Yunus Hoca çok değerli bir hocadır. Kendisini üniversite yıllarımda termodinamik kitabıyla tanıdım. Kitabındaki harika anlatımına hayran kalmıştım. Hocama saygılarımı sunarım…
Alahin varlığı kesindir Ancak sızın yarattığınız allah değil Canları yaratan allah gerçektir . Eğer bu soruya doğru cevap veriyorsanız siz gerçek allahi biliyorsunuz demektir Soru şu Allah canlıları niçin yarattı.?
Kur'an da bunun anlatımı var zaten, mealiyle birlikte anlayarak okumanızı tavsiye ederim kardeşim. Bir çok sorunuza cevap bulacaksınız. Özellikle de insanlarla ilgili olanlar.. ❗
Sayin yunus çengel hocamla başka bir bilim insani olan celal şengörun bir araya gelip düello yapmasini çok isterdim. Ben yunus çengel hocamızin görüşlerini savunuyorum. Fakat celal şengör de çok bilgili bir adam. Kesinlikle ikisini bir tartışma programinda izlemek lazim.
I wish I speak Turkish to understand this lecture. I'm a Mechanical Engineer, almost every Mechanical engineer who graduated from a university in the U.S. after 2010 (or eve before) knows who Cangel is. great man!
Olağanüstü bir hoca.Herseyi bilimle, mantıkla, gerçeklikle anlatarak yaraticimizi rivayetlere,masallara,uydurmalara hapsetmis ve insanlari dinden uzaklastiranlarin tersine ateistleri bile imana getirecek donanıma sahip.Internet sitesinde ki yazılarını okuyorum ve böyle bir hocanın adının Heryerde duyurulması gerekir.
Hanımefendi siz kitabı okudunuz mu , kadına miras yarım Nisa11.tanıklık yarım Bakara 282. Bir erkek dört eş alabilir cariyeler alabilir Nisa 3. Lütfen kitabı okuyun
@@maximilyen müşrikleri gördüğümüz yerde öldürmeyi emreden tevbe 5i falan da ekleyin hatta kadınların dövülmesinden bahseden nisa 34 falan. belki ahzab 37 de eklenebilir. Muhammed as'ın zeyneple evliliği vs. biraz daha cımbızlayın. sadece o ayetleri almaya devam edin. ama sakın sakın sakın bütünüyle okumayın. o dönemdeki savaşla ilgili inmiş tevbe 5i dilinize dolayın, hiçbir zaman peygamber tarafından uygulanmamış, uygulanması da önerilmemiş ve aileyi korumaya yönelik en son seçenek olan kadın dövmeyi söyleyin. aman sakın aklı kullanmayanları pislik içinde bıraktığını söyleyen yunus 100e bakmayın. 60a yakın yerde aklı kullanmaktan bahseden kitabı kirletmek için elinizden geleni yapın. "Onlar ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı anarlar; göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler. Ve "Rabbimiz! Sen bunu boş yere yaratmadın, Sen yücesin, bizi ateşin azabından koru."derler." (Al-i İmran, 3/191)
Allah’ın varlığını kanıtlamaya 1400 yıldır boşa uğraştınız kanıtlayamadınız.. 1400 yıldır onca çabanız boşa gitti.. Bir tane gelişmiş İslam devleti yok, Hepsi ABD Rusya veya Çinin kapı kulları. Şeriat kötüdür deyince.. Şeriat devleti yok ki diyorsunuz. Bir tane halkı mutlu huzurlu İslam devleti yok. Zekânızın seviyesi yada Cehaletleriniz nedeniyle “Gerçek bir şeriat devleti yoktur” demenin aslında “Allah yoktur” demek olduğunu kavrayamıyorsunuz. Eğer Allah olsaydı Allah’ın kanunlarını uygulayan devletin olmaması asla düşünülemezdi. İslam şeriat son din hak din deyip İslam’ı uygulayan tek devletin olmaması Allah’ın yok olduğunun açık kanıtıdır. Kurana göre İslam’ı hakim kılma iddiası olanın başarısız olmasının “Allah’ın yok olduğu” dışında açıklaması yoktur. ENFAL-7…Allah sözleriyle hakkı ortaya koymak ve kafirlerin kökünü kazımak istiyordu. Allah Kafirlerin kökünü istediği halde neden kazıyamadı? İsrail Arap savaşları göz önüne alınırsa Kuran İlahi olabilir mi? Allah’ın varlığına inanılır mı? Önce Müslüman olmayan ABD, Rusya, Çin, Japonya ve Almanya gibi güçlü mutlu ülkelere bakalım! Sonra kaos kargaşa yoksulluğun olduğu İslam ülkeleri ve Müslümanlara bakalım! En düşük zeka sahibi İslam’a din diye inanır mı? Allah varsa! Kuranda verdiği sözleri neden yerine getiremiyor? Kuran da “Ey iman edenler, sizi koruyup kollayacağım, sahipsiz bırakmayacağını, onlarla savaşırsanız size yardım edeceğim, melekleri yardıma göndereceğim” diye söz veren Allah neden Müslümanlara yardımcı olmuyor? Allah olsa yaşananların tam tersi olması gerekirdi. Allah İslam ülkelerini karıştıran ülkelere Öylece seyredip izin veriyorsa iman etmenizin bir anlamı var mı? Allah olsa, kendine inanmayanların İman edenleri sömürüp rezil rüsva etmesine izin vermezdi diye düşünmek gerekir. Allah neden Müslümanları değil de ABD’lileri Almanyalıları ihya ediyor? Allah olsa, Müslümanların, Afganistan’dan Pakistan'a, Somali’den Yemen'e, Sudandan Malezya’ya, İran Suriye’den Libya’ya kadar İslam ülkelerinden, Kutsal dedikleri topraklardan, Şeriattan kaçıp laik demokrasi ülkelerine, Avrupa’ya Amerika’ya kadar Hıristiyanların merhametine sığınmalarına engel olması gerekirdi değil mi?
@@maximilyen Ben okudum, bu söylediğin ayetler çarpıtılıyor. Miras ve tanıklık olayı eski zamandaki şartlarla ilgili bir durum ve her zaman böyle olmalı diye yazmıyor kitapta. O zamanki şartlara göre gayet modern bir bakış açısı. Miras ve tanıklık olayında günümüzdeki uygulamanın doğru olduğu ne malum. Kuranda bir erkek dört eş almalı diye de yazmıyor. Sadece yasak konmamış. Yasak konsaydı ne kadar yasakçı bir din denecekti bu sefer. Cariye diye bir şey zaten yok Kuranda. Cariye diye söylenen şey koruma altına alınan insanlardır. İnsanların işlerine öyle geldiği için yanlış olarak anlaşılmıştır.
Hocam 1993 yılında termodinamik kitabınız makine mühendisliği öğrencilerin elinden düşmezdi.Sizin o zamanlar bu kadar genç olacağınızı düşünmemiştim. Bilimle dini kendinizde birleştirmiş olduğunuz ruh halinizden çok belli, diğer bilim adamlarından farklı olarak kibrin tuzağına düşmediğini görüyorum. bu sizin inancınızın verdiği bir güzellik. Zaten bildiğimiz şeyleri detaylıca sizden duymak çok güzeldi. Allah uzun hayırlı ömürler versin.
