Ben bir müslüman olarak bu insanların herşeyden dini kullanarak sıyrılmalarından çok yoruldum. Kader, takdir i ilahi, şehit... yeter ulan yeter. 3 aydır antidepresan alıyorum. Panik atak geçiriyorum. Bünyem kaldırmıyor artık. Van depremini çok şiddetli bir şekilde evde tek başıma iken yaşadım. Evimize birşey olmamasına rağmen hala o travmayı atlatamadım. Şimdiki duruma baktım ve enkaz altında insanlar varken sela okunduğunu görünce duvarı yumrukladım. Yahu hadi binaları denetlemediniz yıkıldı. Organizasyonda sıvadınız insanlar öldü. Ulan bari gölge etmeyin. Enkaz altında canlı insanlar varken sela okumak ne demek abi? Düşünsenize enkaz altında zar zor hareket ederek sesinizi duyurmaya çalışıyorsunuz ve bir bakıyorsunuz selanız okunuyor. Ahhhh ulan ahh. Bu günleri unutursam kanım kurusun.
peki yardimlar bize ulasmadi lutfen bize de yardim etmeye gelin diyen afetzedelere ve onlarin sesi olan herkese erdoganin ettigi hakaretler? sus payi olarak 10 bin lira vermesi? rezillik, rezillik. Bu reis dediklerinin basini cektigi cetenin ne kadar kalitesiz ve umursamaz olduklarini gormek icin daha ne yasanmasi lazim.
@@furkanyldrm1188 Bilmiyorum kardeşim. Yoruldum. Bildiğim tek birşey var o da her geçen gün devletçilik inkılabından uzaklaşıp anarşizme yakinlastigimdir. En azından bu coğrafyada.
anti depresan alıp duvarmı yumrukladın üstelik travma yaşarken anladım. peki şeye nediyorsun mesala adamın biri düyorki baraj patladıldi diye bir yalan atıldı ortaya bütün hatay yollara döküldü bütün çalışmalar durdu , çalışmalar durduruldu. arkasından da babala TV cıkıyor. buna ne diyorsun kanın kurumadan buna da bi cevap verip aydınlat bizi.
Tam 50 sene önce büyük dedem, ailemin oturduğu apartmanı aile dostu bir yüksek mimar-mühendisin projelendirmesi ile İskenderun'a yaptırmış. Yapı depremde hemen hemen hiç hasar almamış. Sadece sıva dökülmüş ve evlerin içi dağılmış. Kendisi kaya gibi duruyor yerinde. Aparmanı diken mühendis rahmetli olalı çok oldu, hala dua alıyor.
aynı evde yaşadığım insanlarla tamamen farklı gerçekliklerde yaşadığımı biliyordum ama bu kadar sert suratıma vurmamıştı hiç. hala "kader, kısmet vakit dolduysa ölecekler" "devletimiz elinden geleni yapıyor ne yapsın başka" "çok biliyorsan git kendin yardım et, devlet düşmanlığı yapma" falan diyorlar. deliriyorum gerçekten. asla anlatamıyorum, asla. artık bıçak çekecek noktaya yaklaşınca "hıhı ok doğrudur haklısın" diyip salıyorum. bu durumu yaşayanlar beni çok iyi anlıyordur. bunlara da ayrı öfkeleniyorum. bazı şeylerin belki de asla değişemeyeceğini düşündürtüyor bana. bu kadar sert bir olayda, bu kadar apaçık bir durumda bile hiçbir şeyi algılayamıyorlar, hiçbir fikirlerini değiştiremiyorlar. umarım azınlıktır benim ailem gibileri. tam kestiremiyorum genel durumu. yoksa hiçbir şeyin düzeleceği yok, bizler öfkelendiğimizle kalırız. bunların aptallığı daim olduğu için her şey aynen devam eder.
