Bir av günü ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi. Sayısız kez izledim. Kelimelere yaptığınız vurgulamalar çok etkili. Zannedersem çok kuvvetli bir hafıza ve kitap okuma alışkanlığınız var kelimelere hiç bunalmadan fevkalade bir anlatım olmuş Benim gibi kaz avını hiç yapmamış birisi bile videoyu izlerken av yapıyormuş hissini fazlasıyla hissettiriyor Ağzını yüreğine sağlık abi SEN GİBİSİ BİR DAHA OLMAZ.
iyi ki varsınız! sizin gibi büyük ustalar sayesinde bizler her ne kadar kaz avına gitmesek kaz görmesekte en azından dinleyebilme onuruna sahip oluyoruz.
burak bilgili Rica ederim, bu sadece gittiğim avlardan birisi, gönül isterdi ki; eskisi gibi kaz olsun da şimdiki avcılarımız da her mevsim bir kaç kaz vurabilsinler... Sevgiler...
@@inanvardar2417 Aslında belkide Türkiye'de kaz avı yapılacak ender yerlerinden birinde ikamet ediyorum fakat şu var ki hiç avına gitmedim ördek avında geçit yapan kazları nadirde olsa görüyorum hatta sizden özenerek belki etkili olur diye 12 adet silüet kaz mühresi bile satın aldık geçen hafta fakat işe yarayacak mı hiç bir fikrim yok.
Hayatın özü de bu değilmi zaten sayın üstadım, yaptığımız, karşılaştığımız, her şeyden bir ders çıkarıp, tekrarında hazırlıklı olmak... Çok keyif alarak dinledim ömrünüze bereket. Sinop'tan Selam ve saygılar.
Börü Kağan Kağan teşekkürler ilgine, zaten olaylardan ders alıp bir daha hata yapmayanlar hayatta başarılı oluyorlar, avda da durum değişmiyor...😄😄 Sevgiler...
Öncelikle böyle güzel bir anınınızı bizlerle paylaştığınız için çok teşekkür ederim Allah size sağlıklı uzun ömürler versin inşallah inan abi ''her av bir derstir'' dediniz bana rahmetli amcamı hatırlattınız o da her av bir tecrübedir önemli olan o kuşu vurmak değil avından doğadan ders çıkarmak der biz avı bırakır bak bu toprağın yarım metre altı ak toprak solucan ak toprak çıkarmış der deneye koyulurduk bana bişeyler anlatıp tarif ederkende çok av kaçırdık insanın sizin gibi bilgilerini paylaşan bir abisi olması ayrı bir güzellik iyiki tanımışım sizi iyiki varsınız
Muhammet Akyuz Sağol Muhammetçiğim, ama doğru söylüyorum, 55 yıldır avlanıyorum, hala öğrenmeye devam ediyorum, 55 yıl deyince yılda 3-5 ava gittiğimi de zannetme, muntazam her hafta giderim ama hala eksiklerim var, öğrenmenin sonu yok. Ben de seni ve diğer avcı kardeşlerimi tanımaktan dolayı çok mutluyum ve gerçek avcılarla gurur duyuyorum...😊
Kıymetli üstadim yine doyumsuz bir muhabbet oldu soluksuz izleme ve dinleme oldu keşke Facebook'a koyduğunuz resimler de bu şekilde video tarzında olsa biz genç Avcılara öneriler olsa bilgileriniz paha biçilmez bilgiler saygılarımı sunarım kayseriden selamlar hürmetler ..
Furkan Çiftçi İmkanlar dahilinde elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz, videoda da bahsettiğim gibi 1987-91 yılları arasında çekilmiş 61 ayrı avımın videoları var, onları da devreye sokacağız.. Her önerinizi dikkate almaya çalışıyoruz, sevgiler...
Videoyu yayınladığın günden beri açıp açıp senin vudeolarını izliyorum terapi gibi geliyor keşke yakınen tanışmış olsak hiç ava gitmem sadece senin sohbetin doyurur insanı selam olsun can abim Rabbim Sana Uzun Ömürler versin ama videolarını bol bol yükle Hatıraların Çoğalsın
İnan abim ustam ağzına sağlık. Zevkle izliyorum sizi. Ben ankara şereflikoçhisarlıyım. Bundan yirmibeş yıl öncesine kadar orda yasadım. Ekmek davası yirmi yaşımda ayrıldım oradan. 14 yaşımdan yirmi yaşıma kadar kesintisiz, sonrada kesik kesik tuzgölü havzasında kaz avı yap mışlığım oldu. Siz anlatırken binlerce kaz ve müthiş sesleri geliyor aklıma. Onbinlerce kaz olurdu. Bizim oraya hiç geldiniz mi bilmem ava ama şimdilerde, hatta onbeş yirmi yıl dır kayboldu gitti bu hayvanlar. O günleri mumla arıyoruz. . Allah sana uzun ve sağlıklı ömür versin. Ava yeni başlayan veya bizim gibi senin yanında çırak sayılacak avcılara idol olmaya devam etmen dileğiyle.
