Hocam eşini başkasıyla yatak odasında yakalamasıyla ilgili verdiğiniz örnekte,yakalayan eşin yakalama yetkisi konut dokunulmazlığının ihlali suçudan dolayı değil midir? Aldatan eşin rızası olsa bile, rızası meşru amaca yönelik olmadığı için suç oluşmaz mı?. Burada yakalama yetkisi Borçlar Kanunundaki ilgili madde değil de direkt TCK/116/3 kaynaklı değil midir?
Kişinin eve girmesine ev sahibi izin vermiş, bu nedenle ortada k.d.i söz konusu olmaz. Aldatma, zina gibi kavramlar TCK anlamında bir suç teşkil etmediği için eşin verdiği rızanın meşru olmayan bir amaca yönelik olduğu da söylenemez. Bu yüzden verilen rıza meşrudur. Ancak diğer eş kişileri bu halde bastıktan sonra bu kişi hala evde kalmaya devam ediyorsa k.d.i söz konusu olabilir ama bu da zaten hayatın olağan akışına ters, zira zaten eşi tarafından basılan eş de bu kişinin evden çıkmasını isteyecektir, bu kişi de muhtemelen en hızlı yöntem ile gerekirse pencere kullanmak suretiyle kaçmaya çalışacaktır. :D
@@kubbeli8314 TCK/166/3 bahsedilen meşru olmayan amacın suç teşkil etmesi gerekmiyor. Yargıtayın bizzat bahsettiğim durumla ilgili- ev sahibinin zinadan dolayı kişiyi eve kabul etmesini- meşru saymadığı ile ilgili kararları var.