Ben böyle diyenlere 2018 mitinglerinde imar affı ile kaç bin kişinin ev sorununu çözdüklerini açıkladıkları kesitleri izletiyorum. Üstüne laf diyebilen olmadı henüz. Size de tavsiye ederim. Twitter da kolajı var ulaşabilirsiniz.
İlk oy vereceğim zaman kendi öz dayım bunlara oy vermezsem namussuz şerefsiz ve dinsiz olduğumu söylemişti. En az 6-7 yıl konuşmamıştık ailecek. Aradan geçen yıllar dan sonra değiştiğini düşünmüştük meğer gizliyormuş. Kendisi lise de edebiyat öğretmeni uzman öğretmenlik ile beraber 2 bin lira fazla alacağı için tekrar vereceğini söylüyor. Depremde ise eleştirinin zamanı mı Allahtan gelen bir şey nasıl önlem alınacak, binaların hepsi 99 öncesi diyor. Ailemde bunların sayısı azımsanmayacak kadar fazla. Okumuş ya da okumamış farketmez Atamızın savaştığı bağnazlıkla biz de savaşıyoruz.
Üzülme dostum, birçok ailede bu ve benzeri durumlar var, fakat şunu unutma; ailen neye inandığını bilmiyor, yani aksi halde propaganda edilerek doldurulurlarsa bu sefer bugün savundukları şeylerin tam tersini savunacaklar. Bizim asıl nefret etmemiz ve engel olmamız gereken, neyin ne olduğunu bildiği halde kendi çıkarı için insanların canını bile hiçe sayacak kadar korkunç derecede oportünist insanlar. Ailenin böyle olması -affına sığınarak- cahil ve duygusal insanlar olmalarından kaynaklı. Bu seni ümitsizliğe sürükleyecek şey olmasın hiçbir zaman. Sevgiyle kal ve hakkını aramayı bırakma.
Can abi ben bir tıp farkültesi öğrencisiyim ve çok konuşulmayan bir konuyu aktarmak istiyorum, enkaz altından çıkarılan insanların ezilme sendromu olarak bilinen bir olay silsilesi riskine karşı takip altında tutulması ve diyalize girmesi gerekiyor fakat bu çok hızlı bir şekilde yapılması gereken bir işlemdi. Devletin bu programsızlığı ve plansızlığı yüzünden maalesef bazı depremzedeler akut böbrek yetmezliğinden ve kalp krizinden kaybedildi ve kaybedilecek. O kadar zaman enkaz altında dayanabilen insanlar yetersizlikten dolayı kaybedilecek, bu saatten sonra da bir şey yapılabilir mi bilmiyorum.
Hatay'da okuyup Elbistan'da yaşayan birisi ''idim''. Ailem haricinde hiçbir şeyim kalmadı, depreme elbistanda yakalandım. İlk 2 gün kimse gelip gitmedi sonradan yardım görmeye başladık. epremden sonraki gecelerde -10 -15 derecelere varan soğuklar vardı. Hiçbir yetkiliyi görememek ve insanların soğuktan donacağını bilerek günlerimi geçirdim. İyiyim demek bile zor geliyor
Babam bundan 15 sene önce ben henüz 8 yaşında çocukken Antalya dışında 2 katlı bir aile evi yaptırdı içinde yaşayalım diye. Bugün konuştuk o günler demirin tonu 1000 tl iken iki kata toplamda 10 yerine 13 ton, bir üst kalınlıkta demir kullanmayı tercih etmiş 2000 dolar fazladan harcamayı seçerek. Dış duvarlarda daha kalın tuğla kullanıp, radye temel inşa etmeyi seçmiş ki yarın öbür gün çoluğu çocuğu, eşi, kardeşi, yeğeni güvende kalsın, rahat uyusun. O günler arsa dahil 110.000 dolar tutan iki ayrı daireden ve bir bahçeden oluşan evimiz bu geliştirmeler eklenmese 100.000 dolara gelecekti. Bugün diyin ki iki daire için 200.000 tl fazladan harcanmış. 2.5 milyon tl ye satılan 'lüks' evlerde daire başına 100.000 tl deprem dayanıklılığı için harcamak fazla bir masraf mıdır? 10 katlı apartmanda 20 daireden saysanız, 20 daireye harcanacak toplamda 2 milyon tl en kötü ihtimalle 40 kişinin hayatını kurtarırdı ama insan içinde kendisi oturmayacağından cebinden çıkacak üç kuruşu fazla görmüş işte.