nazım ökçüm Nazım kardeşim sağol, Şereflikoçhisar’a elbette geldim ve avlandım da, ne yazık ki iktidarların yanlış projeleri ülkemizi susuzluğa mahkum etti, kaz ve ördeklerin gelmemesi sadece en basit uyarı, bizden sonraki nesillerin durumu çok kötü olacak, umarım yanılırım, selam ve sevgiler...😊
Hocam çok keyifli idi çok ta güldüm tan tan tan tan tan o da gitti 😂😂😂hepimizde vardır böyle atıp kaçırmalar.Semin anlattığın gibi kazların insan üzerinde uçmasındaki heyacanı buralarda yaşamasamda Kanada da yaşadım sen anlatırken o günler geldi gözümün önüne ağzına sağlık 👏👏
inan ağabeyciğim muhteşem anlatımınız eşliğinde pür dikkat dinledim sizi hele o son kez mühreye inan kaza 5 fişek atmanıza çok güldüm inanın ama sizin çıkardığınız derslerdende biz hazıra konup dersler çıkarıyoruz sayenizde her avdan bir ders çıkarmak ustalığa giden yolun basamakları oluyor zaten. allah ömrünüzü uzun etsin tüm avcı dostlarıma rast gelsin
TAO OTA Çok teşekkür ederim, biraz kaba olacak ama “Tecrübe, yenilen kazıkların bileşkesidir” diye bir söz vardır, tecrübe kazanmak gerçekten çok pahalıdır, onun için önemli olan hayatta her olaydan ders çıkarmak ve o hatayı bir daha yapmamaktır... Dediğim gibi hala, her avda bir şeyler öğreniyorum...😄😄 Selam ve sevgiler...
Çok güzeldi hocam sinema tadında bir video olmuş, bende üçer beşer bi kaç defa kaz vurdum Ama ne yazıkki enson kazımı 10 sene önce vurdum. Ama olsun sizin yapmış olduğunuz video ve fotoğraflarla o günleri yaşamış oluyoruz tşk ler saygılar.
Veysi Çelebi Kaz avı bildiğin gibi avcıya ayrı bir heyecan verir; avın büyüklüğü, havadaki kalabalık görüntüsü, en az iki günlük bir av olması dolayısıyla uzayan av keyfi gibi avcıyı ava doyuran bu av benim de favori avımdır, ne yazık ki yapamaz olduk...😥😥
Çok teşekkür ederiz ustam varol. O kadar keyifle dinledim ki anlatamam resmen yaşadık. Önceki fişeklere kac numara saçma doldurmuştunuz ? Kaz avi için benim düşüncem 2-3 no saçma idealdir. +0 grubuda atilabilir mesafeye göre bu konuda siz kaç no önerirsiniz ne kullanıyordunuz 6 no ördek için iyide kaz için heralde o günden sonra 6 no atmamistirsiniz o gün 6 no iş gördü diye
İnan abi öncelikler bu Harika tecrübelerinizi ve anılarınızı bizlere böylesine güzel aktardığınız için teşekkür ediyorum.Abi bende browning yarı otomatik aldım ördek ve kaz avında randıman aldığın ölçüler ve saçma numaralarını öğrenebilirsem çok memnun olurum saygılar sevgiler...
Aykut Öz Aykut, ben yarı otomatiği denemek için parlamaya götürdüğüm bir kaç defa hariç ördek avlarında hiç kullanmadım ama ördeğe ben 6 numara, 32 gram saçma kullanırım. Kaz avlarında ise kendi yaptığım fişeklerde 32 gram saçma, 1.6 gr barut, yabancı menşeli kapsül, plastik power piston tapa ve yıldız kıvırmalı plastik kovan kullanırdım. İthalat açıldıktan sonra ise sadece İtalyan Maionchi 32 gr 3 ve 5 numara fişek kullandım. Çok da iyi randıman alıyordum. Sevgiler, rastgele...