“Aslında, yaşamın akıl sahibi bir varlık tarafından meydana getirildiği o kadar açıktır ki, İnsan bu açık gerçeğin neden yaygın olarak kabul edilmediğini merak etmektedir. Bunun (kabul edilmemesinin) nedeni, bilimsel değil, psikolojiktir." (Fred Hoyle)
Allah’ın varlığını kanıtlamaya 1400 yıldır boşa uğraştınız kanıtlayamadınız.. 1400 yıldır onca çabanız boşa gitti.. Bir tane gelişmiş İslam devleti yok, Hepsi ABD Rusya veya Çinin kapı kulları. Şeriat kötüdür deyince.. Şeriat devleti yok ki diyorsunuz. Bir tane halkı mutlu huzurlu İslam devleti yok. Zekânızın seviyesi yada Cehaletleriniz nedeniyle “Gerçek bir şeriat devleti yoktur” demenin aslında “Allah yoktur” demek olduğunu kavrayamıyorsunuz. Eğer Allah olsaydı Allah’ın kanunlarını uygulayan devletin olmaması asla düşünülemezdi. İslam şeriat son din hak din deyip İslam’ı uygulayan tek devletin olmaması Allah’ın yok olduğunun açık kanıtıdır. Kurana göre İslam’ı hakim kılma iddiası olanın başarısız olmasının “Allah’ın yok olduğu” dışında açıklaması yoktur. ENFAL-7…Allah sözleriyle hakkı ortaya koymak ve kafirlerin kökünü kazımak istiyordu. Allah Kafirlerin kökünü istediği halde neden kazıyamadı? İsrail Arap savaşları göz önüne alınırsa Kuran İlahi olabilir mi? Allah’ın varlığına inanılır mı? Önce Müslüman olmayan ABD, Rusya, Çin, Japonya ve Almanya gibi güçlü mutlu ülkelere bakalım! Sonra kaos kargaşa yoksulluğun olduğu İslam ülkeleri ve Müslümanlara bakalım! En düşük zeka sahibi İslam’a din diye inanır mı? Allah varsa! Kuranda verdiği sözleri neden yerine getiremiyor? Kuran da “Ey iman edenler, sizi koruyup kollayacağım, sahipsiz bırakmayacağını, onlarla savaşırsanız size yardım edeceğim, melekleri yardıma göndereceğim” diye söz veren Allah neden Müslümanlara yardımcı olmuyor? Allah olsa yaşananların tam tersi olması gerekirdi. Allah İslam ülkelerini karıştıran ülkelere Öylece seyredip izin veriyorsa iman etmenizin bir anlamı var mı? Allah olsa, kendine inanmayanların İman edenleri sömürüp rezil rüsva etmesine izin vermezdi diye düşünmek gerekir. Allah neden Müslümanları değil de ABD’lileri Almanyalıları ihya ediyor? Allah olsa, Müslümanların, Afganistan’dan Pakistan'a, Somali’den Yemen'e, Sudandan Malezya’ya, İran Suriye’den Libya’ya kadar İslam ülkelerinden, Kutsal dedikleri topraklardan, Şeriattan kaçıp laik demokrasi ülkelerine, Avrupa’ya Amerika’ya kadar Hıristiyanların merhametine sığınmalarına engel olması gerekirdi değil mi?
@Burhan Şahin Her fiil bir faili ve gayeyi gerektirir. Fail olabilmek için ise hayat, kasıt, ilim, irade ve kudret şarttır. Bir bilgisayarın parçalarının nasıl çalıştığı veya hangi düzen ve sıralamayla meydana geldiği tarif edildiğinde, bu durum bilgisayarın kendi kendine, tesadüfler sonucu oluştuğunu, bir mühendisinin olmadığını göstermez. Çünkü bilgisayar yapmak; hayat, ilim, irade, kasıt ve kudret ile ancak mümkündür.. Şimdi, bilgisayar mühendisini bir kenara bırakıp, bilgisayar meydana gelirken zaman içinde yaşanan süreçlere seçilim gibi bir isim taktığımızda, bu durum bilgisayar mühendisinini olmadığını mı gösterir ? Elbette göstermez. Veya bir masanın hangi düzen ve sıralamayla nasıl yapıldığı tarif edildiğinde; bu durum masanın bir marangozu olmadığını gösterir mi ? Masayı yapan marangozu, masayı yapım aşamasında görmesek bile hatta hayatımız boyunca hiç görmesek te, akıl yolu ile biliriz ki bu masayı bir yapan vardır. Çünkü masayı yapmak; hayat,, ilim, irade, kudret ve gaye gerektirir. Çekicin çiviye etkisi ile veya testerenin oduna etkisi ile masa oluşamaz.Ayrıca, çiviyi ve testereyi yapmak içinde; hayat, ilim, irade ve kudret gereklidir. Hurdalıkta bulunan demir yığınlarından; zaman içinde şimşeğin çakması, rüzgarın esmesi, yağmurun yağması ile bir uçak, bisiklet veya otomobil meydana gelebilir mi ? Bilgisayar, masa, uçak , otomobil vs... atomlardan meydana gelir. Canlılar ve canlıların organları da atomlardan meydana getirilir. Aradaki fark canlılara ayrıyeten hayat verilmesidir. GÖZ MUCİZESİ Kendisi göremeyen, bilinci, ilmi, iradesi ve kudreti olmayan cansız taş, toprak, hava, su, atomlar, rüzgar, elementler, adaptasyon, mutasyon vs... görmeyi bilebilir mi, ve görmek için göz yapabilirler mi ? Gözlerden ilham alınarak ve taklit edilerek yapılan kamera, fotoğraf makinesi vs... son teknolojidir, müthiş bilimsel gelişmelerdir, bilgi birikimi gerektirir. Her parçası gözetilen amaca yönelik olarak özenle tasarlanmalıdır ve bu parçalar yine amaca uygun olarak özenle birleştirilmelidir. Fakat (kimilerine göre) ilham alınarak taklit edilen GÖZün bilinçli bir yaratılış ile yaratılması gerekmez, tesadüfen olmuştur, muhteşem bir sanat şaheseri değildir (!) Gözü meydana getiren her bir parçanın sadece görme amacıyla yapılmış olması ve yerli yerine konulması gerekmez (!) Kör, sağır, bilinçsiz; taş, toprak, hava, su, yer çekimi, rüzgar, elementler vs... hayatta kalmamız için görmemiz gerektiğini bilmiş ve bu amaca uygun olarak göz gibi 40 (detaylara inildiğinde 2 milyon) parçadan oluşan muhteşem organımızı en mükemmel şekilde dizayn etmiştir (!) HAŞA ! İnsanların bilinci olduğu halde gözleri olmadığını düşünelim, böyle bir durumda insan görmenin ne demek olduğunu bilebilir mi ? Ve görmeyen birisi herhangi bir sanat icra edebilir mi ? Gözünüzü kapatıp bu durumu bir düşünmeyi deneyebilirsiniz. Charles Darwin: "Gözü düşünmek çoğu zaman beni teorimden soğuttu. Ama kendimi zamanla bu probleme alıştırdım. Şimdilerde ise doğadaki bazı belirgin yapılar beni çok fazla rahatsız ediyor. Örneğin bir tavus kuşunun tüylerini görmek, beni neredeyse hasta ediyor."(1) Prof. Dr. Ali Demirsoy: Üçüncü bir itiraza yanıt vermek oldukça zordur. Karmaşık bir organın, yarar sağlasa da birden oluşması nasıl mümkün olmuştur? Örneğin, omurgalılardaki gözün merceği, retinası, optik siniri ve görmek için etkili olan diğer kısımları birden nasıl oluşmaktadır? Çünkü doğal seçme, görme sinirinden ayrı olarak retina üzerinde seçici olamaz. Mercek oluşsa dahi retina olmadan anlam taşımaz. Görme için tüm yapıların beraberce geliştirilmesi kaçınılmazdır. Ayrı ayrı geliştirilen kısımlar kullanılmayacağı için hem anlamsız olacak hem de belki zamanla ortadan kalkacaktır. Aynı zamanda hepsini birden geliştirmek de tahmin edilemeyecek kadar küçük olasılıkların bir araya gelmesini gerektirmektedir. (2) BÖBREK Mucizesi Kanın temizlenmesi için üretilen diyaliz makinesi müthiş bir teknolojidir, bilgi birikimidir, BİLimdir. Bilinç, ilim, irade ve kudret gerektirir. Fakat (kimilerine göre) kanımızı temizlemek için yaratılan böbreklerimiz tesadüfen olmuştur (!) Kanımızın temizlenmesi gerektiğini; kör, sağır, bilinçsiz, taş, toprak, hava, su, yer çekimi, rüzgar, elementler, tesadüfler bilmiş ve bizim için bu muhteşem organları dizayn etmiştir. (!) HAŞA ! Bilinçsiz, iradesiz, kör, sağır, maddeler, tesadüfler veya sebepler bir amaç gözeterek ve bu amaca uygun organlar tasarlayabilir mi ? 