Çok doğru söylüyor yaklaşık 10 yıldır kilolu bir insan olarak yaşadım ve sonunda asla zayıflayamayacağımı düşündüm ve ağır depresyona girdim artık umrumda bile değildi yataktan çıkamıyordum 5 ay önce tam 115 kiloydum şuan 76 kiloyum..
Yenile yenile, kaybede kaybede sahte dünyadan, ilüzyondan çıkıyoruz. Büyük gücü seziyoruz. Çünkü dışarıda yenildiğimiz,hayallerimizin gerçekleşmediği bir ortam görünce bir deus ex machina -kurtarıcı- arıyoruz. Bu durumdan kolayca çekip çıkarabilecek,güç sahibi,tek sözüyle her şeye kadir mutlak bir güce inanma ihtiyacı duyuyoruz. Çünkü ''O yapar. dilerse cennete atar, dilerse hiç kurtarmaz. Ben bilmem ki... Nerden bileyim?" Herhangi bir güce sahip değilim" deyip sorumluluğu başkasına atıyoruz. Çünkü o şeyi yapacak gücünün olmadığına, durumların ve ortamın buna izin vermediğiyle kandırıyoruz kendimizi. Ne kadar ''Uğraştıktan sonra dua ediyorum.Devemi sağlam kazığa bağlayıp ardından Tanrı'ma sesleniyorum.'' desek de aslında bir yere kadar sınırlandırıyoruz kendimizi. Birazcık tökezleyince, ''Allah'ın takdiri buymuş.Elden ne gelir?'' diyiyoruz. Çünkü o yolda yorulunca hemen pes etmenin yollarını arıyoruz.Kendimizle ilgili bir durumun ancak temel olarak kendimizin değiştirebileceğini,iplerin bizde olduğunu, önümüze duvar koyanın yine ''biz'' olduğunu unutuyoruz.Unutmak istiyoruz. Oysa ki ne zaman prangalarımızdan kurtulsak o zaman rahat hissediyoruz.Bir şeye bağlı olmayıp, elinden gelenin en iyisini yapınca suçu,başarısızlığı takdir-i ilahi değil de kendimizde aradığımız zaman hatalarımızı düzeltip; yola devam ediyoruz.Düşmeyi öğreniyoruz. Çünkü ancak düştükçe,o yaralar hatırlandıkça ilerleyebiliyoruz.
benim dine bakış açımın burada youtubeda başka biri tarafından aynı şekilde satırlara dökülmesi açıkçası beni mutlu etti böyle düşünen yalnız ben değilmişim
@@musicserhat bunu iki hafta önce, bu videoyu izlemeden önce yazmıştım. Bu videoyu izleyerek yazdıklarımla videoda anlatılardan bağlantı olduğunu farkedince buraya yazmaya karar verdim. Sen de beni mutlu ettin kardeşim. iyi bak kendine
Bu adam beni zamanında bataklıktan çekip çıkardı. Beynimin içinde her saniye acı çekiyordum sabahın köründe kalkıp meditasyon yapmak 10 dakikalık rahatlatıyordu ama bu video...teşekkürler
egosuz bir insan olduğun düşüncesine kendini kaptırışın bile yine egonun oyunudur. ego bizden ayrı bir varlık değil malesef :) tüm bu yanılsamanın içerisinde egoyla savaş ise en buyuk yanılsamadır.
@@sinanndm bu kadar derin düşünmeye gerek yok bence, sadece meseleyi kendi adımıza zorlaştırıyoruz. Bence ego dediğimiz şey, kendi adımıza direnmeye başladığımız anda ortaya çıkar. Bunun kimle olduğunun bi önemi yok, ister bir başkasını düşman olarak görün ister egonuzu. Kısacası özetleyecek olursak, bence , ego dediğimiz şey anksiyetenin ta kendisi. Denizde panik içinde çırpındıkça dibe batmak gibi, olay tamamen takıntılarımızı yenmekle alakalı. Olaya çok duygusal yaklaşıyoruz.
