmışdır. Tasavvuf kullanılması için bir araçdır. Tasavvuf islamdandır ve ya islamdan değil tartışması çok saçmadır aslında.
neden saçma olsun kökeninin hint felsefesine dayandığı kesin. beyazıd-ı bestaminin hocası hint bir mühtedi eebu ali es-sindi. kökeninin hint felsefesine dayanması şurada problem. bir takım görüş ve fikirler islamla taban tabana zıt ve küfür sebebi. bunların ayıklanıp islama uygun olan yönlerin alınmasında bir problem yok ki . ama bazı kesimler hiç araştırma yapmadan külliyen hz. peygambere dayandığını belirtiyor. halbuki ilk mutasavvuf dedikleri şahsiyetler h. 800 lü yıllarda yaşamış ve hint kültürünün yaygın olduğu bölgelerde yaşamışlardır.
İnsanları konuşmalarına,görünüşlerine göre yargılamaya ne kadar çok alışmışsınız.Bu adam senin hayatında okumuş olduğun kitaplardan 20 kat fazla okumuş,2 kat yazmıştır.Yaşından ötürü konuşmasında problem varsa ne olmuş.Hangi söylediği yanlışmış öğrenelim bizde ?
Biyikli kesinlikle RisaleI Nuru okumamisdir cünki Rusalei Nurun tassavvufla alakasi yok yani böyle adli programa alinmamasi lazimdi cünki Risale Kuran tefsiridir bunu cocuk bile bilir.
Risale-i nur bir tasavvuf kitabıdır içinde hz. Aliye bile vahiy geldiğini bildirecektir kadar deli saçmasıdır. Hadi diyelim ki risaleler tefsirdir içindeki saçmalıklar görmezden gelişen bile en iyi ihtimalle tamamlanmamış, yarım yamalak bir tefsirdir, bundan öteye gidemez kardeş.
Superman Sikke-i T. Gaybî, 18.Lem’a; “Hazreti Cebrail'in, Âlâ Nebiyyina (a.s.m.) huzuru Nebevide getirip Hz.Ali'ye Sekine namıyla bir sayfada yazılı İsmi Âzam, Hz. Ali'nin (r.a.) kucağına düşmüş. Hz. Ali diyor: "Ben Cebrail'in şahsını yalnız alâim’üs-sema suretinde gördüm. Sesini işittim, sayfayı aldım, bu isimleri içinde buldum" diyerek bu Ismi Âzamdan bahis ile bazı hadisatı zikirden sonra tahdis-i nimet suretinde diyor ki:"Evveli dünyadan kıyamete kadar ulum-u esrar-ı mühimme bize meşhud derecesinde inkişaf etmiş, kim ne isterse sorsun, sözümüze şüphe edenler zelil olur." Açıklama: En’am 144.ayeti göz ardı edipte bu iddiayı kabul eden kişi; Hz.Ali’nin yeni bir peygamber hatta bütün gaybı bilen bir insan olduğunu kabul etmiş olur. Böyle bir inanç Kur’ana göre küfürdür." Şuraya da bakabilirsin: www.risaleinuracevap.com/
18.Lemada senin kopyaladigin sey yok. Kitap elimde senin ithamlarin yanlis. Aynen bizim gibi yap, sana biri bi haber getirdimi iligine kadar arastir. Selam ve dua ile..
:)) Süperman Eski nüshalarda var.iddiası..Bunu iddia edenleri haksız çıkarmak nurcuların işidir... Eğer çıkarılan bişi varsa o kitaplar eleştirilebilir .. Ama yok iddia sahibi yanılıyosa da iftiradır dersiniz o eserlere olan muhabbetiniz artar.. Bilen birine danışın ..