`Ağlatan Qafe Enstrümantal Müzik` 

Ağlatan Qafe`nin hikâyesi açıklamalar kısmındadır.. 😊

Arasıra beğeni atında bildirim geldiğinde açıp dinliyeyim

Beğeninde gelip dinliyeyim beraber ağlarız 🍀😟♫

Birgün seninle son kez çıktık aynı kapıdan, senden sonra 23 şehir gezdim. 9 kilo verdim. saçlarımı 6 kez boyadım. dünya bilmem kaç 365 günde bilmem kaç dönümünü tamamladı. darbe oldu, ihtilal oldu, barış gelmedi, savaş bitmedi, seni özledim. ıltica edecek tek yer bulamadım. gittiğim her yerde senden bir nefes bıraktım. belki yürürsün aynı sokakta. ayak izime denk düşer ayak izin,belki saçına değer nefes, belki sen de bir gün özlersin diye, seni uzakta bıraktım. seni uğurladım. sana kavuştum. seni terk ettim. bilmem kaç kilometre yol gittim. evren kaydı. sen göğüs kafesimden milim kaymadın.

Herşeyi içine atarsında kendini atacak yer bulamazsın..💔😫

Ağladıgınız zaman begeninde beraber ağlıyalım her akşam burdayim saten 💔🚬

Gel ey sevgili İstersen yar ol gel İstersen yara Ne gönlümün derdini sor bana Ne sararan yüzümü sor Ey gönlümün sol yarısı Aklıma koydum seni aklım almadı Kalbime koydum seni sana doymadım Arşımın aşkı yar Aşk sandığın kadar değil yandığın kadar!

beyler bayanlar şarkınin klibi yok diye üzulmeyin gözünü kapattığınız zaman herkesin klibi dönüyo zaten

Ağlatan Kafe'nin hikayesi çok ama çok eskiye dayanır, yer ve mekan bilinmemektedir. Uzun yıllardır çalınır, sözleri yoktur.. Notalar anlatir yaşanmış duyguları ve o imkansız ama bir o kadar da tutkulu olan bir aşkı... Melodi dile gelir, eğer çalan biliyorsa hikayesini... Ve şöyle başlar Kafkasya'da yaşanan bu imkansız ve bir o kadar da acıklı aşk; Çevrede sayılan soylu bir ailenin tek kızının güzelliği ve asaleti dillerde dolaşır, genc delikanlı ise soylu olmayan bir ailenin ikinci oğludur. Cesur, bir o kadar da mert ve savaşçı bir erkektir. Kız ve delikanlı birbirlerine sevdalanırlar. Kızın ailesi bu ilişkiyi onaylamamaktadır. Gencin ailesinin soylu olmadığını gerekçe olarak öne sürerler. Kızın güzelliği tüm ülkede anılmaya başlar ve zamanın rus çarı kızın methini duyar, kızı görmek için köye gelir ve kızı görünce hayran kalır. Kızın babasından kızı ister, baba şaşkındır, büyüklere haber salınır, herkes ulu kestane ağacının altında toplanır, tartışılmaya başlanır ve sülalenin ileri gelenleri çarın arzusunu kabul edilemez bulur "Bir çara verilecek kızımız yoktur!" denir. Ve... Çar’a haber salınır; bizde sana verilecek kız yoktur diye... Koskoca çar sinirlenir ve "Bu nasıl bir sözdür?" der kabul edilmez bulur. Kızı kaçırmak için yola çıkar.. Genç delikanlı ise olanlardan habersiz aşkı için ağıtlar yakmakta ve kavuşacakları günün hayali ile günleri eksiltmekte, kız ise çaresiz aşkı için hergün aglamakta ve baba sözü ile aşkı arasında kalmaktan korkup zorlanmaktadır. Çarın kızı kaçırmak isteyişini haber alan büyükler çareler peşindedirler.. Derken kızı sevdiği delikanlıya vermeyi uygun bulurlar ve Çara vermektense "soylu olmasada bir dağlıya gelin etmek" daha iyidir diye düşünürler... Bir an önce düğün hazırlıklarına başlanır, atlılar dört bi yana dağılır, haberler salınır, tüm eller düğünümüz var diye. İki gencin kalbi kavuşacak olmanin heyecanı ile atmaktadır. Düğün günü gelip çatar, dört bir yandan gelen misafirler ağırlanır, eğlenceler başlar... Çar çoktan gelmiş ve pusuda adamları ile hazır vaziyette kollamaktadır her bir yanı... Çarın bir emriyle tüm adamları kızı kaçırmak için düğün meydanını basarlar ve kızı alıp dağa kaçarlar. Ardından delikanlı peşlerine düşer.. Çarın elinden sevdiğini alacaktır, dinlemez hiçbir söyleneni, aklinda tek sevdiği vardır... Kız çaresiz yalvarır bırakmaları için, çar gülerek izin vermeyeceğini söyler. Derken uçurum kenarından geçerken kız "senin olmaktansa ölmeyi yeğlerim" diyerek kendini ucurumdan boşluğa bırakır ve delikanlının geçmekte olduğu yola düşer... ,Delikanlı koşar, sevdiğinin yerde yatan cansız vücudunu kucaklar ve köye geri döner... Köy matem havasındadır, cenaze hazırlanır ve kızı mezarlığa götürenlerin ardından yürür delikanli... Ağzında mızıkası ile başlar bir melodi calmaya. O günden sonra ne genç delikanlıyı gören olur, ne de çarı... İşte bu melodi eskiden sevdalıların karşılıklı oynadıkları oyunda "Biz sevdalıyız, haberiniz olsun!" manasına gelirmiş. Şimdilerde oynayanlar anlamını bilmediği içindir ki; dikkat etmeden hızlı oynamaktadır.. Çünkü oyun, hikayesindeki hüzne uyarcasına ağır ve yavaş hareketlerle oynanır...