3 katlı bir binanın projesini ve binayı meydana getirecek tüm malzemeleri bir arsada toplayalım, rüzgarın esmesi, şimşeğin çakması ile 3 katlı bina kendi kendine olabilir mi ? Ayrıca binayı meydana getirecek malzemelerin oraya toplanması için bile hayat, bilinç, bilgi, irade ve kudret gereklidir. KULAK Mucizesi Seslerden ve kendisinden haberi olmayan bilinçsiz, kör, sağır ölü maddeler, sebepler veya serseri tesadüfler işitmek için kulak yapabilir mi? Bir kulaklığı tasarlamak için seslerin ve kulağın varlığını bilmek ve ayrıca seslerin kulağa hangi materyaller vasıtası ile iletilmesi gerektiğini de bilmek gerekir. Şüphesiz bütün bunları BİLmek ise hayat, bilinç, ilim, irade ve kudret gerektirir ki, kulaklık gözetilen amaca uygun olarak çeşitli parçalar üretilerek ve bu parçalar birleştirilerek tasarlanabilsin. Ve kulaklık tasarımına teknoloji, BİLim, sanat gibi isimler veririz. Fakat (kimilerine göre) kulağın kendisi rastgele tesadüfler sonucu meydana gelmiştir (!) Kulağı meydana getiren her bir parçanın işitme amacıyla tasarlanmış olması ve yerli yerine konulması için bilinç, ilim, irade, ve kudret gerekmez (!) Seslerin varlığından habersiz olan bilinci ve iradesi olmayan SAĞIR; taş, toprak, su, yer çekimi, hava, rüzgar, atomlar, elementler vs... sesleri işitmek için canlıların kulağa ihtiyacı olduğunu bilmiş ve bizler için bu muhteşem organları meydana getirmiştir (!) HAŞA! AĞIZ Mucizesi Yemek yemek için ağzınız olması gerektiğini ve bu ağızda da dişleriniz, dilinizin olması gerektiğini tabiat bilebilir mi ? Ve bu dişleri tam da olması gereken yerde, olması gereken şekilde ve boyutta, ön dişler kesici arka dişler öğütücü olarak size verebilir mi ? Yetişkin bir insanda 206 tane kemik varken; neden dişler diğer kemiklerde çıkmıyor da tamda olması gereken yerde çıkıyor, bunları hiç düşündünüz mü ? Her bir organımız için hatta organlarımızı oluşturan her bir parça için böyle sayısız örnekler verilebilir. ------------- ALINTI “Modernitenin büyük bir aldatmacası, tabiat kanunlarının kâinatı açıkladığı yalanıdır. Tabiat kanunları kâinatı tarif eder, düzeni tarif eder. Ama hiçbir şey açıklamaz” (Ludwig Wittgenstein) “Hâlbuki tabiat misalî bir matbaadır, tâbi' değil; nakıştır, nakkâş değil; kàbildir, fâil değil; mistardır, masdar değil; nizamdır, nâzım değil; kanundur, kudret değil; şeriat-ı iradiyedir, hakikat-i hariciye değil” [ Bediüzzaman Said Nursi / Mesnevî-i Nûriye . s.345. ] -"Tabiat kitap ve gazete gibi yayınların basıldığı yer gibi bir basım yeridir, matbaadır. Tabiat, matbaayı yapan ve eserleri basan değildir." -"Tabiat, “kanundur, kudret değil.” Kanun, emirler, yasaklar, kaideler ve kurallardır. Kudret ise kaideleri, kuralları koyan ve uygulayandır. Tabiat, kudret sahibi uygulayıcı değildir." -"Tabiat, “fâil değil” kabildir, yani varlığı başkasının varlığına bağlıdır. Tabiat yokluktan var edilmiştir. Olup olmaması Allah’ın dilemesine bağlıdır. Fail değildir, yani işi yapan değildir." -"Tabiat, “mastar değil” mistardır, yani cedveldir. Bir şeyin düzgün olmasına yarayan bir alettir. Kendi başına bir şey yapamaz. Masdar ise, bir şeyin çıktığı menba, bir işin kaynağı, temelidir. İşte tabiat hiç bir işin temeli değildir." -"Tabiat, “nâzım değil” Nizam, kurulmuş bir düzendir, bir sistemdir. Nâzım ise düzene koyan, düzenleyen, tertipleyendir. İşte tabiat kurulmuş bir düzendir, düzenleyen başkadır." ------------------- Yukarıda ki alıntıda belirtildiği gibi, tabiat kurulu bir düzendir asla düzenleyici olamaz. Çünkü , düzenler, sistemler; Bilinç, ilim, irade ve kudret ile belirlenir ve uygulanır ancak tabiatta bu tanımlayıcı özelliklerden hiçbiri yoktur. Diğer bir deyişle tabiat, sadece inşaat malzemesidir. İnşa eden, düzenleyen başkadır.
Hocam çok güzel bir sohbet olmuş defalarca dinliyorum, aşık Veysel den bir parça şiir okuyor hocamız aşık Veysel ama bir iy miş ama anadan doğma ama değil sonra dan ama olmuş,ama şiir çok güzel Allah CC rahmet eylesin amin
Hocam Allah razı olsun. Çok uzun ve faydalı idi. Her yere her şeye dokunmuşsunuz. İmkanınız varsa ingilizcesini de koysanız. Burada insanlar ile paylaşırım
Sevgili Yunus hocamızı çok dikkatlice yürütme hızını yavaşlatarak bir bir zekle heyecanla hayranlıkla dinledim. İyi ki var çok teşekkürler kendisine. Allaha inanmayanlarda izlemeli insanları kandıran bir çok hocalarda
Atomlar bir araya gelip böbrek olmadı, tek hücrelilerden yavaş yavaş evrimleşme oldu. Ortamdaki iki hidrojen bi oksijen atomunun tesadüfen çarpışarak su oluşturması gibi. Daha sonra yavaş yavaş daha karmaşık moleküller oluştu. Sonra da tek hücreli canlılar. Teori bu şekilde. "Atomlar bir araya gelip hadi böbrek olalaım" diyemez demekle müslüman olunsaydı dünyada ateist kalmazdı. Bir bilimadamına yakışmayacak kalitede boş bir sunum olmuş.
Allah’ın varlığını kanıtlamaya 1400 yıldır boşa uğraştınız kanıtlayamadınız.. 1400 yıldır onca çabanız boşa gitti.. Bir tane gelişmiş İslam devleti yok, Hepsi ABD Rusya veya Çinin kapı kulları. Şeriat kötüdür deyince.. Şeriat devleti yok ki diyorsunuz. Bir tane halkı mutlu huzurlu İslam devleti yok. Zekânızın seviyesi yada Cehaletleriniz nedeniyle “Gerçek bir şeriat devleti yoktur” demenin aslında “Allah yoktur” demek olduğunu kavrayamıyorsunuz. Eğer Allah olsaydı Allah’ın kanunlarını uygulayan devletin olmaması asla düşünülemezdi. İslam şeriat son din hak din deyip İslam’ı uygulayan tek devletin olmaması Allah’ın yok olduğunun açık kanıtıdır. Kurana göre İslam’ı hakim kılma iddiası olanın başarısız olmasının “Allah’ın yok olduğu” dışında açıklaması yoktur. ENFAL-7…Allah sözleriyle hakkı ortaya koymak ve kafirlerin kökünü kazımak istiyordu. Allah Kafirlerin kökünü istediği halde neden kazıyamadı? İsrail Arap savaşları göz önüne alınırsa Kuran İlahi olabilir mi? Allah’ın varlığına inanılır mı? Önce Müslüman olmayan ABD, Rusya, Çin, Japonya ve Almanya gibi güçlü mutlu ülkelere bakalım! Sonra kaos kargaşa yoksulluğun olduğu İslam ülkeleri ve Müslümanlara bakalım! En düşük zeka sahibi İslam’a din diye inanır mı? Allah varsa! Kuranda verdiği sözleri neden yerine getiremiyor? Kuran da “Ey iman edenler, sizi koruyup kollayacağım, sahipsiz bırakmayacağını, onlarla savaşırsanız size yardım edeceğim, melekleri yardıma göndereceğim” diye söz veren Allah neden Müslümanlara yardımcı olmuyor? Allah olsa yaşananların tam tersi olması gerekirdi. Allah İslam ülkelerini karıştıran ülkelere Öylece seyredip izin veriyorsa iman etmenizin bir anlamı var mı? Allah olsa, kendine inanmayanların İman edenleri sömürüp rezil rüsva etmesine izin vermezdi diye düşünmek gerekir. Allah neden Müslümanları değil de ABD’lileri Almanyalıları ihya ediyor? Allah olsa, Müslümanların, Afganistan’dan Pakistan'a, Somali’den Yemen'e, Sudandan Malezya’ya, İran Suriye’den Libya’ya kadar İslam ülkelerinden, Kutsal dedikleri topraklardan, Şeriattan kaçıp laik demokrasi ülkelerine, Avrupa’ya Amerika’ya kadar Hıristiyanların merhametine sığınmalarına engel olması gerekirdi değil mi?
Aslinda Allahin varligini ispatlamaya çalismak akillica bir sey deyil yok diyenlerin aklinin olup olmadigini ispatlamaya çalişmak daha dogru olur bence
Çok güzel bir sunum teşekkürler. Kafama takılan şuurlu bir varlığın dünyanın içine etmesi. Doğanın en büyük hatası gerçekten insanı yaratmış olması mıdır?? Ne dersiniz?
