De ki: “Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”
Cehennemde sizi yakacağım diyen katil Musa, piç İsa ve nemfomani ve pedofili Muhammed'in tanrısı mı çok merhametli ve bağışlayan? 😂😂😂 Uyan sevgili kardeşim uyan o din ve ellah arabın ve yahudinindir.
“Andolsun ki, sizden Allâh’a ve âhiret gününe kavuşacağını uman ve Allâh’ı çok zikreden (mü’min)ler için Rasûlullâh’ta üsve-i hasene (en mükemmel bir örnek) vardır.” (Ahzâb, 21)
Az önceki yorumumda yazdığım "evvel, ahir, zahir, batın içiçedir" cümlemi teşrih etmek ihtiyacı hissettim, şöyle ki: Hadid Suresi'nde geçen "evvel, ahir, zahir, batın O'dur" ayet meali şu hakikatları bildirir. Evvel O'dur: yani ilk yaratılan şeyle evvel biter. Yani öncesi Allah'a dayanır, zaman o noktada başlar. Zaman öncesi zamansızlıktır, yani ezeldir, yani öncesi olmamaktır. Bu da selbi sıfatlardan Allah'ın ezeli olmasının, ezel sıfatının ünvanıdır. Ahir O'dur: yani her şey yok olduktan sonra tek Allah kalır, var, sadece Allah'dır. "Kasas Suresi'ndeki "Allah dışında her şey yok olucudur" ayeti buna delalet eder. Yani ayetteki ahir selbi sıfatlardan Allah'ın bakiliğinin ünvanıdır, O'nun ebediyyen var olacağının ünvanıdır. Zahir O'dur: yani Allah'ın varlığı her şeyden daha belirgindir, her şeyde O'a delalet eden bir işaret, bir mühür, bir imza vardır. Yani Kitab-ı mübin dediğimiz müşahade alemi O'nun irade ve kudretiyle (Allah'ın varlığına nisbeten zılli olarak) varlık alemine çıkmışlardır. Zahir, Allah'ın irade ve kudret sıfatlarının ünvanıdır. Batın O'dur: yani her şey müşahade alemine çıkmadan önce ilm-i İlahi'de bir ilim olarak vardır. Batın, ilm-i İlahinin, imam-ı mübinin, mukadderatın bir ünvanıdır.
Ey gönlü ve gözü ulu,yükseklerdeki kişi !Gecenin 02:00'sinde bu mesajı bana yazdığına göre teheccüde kalkmışsındır sanırım! Yok ama teheccüde kalkan insan da bu kibir olmaması lazım,ha kıldığı namaz boğazından aşağı inmiyorsa o başka tabii. Ayrıca bu saatte insanlara cevap yazan gönlü ve gözü ulu kişi muhtemelen sabah namazına da kalkmayı becerebiliyordur sanırım!
Subhanallah (Allah bütün eksikliklerden münezzehtir.) Allahu Ekber (O Allah'tır. Tek Büyüktür. )Kendinize gelin.Çarpık düşüncelerinizle saptırdığınız her insan için herkesin O Yüce Yaratıcının huzurunda toplandığı gün hesap vereceksiniz.Söylediklerinizin bize vahiyle( Kuran'ı Kerim) ile bildirilenler arasında asla bir ilgisi yok.Hz.Muhammed (as.)Allah'ın kulu ve elçisidir.Nur'u Muhamed safsatası israliyet kaynaklı sapık bir düşüncedir.Rabbim bizi sırat-ı müstakim youndan ayırma!!!!AMİN.
Başkasına çarpık düşünceli diyerek Nur'u Muhammedi'ye safsata demeniz asıl sizin İslam Ahkamının aslından ne kadar uzak olduğunuzu gösteriyor. Eğer siz Müslüman ve İman sahibi olduğunuz iddiasında iseniz Peygamberinizin Nuraniyetine nasıl safsata diyebilirsiniz? Ama görünüşte Müslüman esasen gizli ateist iseniz ancak bu olabilir.
@@poete6456 güzel kardeşim o mecaz olarak ifade edilir,kudretinin ve şanının büyüklüğünü anlamak için bi ifadedir. Ayetel kürsü duasının sonlarında buyrulur,vesiyi kürsiyi semavati vel ard Onun kürsüsü göğü ve yeri kaplamıştır. Vela yeudühu hıfzühuma ve hüvel aliyyül azim,onları koruyup gözetlemek kendisine zor gelmez.o yücedir,büyüktür
@@melihtastan4882 yani orada bunu yazmışlar diye sorgulamadan iman etmek lazım değil mi? 56 yaşındayım 11 yıl öncesine kadar Kuran'ı arapça olarak okudum hatim ettim defalarca. Sonra bunun Türkçesi nedir dedim Türkçe okudum yine defalarca baktım ki elin bedevisi bizi bir şiir kitabıyla yıllarca uyutmuş. Onlarca kitap okudum bu dinler nereden geldi amacı neydi bizden ne istiyordu. Sonuç insanı düşünmeden iman etmeye ve köleleştirmeye yarayan safsatadan ibaret olduğunu gördüm. Baktım ki tanrıyı insan yaratmış sonra dönüp ona tapmaya başlamış. Hiç bir dinin tanrısı insanı sevmez insandan nefret eder. Ortadoğu'dan çıkan, peygamberler dinler ve tanrıdan beklenirdi ki?