Dinlerken insanın aklına güzel anıları sevdikleri insanlar geliyo üzüyo be :((

“Üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin, gözün gördüğünü aklın unutması mantıklı gelmiyor bana. Unuttum diyen; eşyalarla dolu karanlık bir odada, her şeyin üzerine kapkara bir örtü örtse mesela; hiç yokmuş gibi onların üzerinden yürüyebilir mi? Görmezden gelebilir, evet, yok sayabilir belki ama inkâr edemez. O anılar yaşandı. Sen oradaydın. O duyguları hissettin. Şimdi göğsünden söküp atamazsın öylece. Geçmiş, bir kıyafet değil; istediğinde giyip istemediğinde çıkaramazsın.” Kelebeği Öldürmek, Beyza Aksoy

Ha Şamil ha Janset Aşkın ortak adıdır HASRET.

Merak ediyorumda hikayeyi okuyan kaç kişi var ?

aşk özlemeyi sever aşk acıyı sever ve aşk nerde imkânsız varsa gider onu sever

Ne güzel demiş Mevlana “ Beklemeyi bilirsen eğer her şey ayağına gelir. Unutma ki, Allah sabredenlerle beraberdır..” “Sabret Rabbim seni güzel günlere saklıyor…”

İnsanın yüreğine dokunuyor ne güzel bir müzik gönülden çalındığını hissettiriyor.Paylaşımınız için teşekkürler iyi ki varsınız...

Bu can bedenden de çıksa, Koysalar da kabire Mezarımda bir gül biter sen diye Bu gülde nedir Diyen olursa Dersin ki ; Çok sevmişti sığdıramadı yüreğine 😑😑

Olurda bir gün biterse bana olan aşkın, olurda gitmek istersen Ve ben ısrarla "Neden?" diye sorarsam.. Sakın bana "Seni sevmiyorum artık" deme. Dürüst olma istemiyorum bahaneler bul, yalanlar uydur. Beni suçla mesela deki "Her şeyin sorumlusu sensin…" Yemin ederim itiraz etmem sana. Her şeyi çekerim sineye her şeyi kabullenirim. Sadece beni sevmediğini duymaya dayanamam ben. Bunu söyleyeceğine öldür daha iyi emin ol canım daha fazla yanmaz… // Gitmek istersen sakın "Bir başkası var!" deme bana. Varsa öyle biri sakla kendine ben bilmek istemiyorum. Bir başka elin sana dokunduğunu bir başka kolun seni sardığını Bir başka dudağın seni öptüğünü düşünmek delirtiyor beni. .. Bir başkası var dediğin an korkarım tepkimden korkarım yapacaklarımdan. Bu yüzden mesela deki ilişkimiz yoruldu dinlendirelim… Bu en basit bu en kanılmayacak bahaneye bile kanmaya hazırım ben. // Gitmeyi kafana koyduysan eğer Ve artık hiçbir şekilde heyecanlandıramıyorsam seni haber vermeden git, Bir şey söylemek zorunda değilsin. Bırak merak edeyim bırak yollara düşüp seni arayayım. Bulamayınca kadehlere sarılayım ağlayayım. Ama yeterki duymayayım artık beni gördüğünde ellerinin terlemediğini, dizlerinin titremediğini. // Gerçek her zaman en iyisi değildir ve ben her gerçeği kaldıracak kadar güçlü değilim. Bakma öyle göründüğüme konu sen olunca en zayıf en aciz halime bürünüyorum. Seni kaybetmekten deli gibi korkuyorum. ... Bıktıysan benden ve topladıysan eşyalarını ben görmeden git. Gizlice ve sessizce gidişin bir yıkım yaratmasın bende. Tanık olmayayım, geldiğimde göreyim gitmiş olduğunu. // Gözümün içine baka baka " Hoşça kal "demeni istemiyorum. Yüz yüze bir veda bana göre değil. Kaç istersen bir hırsız gibi. "Uzun bir tatil" de bir daha geri dönme. Bir not bile bırakma senden sonra onu okumak bile ağır gelir bana. Gitmek istiyorsan eğer sakın ağırdan alma hemen git. Beni oyalayıp biraz daha alıştırma kendine. Kesin olsun gidişin dönüşlerden arınmış olsun. Bana senden geriye hiçbirşey kalmasın. Hiç yaşanmamışsın hiç benim olmamışsın gibi… Anılarla baş ederim ben merak etme ama sen gideceksen hazırla bahanelerini, Tek istediğim beni gerçeklerle yüzleştirme.