30 yıllık Akdeniz Üni inşaat mühendisi babamın ağzından yazıyorum, kendisi istanbulda onlarca inşaatta şantiye şefliği yapmış birisi. Öncelikle can abinin dediği herşeye katılıyorum. Babam ve Haberturk teki TR deprem vakfı yk sı abimizin de dediği gibi kaba inşaattan kar etmek günümüzde çok da mümkün değil. Total masrafın belki de %60ı arsa kalan %40 in ise maksimum %25i kaba inşaat, bu kaba inşaatın sadece temeli belki de total masrafın %2 si 3ü maksimum. 50milyon tl lik bir inşaat için birkaç milyondan kar edeceğim diye onlarca insanın canına kast ediyorlar. Bununla birlikte yayında da denildiği gibi denetleme çok az. Babam daha dün anlatıyor milyonlarca liralik istanbulun buyuk sayılabilecek bir şantiyesinde arka cephe çökmüş. Çöktükten sonra müteahhit gelmiş çıldırmış ve herkese bağırmış. Ama başta demir sayısının yetersiz olduğu söylendiğinde ben başka yerde böyle yaptım birşey olmadı gibisinden bir tepki almışlar. Bununla birlikte genelde inşaatı finanse edenden çok ustalar fazla mal koymayı ve gerektiğinden az demirle yapmayı düşünüyorlar. Genelde taşaronlar bu demirleri alıp satıyorlar. Çünkü başta da dediğim gibi siz demirden kaba inşaattan çalarak kar elde edemezsiniz, gider evin içindeki fayansın m2sini 500yerine 50lik alırsınız belki de 10 kaba inşaat parası çıkar. Bunlara rağmen halen inşaatların temelini sağlam yapmamak eğitimsizlik ve denetleme azlığından kaynaklanır. Gerçekten en küçük belediyede ufak bir tanıdığı olan bile ek kat çıkıyor, imarla ilgili her türlü izin çıkıyor.Gerçekten eğitim çok ama çok önemli. Deprem ve sorumsuzluklar ciddi anlamda ülkemizde bir sorun, umarım bu yazıyı okuyan herkes depreme hazırlıklıdır. Bu büyük deprem sonucunda istanbulda yaşayan milyonlar olarak ne yazik ki devletin yapmadığını bizler yapıp en azından bireysel olarak hazırlanmalıyız. Örnek vermem gerekirse bizim oturduğumuz ev dedem tarafından 6 7 sene önce, iyi bir beton ve temelle birlikte yapılmış bir ev , tabi ne olacağını kimse bilemez fakat belli bir dereceye kadar dayanacağını dusunuyoruz fakat çevremizde bu şiddette birlikte yıkılacak belki de 40 50 yıllık binalar var, burda kalan insanlara ilk anda müdahale etmek de çok önemli. Hepsine belli açılardan kendi çapımızda hazır olsak da hepimizde korku var. Umarım bu korkunç felaket biz istanbullulara bir nebze olsa farkındalık yaratmıştır. Çünkü özellikle avrupa yakasında çarpık kentleşme olan ve sahil kesimleri çok ciddi etkilenecek. Herkese tekrardan çok geçmiş olsun, elbette ki gidenler geri gelmeyecek umarım bunların sorumluları hesap verir.