Doğa ilimsiz, şuursuz bir varlıktır ve hiçbir şeyi yaratmamıştır. Doğa denilen varlığı meydana getiren madde, elementler, toprak, hava, su ve güneş unsurları Allah tarafından yaratılmıştır. Bu varlıklar aynı bir binayı meydana getiren tuğla, demir, çimento, kum gibi maddelerdir. Bu maddeler ilim, irâde ve kudret sahibi olan bir usta olmadan bir binayı yapamaz. Dolayısıyla bu maddelerin kendi kendine bir varlığı meydana getirmesi mümkün değildir. Öyle ise bu varlığı yaratan, perde arkasında sonsuz ilim, irâde ve kudret sahibi bir Yaratıcıdır. O da Allahtır.
Yaratıcının varlığını teknikle anlatan kişilerin daha fazla olması lazım. Çünkü mühendislerin en yücesi Allah'tır. İnsan tarafından yaratılmamış o kadar çok şey var ki bunların tesadüfen olmadığını herkes kabul eder. Eder de, doğanın ürettiğini söyler. Oysa doğa dediği sistematik yapı Allahın mühendisliğinin bir gostergesidir. Allah birçok varlığı göstermek için yaratmıştır. Ders alınsın insan bir şey öğrensin diye. Kuşlar olmasa insan uçmayı uçağı hayal bile etmezdi.
Mucizeler zaten sebeplerle açıklanamayan ve insanların kendi gücüyle yapmaktan âciz olduğu şeylerdir. Bu yüzden mucizedir zâten. Aslında kâinatta var olan herşey mucizedir ve tüm insanlar, bilimadamları bir araya gelseler bir tek sineği de, bir tek atomu da, bir tek karıncayı da yaratamamaktadır. Atomları toplayarak bir canlı yapamamaktadır. Bu da herşeyin mu'cize ve Allah tarafından yaratıldığını göstermektedir.
Allah cc ve melekleri ve ilim sahipleri Allâh c.c. nun varlığına şahittir. Ayet meali. Hocam bunu ispatladı. İlim sahibi olarak Allâh c.c. nun varlığına şahittir.
1.soruya cevap enerji madde aleminde fizik aleminde böyle madde aleminin dışında bunu kurgulayan böyle kurgulamis ve kurgulayan bu madde aleminin içinde değil misal halı halıyı dokuyan böyle dokumus isterse farklida dokur halıya bakıpta halıyı yapanı haliya gore kisitlıyabilirmiyiz halıyla halıyı yapanı sınırlı yabilir yorumluyabilirmiyiz o halıyı yapan dilerse kilimde yapar büyüğünü yapar olmadı o iplerle urganda yapar maddenin içinde maddenin yaratıcısını aramak abestir resmin içinde resssami bulabilirmisiniz? veya halı örneğinde olduğu gibi halıda halıyı yapani gorebilirmiyiz? haliyi yapan cayda yapar ayranda yapar yenekte ayranda ....var olan bizim bildiğimiz alemde maddeye bakıp bu alemi yaraticisini bulamayız o yaratan yarattığının dışında yarattığının içinde değil resim örneğindeki gibi resssam resmin içinde değildir resmin içinde ressami aramak varlık âleminde varedeni aramaya benzer. Din nedir? Elcevap varlığın izahatidır enguzel ne izah ediyor önemli olan odur İslam var olan ne varsa bir tek ilah tarafından yaratılmıştır diyor o ol deyince dilediği olur ona hiçbir zorluk yoktur diyor işte biz buna inanıyoruz ..bilimle tavukmu yumurtadan çıktı yumurtami tavuktan çıktı bunu bile asla izah edemeyiz ama din ile tavuk bu hususuyetle yaratildi ve yumurta tavuktan çıktı ve yaratılışı gereği böylede devir daim etti dersek ancak acikliyabiliriz....
Abi söylediğin herşeye katılıyorum lakin allah'ın varlığını nasıl açıklıyorsunuz varlığı kendinden nasıl oluyor nasıl diri olan bir ALLAH sonsuz oluyor
Termodinamiğin öz evladı Yunus hocama selamlar. Ancak başlık arızalı. "Allah'ın varlığının bilimsel işaretleri" daha doğru olurdu. Zira Allah'ın varlığı bilimsel olarak ispatlanamaz. Bilimsel gözlemler bana göre bizi Allah'a yaklaştırır ama ispatlamaz. Ölüm dışında Allah'ın varlığını ispatlayan bir deney yok diğer bir deyişle. Allah'a inanabilmek için hem aklını hem de kalbini çalıştırmak gerekiyor. Kalbini çalıştırmayanların ateist olması anlaşılabilir. O yüzden kendini tamamen bilime vermiş herşeye salt akıl ile bakan birinin ateist olması çok şaşırtıcı değil.
biyoloji dersine bu türden bir program konulması faydalı olur.. Biyolojiyi anlamlı kılar. İkincisi ise Canlıları oluşturan atomlar bilinen 60 kadar çeşiti canlının inşasında zorunlu olarak kullanılır. herbir tür atom canlıyı oluşturmak için özel tasarıma sahiptir. Çünkü birisi diğeri yerine kullanılamaz. Mesela karbon atomu olmasa canlı olmaz. Karbon yerine başka bir element kullanan bir canlı yoktur. Böyle bir hayat mümkün değildir. Kanın yapısındaki hemoglobin molekülü için demir atomu kullanılır. Demirin özelliği bakırda ve diğer elementlerde yoktur . O halde demir atomu kandaki hemoglobin molekülünü yapmak üzere tasarlanmıştır. Bu durumda hayatı yaratmadan önce hayat için gerekli özelliklerdeki atomları yaratıp tasarlamak gereklidir. Atomlar ise kainatın başlangıcında sabit ve değişmez özellikte tasarlanmıştır. O halde hayatın yaratılması kainatın yaratılmasıyla başlayan değişmez bir sisteme dayanır. Hayat değişken olsa da hayatın üretiminde kullanılan madde ve kanunlar sabittir ve değişmez. O halde hayat kainatın başlangıcıyla kurulmuş sabit bir sistemin ürünüdür. Böyle bir sistem bütün geçmiş ve geleceğin sahibi olan bütün kainatı ayakta tutan akıl sahibi, enerji sahibi, bir ve asıl varlık olan Allahı göstermektedir.