“Bir evimiz olsun kimsenin bilmediği, sadece ikimizin arasında sır olan bir ev. Odalardan birinde sadece film izleyelim, sevdiğimiz bütün filmler olsun. Sonra evin tavanı cam olsun, gece yatarken gökyüzünü izleyelim. Sanki sarılmasak üşüyecekmişiz gibi hissedelim hep. Sabahları beraber koşalım kimsenin olmadığı bir parkın içinde. Sadece birbirimize gülelim ve içimizden kaybetme korkusunu atalım. Ben bileyim ki hep benim kalacaksın. Sen bilesin ki ben senden başkasına fazlayım. Birbirimizin olalım, düşlerde ve gerçekte…

*Bugün de kendi derdimizi unutup, Şamil için ağladık*

En kötüsü de dışarıya renkler saçarken içimde hep ama hep siyah olarak kalmak ve o içindeki siyahlığı hiçbir zaman renklendirememek.😞

gel ey sevgili ister yar ol gel ister yara. Ne gönlümün derdin, sor bana ne sararan yüzümü ey gönlümün sol yarısı aklıma koydum seni aklım almadı kalbime koydum seni sana doymadım. arşımın aşkı yar aşk sandığın kadar değil yandığın kadardır..

İyi ki Çerkes kızıyım. Tek bir hayalim var. Tekrar ülkeme dönmek. Tekrar o güzel dağlarda at binmek, tekrar Çerkes toplumuyla bir araya gelmek, sadece 37 dilin konuşulması, Kafkasya'ya geri dönmek istiyorum. Lütfen birgün gerçek olsun... ,Her tarihten bahsedildikçe, her dilimden,ırkımdan,atalarımdan bahsederden gururlanıyorum. Her "Adığeyim" dedimde, "abazaca ve abzekçe biliyorum" dediğimde gururlanıyorum. Okulumda, gittiğim yeni yerde kendimi tanıttıktan sonra bazı pisliklerin 'yallah kafkas dağlarına, ülkemde sizi istemiyorum,Türk düşmanları,savaş kaçkınları,ülkesi bile yok dilden bahsediyor' bunları her duyduğumda canım yanıyor. Türk düşmanı bunu diyen pislikler sizsiniz. Türk olmamamiza rağmen kuzenim Türkiye savaşında şehit oldu. Şavaştan falan kaçmadık zorunlu sürgün edildik. Binlerce atam benim,bizim dilimiz,ırkımız ,dinimiz,topraklarımız,şarkılarımız, için şehit oldu. Zorla sürgün edildik. 80 bin atamı gemiye zorla bindirip, acımadan gemiyi batırdılar. Siz bunları düşünmeden, bilip bilmeden ağzınızdan çıkan uydurukların ne kadar can acıktığını, kalp kırdığını bilmezsiniz. Beni sevenleri kalp kırmadan reddettiğimde 'kendini beğenmiş çerkes' demenizden bıktım. Basit insanlar değiliz, korkak değiliz, Türk soyundan ya da başka soydan gelmiyoruz, Adığeyiz biz! Savaştan falan kaçmadık! Sürgün edildik! 200 sene savaştık! Müziğe, ilime ve sanata daima saygi duyduk ve en güzel şeklini yaptık ve yapıyoruz. Hayatım boyunca sanata, müziğe ve ilime önem verdim. Yazdığım şiirler, şarkılar, öyküler hepsiyle gurur duyuyorum. Lütfen aklınızı başınıza alın ve kalp kırmaktan vazgeçin. Sustuğum korktuğum anlamina değil terbiyemin fazla olduğu anlamına geliyor. Iyi ki adiğeyim. Iyi ki abazayım. Iyi ki abzeğim. Biz yaşamaya aynı zamanda kültürümüzü, dinimizi, göreneklerimizi, dilimizi, varlığımızı, şarkılarımızı, ağıtlarımızı, yemeklerimizi, danslarımızı yaşatmaya devam edeceğiz. Çerkesler varoldukça gelenekleri, görenekleri, dilleri, şarkıları, dinleri, dansları,yemekleri, ağıtları, varolacak. İyi ki 💂‍♂️💂‍♀️

Şəhidin var Azərbaycanım 🥺😔😔😭🇦🇿🇦🇿🇦🇿🇦🇿

“Güçlü ol ey kalbim,güçlü ol.Daha çok işimiz var seninle..”🕊🕊🕊

Böyle güzel şarkılar şiirler böyle büyük acıların aşkların ardından doğar işte! Ama biz anlamayız belki bir iki damla göz yaşı 10 saniye dalıp gitme o kadar

Caresizlik nedir bilirsiz?iki insan arasinda qalmag nedi bilirsiz?biri aşk biri mecburiyet.Askimi secsem mecburiyetimi secsem deye dusunmekden varligimi unuduram artig😔

Canım eline sağlık çok güzelmiş kanalını yeni keşfettim abone oldum 👍👍👍👍👍👍👍👍

Sevdin kişinin senin sevdini anlamak için canını yak dediler bende dedim ki yakmaya gerek yok sevdim kişi benim cnm yaktı be abiii 🥺🥺🥺