@@poete6456 sorgula babacım sorgula,düşün aklını kullan Allah kulundan bunu ister,oku der,akıl sahipleri der,ama sen gidip benliğine kapılırsan,çoğunluğa kitleye göre hareket edersen doğru kaynaklara kişlere ulaşamasan sıkıntı olur.abi bilemiyorum belki çevrendekilerin yaşantısıyla dine bakıyorsun,belki okuyup anlamamışsındır,bende sana bilmişlik yapamam,elhamdülillah müslümanım ama okuduğumu anlatmada becerikli değilim,inancımı yaşantıma uygulamakta dört dörtlük değilim,ama fikrimi istersen kuranı ve hadisleri anlayabilmiş,anlatabilmiş alim insanların Allah dostlarının kitablarına bak yaşantısına öğütlerine bak,benim senin gibi insanlara bakıpta yargılama,ki insan okuduğunuda bi konunun manasını algılayamayabilir bu durumda bilmeden sorgulama yorumlama,ki doğruyu bulana kadar,tavsiyem budur.👋
Zaman kavramının yaratılması ile zaten meşguliyet doğmuştur. Zaman yaratılmadan öncesini beşer aklı çözemez. Ki buna önce diyoruz, "önce" diye bişey bile olmayabilir.
Yüce Allah,93 milyar ışık yılı çapındaki evreni yaratırken, mutlaka bizleri sizleri ve pek tabii ki Muhammed Mustafa’yı da düşünmüştür.Onun bu devasa evreni yaratabileceğini düşünebiliyorsak, demek ki bunları da düşünebildiğini pek tabii ki kabul etmeliyiz.Ama milyonlarca galaksileri de dikkate aldığımızda ve Dünyamızın,sadece ve sadece okyanus dibindeki bir kum taneciği kadar olduğunu ve onun içinde bizler de olduğumuzu varsaydığımızda, bizim tahayyül ve telakkilerimizin ne derece küçük ve Hatta ihmal edilebileceğini de anlayabiliriz.Allahı yüceltelim derken,ona “düşünmek “ gibi insani bir fiili atfederek, komik ve cahil durumlara da düşmesek çok iyi olacak diye de düşünüyorum ben..Allah düşünmüş! Bak bak bak sen şu işe!🤔
Ya hocam ağzına sağlık yani yüce Allah ın düşüncesine yorum yapılmadığı kalmıştı o da oldu yani. Bu kadar bilmişlik yapmak için bu kadar gereksiz konulara girmeye ne gerek var bu medya ortamı bizi ileri götürmesi gerekirken hepten kafaları karıştırıyorlar.
📌Ülkemizin ve dünyanın durumunun her açıdan tamamen düzelmesini istiyor musunuz? Öyleyse bu duayı edelim.🤲 Ya Rabbi Türkiye öncülüğünde,Türk Devletlerinin desteğinde, büyük bir Türk İslam Birliği oluşmasını bir an önce nasip et inşaAllah. Bu dua yayılsın!
Sorulan da sorandan fazlasını bilmiyor ki. Bazı şeyler sadece Allah'ın ilmindedir. Kulun bunları bilmesine gerek yoktur zaten. Bunlar gayb ilmindendir. İman edenlerin imanı da bundan dolayı kıymetlidir. Ben bir müslüman olarak Allah Teala'nın ol emrinden önce ne yaptığını bilsem ne olur bilmesem ne olur?
Üslup yanlış kusura bakmayın. Adam sorguluyor bunun cevabı "Sanane? Allah sana mı soracak?" olamaz. Bu şekilde insan kazanamazsınız, kaybedersiniz. Nitekim Allah o bir kişiyi kazanmayı isteyip peygamber göndermiştir.
@ Böyle kısır bir yorum duymadım daha önce. Benim eleştirdiğim de senin bana attığın zaten. İslamda sanane yoktur. Bir üstada, âlime bu yakışmaz. Sorgulayan kişinin üslubu yanlış da olsa doğruyu nazikçe açıklamak vardır. Anlarsa anlar. O sorunun cevabını gerçek bir alimin ağzından şöyle duyabilirsin: "Allah kullarını kazanmayı sever. Onun için bir kişi de olsa peygamber gönderir."
@@bahadrduzkaya8345 Hocanın "Sanane?" Demesi beni de şok etti. Üslup önemli, nazikçe, hakaret etmeden anlatmak gerek. Bu konuda katılıyorum ama diğer bir konu Allah bir insanı bile kazanmak istiyor dediniz. Allah istese zaten istediği insanı anında imanlı yapabilir. Yani bir insanı kazanmak Allah için olamaz bence. Allah o insanı peygamberi yapmak istediği için yapmıştır sadece . Yoksa Allah zaten tüm insanları imanlı yapabilir. Dünyada kafir bırakmayabilir. Ama serbest bırakıyor.
@@nmn_ulcy sevgili kardeşim öncelikle nazik üslubunuzdan dolayı teşekkür ediyorum. Her şey yüce Allah'a aittir buna şüphe yoktur. "Allah istese..." dediniz. Evet istese hepimizi iman dolu yaratırdı. Kulunu kazanmak ifadesini Rabb'imizin, kulunun gönlünü uygun yoldan kazanmak ve kendi yoluna, kendisine bağlamak gayesini açıklamak için kullandım. Kendisini bu durumda tutan da Allah'tır. Kimse O'nu zorlamadı, zorlayamaz. Bizi boş bir levha gibi Dünya'ya gönderdi, Kur'anla ve peygamberleriyle bize doğru yolu bulmamız için yardım ediyor. Yoksa cennete giden de, cehenneme giden de, helak olan da Rabb'imizin kuludur.
@@reddiyeediyoruz9775 kahve ağzı derken kahveye gitmem. Reddiyeden önce müslüma na güzelce yaklasmayi bil. Mümin olduğunu iddia edip peygamber düşmanlığı yapanlar peygamberi ortadan çıkaranlar hadisleri şefaati kabir azabını mehdi-yi isa mesihin a.s gelmiceni mesebleri inkar edenler neleri var neleri. Ve müminlere kafir diye iftira atanlar.
Allah rahmet eylesin. Son cümle çok güzel. Allah ne yapacağını nasıl davranacağını birisine mi soracak.Onun için hocanın azarlaması tam yerinde , "Sana ne?"