Bir şeyin arkasında daha üst neden arama ihtiyacını anlayabiliyorum. Bu tabii olarak insan zihnini her zaman meşgul edecek ve çözüme ulaşılamayacak en büyük sorulardan ve hatta bence sorular içerisinden en büyüğü. İnsan bu soruya yanıt bulabilir bunu anlıyorum. Ancak bu yanıtın diğerleri için katiyyen bir anlam ifade etmediğini iyi anlamalı. Gerçeklik öyle bir böbrek, iki kelebek göstererek ulaşılacak şey değildir. Olsa olsa senin gözlemlendiğin şeye anlam bulma çabandır. Bu toz zerresini gözlemleyen çocuklara benzet durumdur. Biri peri der, biri sihirli toz der, bir şu der, biri bu der. Ama o sadece bir toz zerresidir. Havanın türbülansına kapılarak hareket eden bir toz zerresi
Evet gunesede biri ay biri Neptün diyebilir senin demene göre babanada bir başka biri kadın gözüyle bakabilir senin demene göre babana biri kadın olarak baksa babanın erkek olduğu gerçeğini değiştirmez çıkın bu psikolojiden istisnalar kaideyi bozmaz Hani Akıllı insanlardıkya
Her fiil bir faili ve gayeyi gerektirir. Fail olabilmek için ise hayat, kasıt, ilim, irade ve kudret şarttır.. Bir bilgisayarın nasıl çalıştığı veya hangi düzen ve sıralamayla meydana geldiği tarif edildiğinde, bu durum bilgisayarın kendi kendine, tesadüfler sonucu oluştuğunu, bir mühendisinin olmadığını göstermez. Çünkü bilgisayar yapmak; hayat, ilim, irade, kasıt ve kudret gerektirir. Hurdalıkta bulunan demir yığınlarından; zaman içinde şimşeğin çakması, rüzgarın esmesi, yağmurun yağması ile bir uçak, bisiklet veya otomobil meydana gelebilir mi ? Veya bir masanın hangi düzen ve sıralamayla nasıl yapıldığı tarif edildiğinde; bu durum masanın bir marangozu olmadığını gösterir mi ? Masayı yapan marangozu, masayı yapım aşamasında görmesek bile hatta hayatımız boyunca hiç görmesek te, akıl yolu ile biliriz ki bu masayı bir yapan vardır. Çünkü masayı yapmak; hayat,, ilim, irade, kudret ve gaye gerektirir. Çekicin çiviye etkisi ile veya testerenin oduna etkisi ile masa oluşamaz.Ayrıca, çiviyi ve testereyi yapmak içinde; hayat, ilim, irade ve kudret gerekir . İşte bu günkü naturalist çevrelerin anlattığı bilim; Çekicin çiviye, testerenin oduna etkisiyle masa olmuştur demekten öteye geçmiyor. Bilgisayar, masa, uçak , otomobil vs... atomlardan meydana gelir. Canlılar ve canlıların organları da atomlardan meydana getirilir. Aradaki fark canlılara ayrıyeten hayat verilmesidir. GÖZ MUCİZESİ Kendisi göremeyen, bilinci, ilmi, iradesi ve kudreti olmayan cansız taş, toprak, hava, su, atomlar, rüzgar, elementler, adaptasyon, mutasyon vs... görmeyi bilebilir mi, ve görmek için göz yapabilirler mi ? Gözlerden ilham alınarak ve taklit edilerek yapılan kamera, fotoğraf makinesi vs... son teknolojidir, müthiş bilimsel gelişmelerdir, bilgi birikimi gerektirir. Her parçası gözetilen amaca yönelik olarak özenle tasarlanmalıdır ve bu parçalar yine amaca uygun olarak özenle birleştirilmelidir. Fakat (kimilerine göre) ilham alınarak taklit edilen GÖZün bilinçli bir yaratılış ile yaratılması gerekmez, tesadüfen olmuştur, muhteşem bir sanat şaheseri değildir (!) Gözü meydana getiren her bir parçanın sadece görme amacıyla yapılmış olması ve yerli yerine konulması gerekmez (!) Kör, sağır, bilinçsiz; taş, toprak, hava, su, yer çekimi, rüzgar, elementler vs... hayatta kalmamız için görmemiz gerektiğini bilmiş ve bu amaca uygun olarak göz gibi 40 (detaylara inildiğinde 2 milyon) parçadan oluşan muhteşem organımızı en mükemmel şekilde dizayn etmiştir (!) HAŞA ! İnsanların bilinci olduğu halde gözleri olmadığını düşünelim, böyle bir durumda insan görmenin ne demek olduğunu bilebilir mi ? Ve görmeyen birisi herhangi bir sanat icra edebilir mi ? Gözünüzü kapatıp bu durumu bir düşünmeyi deneyebilirsiniz. Charles Darwin: "Gözü düşünmek çoğu zaman beni teorimden soğuttu. Ama kendimi zamanla bu probleme alıştırdım. Şimdilerde ise doğadaki bazı belirgin yapılar beni çok fazla rahatsız ediyor. Örneğin bir tavus kuşunun tüylerini görmek, beni neredeyse hasta ediyor."(1) Prof. Dr. Ali Demirsoy: Üçüncü bir itiraza yanıt vermek oldukça zordur. Karmaşık bir organın, yarar sağlasa da birden oluşması nasıl mümkün olmuştur? Örneğin, omurgalılardaki gözün merceği, retinası, optik siniri ve görmek için etkili olan diğer kısımları birden nasıl oluşmaktadır? Çünkü doğal seçme, görme sinirinden ayrı olarak retina üzerinde seçici olamaz. Mercek oluşsa dahi retina olmadan anlam taşımaz. Görme için tüm yapıların beraberce geliştirilmesi kaçınılmazdır. Ayrı ayrı geliştirilen kısımlar kullanılmayacağı için hem anlamsız olacak hem de belki zamanla ortadan kalkacaktır. Aynı zamanda hepsini birden geliştirmek de tahmin edilemeyecek kadar küçük olasılıkların bir araya gelmesini gerektirmektedir. (2) BÖBREK Mucizesi Kanın temizlenmesi için üretilen diyaliz makinesi müthiş bir teknolojidir, bilgi birikimidir, BİLimdir. Bilinç, ilim, irade ve kudret gerektirir. Fakat (kimilerine göre) kanımızı temizlemek için yaratılan böbreklerimiz tesadüfen olmuştur (!) Kanımızın temizlenmesi gerektiğini; kör, sağır, bilinçsiz, taş, toprak, hava, su, yer çekimi, rüzgar, elementler, tesadüfler bilmiş ve bizim için bu muhteşem organları dizayn etmiştir. (!) HAŞA ! Bilinçsiz, iradesiz, kör, sağır, maddeler, tesadüfler veya sebepler bir amaç gözeterek ve bu amaca uygun organlar tasarlayabilir mi ? 3 katlı bir binanın projesini ve binayı meydana getirecek tüm malzemeleri bir arsada toplayalım, rüzgarın esmesi, şimşeğin çakması ile 3 katlı bina kendi kendine olabilir mi ? Ayrıca binayı meydana getirecek malzemelerin oraya toplanması için bile hayat, bilinç, bilgi, irade ve kudret gereklidir. KULAK Mucizesi Seslerden ve kendisinden haberi olmayan bilinçsiz, kör, sağır ölü maddeler, sebepler veya serseri tesadüfler işitmek için kulak yapabilir mi? Bir kulaklığı tasarlamak için seslerin ve kulağın varlığını bilmek ve ayrıca seslerin kulağa hangi materyaller vasıtası ile iletilmesi gerektiğini de bilmek gerekir. Şüphesiz bütün bunları BİLmek ise hayat, bilinç, ilim, irade ve kudret gerektirir ki, kulaklık gözetilen amaca uygun olarak çeşitli parçalar üretilerek ve bu parçalar birleştirilerek tasarlanabilsin. Ve kulaklık tasarımına teknoloji, BİLim, sanat gibi isimler veririz. Fakat (kimilerine göre) kulağın kendisi rastgele tesadüfler sonucu meydana gelmiştir (!) Kulağı meydana getiren her bir parçanın işitme amacıyla tasarlanmış olması ve yerli yerine konulması için bilinç, ilim, irade, ve kudret gerekmez (!) Seslerin varlığından habersiz olan bilinci ve iradesi olmayan SAĞIR; taş, toprak, su, yer çekimi, hava, rüzgar, atomlar, elementler vs... sesleri işitmek için canlıların kulağa ihtiyacı olduğunu bilmiş ve bizler için bu muhteşem organları meydana getirmiştir (!) HAŞA! AĞIZ Mucizesi Yemek yemek için ağzınız olması gerektiğini ve bu ağızda da dişleriniz, dilinizin olması gerektiğini tabiat bilebilir mi ? Ve bu dişleri tam da olması gereken yerde, olması gereken şekilde ve boyutta, ön dişler kesici arka dişler öğütücü olarak size verebilir mi ? Yetişkin bir insanda 206 tane kemik varken; neden dişler diğer kemiklerde çıkmıyor da tamda olması gereken yerde çıkıyor, bunları hiç düşündünüz mü ? Her bir organımız için hatta organlarımızı oluşturan her bir parça için böyle sayısız örnekler verilebilir. “Modernitenin büyük bir aldatmacası, tabiat kanunlarının kâinatı açıkladığı yalanıdır. Tabiat kanunları kâinatı tarif eder, düzeni tarif eder. Ama hiçbir şey açıklamaz” (Ludwig Wittgenstein) “Hâlbuki tabiat misalî bir matbaadır, tâbi' değil; nakıştır, nakkâş değil; kàbildir, fâil değil; mistardır, masdar değil; nizamdır, nâzım değil; kanundur, kudret değil; şeriat-ı iradiyedir, hakikat-i hariciye değil” [ Bediüzzaman Said Nursi / Mesnevî-i Nûriye . s.345. ] -"Tabiat kitap ve gazete gibi yayınların basıldığı yer gibi bir basım yeridir, matbaadır. Tabiat, matbaayı yapan ve eserleri basan değildir." -"Tabiat, “kanundur, kudret değil.” Kanun, emirler, yasaklar, kaideler ve kurallardır. Kudret ise kaideleri, kuralları koyan ve uygulayandır. Tabiat, kudret sahibi uygulayıcı değildir." -"Tabiat, “fâil değil” kabildir, yani varlığı başkasının varlığına bağlıdır. Tabiat yokluktan var edilmiştir. Olup olmaması Allah’ın dilemesine bağlıdır. Fail değildir, yani işi yapan değildir." -"Tabiat, “mastar değil” mistardır, yani cedveldir. Bir şeyin düzgün olmasına yarayan bir alettir. Kendi başına bir şey yapamaz. Masdar ise, bir şeyin çıktığı menba, bir işin kaynağı, temelidir. İşte tabiat hiç bir işin temeli değildir." -"Tabiat, “nâzım değil” Nizam, kurulmuş bir düzendir, bir sistemdir. Nâzım ise düzene koyan, düzenleyen, tertipleyendir. İşte tabiat kurulmuş bir düzendir, düzenleyen başkadır." ------------------- Yukarıda ki alıntıda belirtildiği gibi, tabiat kurulu bir düzendir asla düzenleyici olamaz. Çünkü , düzenler, sistemler; Bilinç, ilim, irade ve kudret ile belirlenir ve uygulanır ancak tabiatta bu tanımlayıcı özelliklerden hiçbiri yoktur. Diğer bir deyişle tabiat, sadece inşaat malzemesidir. İnşa eden, düzenleyen başkadır.