Bunu her dinlediğimde tuhaf bir sekilde ders çalışma isteği geliyor

Hiç şarkımız bile olmadan gitti birlikte sevdiğimiz tek müzik bu

Şarkının klibi yok diye üzülmeyin. Gözünüzü kapattığınızda herkesin klibi dönüyor zaten

Dışında herşey güzeldir ama içten hiç bakıldıgı gibi deyil

86 tane şiir yazdım ve en önemli ilham kaynağım bu müzikt

Her bir begenide tekrar dinleyeceğim

Şuan bu müziği dinleme sebebin ne bilmiyorum. Amacın belki sadece müzik dinlemek belki de acılarını bu şarkıya dökmek. Amacın ne olursa olsun pes etme. Seviyorsan sevdiğinden, yol gidiyorsan yolundan; yeter ki pes etme. Yeter ki dayan. Yeter ki sık dişini. Sevdiğin seni mi aldattı? Sevdiğiyle hiç kavuşamayanları düşün ve onlar için de savaş. Sevdiğin başkasını mı seviyor? Seni seveni ve senin de başkasını sevdiğini düşün. Sevenin yok mu? Kimseyi sevmediğini düşün. Sevdiğin yok mu? Sevenin olmadığını düşün. Paran mı yok? Evin olmadığını düşün. İşçi misin? İşin olmadığını düşün. Ailen mi yok? Öldüğünü düşün. Ölmek mi istiyorsun? Yaşamak için savaşanları, senin kolayca aldığın nefes için neler çektiklerini düşün. Kimse dertsiz değil. Derman bulamıyorsan başkalarına derman ol ki senin gibi kalmasınlar. Belki onlar da sana yardım ederler. Kimse kötülüğü hak etmez. Kimse açlığı hak etmez. İnsan kötü doğmaz dostlar. İnsan kötü olur. Kötü olmayın. Mutlu olun:)

Ah be Şamil, ne zaman kavuşmuş ki seven sevdiğine? Ne zaman masallar gerçeği yansıtmış ki? Ne zaman kavuşmuş Mecnun Leyla'sına? Hiç bir zaman değil mi? Efsaneler hep öyle değil midir zaten, ayrı kalanlar efsane olur. Birbirini sevip kavuşanlar sadece masallarda vardır ve biz masalın içinde değiliz. :') Boşver be Şamil, o orda mutluysa orda kalsın...

Bazen sen susarsın bir fon müziği konuşur .Bazen sen çok konuşursun ama bir şarkının anlattığından daha azını anlatmış olursun .Bu fon öyle işe susun diyor susun da ben anlatayım kelimelerle değil tek bir sözcük kullanmadan öylesine ...

يا ترى هل يوجد عرب هنا يستمعون النغم اضغط لايك اذا كنت عربيآ فأني فخور بكَ 🥰🥰

Çiçek misin, kuş musun; rengin, kokun ve sesin Varla yok arasında; hayaldesin düşdesin. Ellerin yeşil ışık, sonrası hep kırmızı; Sabahlarımda şiir, akşamları bestesin. Gel desem geliversen pür heyecan, pür neş'e; Ah bir söyleyebilsem: 'eller ne derse desin! ..' Bu çağrı hangi nazı getirmezdi insafa? Naz değil o, anladım: çaresiz boş hevesin. Sevmişsin ya ne çâre, böylesi sevildin mi? 'Sevilmek kâfi' diye, verdiğin karar kesin. Sevmenin, sevilmenin doruğundasın, tamam; Sevdiğine kul köle, candan sevene nesin? Hayatı kucaklayan doyumsuz yorgunlukla, Yorgun gönülgözüme inen en son perdesin. Bunca yıl sonrası bu, kırkbir kere maşallah! Bırak artık bu rüzgâr nasıl eserse essin... (Gültekin Samanoğlu)

Meselâ ilaç yerine Kitap yazsa reçeteye doktorlar! Meselâ bir hikâye, şiir antolojisi… Dünyayı böyle güzel doktorlar kurtaracak..

Merhaba arkadaşlar benim Annem vefat etti lütfen elfatiha okuyun

Son oldugunu bilseydim eğer doya doya koklardım seni, son kez saçlarını okşar gözlerine doya doya bakardım böyle diyorum ama son oldugunu bilseydim senden ayrılamazdım ki ... Son oldugunu bilmeden son anıları yaşamışız oysa ... Kim bilir neyle yargılandım bilmiyorum ama tek bildiğim bilerek isteyerek seni üzmemişim kırmamışımdır sevgimden ne kadar eminsem yüreğimden de o kadar eminim .. İnsan kendi sevgisinden emin olabiliyormuş ama karşının sevgisinden emin olamıyormuş bunu öğrendim . Çünkü bile bile üzdün beni sana olan sevgimi düşkünlüğümü bile bile gittin benden ne kadar üzüleceğimi bile bile acıttın. Oysa seven üzmez üzemez . Öfken kızgınlığın Gururun ağır bastı sevginden ...oysa benim Gururum ayaklarının altında öyle düşünüyorsun belkide ama işin aslı şu sana olan sevgim özlemim gururumdan öndeydi çünkü her ne kadar anlamak istemesemde beni görmek istemediğini belki özlersin diye umut ettim vazgeçmek kolay değildi çünkü .. Ama daha fazla rahatsız etmemek adına gidiyorum senden ... Senin için senden vazgeçiyorum sen yeter ki mutlu ol kızma . Ben alıştım zaten kaybetmeye ..önce cocukluğumu sonra babamı sonra saglıgımı ve en son seni kaybettim ..sen gidince bitti her şey insanın evi yaşadığı yer değildir iyi hissettiği ait oldugunu düşündüğü yerdir sen gidince evim yıkıldı evsiz kaldım sanki ... Her şeye rağmen beni güzel ve iyi hatırla çünkü beni diğer insanlardan farklı kılan iyi olmamdı ve öyle de kalsın aklında ..Hoşcakal .