Harika bir anlatım ve tecrübe olmuş sayın İnan Vardar abı merak ettiğim Barut miktarı saçma gr haricinde saçma no ları kaç no idi abi saygı ve selamlar
Özgür, kendi fişeğimi yaptığım zamanlarda standart 1.6 gr barut, 32 gram saçma 3 ve 5 numara saçma kullanırdım, hazır fişek attığım zamanlarda da yine 32 gr, 3 ve 5 numara saçma olan İtalyan Maionchi marka fişek kullanırdım. Ama bu avda, barutu 1.8 gr kullandığımı hatırlıyorum, saçmayı ise hatırlamıyorum, muhtemelen 34 gr falan olmalı...
sayın inan vardar hocam yapdığın purogramların oldukca avcılar için faydalı olduğunu düşünüyorum biraz da yerli ve yabancı tüfekler den açıklama yaparmısın sizinkoleksiyonuzda neden yerli tüfek yok ben yerli ve yabancı kullandım pek fark göremedim ama sizin görüşünüzü almak istiyorum
ismail yavuz İsmail kardeşim, ben 1965 yılında ilk avıma emanet tüfekle gittim ve 1968 yılında Beretta S56E süperpozeyi aldım. İlk av tüfeğim 1973 yılında Artvin ‘de benim olmadığım bir zaman meraklılar tarafından kurcalandığı için namlunun takıldığı yerde kafanın içi derin şekilde çizildi, hevesim kaçtı. 1977 yılında da şimdi kullandığım Beretta S56E yi aldım, hala da onu kullanıyorum. Ancak 1969-1992 arasında çok sayıda tüfek aldım, ama emin olun hiç ticaretini yapmadım, özendim aldım, bende o tüfeğin olduğunu bilen arkadaş ve tanıdıklarım biraz da zorla benden tüfekleri aldılar.😄😄😄 Hiç birisini de kullanmadım. O yıllara kadar da şimdiki gibi çok kaliteli yerli tüfek yoktu, mevcutları da ben almadım. 1992 yılından sonra da hiç tüfek satın almadım, ancak, bu tarihten sonra hediye olarak gelen Yıldız yarı otomatik ile Ata Arms’ın yine bana hediye ettiği Sporter yerli tüfeklerim var... Ancak avlarda hiç yerli tüfek kullanmadığım için farklarını söyleyemeyeceğim, hatta bırakın yerliyi, kazda kullandığım Browning yarı otomatik ve bir iki istisna hariç başka tüfek de kullanmadım.😔😔
Rizeden cuma bir cuma akşamı trabzona ordan uçakla istanbul. Amcaoğlum ve beni havaalanından almış ve edirne yenikarpuzluya gitmiştik. Yılda üç dört sefer giderdik zaten. Gece bir fırtına çıktı. Gala gölünün etrafındaki avlandığımız pirinç tarlaları sulak alandan çıkıp okyanusa dönmüştü. Sabaha karşı kayıkla suya giremedik. Yağmur fırtına dalgalar ...hava çok sertti. Yaklaşık bi iki kilometre ötedeki gümemizin olduğu bölge ördek kaynıyordu. Bulut gibiydiler. Kılkuyruk,yeşil,elmabaş. Binlerce ördek sokak lambası yüksekliğinde rüzgara karşı dans ediyorlardı. Üç kere denedik başarılı olamadık. Dalgaları geçemedik. Hayatımda bir daha o kadar çok ördeği bir arada görmedim. Sizin bu hikayeniz bana o sabah hissettiğüm ısdırabı tekrar yaşattı inan bey.
Malo Molomo Çok iyi anlıyorum sizi, “gördüğüm avlara ulaşamamak” bilhassa kaz ve ördek avlarında benim de başıma gelmiştir, sanırım her avcı da benzer olayları yaşamıştır. Ama bu da avcılığın bir yönü, hava şartları ördeğin bol olduğu yere ulaşabileceğiniz kadar uygun olsaydı, emin olun orada o kadar ördek olmayacaktı. O güzel manzarayı gördüğünüze sevinin, bir çok avcı hayatı boyunca sizin o gün gördüğünüz av bolluğunu göremeyeceğini düşünün...😄😄 Selamlarımla, rastgele...
Osman Mazlum Osman kardeşim, yarı otomatik tüfek veya süperpoze, çifte için şu marka fişek kullanılması uygundur diye bir şey yok, önemli olan sizin elinizdeki tüfeğe uygun fişeği bulmanızdır, onu da deneyerek, çok fişek atarak kendiniz bulacaksınız, ama tahtalı için 6-7, ördek için 5-6 numara saçma bana göre yeterlidir, siz uzak atış yapıyorsanız, birer numara daha iri saçma kullanabilirsiniz.
Benim beyniminde kaz sesinden uğuldadığı günler görmek istiyorum.Amin😂 Browning 2000 tüfeğiniz fix full şok muydu?Nasıl tüfektir,bende ikinci tüfeğimi alıcam Browning auto 5 mi alsam,Baikal mu 21-12 mi alsam bilemedim.Uzak mesafelerde,soğuk iklimde en iyi yarı otomatik hangisi? Sn.İnan Hocam siz ne tavsiye edersiniz.Efsane bir tüfek aldırın bu kardeşinize🤗
Adanalıyık 01 Sevgili Adanalı kardeşim, yarı otomatiğin mucidi Browning’tir, imkan varsa ondan şaşma, evet benim tüfek sabit şoklu. Hava ile ilgili hiç bir problem yaşamadım ama ben 1983 yılında ikinci el almıştım, şimdi çok daha kaliteli modeller kesinlikle çıkmıştır, av fuarlarında çok çeşit görebilirsin. Rastgele...
