Gogol ilginç bir şekilde insan burnuyla edebi olarak ilgilenmiş. Hem ironik, hem gerçek anlamda burna takıntılı olduğunu düşünüyorum. Burnun kişilik üzerinde oldukça belirgin bir etkisini farketmiş olmalı ki çoğu zaman öyle değil midir? Burnu havalarda, burnunu herseye sokma, hık demiş burnundan düşmüş vs gibi deyimler vardır bizde de. Bir Delinin Hatıra Defteri isimli öyküdeki karakterimiz toplumdaki değersizliğini (ona göre böyle) delirmeye başlayınca İspanya Kralı olduğunu söyleyerek yansıtmaya çalışır. Yani önemli biri olduğuna inanmıştır akli melekelerini yitirmeye başladığında. Aslında hikayenin sonu oldukça acıklıdır. Bu kitabın en acıklı anında yazarın böyle absürt bir cümle söylemesi bence karakterimizin o delirme halinin, her ne kadar içinde bulunduğu halin kötülüğünü farketse de, hala canlı olduğunu göstermek içindir. Yani karakterimizin duyguları da aklı gibi git gellidir. Cezayir Beyinden bahsetmesi hala kendisini İspanya Kralı olarak gördüğünü hissettirdi bana. Cezayir İspanya'ya oldukça yakın bir ülkedir. Bu bağlamda bir İspanya Kralı olarak Cezayir Beyi ile karşılaşmış olması ve onun burnunun altındaki beni görecek kadar onu yakından görmüş olması karakterimiz için doğaldır. Gogol için ayrıca burun komik de bir unsurdur. Bunu da unutmamak gerekir.