@@_Emirber_Nefer_Yaratıcı olan kuartlardır. İsmet gedik hocayı dinlersen öğrenirsin. Kuranın hayali uyduruk ellahıda muhammeddir. Türlü türlü işkence metodları tehditleriyle Kullarını sindirmeye korkutmaya çalışan aciz bir yaratıcı olamaz. Hanımlarını boşandırmakla tehdit eden misafir kovan gaspı meşrulaştırarak, ganimetleri helalca yeyin diyen, zeydi boşandırıp zeynebe el koyan nikah memurluğu yapan bir yaratıcı gerçek olamaz. Sami din geleneğinin devamıdır islamda. Putperstlik islam ambalajıyla devam ediyor. Taşın etrafında dönmek kara taşı öpmek putperstliktir. Bir yaratıciyla alakası yoktur. Muhammed putların yerine kendini aracı yaptı. Yaratıcı tüm kullarına ulaşmaktan irtibat kurmaktan aciz olamaz. Yancılarla iş tutmaz. Arif tekini ilhan arseli okuyun. RU-vidde yakup deniz gig TV ibrahim doruktaki beyin Diamond tema İlyas özkan kanallarına gel bilgilen aydınlan. Sami arap masallarinda boğulmaktan kurtul. Kayadan deve çıkması balık karnına kaçanlar 309 yıl mağarada uyuyanlar ölüyü diriltenler karincayla konuşmalar asayı yılana döndürmeye allahla güreş tutmalar gökten bıldırcın indirme hepsi eskilerin masalları bunların.
Bunlar zaten bilimsel açıklamalar. Kimsenin şahsî fikri değil. Siz en iyisi hocamı tekrar iyice dinleyin. Ama pozitivist ve materyalist önyargıyla değil, akıl, mantık ve vicdanınızla.. Eski okuduğunuz pozitivist bilgilerle değil, akıl ve vicdanınızın sesiyle..
Allah'ın varlığını izah etmek için hiç zorlanmadan düşünmek yeterli yeter ki isteyelim ama insanlar bu konuda düşünmek istemiyor sanıyorum çünkü eğer böyle yaparlar ise sonuçta iman edip İslâm yaşamak zorunda kalacaklar buda kendini kısıtlı ve sorumlu hissedecekler bu nedenle kalbi olarak evet var deseler bile dinin zorlaması içine girmek zor geliyor. kaçamak yaşam kimine cazip geliyor.Yoksa akıl olayı illaki çözer bide Allah insanı vicdan olarak yani kalben de boş bırakmıyor sıkıntı ile varlığı anlatmaya itiyor. Allah'ı hissetmek onu yok saymaktan kolay.Kaldi ki eğer Allah'ın yoluna girerse insan iliğinde kemiğinde hisseder. Bazı kullarına Allah daha yakın. Onlar sadece hissetmez Yunus gibi yaşar. Öyle ki bir an dahi onu zikretmeden durmaz
Çok güzel bi edebi eser buluyorsunuz sonra "bu eseri yazan mutlaka Orhan Pamuk' tur" diye bir çıkarımda bulunuyorsynuz...Oysaki dünyada çok daha iyi yazarlar ve kalıcı eserler bırakmış yazarlar var..Netekim anlamak isterseniz çok kolay...Ama inatla kafanızı kuma gòmerseniz maalesef yapacak bişeyimiz yok...sevgi ve saygılar
Hocam konu başlığınıza bakarak fikrimi ileteceğim. Videonuzu seyretmedim. İfadenizi de kanıtladığınızı varsayıyorum. Sorum şu Allah ın beni manevi olarak şekillendirmesi nasıl olacak, bunu hangi araçlarla yapacak. Kullanılan araçları yazarmısınız? Maddi biçimi sormuyorum. Zaten o biçim yapılmıştır. Sorum konuyu bilimsel bir formata soktuğunuz içindir, benim bu sorumdaki gayemde Allah ın bilimsel olarak kanıtlamanın anlamsızlığı dır. Siz bile gerçekten bunu bilimsel olarak kanıtlamış olsaydınız, derdiniz bunları anlatmak mıdır. Yoksa yaratılanlara değil de yaratılanlar ın sahibine ulaşmak olmazmıydı. Vesselam
Ne demek Allahın bilimsel ispatı? Böyle bir şey olabilir mi? Allah bilimsel olarak nasıl ispatlanabilirki? Allah zamandan mekandan münezzeh olduğuna göre nasıl bilimsel olarak ispatlanabilir? Bilimde zaman ve mekan(koşullar) olmadan ispatlanabilen harici bir şey var mı?
Yukarıda bulunan "Ara" kısmına, [ Evrim, Bilim mi İnanç mı? - 1 ] yazarak, en üstte çıkanı seyredebilirsiniz. Bir de, Kırmızı Asa (Organik Bilim) serisini, aynı yöntemle bulup seyredin. Kısa kısa 8 bölümdür.
Bilim = ispat nasıl oluyor beyinsiz..? Neden hiçlik yerine bir evren var..? Ve neden biz bu dünyadayız..? Nereden geldik, nereye gidiyoruz..? mantıklı bir neden söyle.. Haydi bunun cevabını ver ve ispat et bunu bilimsel olarak.. Bilmiyoruz dersen eğer "Bilim = ispat, Din = inanç"" demekten utanmalısın.. ama bu his sizde yok.
İslam aleminin gaflet uykusundaki alimleri yüzünden bu haldeyiz. Günümüzde zihinlerimiz derin alimler yerine, içi boş vaizler görevli namaz memurları tarafından işgal edilmiş. İslam aleminin en büyük kaybı peygamber varislerinin ilim sahibi alimler olduğunun unutulmasıdır. Camii kürsülerindeki makamları içi boş vaizler müezzinler imamlar tarafından gasp edilmiştir.
iste ben buna ossuruktan Teyyare derim .. Bilimin kirintisi yok.. hepsi varsayim veya iskembeden cikarim sonucu Allahin "varligi " sözde ispat ediliyor..
@@mustafacikrik2313 Hocam bilim adamlarına göre birşeyin başlangıcı varsa sonu da vardır diyorlar.. Yani bu evren çok kücük ve sonsuz yoğunlukta sıcak bir noktadan başladığını söylüyorlar..O zaman bu big bang teorisi de sağlam değil..Evrenin dışarısı da yok bu teoriye göre..Ama bence kıyamet yaşanacağına göre cennet ve cehennem evrenin dışında bir yerde olması gerekir?
@@mustafacikrik2313Yaratıcı algısı doğal afetler felaketleri karşısındaki ilkel dönemlerin çaresizliğinin korkularının zihinsel ürünüdür. İlkel atalarimız zihinlerinde ilahları yarattılar. Birşey kendi kendini var edemez. Kuranın ellahıda muhammeddir. Deli saidin ve kuranın ilkel hezeyanlarını tekrarlıyor. Kuranda gemiler iznimiz olmadan gidemez diyor. Kuranın hayali ilahının bir zaman gelip gemilerin rüzgara ihtiyacı kalmayacağindan haberi yok. Çünkü 7. Yüzyıl bilgisiyle yazılıyor.
Peygamber zamanındaki insanlar Allahın bilimsel olarak ispatlanmasını talep etmediler kalben inandılar .Ve/Veya bugünki Müslümanlarda bilimsel olarak Allahın varlığı ispatlandığı içinmi inanmaktalar ispatlansa sadece müslümanlar değil tüm insanlık inanmakla kalmaz varlığını bilir Zaten bu sebeple Allah Kuranda kendisine ispat olmaksızın iman edilmesini emrediyor .