@@serdarakdemir667 anksiyete bozukluğu sadece çocukluğumda yaşadığım birşeydi. Ergenlikte olduğum sıralar kurtulmayı en çok istediğim şeydi diyebilirim. Çünkü kendimi çok zayıf hissediyordum. Her nedense zamanla egom kabardı, antisosyal bi hale gelmiştim, tam anlamıyla duygusuzlaştım. Ama benim gibi egosuna çok bağlı birinin bundan kurtulması için bir tokat yemesi gerekiyordu. Ama gene de kaybettiğim onca şeye rağmen egoma çok bağlıydım. Ve kendi kendime bu saçmalığın, anksiyetenin ta kendisi olduğuna karar verdim.(revolver 2005) Şuan nasıl bir kişiliğim var tanımlayamam, ama kesinlikle eskisi gibi egoist ve duygusuz olmadığıma inanıyorum. Anksiyeteyi de kendi adıma tanımlayacak olursam : değer yargılarının toplamı gibi. Bişeye çok bağlsnırsanız anksiyete oluyor, çok fazla nefret edince de. Ben de herşeyde en doğrusunun orta yol olduğuna inandığım gibi bunda da öyle düşünüyorum
@@muslumsari kardeşim bende de 2 yıl obsesif kompülsüf bozukluğu vardı seni çok iyi anlıyorum önemli olan senin daha iyi olmaya çaba sarfetmen bu bile senin iyi bir insan olduğunun belirtisi 🙏
Evet bu kısımlarda hep olay umursamama olayına geliyor ama umursamama seviyesine geldiğiniz zaman cidden duygusuz hissiz birine dönüşüyorsunuz. Eskisi gibi herhangi bir şeye umudunuz hevesiniz kalmıyor çünkü umursamama noktasındasınız. Freud dediği gibi olgunluk, umursamamak bunlar kalple bağlantıyı kesme noktasında olan şeyler. Yani umursamama noktasına geldiğiniz zaman hayatınızın aşkınızı bulsanız da, hayal ettiğiniz şeyi de bulsanız da pek bir anlam ifade etmiyor. Bir şey zaten çok istediğiniz zaman değil en az istediğiniz zamanda gerçekleşiyor, gerçekleştikten sonra da hevesiniz kalmıyor o süreçte. Hayatında gerçekten bir şeyler hayal eden ve onu zamanında elde eden insanlar çok şanslılar, bu şans herkese gülmüyor maalesef.
Yorumları okuyorumda çogu kisi adamın soylediklerini motivasyon konusması gibi algiilamis buradaki anlatilan sey bir bilinc hali herseyi tam anlamiyla hissedsbildigin herhangi bir konu hakkindaki dusunceleri gorebildigin onlarin gelisini bile gorebildigin sonsuz serinlik hissettigin bir bilinç
@@muslumsari böyle bir şeyi hayatimda bir kere yasadim ve 10 saniye surdu ardindan kalkip bi kagida ben dünyanın en buyuk en zengin insani olabilirim yazmistim ve bidaha o noktaya ulasamadim cunku oraya ulasmak istedim. bu o kadar basit bir sey degil yani
Kesinlikle inanılmazdı, farkına varmak ve o an o çaresizliğin kabulüne gelmek, ama bunu çabalamadan her şeyi denemeden tüm çareni tüm çabanı ortaya koymadan da ortaya çıkmayacak. Galiba o en sonunda ki çaresizlik hissine gelmek.
Nefsin hevâ ve heveslerini kır, onlardan vazgeç. Vazgeç ama önceden de kendinle bir şart koş da ahdinden dönmemeye uğraş, yoksa hastalık kalakalır sende; iyileşme imkânın da yok olur gider.
İlüzyon değil sadece karşıdakinin beklentisi ve senin mecburiyetin birşeye gerçek anlamda eğilmeni engeller,bunun üstesinden gelmek de bu kaçışı olmayan başkalarının etkisini kabul edip ona rağmen umursamamakla yani ölümü göze alabilmekle olur.Yoksa aynı heyecandan sahneye çıkamayan aslında beni izleyen kimse yok dolayısıyla boşluğa anlatıyoruma inanan birisinin düşebileceği bir deliliğe düşeriz.
Farklı bir bakış açısı, tebrik ederim. Ama bence bahsettiğin şeyi sadece karşı tarafın beklentileri etkilemez, bazen aynı şeye bizzat kişinin kendisi de sebep olur. İşin içine duygular da girince dediğin gibi insanı içinden çıkılmaz bir hale sokar. Ego dediğimiz soyut kavram da burda devreye girer.
@@serdarakdemir667 Örneğin sigarayı bırakmak istiyorsun, sadece ben bunu bırakmaya çalışacağım diyerek bırakabilir misin? hayır, sadece ben bunu bırakacak güce sahibim diyerek bırakabilir misin? Hayır. Bunu başarmak için ikisini de aynı anda yapman lazım, defalarca deneyerek, sonunda bıraktığını göreceksin çünkü tüm denemelerin sonunda artık sigarayı bırakabilir miyim, bırkacak güce sahip miyim diye soruları kendine sormuyorsun kısacası sigara hakkında düşünmeyi bırakıyorsun, peki sigara hakkında düşünmeyi bırakmak da bir düşünce değil midir ? Bundan sonra videoyu tekrar izlersen anlayacağını düşünüyorum.
Arkadaşım eline sağlık çok güzel bir iş yapıyorsun da şu görseller ve müzik olmasa keşke. Anlatılana odaklanmak yerine büyülü sözler dinliyormuş gibi oluyor insan. Hadi anladım daha fazla insan görsün, dinlesin diye bunu yapıyor olabilirsin de şu müzikleri biraz kısmanı rica edeceğim kale alırsan yorumumu. Söyleneni duyamıyorum çünkü. Teşekkür ederim
Bunu izledikten sonra yapamayacağımı fark ettiğim anda aynı zamanda yapmaya ne kadar yaklaştığımın farkına varabilecek olmam bu konuşmayı anladığımı gösterir mi yoksa yanlış mı anladım ?
Aslında hepsi üzerinde durup sancılar cekmenle alakalı eğer sancıların üzerine düşünürsen ve sancılarımdan kurtulucam dersen o anda şunu unutuyorsun sancilarinin sebebi zaten üzerinde durmakti bu yüzden akışına bırakmak gibi de düşünebilirsin ama bu bilinçli bir akis yani doğrultulu akis
2. izleyişte anladım. düşünceni okuyan birine bir şey yaparken bunu düşünceni okuyan kişinin düşünceni okumadan o şeyi yapmayı nasıl başarabilirsin diyor, en sonunda çaresizlik ve umursamazlık seni yapamayacağına ikna eder ve asla yapamayacağının farkına vardığın zaman,aslında bi nevi yapmış oluyorsun.yani yapamama farkındalığı bunu yapmanı sağlıyor ve farkındalık egondan kurtulup herşeyin illüzyon olduğunun farkına vardırıyor. ama herşeyin illüzyon olduğunu kimseye anlatamazsın çünkü onlar böyle inanmaya programlanmışlar.. uzun oldu ama bunu demek istemiş kısaca 😁
mesela bütün kızlar yalancı diye inanıyorsun o dakikadan sonra karşına sadece yalancı kızlar çıkacak çünkü kız doğruyu söylese bile sen bütün kızlar yalancı olduğuna inandığın için sana göre karşına yalancı kız çıkmış olacak adamın yangını ateşle söndürme cümlesi şu anlama geliyor misal tamam kızlar yalancı değil diye inanacam o zaman karşıma doğru söyleyen kız çıksın şimdi nasıl anlatacağımı bilemedim bu yüzden şöyle söyliyim buna kendim bile inanmadım yani sen beyninin üstüne gittikçe beynin senin üstüne daha çok gidecek
mesela bütün kızlar yalancı diye inanıyorsun o dakikadan sonra karşına sadece yalancı kızlar çıkacak çünkü kız doğruyu söylese bile sen bütün kızlar yalancı olduğuna inandığın için sana göre karşına yalancı kız çıkmış olacak adamın yangını ateşle söndürme cümlesi şu anlama geliyor misal tamam kızlar yalancı değil diye inanacam o zaman karşıma doğru söyleyen kız çıksın şimdi nasıl anlatacağımı bilemedim bu yüzden şöyle söyliyim buna kendim bile inanmadım yani sen beyninin üstüne gittikçe beynin senin üstüne daha çok gidecek
Merhaba. Özeti : ne kadar uğraşırsan uğraş herşey olacağına varıyor, biz sadece olanlar üzerinde bir etken olduğumuzu sanmakla kandırıldık. Akışına bırak demek istemiş :)
Bir daha karar vermemek için bile insanın karar vermesi gerekir.Dolayısıyla bu anlamsız bir paradokstur,bunun sebebi ise egodur.Ego bu yenilgiyi hazmetmemizi olanaksız kılar,dolayısıyla bu yenilgiyi kabul ettiğin an egonu kırmış olursun.
mesela bütün kızlar yalancı diye inanıyorsun o dakikadan sonra karşına sadece yalancı kızlar çıkacak çünkü kız doğruyu söylese bile sen bütün kızlar yalancı olduğuna inandığın için sana göre karşına yalancı kız çıkmış olacak adamın yangını ateşle söndürme cümlesi şu anlama geliyor misal tamam kızlar yalancı değil diye inanacam o zaman karşıma doğru söyleyen kız çıksın şimdi nasıl anlatacağımı bilemedim bu yüzden şöyle söyliyim buna kendim bile inanmadım yani sen beyninin üstüne gittikçe beynin senin üstüne daha çok gidecek
Müzik anlamanda daha etkili olduğunu düşünüyorum ve normalde müzik dinlerken nasıl farklı bir boyut içerisine giriyorsan okuduğun şeyde de aynı etkiyi kendin de bulman daha güzel olaçak gibi geliyor denemeye çalış bence oO..
bu kadar abartilan ve bu kadar kifayetsiz olabilenler arasında ilk bese oynar alan wats.dediklerini anlamak yeterli.anlamayan bu adamin cok sey anlattığını sanir ama emin olun cok bos adam.
Her görüşe saygımız var. Kimi için boş, kimi için çağının ötesinde. Kendisi, çoğu yeni çağ düşünürü gibi bir şeyler vaat ettiğini iddia etmediği için boş geliyordur bize belki de.
Adam taoist dolayısıyla konuşmaları taoist olmayan herkese boş gelir taoistsen abartabilirsin görüşlerini ama değilsen çok ulvi bilgilere sahip olduğunu düşünmek yanlış
Bazı konuşmalarında cevapların ve anlattıklarının çok ucu açık ve sadece cevap olsun diye söylediğinin farkına vardım. Dediğin gibi, çok şey anlatmıyor basit şeyler anlatıyor ama biraz süslü bir şekilde. Farkında olmadan dinleyenlerde peygamber muamelesi yapıyor ama boş bir adamda değil.