Sapık saptırılmış vehhabi vb düşünce ve görüşlere Şia vb akılcı mutezil görüşlere karşı ehli sünnet vel cemaat görüşlerini kabul ediyoruz sizin görüş ve düşünceniz size itikat anlayışınız ehli sünnete uygun değil
🛑Allah kainatı yaratmadan önce ne ile meşgulmüş ? Sorunun cevabı şu 👉Allah sana mahşerde veya mezarda bu soruyu mu soracak Sana yapmanı emrettiği şeyi yapıp yapmadığını soracak ... 👉sana sormayacağı şeyle meşgul olman ancak yoldan seni çıkarır başka bir şey yapmaz
Mantıksız soru.Mantıksız cevap.Allah C.C için zaman, mekan,meşguliyet ve yaratılmışlarda olan tanım ve kavramlar işletilemez ve bunlardan biri atfedilemez.Zamanı mekanı ,önceyi ve sonrayı yaratan zaten O dur.Yarattığı birşey Onu kapsamaz.
@Kemal Kartal kardeşim anlaman için elimden bişey gelmez ama sana bir sır vereyim Allah'ı ölmeden evvel iste onun olmayı onda yok olmayı işte can gönülden ona ölmeden evvel ulaşmayı dile ozaman anlamaya başlarsın bir odanın içinde sabah akşam oturursun ama alemi seyredersin ozaman yunus gibi dersin 18 bin alemi geçtim bir dağ içinde
hocam biz bazı insanlar eleştiri makamında olan,halbuki hakikatte az bilgisi olan kimseleriz...eleştiri makamından çıkamayan,sürekli eleştiri yapan bir toplumuz,mazur gör bizleri
@@Masda.X Zavallı adam küfür sözler söylüyor, ama sen beni itham ediyorsun. Ben çamura batmış isem bu ve bunun gibi densizlerin söylemlerine iman edenler şirke batmış...
05:20 Altıncı Esas: Hem o melek, cinn ve beşerin seyyidi olan zât, şu kâinat ağacının en münevver ve mükemmel meyvesi ve rahmet-i İlahiyenin timsali ve muhabbet-i Rabbaniyenin misali ve Hakk'ın en münevver bürhanı ve hakikatın en parlak siracı ve tılsım-ı kâinatın miftahı ve muamma-yı hilkatin keşşafı ve hikmet-i âlemin şârihi ve saltanat-ı İlahiyenin dellâlı ve mehasin-i san'at-ı Rabbaniyenin vassafı ve câmiiyet-i istidad cihetiyle o zât, mevcudattaki kemalâtın en mükemmel enmuzecidir. Öyle ise o zâtın şu evsafı ve şahsiyet-i maneviyesi işaret eder, belki gösterir ki; o zât, kâinatın illet-i gaiyesidir. Yani o zâta şu kâinatın Hâlıkı bakmış, kâinatı halketmiştir. Eğer onu icad etmeseydi, kâinatı dahi icad etmezdi denilebilir. Evet cin ve inse getirdiği hakaik-i Kur'aniye ve envâr-ı imaniye ve zâtında görünen ahlâk-ı âliye ve kemalât-ı sâmiye, şu hakikata şahid-i kàtı'dır. Mektubat (Sözler N.) - 184
Yaradan için once sonra simdi gibi kavramlar yoktur bunlar sadece insanlar için vardır.Allah tüm zamanlara tüm mekanlara aynı anda hakimdir yarattigi zamandan mekandan munezzehtir.Dolayisiyla bilmem kaç sene önce bilmem hangi derviş aklına gelmiş ve şöyle demiş deyip bunu gercekmis gibi ballandira ballandira anlatmamin alemi yok.Tasavvuf hep böyle İslam icindeymis gibi gorunup içerisinde çok fazla yanlış bilgi ve şirk barındıran durumlar mevcut
@@Ikeemistikal yani sorma, körü körüne ne anlatırlarsa inan diyorsun öyle mi? Yazık sana bir Müslümana cehennemi dileyecek kadar acizsin sen. Müslüman olduğunu düşünerek ben yine de, Allah seni af etsin cennetine koysun diye dua ediyorum
Zamanın varlığı madde ve mekanın varlığına bağlıdır izafiyet teorisinde böyledir madde ve mekanın var bulunmadığı bir durumda meşguliyetin bilimsel açıklamasını bekliyor olman gözlerinin önünde canlandırmayı beklemen komik.
@@murathan3432 bu üslupla cevap verilmez. Bizler müslüman insanlarız! İnanmayanlara karşı da müslümanca davranış sergilemeliyiz. Unutmayın ki sırf üslubumuz yüzünden müslümanlığa soğuk bakanlar var. Lütfen dikkatli olalım kardeşim.
@@Ayse-ln1yv Siz herhalde "cikar evladim agzindan baklayi" sozunun hikayesini bilmiyorsunuz. Bu sozu soyleyen bir mursid-i kamil , baklayi agzindan cikaran da dervisidir. Herkese ayni uslub ile konusulmaz. Ve ayrica, Kur'an da sovmek (kufur etmek degil) vardir.
@@murathan3432 bilmiyorum. Araştırıcam inşallah. Fakat bir hadis var söylemek isterim. "Kolaylaştırınız zorlaştırmayınız. Müjdeleyiniz nefret ettirmeyiniz" Eğer inanmayan kişi gelip burda saygı çerçevesinde birşeyler sorguluyorsa kafasında biyerlerde islamı düşünüyor demektir bunu itiraf etmese de.