Ankara ahmet taner kışlalı spor salonunda üç gün çalıştım, ilk iki gün zaman zaman yeni malzeme alamayacak kadar doldu salon, üçüncü gün kar yağıyordu altında yüzlerce kişi nefessiz çalıştık. Kamyonet gelse bir dakika içinde boşalıp tıra girdi. Bir yandan birileri çalışanlara çay çorba taşıdı, ateşler yandı. Nefreti dinmeyen bir adamdım, selam vermeyeceğim insanlarla kol kola çalıştım. Yürümeye mecali olmayan bir amca teyze gözümün önünde üç tur malzeme getirdi, ettiği dualar falan filan… milletten umudum çok da umarım devletten de umudum bir gün olur
CS İskenderun'da yaşiyorum . Cografya mezunuyum . Kendi kendime diyordum İskenderunda büyük bir deprem olsa şehir yıkılır diye haklı çıktım. Ben sadece bakarak bu tespiti yapabiliyorsam ellerinde onca imkan olan yetkililer yapamıyor mu... Göz göre göre oldu bunlar. Oturduğum bina hasar aldı ,kirada ev vardı o binada hasar çok daha büyük . Memlekete kozana kaçtık burda da deprem oluyor millet burdan da depremden kaçıyor. Depremden kactigim yerdekiler depremden kaçıyor..
Deprem anından beri kendimi kasıyorum, çok üzüldüğüm için yapıyorum sanmıştım ama şu an sebebini anladım, ben çok öfkeliyim, Öyle böyle değil,O insaatlara izin verenden, izin alan mütehaitlere, Yagma yapanindan, Dün Twitter kapatanindan, yardımı koordine etmeyeninden, insanları sadece rakam olarak görüp, cikarabileceklerine odaklanıp, zor yerde olanlara hiç cabalamayanlarina,Komşum emine teyzenin hala ben oy vermiycem demesine, çok sevdiğim azime teyzenin 10 il yıkıldı devletin yetisememesi onun suçu değil demesine, Bunlar gibi olan bir dolu insana,Ben çok kızgınım, böyle bir tanesi şimdi önüme gelse saçını yolup ağzını yirtacak gibi hissediyorum ve daha önce hiç bu raddeye gelmemiştim. Kısacası yaşadığımız her şeye çok öfkeliyim, umarım hep birlikte bu günleri atlatırız...
Ağzına sağlık sevgili Can Sungur. Canlı canlı gomülmekten yorulduk. Madencimizi de gömüyoruz vatandaşımızı da. Gömdüğümüz madenci gelip bizi çıkarıyor göçükten. Köpekleri açlıktan birbirine yediriyoruz, kafalarına vura vura öldürüyoruz onlar gelip bizi buluyor rant yığınları içerisinden. Ormanlar yandı milyonlarca can yanarak öldü unutuldu gitti. BUNU UNUTMAYACAĞIZ, UNUTTURMAYACAĞIZ! Bu vatana borcumuzdur bizim!
Olaylardan önceki son videosunda, elinde dedektörle dans eden delimine, bugün Hatay’da annelerimizin, teyzelerimizin ayaklarına streç filmle içten içe ağlayarak, ayakkabı yapmaya çalışıyor. Bizim vatandaş olarak görevimiz deprem bölgesinde bu felaketi yaşayan insanların çektiği acıları, Can Sungur’un da söylediği gibi hatırlamak ve hatırlatmaktır. Ben halktan birisi olarak kendimi çok yalnız ve önemsiz hissettim ki oradaki acıları düşündükçe kendim hakkımda bir şey hissedebildiğim için bile utanır durumdayım. Ayrıca özellikle bu yorumumu buraya yapıyorum ki, uzun yollardır takip ettiğim Can Sungur ve takipçilerinin beni anlayabileceğine ve hislerimi paylaştığına inanıyorum. Hatay’a ilk 24 saat kimsenin gitmemiş oluşu, koordine olmak için gereken zamanın bile, insanların hipotermi geçirmesine yeterli olması beni çok ağır yaraladı. Kendimce düşündüğüm, nasıl olur da bizim bu tarz kriz durumları için A,B,C hatta D planlarımız olmaz. Nasıl olur da kendi aramızda bile yollar kapalıyı, hava olayları çok kötüyü bahane olarak kabul edebiliyoruz ? Oldu. Sadece biraz içimi dökmeye çalışıyorum yanlış bir şeyler söylediysem tüm topluluktan özür dilerim ve orada göçük altında yaşam mücadelesi veren ve vefat etmiş herkesten de elimden yalnızca bağış yapabilmek ve kendimce üzülmekten başka bir şey gelmediği için özür diliyorum.
