Çünkü biliyorum: sabrın mesafesine sızıyor susku;
Beklenen fırtına, beklenen bora ve ne gelmezse akla
Deniyor bir taşın sabrını, çocuğun uslu sevincini de.
Sinsi tarih, aklıevvel felsefe, şımarık geometri
Canına okuyor şiirin, yalnızca aşk onarıyor onu
Onarıyor ve coğrafyanın her yanı yara bere içinde
Yazının ruhu mu olurmuş diyor mahkeme kâtibi
Bu yüzden eskiyor hayat , merhamet yetim kalıyor
Bir tek susku kalıyor, diller de ölüyor birer birer
Ölen her dil yalnızlığı oluyor bu dünyanın
Çünkü biliyorum: sabrın mesafesi azalıyor gitgide
Kuğunun aryası kuğulara, filler fillere veda ediyor
Kendi çığlığının peşine düşüyor bir Aborjin
Ned Kelly kendine bir zırh döküyor ağır demirden
Ah Ned Kelly: cahil ve cesur oğlum benim
Köroğlu’ydu bizim oralarda senin adın yahut Celâli
Çaldığın atın kefaretini ödedin ölümünle, oysa yaşlı
Bir Çerkes’ten duymuştum: “Atın fiyatı yoktur”
Atlılar geçiyor rüyalarımdan, atlılar geçip gidiyor
Hayat canhıraş bir telaş yumağına dönerken
Anlatılacak ne çok hikâye kalıyor geride
Kelimelerse tutukluk yapan bir silah kadar mahcup
12 сен 2024