He bende diyorumki yahu ben niye bu adami sevemiyorum daha sohbetin ucde birini dinlerken anladimki sevmemem benden deyil sevdirilmiyorum allahima sukur ki bilmeden olsa kalben yanlis kisileri sevdirmiyor rabbim
Yav onu sorma ayip olur, bunu sorma dinden cikarsin. Dogu toplumlari bu soru soramamalar neticesinde bir adim ilerleyemiyor. O sorsun sen sorma kardesim. Batida sorulmadik soru kalmadi nal topluyoruz arkalarindan. Neden sorulamasin Allahu tealanin ne yaptigi? Sen sorarsin cevabi bilen söyler bilmeyen de no comment der. Bu kadar basit
Öyle zaten neticede bilenden ögreneceksin sormadan nasıl ögreneceksin öyle değil mi sahabe de peygambere sorular soruyor illa ki bu tarz soruları peygambere de sormuşlardır insan zihni hep merak eder sonsuzlugu anlayamaz ve sınırlıdır zannediyoruz ki yaratici da bizim gibi o nedenle bu sorulari sormak sıkınti olmaz çünkü sonuçta bir şey ögrenmek için soruyorsun.
Cehri zikrin tadını alan bilen müptelası olur, dünyada hiç bir şey Allah'ı zikretmek kadar zevk vermez, yüce mevlam zikrin özüne ulaşmayı nasip etsin 'Allah'ı çokça zikredin öyle ki görenler size deli diyene kadar ' hadisi şerif ... ''Kalpler yalnız Allah'ı anmak ile mutmain olur, kim benim zikrimden yüz çevirirse onun için sıkıntı dolu bir hayat vardır ve ahirette de kör olarak haşr edilecektir, kim ki Rahmanin zikrinden yüz çevirirse onu anmaktan gafil olursa ona bir şeytan musallat ederiz '' zikre devam asla bırakmak yok kurtuluş onun zatını anmakta Allah Allah Allah hay hay hay hu hu hu hu hu maşallah, zikri Cehri ehli yer yüzünün elektirik dinamosu gibidir maneviyat saçar nur saçar maşallah maşallah
@@muratyildirim8050 o zaman akşam sabah Yatsı namazını sessiz kiraat et, tavaf say da sessiz tekbir getir, herşeyi içinden yap, .. Saçma salak konuşma benim bu tarikat ile alakam yok sen bırak mektubati Halid'i bağdadi hznin Abdülkadir Ahmedrufai yesevi şazelî halveti mevlevi kübrevi Vs tariklerine bak, imamı rabbani mektubati dışında başka eserleri de var onları da bi oku istersen
@@muratyildirim8050 ben zikri hafi yapiyorum 14 yaslarindan berin, hic sesli zikir yapmadim, zikri hafiye gonlum gitti, yolda yururken otururken ve uzanirken yatagimda la ilahe illallah diyordum, sonra hadisi serife ras geldim 14 sene sonra uyguladigim zikirleri, ordada takva ustunlugunden bahsediyor yolda, otururken, yatarken zikir edenleri, ben bir cahil degilim ama ilmin basindayim, ilim bir okyanus biz insanlar icinde birer balik, neyi istersen onu kaparsin, Allah ilmimizi artirsin insallah, ilim ile ibadet etmeyi bizlere nasip eylesin insallah, yururken yolda la ilahe illallah deyin goreceksiniz manevi gucu, benden bukadar
Bazı sorularınızın cevabını tasvir edecek cümleler yoktur bu alemde kardeş. Bunu akıl edecek akli seviye de mevcut değildir. Bu sorunun cevabını ancak yücenin huzuruna vardığımızda bilip algılamak mümkün olur diye düşünüyorum
Allah senden razı olsun. 1- Rabbimiz de Kuranda HALK'ettiği eserine dikkat çekerek yani örnekler vererek ( gerek kainat gerek insan vücudu üzerinden) ESERİN sahipsiz yani MÜESSİRsiz ( eser sahibi) olamayacağını bize beyan eder. Ve genel olarak din alimleri Eserin Muazzam'lığından hareketle Sahipsiz olamayacağını izah etmeye calışırlar. 2- Fakat yine Kuran da Allahu teala, bazı ayetlerde, - ZAT-i hakikati ne işaret eder. - Zatının yakin'liğine işaret eder. - Ve ibadetin aslında Zatına ulaşma Aracı olduğunu ve Mücadele eden kulunu NURUNA kavuşturacağını beyan eder . İşte O, SONSUZ ve TÜM cihetlerden ( 6 yönden) SINIRSIZCA hiçbir boşluk-yokluk olmadan , varolan NURANİ'yettine ( kuant'lar) VASIL olan EHLULLAH, dünden bugüne , Halk'etmesi ile ALLAH ismini alan Rabbimizin Hakikatini ve Halk'etmesini kendi ilim ve irfanları ile izah etmeye çalışmışlardır. Yukarda işaret ettiğim eserlere ulaş. Orada ısrarla okunmasını istediğim eseri , anlamasan bile Kelime kelime oku. Ve diğer eserleri. Zamanla anlarsın. Allaha emanet ol.
Akıl bilim ve mantık ötesinde ne Rabbiniz ne de Rabbinizin Halk-etmesi vardır. Istanbultevhidokulu.org Kitaplar bölümü SEYİR-3 Bİ-İZNİLLAHİ TEALA YENİ BİR ASIR kitabını okuyunuz. ( Fizik Mezunu birinin hayret ettiği bir eser ve hocalarına ilettiği eser. ) Bu eserde Rabbinizin, kuranda Nur olarak nitelendirdiği asli varlığından, Nurundan, kuantlardan-atomlara bu alemleri halk-etmesini, Bu alemleri yaratmadan önceki VUCUD sıfatının hakikatini, Meleklerin varlık hakikatini ve kur-an daki BİZ hitabının hakikatini ve daha birçok bilgiyi bulacaksınız. Kitaplar bölümünde sonsuzdanuzananel yazısının içinde 1- VARLIK VE VAROLUŞ 2- YAKAZA 3- RÜYALAR kitabından istifade ediniz. Bütün eserlere ücretsiz olarak internetten ulaşıp okuyabilirsiniz. Pdf olarak açılır sitesinde. Bu eserlerin sahipleri ile zahiren hiçbir bağlantı ve görüşmem yoktur ve hiçbir cemaat tarikat ve şahıs propagandası YOKTUR. Yine kitaplar bölümünde "Nur Göğü Seması-1" isimli romanı okuyunuz. Roman havası yok. Sen kimsin derler diye roman olarak yazdım diyor. Bu romanı okursanız 2 şey aklına gelsin. 1- geçmişte yaşanan kavimlerin bazı hayvan ve çeşitli acayip figürleri neden küçük tanrılar edindiği. 2- günümüzde çeşitli varlıklar ile görüştüğünü iddia eden ve zırvalayanlar. Bu eserin sahibi kendi tabir-i ile solcu bir babanın pekte din eğitimi almamış lakin vakti saatinde CİDDİ bir açlık sukut zikir ibadet ve tefekkür ile manevi terbiyesini yapmış biri.
