Aldous Huxley’nin Cesur Yeni Dünya’sı, hiç kuşku yok ki, distopik romanlar denildiğinde 1984’ten sonra akla ilk gelen eser oluyor. Aslında bakılırsa, Orwell’in 1984’ü günümüzün karanlık dünyasını tahmin etme işinde Cesur Yeni Dünya’dan daha başarısız olsa da, kurguladığı dünyanın keskin hatları, yer yer karikatüre varan sahneleriyle günlük politik iklimde kullanışlı birer imgeye dönüşerek, görmeyi arzuladığımız (veya beklediğimiz) türden bir distopyayı bizlere sunduğu için daha öne çıkabilmiştir.
Oysa Cesur Yeni Dünya, içinde bulunduğumuz umutsuz sarmalın farkında olmadığımız, olsak bile umursamadığımız, “mutlu” birer köle olarak yaşamlarımızı yarı uyanık yarı baygın geçirdiğimiz, bizlere ait gerçek fikirlerimizin olmadığı, onun yerine bizi hiçbir yere götürmeyen eğlencelerle gözümüzün önündeki ışıltıya bakarak başka aynı boş görüşleri sanki içimizden geliyormuş gibi tekrarladığımız bir dünyayı önümüze koyar. Olan biteni anlamayız bile, hazzın peşinde ne denli coşkuyla koşarsak o denli özgür olacağımıza dair sarsılmaz bir inancımız vardır ve aslında başımıza gelenlerin bir parçasıyızdır. 1984’ün aksine diş bilemeyiz, karanlık ve soğuk duvarlarla çevrili bürokrasiye baş kaldırmayız, gizli saklı aşk yaşamayız, suçlular ve düşmanlar karşımızda apaçık değildir; indirilecek bir yumruk yoktur.
Huxley, 1932’de Cesur Yeni Dünya’nın yayımlanmasından 26 yıl sonra, 1958’de Cesur Yeni Dünya’yı Ziyaret adlı bir deneme kitabı kaleme almıştır. Burada, Cesur Yeni Dünya’da öngördüğü kehanetlerin veya ileri sürdüğü fikirlerin ne denli gerçeğe tekabül ettiğini, bu distopik uygulamaların ne kadarının gerçek dünyada karşılık bulduğunu irdelemiş ve geleceğin dünyası üzerine benzer tahminler yürütmüştür.
1961’de televizyon programına konuk olan Huxley, kendisine sorulan sorular kapsamında, özellikle teknolojinin ve uygulamalı bilimin gelecekte çok önemli bir rol oynayacağını, buna kısa vadede dirensek de uzun vadede yenik düşeceğimizi ifade ediyor. Teknolojinin insan için var olduğunu belirten Huxley, kendi yasalarınca gelişen teknolojiyi dizginleyip kontrol altına almamız gerektiğini, yoksa onun boyunduruğu altına gireceğimizi söyleyerek bir anlamda bir kez daha gelecek konusunda haklı çıkmış oluyor.
Esen kalmayı alışkanlık haline getirmeyi unutmayın.
* * *
Çeviri: Ümid Gurbanov
Blog: umidgurbanov.substack.com
Twitter: umidgurbanov
* * *
Twitter: ufaktefekceviri
Patreon: patreon.com/umidgurbanov
24 июн 2023