muhafazkar ailenin seküler çocuğu olmak çok zor abi. bu ilk kez ailemle zıt düşmem değil tabi artık büyüdüm mü desem daha deneyimli hale mi geldim desem... eskisi gibi yoğun kırıcı tartışmalara hiç girişmiyorum ya konu hakkında konuşmuyorum konuyu açmıyorum ya da konuyu açarlarsa politik cevap veriyorum. ailem sonuçta, hele bu depremle birlikte empati patladı bende artık yarın başlarına bir şey gelse kahrolurum diye kalp kırmamaya çalışıyorum ama böyle de o kadar yalnız hissediyorum ki anlatamam. aynı çatının altında farklı duygu ve düşüncelere sahip olmak ve bunlara saygı duyulmaması üstüne bir de bu yüzden ötekileştirilmek çok yalnız hissettiriyor insana.
Dediklerinde çok haklısın. Herkes kişisel algıladı. Ben de kişisel yaşadım. Benim en yakın arkadaşım Hatay'da öldü. Enkaz altında hayattalardı. Deprem öldürmedi onu. Onlar öldürdü. Unutmayacağım katilleri. Elbet bir gün sanık sandalyesine oturacaklar.
Can abi ağzına sağlık. Gerçekten kendi kendimizi yerken, birinin çıkıp her şeyi böyle yüksek sesle söylemiş olması hem rahatlatıyor hem de güven veriyor. Teşekkür ederim
Yayının tamamını izlemedim henüz, sadece birkaç şey yazmak istiyorum ben de. Malum partiye oy veren güruh benim tüm çevremi sarmış durumda ve bu insanların çevremi sarmış olması benim bu ülkeye, geleceğe olan tüm umutlarımı yitirmeme sebep oldu. Henüz 15 yaşındayım ve tükendim be abi. Artık içimden hiçbir şey yapmak, bir şeyler başarmak için çabalamak gelmiyor. 40-50 yaşında bana akıl vermesi gereken insanların nasıl bu kadar KARA CAHİL olabildiklerini, nasıl ortada bariz olarak duran gerçekleri algılayamadıklarını anlayamıyorum. Birçoğu depremin neden olduğunu anlayabilecek kapasiteye bile sahip değil, "Allah yapıyor" deyip geçiyorlar. Allah'ın neden masum birçok insanı, bebekleri öldürdüğünü sorduğumda ise "insanları uyarıyor", " Allah'ın işine karışılmaz", "kıyamet yaklaşıyor" gibi absürt cevaplar alıyorum. Özünde kötü insanlar değiller, yardımsever insanlar, ama maalesef akılalmaz derecede cahiller. Bu insanlarla iletişim kurarken iq mu düşürmek zorunda kalmam bana acı vermeye başladı. O kadar hissizleştim ki ne öfkelenebiliyorum, ne ağlayabiliyorum, ne gülebiliyorum artık. Her ne pahasına olursa olsun savundukları partinin 20 senedir ne yaptığını sorduğumda, neden hâlâ oy vermeye devam ettiklerini sorduğumda tek bir cevap bile veremiyorlar hemen savunmaya geçip "bilmem ne partisinin ne yaptığını gördün?" "bilmem ne partisi başa gelse ülke düzelecek mi?" "sen daha çocuksun, siyasetten ne anlarsın?" gibi sorduğum soruya soru ile karşılık veriyorlar çünkü verebilecekleri bir cevap yok, onlarda bilmiyorlar. Umarım ülkenin çoğunluğu benim etrafımdaki insanlardan oluşmuyordur, oluşuyorsa şayet önümüzde çok daha kötü günler var demektir. Neyse, etrafımda sarılıp dertleşebileceğim kimse olmadığı ve çok dolmuş olduğum için ilk defa buraya yorum yazma ihtiyacı duydum. Teşekkürler abi, kendinize iyi bakın