Allah rahmet eylesin, makamı cennet olsun. Ruhu rencide olsun istemem ama verdiği bilgiler netameli.. Öncelikle Allah meşguliyetten münezzehtir. O'nun her an yaratmakta olması meşgale anlamına gelmez. Öte yandan varlığın zihni boyutu bir realite ise de bu Cenabı Hak için sadece Hz. Peygamber'imizin ilm-i ezelideki varlığına münhasır değildir; bütün var olacaklara şamildir. Ayrıca hiç ümmeti olmayan peygamber yoktur. Zira "nebî" demek "önemli haber veren zat" demektir. Bunun da tahakkuku için habere muhatap olacak en az bir şahsın mevcudiyeti esastır...
Hiç videoyu izlemedim. Direk başlıktan şu yorumu yapıyorum. Ol emrini vermeden önce diye bir zaman yoktu ki. Yani ol emrini verdi. Big Bang başladı beraberinde zaman adı altında bir kavram ölçü biçimi veya boyut ta başladı. Yani ol emrini vermeden önce zaten zaman yoktu ki, önce diye birşey olsun. Zaman diye birşey, bir kavram yoksa öncesi veya sonrası diye birşey olamaz ki.
Kur'an'da Ekber kelimesi "en çok" anlamında kullanılır. Allahuekber kelimesini yanlış manada kullanıyorlar. Kur'an 'da Allah'ı yüceltmek için kullanılan kelime Kebir'dir. Allah'ın ekber diye ismi yok, Kebir diye var. Allahu Kebir doğru kelimedir. Kur'an'da Ekber kelimesi şu sürelerde geçiyor. Tevbe 3 (Mealleri Karşılaştır): Ve ezanun minallâhi ve resûlihî ilen nâsi yevmel haccıl ekberi ennallâhe berîun minel muşrikîne ve resûluh (resûluhu), fe in tubtum fe huve hayrun lekum, ve in tevelleytum fa´lemû ennekum gayru mu´cizîllâh (mu´cizîllâhi), ve beşşirillezîne keferû bi azâbin elîm(elîmin). وَأَذَٰنٌ مِّنَ ٱللَّهِ وَرَسُولِهِۦٓ إِلَى ٱلنَّاسِ يَوْمَ ٱلْحَجِّ ٱلْأَكْبَرِ أَنَّ ٱللَّهَ بَرِىٓءٌ مِّنَ ٱلْمُشْرِكِينَ ۙ وَرَسُولُهُۥ ۚ فَإِن تُبْتُمْ فَهُوَ خَيْرٌ لَّكُمْ ۖ وَإِن تَوَلَّيْتُمْ فَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّكُمْ غَيْرُ مُعْجِزِى ٱللَّهِ ۗ وَبَشِّرِ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ بِعَذَابٍ أَلِيمٍ Hacc-ı ekber gününde , Allah ve Resûlünden bütün insanlara bir bildiridir: Allah ve Resûlü, Allah’a ortak koşanlardan uzaktır. Eğer tövbe ederseniz, bu sizin için hayırlıdır. Ama yüz çevirirseniz, şunu iyi bilin ki, siz Allah’ı âciz bırakabilecek değilsiniz. İnkârcılara, elem dolu bir azabı müjdele! Kalem 33 (Mealleri Karşılaştır): Kezâlikel azâb(azâbu), ve le azâbul âhıreti ekber(ekberu), lev kânû ya’lemûn(ya’lemûne). كَذَٰلِكَ ٱلْعَذَابُ ۖ وَلَعَذَابُ ٱلْءَاخِرَةِ أَكْبَرُ ۚ لَوْ كَانُوا۟ يَعْلَمُونَ İşte böyledir azap! Ahiret azabı ise elbette daha büyüktür; ah bir bilselerdi! Enbiyâ 103 (Mealleri Karşılaştır): Lâ yahzunuhumul fezeul ekberu ve tetelakkâhumul melâikeh(melâiketu), hâzâ yevmukumullezî kuntum tûadûn(tûadûne). لَا يَحْزُنُهُمُ ٱلْفَزَعُ ٱلْأَكْبَرُ وَتَتَلَقَّىٰهُمُ ٱلْمَلَٰٓئِكَةُ هَٰذَا يَوْمُكُمُ ٱلَّذِى كُنتُمْ تُوعَدُونَ En büyük korku bile onları tasalandırmaz ve melekler onları, “İşte bu, size vaad edilen (mutlu) gününüzdür” diyerek karşılarlar. Zumer 26 (Mealleri Karşılaştır): Fe ezâkahumullâhul hızye fîl hayâtid dunyâ, ve le azâbul âhıreti ekber(ekberu), lev kânû ya’lemûn(ya’lemûne). فَأَذَاقَهُمُ ٱللَّهُ ٱلْخِزْىَ فِى ٱلْحَيَوٰةِ ٱلدُّنْيَا ۖ وَلَعَذَابُ ٱلْءَاخِرَةِ أَكْبَرُ ۚ لَوْ كَانُوا۟ يَعْلَمُونَ Böylece Allah dünya hayatında onlara zilleti tattırdı. Elbette ki ahiret azabı daha büyüktür. Keşke bilselerdi! Ankebût 45 (Mealleri Karşılaştır): Utlu mâ ûhıye ileyke minel kitâbi ve ekımıs salât(salâte), innes salâte tenhâ anil fahşâi vel munker(munkeri), ve le zikrullâhi ekber(ekberu), vallâhu ya’lemu mâ tasneûn(tasneûne). ٱتْلُ مَآ أُوحِىَ إِلَيْكَ مِنَ ٱلْكِتَٰبِ وَأَقِمِ ٱلصَّلَوٰةَ ۖ إِنَّ ٱلصَّلَوٰةَ تَنْهَىٰ عَنِ ٱلْفَحْشَآءِ وَٱلْمُنكَرِ ۗ وَلَذِكْرُ ٱللَّهِ أَكْبَرُ ۗ وَٱللَّهُ يَعْلَمُ مَا تَصْنَعُونَ Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkor. Allah’ı anmak elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı biliyor. ( görüldüğü gibi Allahuekber kelimesini yanlış manada kullanıyorlar. Tezgah büyük.) Kur'an'da Allah'ı yüceltmek için kullanılan Kebir kelimesi şu ayetlerde geçiyor. Hacc 62 (Mealleri Karşılaştır): Zâlike bi ennallâhe huvel hakku ve enne mâ yed’ûne min dûnihî huvel bâtılu ve ennallâhe huvel aliyyul kebîr(kebîru). ذَٰلِكَ بِأَنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلْحَقُّ وَأَنَّ مَا يَدْعُونَ مِن دُونِهِۦ هُوَ ٱلْبَٰطِلُ وَأَنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلْعَلِىُّ ٱلْكَبِيرُ Bu böyle. Çünkü Allah, hakkın ta kendisidir. O’nu bırakıp da taptıkları ise batılın ta kendisidir. Şüphesiz ki Allah yücedir, büyüktür. Lokmân 30 (Mealleri Karşılaştır): Zâlike bi ennellâhe huvel hakku ve enne mâ yed’ûne min dûnihil bâtılu ve ennallâhe huvel aliyyul kebîr(kebîru). ذَٰلِكَ بِأَنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلْحَقُّ وَأَنَّ مَا يَدْعُونَ مِن دُونِهِ ٱلْبَٰطِلُ وَأَنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلْعَلِىُّ ٱلْكَبِيرُ Bu böyledir. Çünkü Allah hakkın ta kendisidir, onu bırakıp da taptıkları ise batıldır. Şüphesiz Allah yücedir, büyüktür. Mu`min 12 (Mealleri Karşılaştır): Zâlikum bi ennehû izâ duiyallâhu vahdehu kefertum, ve in yuşrek bihî tu’minû, fel hukmu lillâhil aliyyil kebîr(kebîri). ذَٰلِكُم بِأَنَّهُۥٓ إِذَا دُعِىَ ٱللَّهُ وَحْدَهُۥ كَفَرْتُمْ ۖ وَإِن يُشْرَكْ بِهِۦ تُؤْمِنُوا۟ ۚ فَٱلْحُكْمُ لِلَّهِ ٱلْعَلِىِّ ٱلْكَبِيرِ “Bu, sizin tevhid çerçevesinde Allah’a çağrıldığında inkâr etmeniz, O’na ortak koşulduğunda ise inanmanız sebebiyledir. Artık hüküm yüce ve büyük Allah’a aittir.” Şûra 22 (Mealleri Karşılaştır): Terez zâlimîne muşfikîne mimmâ kesebû ve huve vâkıun bihim, vellezîne âmenû ve amilûs sâlihâti fî ravdâtil cennât(cennâti), lehum mâ yeşâûne inde rabbihim zâlike huvel fadlul kebîr(kebîru). تَرَى ٱلظَّٰلِمِينَ مُشْفِقِينَ مِمَّا كَسَبُوا۟ وَهُوَ وَاقِعٌۢ بِهِمْ ۗ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَعَمِلُوا۟ ٱلصَّٰلِحَٰتِ فِى رَوْضَاتِ ٱلْجَنَّاتِ ۖ لَهُم مَّا يَشَآءُونَ عِندَ رَبِّهِمْ ۚ ذَٰلِكَ هُوَ ٱلْفَضْلُ ٱلْكَبِيرُ Sen, zalimlerin yaptıkları şeyler tepelerine inerken bu yüzden korku ile titrediklerini göreceksin. İnanıp yararlı işler yapanlar da cennet bahçelerindedirler. Onlar için Rableri katında diledikleri her şey vardır. İşte bu büyük lütuftur. Nisâ 34 (Mealleri Karşılaştır): Er ricâlu kavvâmûne alen nisâi bi mâ faddalallâhu ba’dahum alâ ba’dın ve bi mâ enfekû min emvâlihim fes sâlihâtu kânitâtun hâfizâtun lil gaybi bi mâ hafizallâh(hafizallâhu) vellâtî tehâfûne nuşûzehunne fe ızûhunne vehcurûhunn(vehcurûhunne) fîl medâcıı vadrıbûhunne fe in ata’nekum fe lâ tebgû aleyhinne sebîlâ(sebîlen) innallâhe kâne aliyyen kebîrâ(kebîren). ٱلرِّجَالُ قَوَّٰمُونَ عَلَى ٱلنِّسَآءِ بِمَا فَضَّلَ ٱللَّهُ بَعْضَهُمْ عَلَىٰ بَعْضٍ وَبِمَآ أَنفَقُوا۟ مِنْ أَمْوَٰلِهِمْ ۚ فَٱلصَّٰلِحَٰتُ قَٰنِتَٰتٌ حَٰفِظَٰتٌ لِّلْغَيْبِ بِمَا حَفِظَ ٱللَّهُ ۚ وَٱلَّٰتِى تَخَافُونَ نُشُوزَهُنَّ فَعِظُوهُنَّ وَٱهْجُرُوهُنَّ فِى ٱلْمَضَاجِعِ وَٱضْرِبُوهُنَّ ۖ فَإِنْ أَطَعْنَكُمْ فَلَا تَبْغُوا۟ عَلَيْهِنَّ سَبِيلًا ۗ إِنَّ ٱللَّهَ كَانَ عَلِيًّا كَبِيرًا Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah, insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta)dırlar. İyi kadınlar, itaatkârdırlar. Allah’ın (kendilerini) koruması sayesinde onlar da “gayb”ı korurlar. (Evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın. (darabe) Uzaklaştırın. Eğer itaat ederlerse, artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Şüphesiz Allah, çok yücedir, çok büyüktür. Allah herkese hidayet nasip etsin İnşaAllah