İnan ustam 14 yaşındayım tüfeğe alışmam için fazla tepmicek bi fisek yapmak istiyorum. Ben 24 gram 7 numara saçma 1.25 gram mke tip 1 barut cx2000 kapsül ve dispenser tapa kullanarak yapmayı düsündüm. Uygunmudur yada sizin bi fikriniz varmı?
arda emre Ardacığım, bu konuda yaştan ziyade senin fizik yapın daha önemlidir diye düşünüyorum, ama yaşına göre daha minyon isen ve mesela orijinal 21 gr lık bıldırcın doluları bile sana ağır geliyorsa muhtelif denemeler yapman gerekir, ancak her ölçü değiştirdiğinde de farklı neticeler alabileceğin için, üstelikte 25-30 metreye koyacağın kartondaki saçma huzmeleri aldatıcı olacağından en iyisi yavaş kurulmuş trap plağına yakın mesafeden yapacağın atışlarla fişeklerini denemendir.. Yapacağın fişekte kullandığın kovandan, kapsülden, tapadan ve ağız kıvırmadan ziyade barut ve saçma miktarlarının (saçma nosu değil) fişeğin sertliğini etkileyeceğini de unutma... Başarılar...
yaşar özdemir Bu konu bir kaç defa daha gündeme geldi, burada kısaca cevaplamak mümkün olmadığı için ördek ve kazın azalmasındaki sebepleri ayrı bir video programı yaparak anlatmayı programladık, Erkan’la da konuştuk, önümüzdeki haftalarda çekimi yapacağımızı zannediyorum. Selamlar...
İnan Bey Eskisi gibi İç Sulak Alanlarımız'da Kaz Ve Ördek benzeri Yaban hayvanları göremiyoruz Artık Çoğu Kez Bu Uçar Avların'dan Boş Döndüğümüz Bile Oluyor Çoğunlukta Bu durumdan Şikayetçi. Av Hayvanı Popülasyonun da Bir Azalma'mı Söz Konusu Acaba bunun Sebebi ve Durumu Ne Olabilir ki
Değerli kardeşim, av hayvanlarımız kesinlikle azalıyor, bunda pek çok neden var, bu konuda pek çok paylaşım ve video çekimim var, yine de en kısa şekilde söyleyecek olursam, yaşam alanlarının yok olması ve zehirli tarım ilaçları ilk sıraları alır.
Bu hikayeyi ara sıra açıp dinliyorun inan amca arkadaşıyın verdiği ölçü doğru idi ama senin pilastik tapa kullandığın için barut ölçüşü fazla gelmiş keçe tapada farklı pilastik tapada farklı oluyor
Hüseyin, tabii yıllar geçti, tam hatırlamıyorum ama o zamanlar plastik tapa imalatı yoktu zaten, poligonlarda atılan ithal fişeklerin plastik tapalarını toplayıp onlarla fişek yapıyorduk, Engin’de atıcı idi, onunda Mec makinası vardı ve plastik kovan dolduruyordu, yani O da plastik tapa kullanıyordu diye düşünüyorum.
@@inanvardar2417 amca yinede çok güzel bir av hatırası olmuş şimdi ise kazların eseri bile yok ben Kayseri develi soysallı köyünde oturuyorum sultan sazlıgına yakınım
@@huseyinsahan5556 Hüseyin kardeşim, Barut Kokusu facebook hesabından özel mesajla, sende varsa Sultan Sazlığının eski ve yeni fotoğraflarını gönderebilir misin, arşivimde bulunsun, nasıl olsa lazım olur. Selamlar...