Vazgeçmek istemiyorum.Nolur biraz daha hafiflesin yüküm. Dokunamadığım saçlarına , bakamadığım gözlərinə hərşeyi bir yana bırak bana vuran rüzgar sana denk gelsin belki bir saniyəlik te olsa kokun kokuma değer:(

Hatırlar mi bilmem ama ben onu çok sevdim hic olmayacağım kadar seven oldum gözüm de hiç bir şey yoktu oysa tek yaptığım şey onu görmekti onun yanında olmaktı ben onu sevdim her kötü gününde yanındaydım benimle ağlayacak günlerini paylaştı şimdi gülecek günlerini başkasıyla paylaşıyor şimdi soylesin bu aşkın katili kim ben mi o mu

اجيت من فيديو البنت اللي تبكي وتمكيج في تيكتوك طبعا 🥺😔💔

Herkes gider , terkeder , ağlatır , üzer bazen farkeder bazen umrunda bile olmaz . Kalan biz oluruz. Sırtıma sapladıkları hançeri taşırız yıllarca oysa onlara hiç bir şey olmaz , yollarına kaldıkları yerden devam ederler, sanki hiç bir şey olmamış gibi . Hiç yaşanmamış gibi . O yüzden sevgili arkadaş bakma arkana artık ne dediklerine ne söyledikleri ne konuştuklarına....Bu hayat senin ve sen nasıl istersen öyle yaşayacaksın . İhanet edecekler ayağa kalkacaksın sen yerdeyken bir tekme daha vurucaklar yeniden ayağa kalkacaksın . Kalkmak zorundasın . Arkandan konuşacaklar o lafları onlara yedireceksin . Yapmaz dediklerin seni yarı yolda bırakacak sen o yolu tamamlayacaksın . Şimdi ayağa kalk ve arkandan konuşanlara yüzüne söylemeye cesarete olmayanlara , seninle dalga geçenlere , bir tekme daha vuranlara kim olduğunu göster ..

Eskiden maviye yakıştırırdım seni. Sürme çekerdim güneşi gözlerine. Geceye inat sana koşardım rüyaya dalmadan. İlmek, ilmek oyardım çiçekleri saçlarına. Şimdi ben mahmur biraz mazlum fazlaca mahcubum, Çünkü sen farketmez gibisin.

Neden hep bu şarkıyı dinleyince ağlıyorum😢😭

Abi Ya Fon yıkdı ortalığı

Harika bir parça hem duygusal hemde içten bir yandan şarkıyı dinleyip bir yandan hiyakesini okuyun o anları canlı gibi hissediyorsunuz açıklamadaki herşey gözünüzde canlanıyor kendini o melodiye kaptırmamak imkansız teşekkürler

bu muzıkte kendıme aglıyor um hep .yasayamadıgım cocuklugum genlıgım bır anda buyumus 30 olmusum 😢😢

Garip şekilde hem can yakıyor hem huzur veriyor😄🌹🥀

Sən Məni Bağışlasanda Mən Özümü Bagislamiyacam...

sözün lal aklın fakir kaldığı sırlı notalar sanki....

kafkas müziklerine çerkez müziği demeyi bırakın artık biz dağıstan türküyüz bizde ve çeçenlerde de ayni muzik ve bu muzik dagistan muzigi

Yalnızlık en zor şey aslında... Derdini anlatacak kimsenin olmaması çok acı veriyor...Şimdi çok kötü olduğum için arkadaşıma yazdım ne yapıyorsun diye "sonra konuşalım " dedi...Iste ben de yalnızlık yüzünden bıktım hayattan ne anlayacak ne anlatacak kimsem var🥺şuan ağlıyorum ama tek bir kişinin bile umrunda değilim 🙁😣

içimizdeki lerini piskolağa anlatsak piskolok piskopat olur derdimizi anlatsak ağlar halimizi görse üzülür

Bir sene gecti bir 10 sene daha her bunu dinlediginde aklimda olacaksin belki birgun gelirsin ve ben geldi diye not duserim💕🙏

Bugün saçlarımı kestim beni uykuda terk ettin.. konuşmadan son kez gözlerine bakamadım sarılamadım sesini duyamadım beni bırakıp gittin uyuduğumuz gecenin sabahında beni bırakıp gittin

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil, bütün iş Tahirle Zühre olabilmekte yani yürekte. Meselâ bir barikatta dövüşerek meselâ kuzey kutbunu keşfe giderken meselâ denerken damarlarında bir serumu ölmek ayıp olur mu? Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil. Seversin dünyayı doludizgin ama o bunun farkında değildir ayrılmak istemezsin dünyadan ama o senden ayrılacak yani sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı? Yani Tahiri Zühre sevmeseydi artık yahut hiç sevmeseydi Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden? Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil...