Herkes 99 daki depremle kısaylıyor bu depremi, evet büyük bir depremdi 99 depremi ama ben 2001 doğumluyum, 99 depremoni yaşamayan biri olmama rağmen bu ülkede birçok deprem gördüm. Bu bi kere olmuş, bir kere yaşanmış bir şey değil. Kıyasla daha küçük depremler olsalar da ben çok net Van depremini, Elazığ depremini, İzmir depremini, Bingöl depremini, daha çok yakında olan Düzce depremini hatırlıyorum. Hükümet hadi 99 daki depremden öğrenmedi Ecevit suçlandı, bu diğer olan depremler şu anki hükümet varken yaşandı. Yine hiçbir önlem alınmadı, yine kaçak yapılar çıkıldı, yine insanlar öldü. Bu kadercilikle, depremi hükümet mi yaptılarla çözülecek bir sorun değil. Okullarda ne afet yönetimi anlatıldı ne başka bi eğitim verildi. Böyle bi sorumsuzluğun bedelini belki on yıl ödeyeceğiz. Ben bütün oy veren büyüklerde suç buluyorum. Ses çıkarmayan herkes bu insanların vebalini çekmeli. Taraftar gibi parti tutan politika destekleyen herkes bunun sorumlusudur.
99 depreminde 6 yaşımdaydım. Tam o gece İzmir’den Ankara’ya otobüs yolculuğu yapıyorduk annem ve ablamla. Bizim yaşlardakiler bilir. Afyon’da çok büyük tek bir dinlenme tesisi vardı 90’lar sonunda. Her otobüs orada dururdu. Uzun büyük merdivenleri vardı. Orada mola verdik. Merdivenleri çıktığımız sırada bir anda yer sallanmaya başladı ve her yer kapkaranlık oldu. Yarım akıllı halimle ben bile ne kadar büyük bir yıkım olduğunu hissetmiştim. Ama gelin görün ki bundan haberi bile olmayan kundaktaki bebekler tıpkı 99’da olduğu gibi şimdi de enkaz altında öldü… Yetti mi? Hayır? İlkokula başladık 1 ay sonra. Yine o yıl ilkokula başlayan, ilkokulda, lisede olan arkadaşlar hatırlar. Biz deprem aşağı, deprem yukarı geçirdik okulda yıllarımızı. Ne değişmiş? Biz şimdi o yıllarda depremi görüp de şimdi bahsettiğiniz diploma satanlar o yıkılan binaları yapanlarsa biz ne yapacağız daha? Ne olacak? Böyle mi devam edecek. Etmemeli. Bu insanların neden öldüğü belli. Ne için öldükleri de belli. Bunun vebalinin kimler üzerinde olduğu da eminim ki bellidir. Unutmayın bunları genç arkadaşlar. Bugünleri unutmayın benden daha genç arkadaşlarım. Bu kez kıymetli olan sizin unutmamanız.
Abi bu konularda bile öfkene yenilmeden sakince konuşabilmen çok değerli bizim için. Böyle konularda bile insanın içindeki öfkeyi körüklemek yerine rasyonel düşünmesini sağlıyorsun
Bir yıl geçti, tam tamına koskoca bir sene... yeniden izliyorum yayını ve her dediğinize sonsuz katılıyorum Can abi. Bir sene geçti ve hala insanlar hayata geri dönemedi. Dönemedikleri gibi bir de geçtiğimiz günlerde tehdit edildiler. Yazıklar olsun, başka hiçbir şey diyemiyorum.