Abi cok dogru diyosun bir elimizde ata neo var .24gr fisek le av yapıyoruz yuksege çıkınca kuslar .hep gidiyor uzaga düşüyor bir tüy Atip gidiyor bunun şokunu degistim 7cm soklardan taktim .simdi ise 32gr dan ne asagi ne yukari fisekle kus vurmuyor .32gr sabit atiyorum tam isabet tüy bile atmiyor artik icine tepiyor sacma degen yerde.dedim ki tamam sorunu buldum ama okadar fisekler kuslar gitti uzaklarda öldü bulamadik abi.giden gitti.sonunda tecrübe kazandik tabiki anlatimlariniz bunun birebir aynı. Bilmeyen cok avci vardir usta dinlemelerini tavsiye ederim
@@inanvardar2417 abi cok tufekten anlamayan adamlar var ata arms firmasina bunu anlatamadim kendim çözdüm koca fabrika ama musteriyi enayi yerine koyuyorlar baska birşey yaptıkları yok
inan abi bende bir anımı anlatayım okuyan arkadaşarlara tecrube olsun 18 yaşımı doldurdum hafta ilk ruhsatlı tüfeğimi alayım ddedim fazla bütçemde yoktu kral armsın enjektörlü tek kırmasını heves edip aldım ejektörü var diye çok hoşuma gitmişti lakin namlu ağzında şok yok hiç bir daralması yok öyle olduğunu bile bile aldım hafta sonu komşularla beraber güvercin vurmaya giittik rakım baya yüksek ve hava sıcaklığıda düşük herkes bi yere oturdu gümesini yaptı bekliyoruz 3 erli bir grup direk üzerime geliyor kanat sesleri duyuluyor 2 gözüm açık atıyorum televizyon izler gibi atıyorum o kadar garanti . kuştan bir avuç tüy dökülüyor kuş hiçbirşey olmamaış gibi devam ediyor 2. sferde böyle oldu 3uncüye rc 32 gram 4 no koydum gene aynı oldu saçma kuşa değiyor tuy çıkıp yoluna devam ediyor 4 sefere yinme rc atıyorum 34 36 gram yine aynı olay kuşların benim üzerimden çalıştığını gören ustam geldi yanıma oturdu otomatik tüfeğini bana verdi bende ona tek kırmamı verdim gelen ilk kuşa o attı kuş sıkıyo aldı 100 metere öteye kuş attı kendini gittim buldum hala yaşıyordu benim kaç sefer düşüremediğimi ustam düşürmüştü benim için nasıl hayal kırıklığı tahmin edebilirmusunuz sonra o tüfeğe mobil şoklu namlu yaptırdım yinede verim alamadım bu olayın üsütünden 5 yıl geçti şimdi olayın sıırını anlamış durumdayım tüfeğin kundağı bana uygun değildi kuş hep serpinti saçmaya denk geliyordu şimdi ise bir otomatik tüfek aldım kundak açısının uzunluğunu tepe düşüklüğünü değişik varyasyonlarda deneyip en verimli şekile getirdim şuan o kadar verimli av yapıyorum ki analatamam buda benim başımdan geçen böyle bir olaydı ava yeni başlayan kardeşlerime tavsiyemdirki av işi tecrube işişdir üsütne koya koya deneye deneye bıkmadan sıkılmadan doğru yolu bulacaksınız yeterki sabırlı olun.
Ali Dok Ali kardeşim, her zaman verdiğim örneği vereceğim yine; ben, önceleri hiç kullanmadığım halde yaşım gereği gözlük kullanıyorum, bu gözlüğü sana versem kesin görmen bozulur, tüfek de öyle, her avcı veya atıcının kundak ölçüleri farklıdır, tüfek sana uygun değilse, keza fişek tüfeğe uygun değilse bu tür olaylardan kaçınmamız mümkün olmaz ama sen problemi halletmişsin, darısı hala sıkıntı çeken arkadaşlarımıza...
Deniz Köksal Türkiyeye her yıl göçle gelen yüzbinlerce kazın artık gelmiyor olmasını sistematik olarak kurutulan sulak alanların yok edilmesine değil de, benim 40-50 yıl önce yaptığım bir avda avladığım 14 kaza bağlamanızı takdirle okudum. Bu kadar...
@@inanvardar2417 Niye kazları bitirdiniz çok ayıp belki siz vurmasaydınız şimdi binlerce kaz gelecekti ülkemize 😂😂😂 Sn.İnan Vardar daha neler duyacağız bu avcı düşmanlarından..
22:00--22:05 sn tan tan tan tan tan oda gitti bölümüne herseferinde gülüyorum ama o an ben olsam kafamı vuracak taş arardım heralde o anı yaşamadığım ve yaşayamayacağım halde gayet tahmin edebiliyorum durumunuzu :) inan abicim allah ömrünü uzun etsin hayırlı günleriniz olsun ...
mehmet volkan Ya Mehmetciğim, aslında o andaki durumumu anlatacak o kadar çok kelime ve benzetme var ki, ama videoda söylemem imkansız, bildiğin gibi değildi o anda hissettiklerim...😂😂😂
havalı tüfekli çocuk zaten sana hava tüfeği daha uygun, baban sana ne zaman ve hangi şartlarda ateşli silah vereceğini çok iyi bilir, senin de baban gibi iyi bir avcı olacağına eminim, babanı iyi izle, sevgiler...