اجيت اسمع الموسيقى من طرف صديقي الي كال عليهه والصراحة كلشش حبيتهه 💕💜 2021/3/19 الساعة. 12:56 يوم الجمعة 🇮🇶

Aşk Allah tarafından yazılanla güzeldir❤️

Hatirla yak🚬hatirla yak sigara bitdi simdi anilarmiz yakmaya başladim

Evet özlüyorum, bu yazıyı yazarken ağlıyorum burdaki herkes gibi ama sen acaba neredesin göz yaşlarım yastığımı islatirken senin hayalini kuruyorum .Bana bunu yaşattığın için sonsuz teşekkürler

Niye harfi kim atıyorum ben niye böyle yapıyor niye her şeyi içime atıyorum Çorum Niye niye kendini böyle yazıyorum ya niye

Fiziken bana yakın olsanda kalben okadar UZAKSİNKİ araya evreni sığdırırsın.

Ağladım baya anneme aklıma geliyo hep bizi mutlu ederdi ama mutsuzuz olduk Allah kimseye anneleri babaları baybetmez 😭

en yakın zamanda bu fon müziğe seslendirme yapacağım😄

فتحي لتنزيل😭🥺

Asıl hikayesi, Ağlatan Kafe'nin hikayesi çok ama çok eskiye dayanır, yer ve mekan bilinmemektedir. Uzun yıllardır çalınır, sözleri yoktur. Notalar anlatır yaşanmış duyguları ve o imkansız ama bir o kadar da tutkulu olan bir aşkı... Melodi dile gelir, eğer çalan biliyorsa hikayesini... Ve şöyle başlar Kafkasya'da yaşanan bu imkansız ve bir o kadar da acıklı aşk; Çevrede sayılan soylu bir ailenin tek kızının güzelliği ve asaleti dillerde dolaşır, genç delikanlı ise soylu olmayan bir ailenin ikinci oğludur. Cesur, bir o kadar da mert ve savaşçı bir erkektir. Kız ve delikanlı birbirlerine sevdalanırlar. Kızın ailesi bu ilişkiyi onaylamamaktadır. Gencin ailesinin soylu olmadığını gerekçe olarak öne sürerler. Kızın güzelliği tüm ülkede anılmaya başlar ve zamanın Rus Çarı kızın methini duyar, kızı görmek için köye gelir ve kızı görünce hayran kalır. Kızın babasından kızı ister, baba şaşkındır, büyüklere haber salınır, herkes ulu kestane ağacının altında toplanır, tartışılmaya başlanır ve sülalenin ileri gelenleri Çar’ın arzusunu kabul edilemez bulur "Bir Çar’a verilecek kızımız yoktur!" denir. Ve Çar’a haber salınır; bizde sana verilecek kız yoktur diye... Koskoca Çar sinirlenir ve "Bu nasıl bir sözdür?" der kabul edilmez bulur. Kızı kaçırmak için yola çıkar. Genç delikanlı ise olanlardan habersiz aşkı için ağıtlar yakmakta ve kavuşacakları günün hayali ile günleri eksiltmekte, kız ise çaresiz aşkı için her gün ağlamakta ve baba sözü ile aşkı arasında kalmaktan korkup zorlanmaktadır. Çar’ın kızı kaçırmak isteyişini haber alan büyükler çareler peşindedirler. Derken kızı sevdiği delikanlıya vermeyi uygun bulurlar ve Çar’a vermektense ‘soylu olmasa da bir dağlıya gelin etmek’ daha iyidir diye düşünürler... Bir an önce düğün hazırlıklarına başlanır, atlılar dört bir yana dağılır, haberler salınır tüm ellere düğünümüz var diye. İki gencin kalbi kavuşacak olmanın heyecanı ile atmaktadır. Düğün günü gelip çatar, dört bir yandan gelen misafirler ağırlanır, eğlenceler başlar... Çar çoktan gelmiş ve pusuda adamları ile hazır vaziyette kollamaktadır her bir yanı. Çar’ın bir emriyle tüm adamları kızı kaçırmak için düğün meydanını basarlar ve kızı alıp dağa kaçarlar. Ardından delikanlı peşlerine düşer. Çar’ın elinden sevdiğini alacaktır, dinlemez hiçbir söyleneni, aklında tek sevdiği vardır. Kız çaresiz yalvarır bırakmaları için, Çar gülerek izin vermeyeceğini söyler. Derken uçurum kenarından geçerken kız "Senin olmaktansa ölmeyi yeğlerim" diyerek kendini uçurumdan boşluğa bırakır ve delikanlının geçmekte olduğu yola düşer. Delikanlı koşar, sevdiğinin yerde yatan cansız vücudunu kucaklar ve köye geri döner... Köy matem havasındadır, cenaze hazırlanır ve kızı mezarlığa götürenlerin ardından yürür delikanlı... Ağzında mızıkası ile başlar bir melodi çalmaya. O günden sonra ne genç delikanlıyı gören olur, ne de Çarı... İşte bu melodi eskiden sevdalıların karşılıklı oynadıkları oyunda ‘Biz sevdalıyız, haberiniz olsun!’ manasına gelirmiş. Şimdilerde oynayanlar anlamını bilmediği içindir ki; dikkat etmeden hızlı oynamaktadır. Çünkü oyun, hikayesindeki hüzne uyarcasına ağır ve yavaş hareketlerle oynanır.