1. "Allah Teala "Ol" emrini vermeden evvel neyle meşguldü" diyor Problemli bir söz. Çünkü "evvel, önce" sözleri zaman ifade eder ki zaman yoktur 2. "Ehadiyyet alemi" diyor Problemli başka bir söz. Çünkü "alem" sözü Allah Teala ve sıfatlarından başka şeylere denir ki Allah Teala ve sıfatlarından başka hiçbir şey yoktur 3. "Neyle meşguldü" diyor Bu da, problemli bir söz. Çünkü bu fiil, noksanlık, eksiklik, kusur, benzetme gibi Allah Teala hakkında uygun olmayan manaları akla getirmektedir 4. Ayet okuyor ama tilaveti, kıraati bozuk 5. Zikirle ilgili verdiği malumatlar enteresan Zikrin asıl manası hatırlamak, anmak, unutmamak. Zikir kelimesinin Kurana isim olması da bu manayla ilgilidir Bu (ذكر. يذكر. ذكرا) kelimesi fiil ve mastar isim olarak kullanılırsa yukarıdaki manaları ifade eder. Sade isim manasında kullanılırsa Kuran manasında olur 6. "Var iki türdür. Birisi maddî, diğeri düşünme olarak" diyor ve ikincisini "peygamberimiz (sav) ile" sınırlıyor Madem ki Allah Teala düşüncesinde var olan şeyle meşgul(!) "Yaratılmış ve yaratılacak diğer şeylerin de" o düşüncede olmasına engel ne? Allah-u a'lem, Herhalde uygun olan söz şudur A. İsra suresinin 85. ayetinde ruh hakkında az ilim verildiğinden bahsediliyor Videodaki konu hakkında ise (ruh meselesinden) daha az belki 1-2 bilgiden ("Allah vardı, hiçbir şey yoktu(***)" gibi bazı hadislerden) başka bilgi yokken "gözü kapatıp ağzı açıp konuşmak" uygun olmaz (***) Allah-u a'lem, Herhalde hadisin manası şöyledir: Hiçbir şey yoktu, Allah Teala zamansızlıktaydı. B. O kadar çok şey biliyoruz ki bazı şeyleri de bilmeyelim. "Bu da bilmediğimiz şeylerden biridir" diyelim
Çok yerinde söymişsin ey kardeşim, gerçekten bunu da bilmeyelim, hatta bilmemeliyiz de Bu soruya cevap verme cesaretini kendinde bulan bir İnsan Kitabullah'a iman etmiş midir?
Selamunaleyküm. Siz bence mefhûma değil, lafza dikkat kesilmişsiniz. Lafza takılmışsınız. "vâr-ı Muhammedî" ile meşguldü diyen zât ve dahi Ömer Tuğrul İnançer Hoca bilmiyor mu Allah-u Teâlâ (c.c.) için zamanın, meşguliyetin olmadığını? Evet, sırdır. "Ol!" emrinden gayrısını biz bilemeyiz. Ama bence o zât (ve dahi Tuğrul hoca) bunu söylerken aslında bir şeyi izhar etmiyor. Hâl ehlidir... Belki sorgulamış da bu cevabı bulmuş değildir. Allah'ın izniyle müphem bir mâlumat hâsıl olmuştur.
@@ddumrul1996 Aleyküm selam Mürekkep(-boya-nakış) lafza(-sese) götürür, lafız(-ses) de manaya götürür. Dolayısıyla mananın evvelinde 1 veya 2 basamak vardır Mananın önemi ne kadarsa en az o kadar önemlidir lafız Tarihte bunları (lafzı ve manayı) yerine oturtamayanlar olduğu gibi dün de olmuştur bugün de olacaktır. Unutmayalım ki dün de bugün de tarih denilen şeyin bir parçasıdır Tarihte yapılan hataları ifade edebildiğimiz gibi dün (o zat tarafından) ve bugün (inançer bey tarafından) yapılan hataları da ifade edebilmeliyiz Senin "...bilmiyor mu..." soruna "tabiki bilirler" diye cevap vermek mümkün olsa bile "gaflet" faktörünü unutmamak gerekir
Zikire pay çıkarmak dolaylı yoldan şeyhe, şıha pay çıkarmak olur. Çünkü zikir için ister istemez yönetici bellemek lazım. Allah Ol! demeden önce sadece hakikat-i Muhammed'i düşünmek ise hakikat-i Feyruz'u düşünmeye haksızlık olmaz mı? Feyruz en mübarek Arap sesi değil midir?
"Allah ol emrini vermeden ÖNCE". burda soru kökü yanlış. ALLAH ZAMANDAN VE MEKANDAN MÜNEZZEHTİR. zaman ve mekandan münezzeh yaratıcı için önce ve sonra yoktur. Soru yanlış. Felsefe yapmaya gerek yok. zaman bizim için yaratıldı. Bu soruya cevap vermek cehalettir. Küfre gider. Saçmalamayın.