@levent Keşke lütfedip bu kadar zahmete gitmeseydiniz.Hicbirsey değişmedi siz aklanmadiniz.Laf kalabalığı yaparak gerçeklerin üstü örtülemez. .Avcılık yapılabilir evet hiç karşı çikmayabilirim ama şartları var.1.NESLI TÜKENİYOR ARTIK AVLAYACAK CAN BULUNAMIYOR..ANADOLU DA VAR OLAN SÜLÜN NEDEN YOK NEDEN BESLEYİP AVLAKTA SALIP SONRA AVLİYORSUNUZ KEZA KEKLİK TE AYNI VE DİĞERLERİ. .2.GERCEKTEN AVA ÇIKMAK SİZİN İÇİN IHTIYACSA AÇSANIZ TAMAM YOK BU EĞLENCEYSE BUNA KARŞIYIM.BEN EĞLENMEK İÇİN ÜRETİLMİŞ HAYVANI YEMİYORUM. İYİ BİR FİKRİM VAR HOROZ TAVUK ALIN SONRA ONLARA ATEŞ EDİP AVLAYİN SONRA AFİYETLE YİYİN. ŞİMDİ BANA DELİ DERSİNİZ AKILLISINIZ YA....
Sibel Gazaz Sibel Hanım, iki kısa cümle ile sorduğunuz soruya bir kitap halinde cevap verebilirim, ama bu da imkansız. Önce avcı olmak için hangi eğitimler ve belgeler lazım, her ava gidiş günü için hangi şartlar ve kaç tane izin belgesi almak gerekir, avın avcıya olan maddi ve manevi maliyeti nedir bunları size anlatırdım. Ondan sonra Dünyada yaşayan ördek ve kaz türlerinden, bunların hangilerinin Türkiyeye göç ettiklerinden bahsederdim. Ondan sonra da ördek ve kazların yaşam alanları olan sulak alanların oluşumlarını, önemini ve eski ve son durumları hakkında sizi bilgilendirirdim. Sulak alanların 1950 yılından bu tarafa planlı bir şekilde kurutulduğunu, bunun neticesi Türkiye’nin önümüzdeki 100 yıl içinde büyük kuraklık yaşayacağını size örneklerle açıklardım. Kazların ülkemizde kurutulan sulak alanlar nedeniyle artık gelmediğini, çok daha bol suyu olan ülkelerde konakladığını yine fotoğraf ve videolarla size göstererek ispat ederdim. Konunun, sandığınız gibi bizim vurduğumuz 3-5 bin kaz olmadığını, asıl konunun Türkiye üzerinde oynanan oyunlar olduğunu, bu oyunların da en çok her gün doğada yaşadığımız için biz avcılar tarafından fark edildiğini ve doğanın korunması için en büyük çabayı bizim verdiğimizi, en büyük maddi fedakarlığı da bizim yaptığımızı size anlatırdım. Umarım bir gün bir vesile ile karşılaşmak nasip olur, bir kaç saatte olsa sohbet edip fikir alışverişi yapabiliriz.
@@inanvardar2417 Cevap için çok teşekkür ederim. Eskişehir ile bağlantınız var mı? S izinle tanışıyor muyuz?Gerekçeniz ne olursa olsun....Ben avciliğa karşıyım bunu öldürmekten alınan zevk olarak görüyorum.Fikrimi değiştirmeyeceğim
Sibel Gazaz Eskişehirliyim ve halen Eskişehir’de yaşıyorum, tanıştığımızı zannetmiyorum, hafızam oldukça kuvvetlidir zira, “Öldürmeye karşısınız” ama zannederim başkalarının öldürdüğünü yemeye karşı değilsiniz. Kaldı ki benim de karşı olduğum çok şey var ama yine de fikrimi her ortam ve fırsatta söylememin doğru olmadığını düşünüyorum. Neticede “Barut Kokusu” avcıların fikirlerini serbestçe yazdığı ve avcılık ile silahlar hakkında bilgilerin paylaşıldığı yasal bir platform. Avcılığı sevmeyenler girmeyecekler... Devlette avcılıkla ilgili genel müdürlük, üniversitelerde avcılıkla ilgili bölüm, avcılık kanunu, avcılık yapanlar için vergisi, eğitimi, imtihanı, ruhsatı ve devasa bir ekonomisi olan bir sektör, ilave edeyim, iki tv kanalımız, 4 ayrı dergimiz ve milyonlarca avcımız var. Bu avcılar, birileri istemiyor diye avcılık yapmayacak da değil elbette. Saygılarımla...