Değerli hocam affınıza sığınarak sizin analizinizi yaptım açıklıyorum bilim de son iki basamağa yaklaşmışsınız bir kaç yıl sonra sizi tekrar dinlemek isterim Şimdiki dinlerin kitaplarındaki bilimle tamamen çelişiyor ve Allah tanımı da yanlış veya belirsiz Evrimi de kabul etmemeleri aslında bize bilimle alakalarının olmadığının kanıtı Saygılar Sizi zevkle dinledim Lütfen kızmayın bana Emeklerinize saygım sonsuz
Yukarıda bulunan "Ara" kısmına, [ _Evrim, Bilim mi İnanç mı? - 1_ ] yazarak, en üstte çıkanı seyredebilirsiniz. Bir de, _Kırmızı Asa (Organik Bilim)_ serisini, aynı yöntemle bulup seyredin. Kısa kısa 8 bölümdür.
*AYNADA KENDİ YÜZÜNE DİKKATLE BİR BAK... BÜTÜN BUNLAR KENDİ KENDİNE NASIL OLABİLİRLER """DÜŞÜNEMİYORUM"" BİLE. ELBETTE EVRİM DİYE ADLANDIRILAN BÖYLE BİR UCUBE ŞEY OLMAZ..* İnsan kendisine ayna karşısında baksa, ilim sahibi, her şeyi bilen bir Allah'ın cc. varlığını kavrayabilir. Yüzümüze bakin her şey bir AMAÇ için olması gereken tam yerine yerleştirilmiş.. Gözümüz, burnumuz, kulaklarımız, ağızımız, dişlerimiz, dilimiz, yemek ve nefes borularımız vs... bunları bu kadar güzel, çalışır ve işler şekilde kim yapabilir..? Bilinçsiz doğa kuvvetleriyle ve cehaletle evrimle, binlerce yıl içinde aşama aşama bütün bunlar nasıl olabilirler ben DÜŞÜNEMİYORUM.. Evrim canlı bedenlerini bilen uzman bir cerrah mı..? yoksa değdiği yerde harikalar gösteren sihirli bir değnek mi..? CEHALET, TESADÜF veya SİHİR aşırı derecede saçma. Siz bunların kendi kendine olabilirliğini düşünebiliyorsanız beni aydınlatın lütfen.. belki bilim yobazıyımdır.. kasam basmıyordur.. Bunu başka türlü açıklamaya çalışmak şeytani bir inkar çabasından başka değil.. Adamlar bunları düşünmek, akletmek ve görmek istemiyorlar demekki.. *BAKARA 118. Bilgisizler, dediler ki: 'Allah bizimle konuşmalı veya bize de bir ayet gelmeli değil miydi?' Onlardan öncekiler de onların bu söylediklerinin benzerini söylemişlerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Biz, kesin bilgiyle inanan bir topluluğa ayetleri apaçık gösterdik.* Adamların kendileri bunları düşünmek, akletmek ve görmek istemiyorlar demekki.. bu nedenle (anlamayı istememeleri ve görmekte isteksiz olmaları nedeniyle) idrakten engelleniyorlar.. Görüp de n'apıcaklardı ki.. Allah'ın ayetlerine iman mı edeceklerdi bu kibirli mahluklar..? Kalkıp da namaz mı kılacaklardı..? Elbette görmeyi istemediklerinden giderek iyice kör olurlar da göremezler.. Kalbleri mühürlenir de görebilmekten engellenirler.
YUNUS BEY, JAPONLAR BİR ARA “ALLAH”I BULDUK DEMİŞLERDİ .- BEN DE SİZİ BULDUM YA!.- İŞTE O YETER . - GURBAN OLAM SENİ DOĞURAN ANAYA ve. HEPİMİZİ YARADANA.🙏❤️
Bu tamamen pozitivist bir safsatadır. Bir varlığın Yaratıcısına inanmak için ille de onu gözle görmek gerekmez. Bir binaya bakarak o binayı yapan ustanın varlığı ilmen, aklen ve mantıken isbat edilebilir. Bir insanın aklı görülmediği hâlde yaptığı işlerle varlığı anlaşıldığı gibi..
bilim soyut bir kavram . senin yazdıkların üzerinden hareket edelim diyorum ki SATURN alemlerin rabbi ALLAH tır . kadim zamanlarda bilinen çağımızdaki insanlıktan gizlenen en büyüksır tanrı nın varlığı tartışma konusu degil .. sınırlı bir perspektifle gözle görülebilir 7. kat semada arşı .. 6 54 3 2 1 ve diğer yıldızlarda meleklerdir sen yıldız diye biliyorsun SATURN üde biliyorsun ama ispat istiyorsun . 🤣 müslüanım diyenlerde bilmez bu gercegi
@@mustafacikrik2313 İşte herkes bilimin işleyişini anlamaz derken bunu kastediyoruz. Bilimsel düşündüğünü iddia eden biri inançlı olsa bile senin gibi ahmaklım edip de bu topa girmez ve felsefi düzeyi en altlarda olan bu rezil argümanla "hakikat" kaşifliğine de soyunmaz. İnsanın ortak kanı ile dayanabileceği tek şey DENEY VE GÖZLEMDİR. İnsanlar bu gibi kavramlarla bilimin altyapısını inşa eder ve yanlışlayarak optimizasyon yapar. Tabiatdaki neden-sonuç ilişkilerine üst hakikat yerleştirerek kendinizi küçük duruma düşürdüğünüzün farkınds değilsiniz. Bu problemler felsefi olarak çoktan aşıldı. Hakikat hayalperestlik yaparak kılıf uydurmak olsaydı akıl hastaları "peygamber" olmuştu herhalde...
BİİZNİLLAHİ TEALA YENİ BİR ASIR kitabını okuyunuz. Sitesinde açılır okunur. Eser Allaha iman sahibi lakin Allahın varlık hakikatini bilmeyen FİZİK MEZUNU bir Müslümanın okuyup hayret ettiği ve üniversite hocalarına ilettiği bir eser...
Yunus Hoca Profosör Doktormuş ama anlatımına bakınca ilkokul düzeyinde. Birde o kadar basit argümanlar ki. Hep varsayım üzerine kuramlar oluşturmuş. Bence Yunus Hoca bilimi biraz daha derinden araştırıp incelesin.
Tamam mantıklı, ama bir yaratıcı olması demek din demek değildir. Yaratıcıyı ispat etmeye gerek yok zaten bu çok açık. Buradan islama gitmek için bir neden yok. İllaki Yaratan dinlerin bize yansıttığı ilah olması gerekmiyor. Tüm varlık aleminin yaratıcısı var. Ama bunun islamın tanrısı olduğu ne malum.
Beyinsizlik insanı nerelere götürüyor... Önemli bir video bu konuda... Mutlaka izlenmeli ve ders alınmalı; akılsızlık insanı ne hale getiriyor bunu görmek açısından çok değerli... Her şey birbirine nasıl karıştırılır, ne dediğini bilmeden bir oradan bir buradan nasıl atılır tutulur... Felsefe bilmeden nasıl konuşulur... Tüm bunları bize öğretmek için çok emek harcamış bu videoyu hazırlamışsınız... Hem de çok çaba harcamışsınız; ne kadar düşük IQ insan varsa onlara hitap edeyim diye... Ben de bir düşük IQ olarak hayran kaldım size... Bu kadar cahilliği bizlere anlattığınız ve cehaleti topluma yaydığınız için sağ olun... Tüm hocalarımızın cehalete katkısından dolayı ayrı ayrı teşekkür ediyorum... Çok teşekkürler... Sağ olun... Programı yapan sunucu dostumuza da bizim gibi cahillerin cehaletini yaydığı için özel teşekkürler... Bu cahilce yayının tüm topluma yayılmasındaki tüm çabalarınızdan dolayı hepinize teşekkürler... Gerçekten etkilendim... Çok sağ olun....
Cahil ve bağnaz olduğun için herkesi kendinle karıştırmışsın.. Hocanın ifadeleri sade ve net.. Herşeye her meseleye natüralist felsefe ile bakmak zorunda değiliz. Yazdığın saçmalığa bak yaa.. Cehaletinle birlikte şuradan ikile..
Saçmalamayın Allah ı bilimsel olarak kanıtlayamazsınız. Allah bir inançtır . Yolda kalırsınız . Bırakın inanç olarak kalsın yoksa inanan kalmaz o yollara girerseniz
Mantık olarak..eğer bu dünya bir sınavsa allahın varlığını veya yokluğunu ıspat etmek diye birşey söz konusu değildir. Bilim zaman içerisinde birçok şeyleri açığa çıkarıyor. Şu an için bilimsel olarak henüz bilemediğimiz şeylerin arkasında allahın varlığı vardır. Yada allahın hikmeti diyorsunuz. Bence tanrının varlığına veya yokluğuna inanmak sadece inançtır. Ve bunun tartışılacak veya ıspatlanacak yanıda yoktur. Öyle olsa dünyadaki herkes aynı inanca sahip olurdu ve ortada bir sorun kalmazdı..