ألي عربي لايك🇮🇶😔

"Gül derler Elimde değil" "Gülümsetenler yerinde değil"

_آنْڪ ٺقٌفُ فُيَ قٌلُٻهِآ مْٽلُ قٌطُعٌ ﺰڄآڄ رغٍمْ مْعٌرفُٺڪ ٻآنْهِآ ٺؤلُمْ نْفُڛهِآ آلُآ آنْهِآ ٺځٻآڪ هِنْآڪ:!_🤍💉

Çok garip değil mi ancak üzüldüğün zaman buraya gelirsin.

Bu mizikani dinleyende neycin yawadigini anlamirsaan

Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim, İncinirsin. Sana gitme demeyeceğim, Ama gitme, Lavinia. Adını gizleyeceğim Sen de bilme, Lavinia. 1957

Insanlik Kafayi Yemiş sanki herkes bilerek kendini Depresyona sokuyor bu Müziği açarken. Len hiç kimse Müziği beğendiği için gelmedi mı?

Bir bilseniz efendim İçin için ateşe verdim içimdeki beni Ah beni Hangi vadiler istedi de gitmedim Kıskandım da ne oldu hayattan kendimi Ah Efendim, sorar durur can; Nasıl bir sondur bu, Kaçtıkça yakınlaşan Kaçtıkça yakınlaşan… Derdimi anlattım Efendim Derdimi anlattım,sözü yormadan. Oturup dua ettim,yalvardım; Akıl git başımdan.

Ben onu göre biliyim hasretim bitsin diye 10 gün oruc tutum suszluktan ciyerim yandı ama eziyetim emeyim yerde kaldı herkes dalqa geçtiii o benim daym 29 yl 😥🖤😔😭🥀💔😥🥀

Allah bizede şehit olmayı nasip etsin tek dileğim o 🇹🇷

`Ağlatan Qafe Aşk Hikâyesi` ........... Bir varmış, bir yokmuş... Elbruz'un yamacında her yerden uzak, her yerden çok farklı, çok az kişinin bildiği küçük bir çerkes köyü varmış. Bu çerkes köyünde beyaz tenli, sırma saçlı, güzel gözlü Janset adında bir genç kız yaşarmış... Günlerden bir gün Janset ve ailesi komşu köye düğüne davet edilmiş. Öyle bir düğünmüş ki bu Kafkasya'nın en güzel kızları, en yiğit erkekleri davet edilmiş sadece. İşte ilk orada görmüş Şamil Janset'i ve Janset de Şamil'i... Şamil, o gece en güzel şarkılarını çalmış akordiyonu ile. Bütün bir gece... Hiç yorulmadan... Ve düğün bitmiş. Janset Şamil'e bakmış, Şamil Janset'e... Uzaktan sevmişler birbirlerini... Yada Şamil öyle zannetmiş... Şamil düğünden sonra hep Janset'i aramış. Bütün Kafkasya köylerinde... En sonunda Elbruz'un yamacında her yerden çok uzak, her yerden çok farklı, çok az kişinin bildiği küçük bir köyde rastlamış ona... Evine kadar takip etmiş kimsenin haberi olmadan... Sonunda Janset eski ve yıpranmış bir kapıdan girmiş içeri... Şamil koymuş aklına orada ve o gece isteyecektir sevdiği kızı... Akşam olunca gitmiş sevdiği kızın evine, kapıyı çalmış... Kapıyı açan güzel kız sendelemiş onu görünce... Belki de korkmuş bilinmez... Şamil kendinden emin adımlarla girmiş içeri ve istemiş sevdiği kızı babasından... Babası cevap vermiş ardından... O an zaman durmuş, gece bir daha kararmış... Ve yeryüzünde çalan bütün akordiyonlar susmuş... Çünkü 'Hayır' demiş kızın babası... Akordiyoncuya verecek kızı yokmuş onun... Şamil dönmüş arkasını, yine emin adımlarla yürürken durmuş kapının önünde... Bakmış sevdiğinin yüzüne son defa... O her şeyi ve herkesi alırken karşısına onun uğuruna... Janset gözlerini kaçırmış Şamil'in gözlerinden... Şamil nereye gittiğini bilmeden binmiş atına ve karanlığa doğru yol almış... Aylar sonra Kafkasya'nın en zengin düğününde akordiyon çalması için davet edilmiş Şamil... Öyle bir düğün ki dillere destan... Şamil çalarken en güzel ezgileri, birden gelin ve damat girmiş düğün meydanına... İşte o an ay tutulmuş Kafkasya'da, yapraklar kurumuş, sanki dünya durmuş... Çünkü sevdiği kızı görmüş... Hem çok yakın hem de çok uzak gibiymiş... Görüyor ama yetişemiyormuş... Sanki elinden akıp giden bir avuç su ya da uçup giden bir nefes duman... Sevgilisi sandığıymış o anda gelin olan... Bu defa gözlerini Şamil kaçırmış... Belki bir anlık sessizllik, bir yaralı haykırış... Ve ardından 'Ağlatan Qafe' ilk defa o gece, Janset'in düğününde çalınmış.............