GMSN KRTRN KPTN Öncelikle av hayvanlarının ve avlakların korunmasını sağlamak için kurulan ve tüm Türkiye’de teşkilatı bulunan bir devlet kuruluşu var (DKMP), bu konu avcıların işi değil, onların işi, hangi araç sahibi yolların yapımı veya iyi durumda kalması için ne yapıyor da biz avcılar av hayvanlarını koruyacağız? Ayrıca benim ve hiç bir avcının böyle bir görev sorumluluğu da yoktur, bu konuda avcılara hesap sormak da kimsenin haddi değildir. Yine de hangi amaçla sorduğunuzu tahmin ettiğim sorunuza iyi niyetle cevap vereyim: av kuşlarını üretip salmak için çok yakın bir arkadaşımla bundan 30-40 yıl önce kendi çapımızda gayret gösterdik, belli oranda da başarılı olduk ama DKMP tarafından kanun müsaade etmediği için kuşları avlaklara salamayacağımız söylendi, biz de vazgeçtik. Avcıların kültürlerinin yükselmesi ve yasalara uygun avlanılması için1980 yılından bu tarafa 40 yıl, her ay av dergilerinde ve bir kaç yıl süreyle yerel bir gazetede yazılar yazdım, avcılık konusunda bir kitabım var, ikincisi yolda, nasip olurda yıl sonuna kadar basılırsa bir tane alıp neler yaptığımı okuyabilirsiniz ama yine de kısaca bir kaç not yazayım: Avcılık eğitimi alan avcılar için verilen kurslarda yıllarca hocalık yaptım, sınavların her türlü sorumluluğu doğrudan bende idi. Türkiye’de yayınlanmış avcılıkla ilgili tüm kitap ve dergiler kütüphanedemde, yine avcılıkla ilgili Türkiye’de başka hiç bir yerde bulmanız mümkün olmayan eşsiz malzeme ve teçhizat koleksiyonlarımda bulunmaktadır, umarım ki benden sonra da ehil ellere geçer ve gelecek nesillere aktarılabilir... Bu arada “Meraların korunması” için hiç bir şey yapmadım, meraların korunup korunmaması benim ilgimi de çekmiyor, çünkü “mera” özellikle koyun ve sığır sürülerinin yayılıp yemlendiği, ekili olmayan arazi parçaları demektir, meraların avcılıkla da hiç ilgisi yoktur. Önce terimleri ve kelimeleri öğreneceksiniz. Avlakları korumak için ne yaptığımı soruyorsanız bu konuda yazdığım ve yayımlanan sayısız yazımı okuyabilirsiniz, ama bu konu (avlakların ve doğanın korunması) siyasi iktidarların tercihleri ile şekilleniyor, beni ve herkesi aşıyor, kimsenin yapacak bir şeyi yok, pek pek doğanın korunması konusunda politikasını beğenmediğiniz partilere oy vermezsiniz, ben de onu yapıyorum zaten...😄😄
@@inanvardar2417 🤔tabiki şahsınıza karşı bir saldırıda bulunmak niyetinde değildim soruyu sorarken, videolarınız gayet güzel ve ve kendini izletiyor şahsınızın sözünün dinlenip örnek alınabilir bir insan olduğunuz her hareketinizden belli insanlarımıza dünya kaynaklarının sonsuz olmadığını doyumsuz avlar yapılmamasını videolarınızda biraz olsun yer verirseniz çok mutlu olurum sizi kırdıysam şahsım adına özür dilerim, 10 beş senedir balık avına çıkarım çok kez elim boşta dönmüşümdür ama balık yaptımı bu kadarı yeter demeyi bilmişimdir ve yanımdakilere vicdani limitlere uyulmasını nasihat etmişimdir siz daha etkili olacağınızdan sormayı tercih ettim kale alıp cevap vermenizden dolayı teşekkür ederim doğayı avcı korur düşüncesindeyim saygılar sevgiler bol nasipli avlar😊
GMSN KRTRN KPTN Öncelikle benim de sizi kırmak gibi bir niyetim olmadığını belirteyim ama aynı soruyu çok daha farklı bir şekilde sorabilirdiniz, neyse o da önemli değil, 😊 ayrıca bana soru soran takipçilerime ve diğerlerine prensip olarak mutlaka cevap veriyorum. İşin doğrusu, balıkçılıkla ilgili hiç bir şey bilmiyorum, dolayısıyla o konu hakkında konuşamam ancak avcılık hakkında bir şeyler söyleme hakkım var sanıyorum. Bana olan güveniniz ve avcıları vicdani limitlere uymaları için telkin etmemi istediğiniz için memnun oldum, çok teşekkür ederim. Dediğim gibi balıkçılığı bilmiyorum ama avcılıkta her yıl 300-400 sayfalık bir “yasaklar” yönetmeliği yayımlanır, burada yasak olan her şey etraflıca anlatılmış, limitler ve kaideler belirlenmiştir, bir avcı bir gün ava gitmek için 4 ayrı izin belgesi almak zorundadır, ayrıca cezalar cidden çok ağırdır, kısacası bana söyleyecek hiç bir şey zaten kalmamıştır...