Yukarıda bulunan "Ara" kısmına, [ Evrim, Bilim mi İnanç mı? - 1 ] yazarak, en üstte çıkanı seyredebilirsiniz. Bir de, _Kırmızı Asa (Organik Bilim)_ serisini, aynı yöntemle bulup seyredin. Kısa kısa 8 bölümdür. Sorularınız için ise _Sorularla İslamiyet_ adresinde bulunan arama kısmına sorunuzu yazarak verilen cevaplara bakabilirsiniz.. Soru sorulmamışsa üye olup soru sorabilirsiniz.
Maalesef ben tatmin olmadım allahın varlığının ispatı konusunda Bence biolojik açıdan bakmamış olmanız Halbuki evrim bu dinlerin tatif ettiği tanrının olmadığını kanıtlıyor
Çok sevgili hocam, lütfen saygısızlık olarak almayınız...Koskoca bir profesörün bu kadar açık bir hata ile bu kadar aleni bir durumu anlamaması mümkün değildir. Sn hocam tüm bu anlattıklalarınız deizmin tezleri ve deizmin(bu kısmı size izaha ihtiyaç görmüyorum, lafın çok kısmı aptala anlatılır) ispatı sayılır..Yani kuranda vasıfları tanıtılan el-ilah olduğunu kanıtlamaz.Hatta tam tersi olarak el-ilah' ın yap(a)mayacağını gösterir.Hatta tüm bu deliller ile anlattiklarınız - ve daha fazlası - islâmın tanrısı olan el-ilâha fazla gelir.Çünki kuranın tanrısı olan al-lah antropomorfik bir tanrı tanımıdır..Ortalama zekâda bir insanın bile anlayacağı bu hususu sizin gibi bir akademisyeni anlamaması olası değil...O zaman burada 2 ihtimal var..ilk olarak, konformist alanını terketmenin vereceği dez avantajlar..ikincisi ,korku endişe ve dışlanma endişesi...belki bir 3. Ihtimal, siyasal duruşunuzu ikmal ve ispat etme zaruriyetinin gerektirdiği " zorlama" açıklamalar ile konumunu sağlamlaştırıp konjonktürel pozisyonun keyfini çıkarma ...Her 3 ihtimalden hangisi olursa olsun bir bilim insanına yakışmaz hocam...Sevgi ve saygılarımla
Siz Allah'ı tamamen cozdunuz sanırım neler biliyorsunuz Onun hakkında anlatır mısınız ? Vahdaniyet uluhiyet ahadiyet rububuyet açıklar mısınız mesela ? Neden kendi yargılarınızi doğru kabul ediyorsunuz yanılıyorsaniz ne olacak
EVRİM TEORİSİ BİLİME DE, MANTIĞA DA TERSTİR Evrim teorisi tüm canlıların, cansız, akılsız ve şuursuz atomlardan, element ve maddelerden, kendi kendine, "doğal" bir şekilde oluştuğunu iddiâ eden ilmî/bilimsel olmayan bir iddiadır. Basit bir bina bile tuğla, demir, kum, çimento ve sudan kendi kendine meydana gelemezse, o binanın yapılması için, canlı, ilim, irâde, kudret/güç ve hikmet/amaç sahibi bir usta gerekirse; bu dünyadaki canlı varlıkların, bitkilerin, hayvanların ve insanların cansız, ilimsiz ve şuursuz atomlardan, elementlerden kendi kendine meydana gelmesi mümkün değildir. Bu canlıların, milyonlarca çeşit bitkilerin, hayvanların ve insanların meydana gelebilmesi için sonsuz hayat, ilim, irâde, kudret ve hikmet sâhibi bir Yaratıcı'nın varlığı şarttır ve gereklidir. Evrimcileri yanıltan en büyük yanlışlardan birisi bir canlının gelişimiyle türler arasındaki değişim ve başkalaşımı birbirine karıştırmalarıdır. Bir canlının Allah'ın izniyle kendi içindeki gelişimi sürekli gözlenen bir fiildir. Bir insanın bir damla su olan sperm ve yumurtadan safha safha yaratılarak el, ayak, göz, kulak gibi organlara sahip mükemmel bir insan hâline getirilişi, bir tırtılın Allah'ın izniyle kelebek hâline getirilişi, kuşların yumurta içindeki sıvıdan yaratılışı gibi hâdiseler Allah'ın varlıkları safha safha yaratmasına bir delildir. Hâlbuki "evrim" denilen safsata, bir canlının kendi kendine zaman içerisinde başka bir canlı türüne dönüştüğü iddiasıdır. Dolayısıyla böyle bir şeyin ne günümüzde ne de geçmişte tek bir örneği yoktur. Her canlı türünün kendi atasından doğması ve günümüzde de varlığını devâm ettirmesi evrim yalanını çürüten apaçık gerçeklerdir. Evrim safsatası Batılı ve Doğulu pek çok ilim/bilimadamı tarafından ilmen, aklen ve mantıken çürütülmüştür. "Natural Theology" (Doğadaki Din) adlı eserinde saat örneğini vererek tabiatta rastlantının bulunmadığını ve kendi kendine meydana gelişin mümkün olmadığını mantıkî olarak ortaya koyan William Paley bu anlayışın öncüleri arasındadır. Evrim çalışmalarıyla ünlü Alman biyologu August Weismann canlılardaki tohum (irsiyet) plazmasının sürekliliğini ortaya koymuş, içerisindeki öz sayesinde hücrenin kendini dış faktörlerin etkisine karşı sürekli koruduğunu ve bozulmadan, değişmeden ileriki kuşaklara nitelikleriyle birlikte geçtiğini belirtmiştir. Yine Darwin’in çağdaşlarından jeolog Sir Charles Lyell türlerin sabit olup değişmediğini savunmuştur. 1960 yılından itibaren Amerika’da "Yaratılış Enstitüsü" adıyla açılan kurumlara bağlı, çoğu Evangelist kiliselere mensup din ve bilim adamları evrim teorisine karşı ciddi eleştirilerde bulunmuştur. Mühendis Henry Morris ve Protestan teolog John Witcomb’un birlikte yazıp 1961'de yayımladıkları "Genesis Flood" (Yaratılış Seli) adlı çalışma yaratılış fikrini işleyen en etkili eserlerden biridir. Eserde jeoloji ve fosiller açısından canlı türler arasında bir evrim ve değişimin gerçekleşmediği, aksine bunların kutsal kitaplarda (Kur'an, İncil ve Tevratta) anlatılan yaratılışı doğruladıkları vurgulanmıştır. Evrim teorisine karşı ileri sürülen ve tabiatta Allah'ın kurduğu ilâhî düzeni gösteren “akıllı tasarım” kavramı biyolog Dean H. Kenyon ile Percival Davis’in ortaklaşa yazdıkları "Pandas and People" (Pandalar ve İnsanlar) adlı kitapta (1989) önemle ve ilmî olarak ele alınmıştır. Biyokimyacı Michael Behe de mikrobiyoloji ve hücre bilimi yönünden Darwin’in fikirlerinin yanlış olduğunu, hücredeki karmaşık yapıların bir teoriye indirgenerek açıklanamayacağını "Darwins Black Box" (Darwinin Kara Kutusu) kitabında ilmî/bilimsel şekilde isbat etmektedir. İslâm dünyasında da "er-Red ʿale’d-Dehriyyîn" adlı eseriyle Cemâleddîn-i Efgânî, "Huzûr-ı Akl ü Fende Maddiyyûn Meslek-i Dalâleti"yle Şehbenderzâde Ahmed Hilmi, "Maddiyyûn Mezhebinin İzmihlâli" isimli kitabıyla İsmail Fenni (Ertuğrul) ve Mehmed Ali Ayni evrim teorisini reddedenler arasındadır. Bu Müslüman din/ilim adamlarının başında da Bedîüzzaman Said Nursî Hazretleri gelmektedir. Bedîüzzaman "Tabiat Risâlesi" adlı eserinde cansız, ilimsiz, şuursuz, irâdesiz tabiatın, maddenin ve sebeplerin yaratıcı olmayacağını, varlığı kendi kendine meydana getiremeyeceği ilmî, aklî ve mantıkî delilleriyle isbat etmektedir.
Atomlar şuursuz değil canlıdır. Önce atomların canlı olduğunu öğrenmelisin. Prof ismet Girit hocayı dinle. Gaspı meşrulaştıran ganimetleri helalca yeyin diyen bir ilah gerçek olamaz.