İyi de bu demişleri olmuşları nerden biliyorsunuz bu kadar, yaşamış gibi anlatıyorsunuz, Allah ın düşüncesini bile yorumlama haddini bulabiliyorsunuz hemde birilerinin dediklerini referans alarak. Şu teknolojide insanların videolarda söyledikleri bile çarpıtılıyor 50 farklı şekilde söyleniyor ama biz sittin sene önce yaşayan Alim, Ulema nın söylediklerine göre kendimize yön vermeye çalıştırılıyoruz. Bunlara yalan diyemem ama doğru olarak da bakamam önünüzde olan gerçeğe Kuran ı Kerim e bakın arkadaşlar geçmişle yaşamayın fazla detaya da inmeye uğraşmayın Allah kalpleri görendir kalbinizi temiz tutun gerisi gelir.
Ben katılmıyorum. Din mi insanlar için, insanlar mı din için? Beni dünyaya gönderen Allah hiç bana zülmeder mi? Bu kitap bu peygamberler bunca nimet hep bizler için. Sonsuz merhameti ve kudreti ile ilgili. Peygamberlerin hepsi aynı şeyi anlattı, aynı yolu gösterdi. Bu adamlar muhammedî bir dinden bahsediyorlar. Hayır. Yanılıyorlar. Bu Allah’ın kusursuzluğuna leke sürmektir. Allah ne hz.Muammede ne de başka bir insana meyletmez, ihtiyaç yahut muhabbet beslemez. Gidin araştırın hristiyanlarda Hz.İsa için benzer şeyler söylüyorlar. Zikir olayına gelince Allahı çokça zikretmek eline tesbih alıp binlerce milyonlarca kez Allah diye ses çıkarmaktan ibaret değildir. Bilakis her yerde, her durumda ve her anın içinde O’nun sonsuz kudretinin ve tecellisinin tezahürlerini görür, hayretler içinde şükredip hem ümitlenir hem güçlenir hem teselli bulur hem de ahlaklanır.
Mantık hatalıdır ve bu Allah'ı indigermektir. Allah'ın sonsuz tecelilerini bir peygambere indirgemek ve ehadiyet makamında şunu yapıyordu demek Allah'ın yaratım ve tasarım eylemlerini bu evrenle sınırlamak demektir. Bu anlamda da deizm ve panteizm ile birdir. Saçmalamışsın ihtiyar. Safsata yapmışsın. Muhammed var edilendir ve varlığı kendinden değildir; Ulu yaratıcı ise varlığı kendinden olan eşsiz bir mahiyettedir. Yüce tanrı ister 1000 muhammed var eder ama 1000 muhammed bir sineğin kanadını var edemez. Kendine gel ihtiyar.
Hocam insan her şey de oldugu gibi zihnen de sınırlı oldugu için bu tarz sorular soruluyor ama dediginiz gibi yaraticiyi da sınırlamamamiz lazım sınırlı olan biziz.
CAHİL OLDUĞUMUZ KONU İSLAMI BİLGİMİZ DAHİLİN DE YORUMA KALKMAMIZ BİLMEDİĞİMİZ KONUDA SUSMAYI BİLMEDİĞİMİZ DİR. İMAN ALLAHA DIR. HER AYETİ, HER SUREYİ BİLMEM GEREKMEZ. VAR VE BİR OLAN ALLAHA İMANDIR, ASIL OLAN, SON RA İLİM VE BİLGİLENME ÇALIŞMASIDIR
Çok saçma bir cevap olmuş. Allah katında bu dünya dışında zaman ve önce sonra kavramı yoktur. Bizim aklımıza gelen Önce - Sonra kavramları dünya hayatındaki düzenden dolayı beşeriyata lutfedilmiştir Allah katında söz konusu değildir. Yani bu soru manası itibariyle saçmadır.
Saçmalık… Bir cümlemin güzel olması onu doğru kılmaz.. “Allah ol emrini vermeden önce ne ile meşguldü?” diye bir soru olmaz.. Mantıksal olarak ve felsefik olarak olamaz. Olmadığımız, yaşamadığımız, bilmediğimiz bir boyutun sorusunu, o boyutun sahibi dahil bir yerde vermemişken kimin haddine şununla bununla meşguldü demek?? 1-ALLAH MEŞGUL OLMAZ! meşguliyet biz beşerilere mahsustur.. 2-Ateist olanlar size şu soruyu sormayacak mı? “ hani Allah ezeliydi? tüm evren 13,7 milyar yıldır var e allah ezeli ise kaç milyon kere trilyon yıldır muhammediyeti düşünüyor? 3-Belkide binlerce kıyamet koptu milyonlarda peygamber gelip gitti her şey yok oldu ve Allah insanı yaratmak istedi ve yarattı belkide böyle? 4-ALLAHIN SUAL EDİN SÖZÜ BÖYLE MALCA SORULAR SORUN ANLAMINA GELMEZ. Bu soruyu kime sorarsan sor sordugun kişi dünyadan öncesinde ne olduğunu bilemeyeceği için SAÇMALAR! Bir adam güzel cümle kurunca doğru söyledi sanıyorsunuz bu cevabı veren insan da şirke girmiştir bilginiz olsun..
🤣🤣🤣🤣 Şu hale bak yaaa Allah için kullandıkları kelimeye bakın "meşkuliyet"Şimdi size soruyorum rabbimize o kelime yakışıyomu yani onun için öyle bir kelime kullanılır mı adam üzerine vazife olmayan bir soru sormuş orda bulunan meczup oğlu meczup da kalmış küfür içeren bir cevap vermiş neymiş efendim Allah Muhammedi düşünüyormuş Allahım ya ya rabbim bu ne aymazlık bu nasıl bir cahillik yemin ediyorum kendine müslüman diyenlerin ekseri çoğunluğu yaratanını tanımıyor ve onu bildik şeylerle karıştırıyorlar