😔😔 Dolayısıyla benim tercihim, zaten bu şartların hepsini yerine getiren avcılara bir takım dayatmalar yapmak değil de, avcılarımızın genelde çok düşük bulduğum “avcılık kültürlerini” yükseltmektir. Şayet avcılarımızın av kültürleri yükselirse zaten doğru olan her şeyi kendi düşüncelerinin neticesi ve kendi tercihleri olarak yapacaklardır. Doğru olan da budur... Bu güne kadar avcılarımıza karşı hiç bir zaman ve hiç bir kurum tarafından maalesef böyle bir yaklaşım sergilenmedi, avcımız hak ettiği iyi niyetli davranışı görmedi, eğitilmedi, eski avcılardan geleneksel avlanma davranışlarını gördü, onları öğrendi, onları uyguladı. Aslında DKMP nin ve avcılık kulüplerinin yapması gereken bu çabaları göstererek belli ölçülerde de olsa avcıya ulaşmak bile beni mutlu ediyor, çünkü avcı kardeşlerimden gerçekten çok güzel sinyaller alıyorum...👏👏😊😊
Kemal, 75 yaşındayım, ava ilk gittiğimden bu tarafa 57 yıl oldu. 1965 yılında 18 yaşımı bitirince emanet tüfekle ava gittim, 1968 yılında tüfeğimi alır almaz da hem avcılar kulübüne üye oldum, hem de teskere çıkarttım, orman idaresine giderek MAK kararını da aldım, o gün bugün, teskeresiz avlanmadım, her yıl çıkan MAK kararlarını da aldım, ona göre avlandım, bir önceki yılın MAK kararını da arşivime kaldırdım. Halen havanın ılık olduğu aylarda haftada iki gün, kışın ise yine nispeten ılık günlerde ava gidiyorum...
enes gökçe Ben de hala devamlı ava gittiğim için dediğiniz durumu çok iyi biliyorum, hele geçmiş bol avları yaşamış bir avcı olarak bu duruma gelinmesine esef ediyorum...
Inan abi ulkemizdeki ordek ve kaz populasyonu neden git gide dustu kendimden ornek verirsem sakaryada 90larda okadar cok ordek kaz gecerdi ki anlatamam kazlar en son 2005 te coktu unutamam ve artik hic goremiyoruz sabah olur yuzlerce posta posta doguya aksam uzeri posta posta batiya gecerlerdi kis boyunca artik hic yok goruslerinizde kurutma kanallari arazi tapulasmalari azalma sebepleri diyosunuz saygi duyuyorum inaniyorumda ancak ben bukadar ani yok olusun tabiri caizse bicak gibi kesisin sebebinin bisekilde ne sebeptendir bilmiyorum ama goc yollari bence degisti yada degistirildi evet sulak araziler kurutuldu ancak verimli binlerce donum yesil bugday tarlalariyla doldu ve yuzlerce dinlenecek barajlar yapildi bence yeterince yesil ve su var ulkemizde en basit dibimizdeki romanya yada cok uzagimizdaki abd ve bircok avrupa ve amerika ulkelerinde olan hayvan bizdede olabilirdi eskisi kadar olmasada olabilirdi inan abi sizden istegimiz ordek ve kaz icin bir program yapmaniz tesekkurler abi.
Baris Ozkan Barış, Eskişehir İstanbul yolu 8-10 yıl önceye kadar Bilecikten geçerdi, ben de her yolculuğumda uğramak kaydıyla yılda en az 15-20 defa Bilecikten geçerdim, yeni yol artık Bilecikten geçmiyor, o gün bu gün ben ve benim gibi yüzbinlerce kişi de Bilecik’e uğramıyor, bıçak gibi kesildi... Kaz da öyle, sulak alan olmayınca niye gelsin, nereye gelsin? Ayrıca, milyon yılda doğanın oluşturduğu, içinde her türlü hayat bulunan doğal bir bataklık ile mukayese edildiğinde, büyük vadi ve çukurların önünün baraj ve bentlerle kapatılarak bir kaç yılda oluşturulan baraj gölleri ve göletler belki insanlar için daha değerli olabilir ama kaz, ördek ve diğer su kuşları, balıklar ve tüm canlılar için kesinlikle öyle değildir, onların yaşama ve üreme yerleri doğal sulak alanlardır... Nereden belli diyorsak, gelen ördek, kaz miktarına bakarsak anlarız...😢
@@inanvardar2417 degerli yorumlariniz icin tesekkurler buyuk ustam ve size yazdigim yazimdan sonra arastirdim sizin yazilarinizi ve butun ekran konusmalariniz gordukten sonra bende sizin gorusunuze katildim barajlarda bataklik yok saz yok yesillik yok bunlar yoksa kuluckada yok barinakta yok eksra yollar teknolojiler kanallar taskinlari onledi bataklik kurudu otdekte kurudu cok yazdim kusura bakma abi takipteyiz 🖐