ALLAHIM HERKESI SEVDIYNE KAVUSTUR AMIN AMA BEN KAVUSAMADIM ERVA MI BENDEN ALDINIZ MEZARINDA UYUYOR AMA BEN SOVUK BI TAS YUZERINDE ONU GELMESINI BEKLIYORUM AMA GELMIYOR ADALETSIZ DUNYA :(((

Güya bayram.. Ama benim yanaklarım sırılsıklam.. İçeride kahkaha ve gurultu sesleri.. Bense kalbimle basbasa.. Babamın dolandırıcılar yüzünden giden 20 yıllık birikimini düşünüyorum, babamın paramparça olan kalbini, üzüntüden stresten vücudunda çıkan yaraları, 1.5 ay sonra gireceğim üniversite sınavı, kazanmaktan başka şansımın olmadığı sınavı.. Kazanmaktan kastım herhangi bir bölüm değil.. İlk 100 e girip devletten burs almaktan bahsediyorum.. Çünkü olurda başka şehirde okursam ne babamın bana yollayabilecek parası var ne de benim ailemden isteyebilecek yüzüm ve kalbim.. Paramparça olmuş kalbim, günlerden bayram ama ben sevinemiyorum, bu müziği dinleyecek kadar kalbi yumuşak olan yüreği acılı insanlar, olurda yorumuma rast gelirseniz bundan aylar sonra hatırlatın bana..

#أگلك مختنك ودگلي #روح أرتاح ياراحه #التجيني #بدون ما شمك#العسكري 😭💔

Buraya geldim kim olduğumu bilmiyorum bu şarkıyı neden açtığımıda bilmiyorum hiç bişeyi hatırlıyamıyorum off 😔 ama durr 😀 bişey hatırladım . Onu çoookk ❤❤❤ sevdiğimi.

Acı, hüzün, umut, bekleyiş, isyan, uykulara dalış, uyanış, kanat çırpış ne ararsan var melodide

Çok seven,candan seven sevilmez Birbirlerini çok sevenler kavuşamaz Kıymet verip zarar gelmesini istemediğiniz ona dokunamadiginiz çünkü dokunsam kanar dediğiniz kişi sizin değerinizi bilmiyor vay ben böyle hayatın aq

Bir hüzünle başlayıp ardından garip bir mutluluk hissiyatı bırakan, insanın yüreğini alıp götüren bir naiflik...💙

Nasıl bıraktın beni gittin hicmi sevmdin 5 ay oldu ayrilali aklımdan çıkmıyorsun bu mesajı görürsen imkansız ama beni çok kırdın ALLAHTA bildiği gibi yapsın seni başka bişey demiyorum kokuna hasret kalmıştım kim içine çekip kokluyosa son nefesi olsun

2019 ilde dinleyen var adama lezzet eleyir

Cox kederlidi

Ey güzel dünya ey bilge doğa ben insan .. İçtik kanmadık yedik doymadık seni Biz aldık, sen verdin biz kıydık, sen yine filizlendin.. Güzelliğine şükrederken dilimiz ellerimizle zulmettik sana Affet bizi Volkan yılmaz

Kendimi o kadar boş hissediyorum ki sanırım benim yaşanmış bir hikayem yok. Her neyse arada beğenin de dinleyelim

Canımdan çok sevdim ama o asla kıymet bilmedi giderken senin insanlığını çok seviyorum çok iyi birisin ama şu dakika ölsen zerre kadar üzülmem dedi kıyamet günü buluşmak dileğiyle kelebeğimmm🌹

Yemin ederim bu sarkiyi ariyodum

IV kalbim ölü mevsimler gibisin bir şeyin görünmeyen iyi yanları gibi ama bitti mevsim , bir başka yolcu yok sana fark etmez gibisin. kalbim demir masanın küfü , örtünün yırtığı camın kırığı , patlayan freni hayatımın kalbim , anla , bitti mevsim bir başka yolcu yok sana.

benim yorumu da beğenir misiniz bildirim gelmesi nasıl bişey bi bakım hiç olmadı

DÜNYANIN EN GÜZEL KIZLARIDIR ÇERKES KIZLARI HELE DANSLARI AŞIK OLURSUN BIRAK DOKUNMAYI GÖZ GÖZE GELMEYE KIYAMAZSIN .. AŞIK OLMAYI İSTERDİM BİR ÇERKESE..

Ali cabbar hikayesinin aslı.