Yaklaşık 2,5 sene önce İzmir depremi oldu, koskoca apartman yine kolon kesildiği için yıkıldı. Ben depremi yaşadım, bana veya evime bir şey olmadı ama üzerinden geçen zamana rağmen hala konteynırlarda insanların kaldığını duydum. O zaman da bazı yetkililer yetişmedi ya da yetişmeye zahmet etmedi, yine biz bize kaldık. Şu an İzmir'de yaşananların misliyle o 10 ilde yaşandığını okuyorum sosyal medyada.
Malesef ülkemizin gündemi jet hızında değiştiğinden bir süre sonra deprem bölgesindeki insanlar çok fazla yalnız kalacak. Sonrasında yapılacak bir yardım etkinliği de kalan insanlar için çok yararlı olacaktır. Dediğin gibi bir çoğumuz zaten hem seni ve diğer arkadaşları zaten takip ediyor ve yardımlarımızı yaptık. Umarım yapılan yardımlar hakettiği yerlere ulaşır.Ek olarak keşke canlı yayını yakalayabilseydim de bu günde bile hesap tutma peşinde olan densize chatden hakettikleri küfürleri yazabilseydim.
Tekrardan çok teşekkürler yüreği güzel insan. - - - Yayına 1:28:00'den sonra gelmiştim ama 1:43:00'de "-yayını açmamın sebebi sensin" diyince üstüme vazife oldu ve şimdi oturdum en baştan tekrar dinledim, ağzına sağlık. - - - Belki bir gün denk geliriz anlatırım, ama bundan 5 yıl öncesi öylesine zor geçirdiğim günlerde, senin oyun ya da muhabbet videolarınla kendimi iyi hissettiğim zamanlarım oldu, iyiki varsın dediğim sayılı insanlardansın. 34 Yaşındayım ve ahlaksızlığın-cahilliğin-denetimsizliğin giderek arttığı bu geçmiş yıllarda, 2006'da liseden mezun olduktan sonra üniv. hayatım ve sonrasında sürekli karakter gelişimim için kendimi geliştirmeye devam ettim, bunu yazmamın sebebi artık entelektüel bir yapıya sahip olunca, etrafımda da sorgulamadan yaşayan insanlar içinde nefes almak çok zor oldu, şükür evlilik öncesinde de eşim hep benimleydi, sonra akılcıl bir yaşama sahip olan sen ve senin gibileri de keşfedince, aslında her yerin karanlık olmadığını farkettim, sayımız az ama kimse bize "yoksunuz" diyemez, umarım aydınlar artar, yeni nesillerin yaratacağı bir ülkede, huzur içinde uyuyan bir halk gecenin bir vakti saat4.17'de bu dünyadan yine böyle göçüp gitmesin.
Abi bu günler tarihe geçti elbet bir şeyler değişecek, vatandaş olarak değişmesi için şuan yaptığımız gibi elimizden geleni yapacağız. Ama vefat edenler geri gelmeyecek bunun vebalini kim çekecek? Bilmiyorum. Umarım acılarımız son bulur. Sana ve benim de içinde bulunduğum kitlene teşekkür ederim gençler olarak farkındayız. Unutmayacağız.
sevgili cs öncelikle hepimize geçmiş olsun.devlet dışında herkesin nasıl organize olduğunu gördük.ben burada bu organize gruplardan birini dile getirmek istiyorum.her fırsatta aşağılanan,avam görülen,bunla holigan diye yaftalanan(kesinlikle seni ve biraderleri kast etmiyorum) taraftarların,tribün gruplarının depremden 3-5 saat içinde organize olup devletin her hangi bir kurumunun ulaşamadığı yerler ulaşmasını çok önemsiyorum. Her gün günde 10-15 saat fenerbahçe stadında yardım toplanmasına yardım ediyorum ve farklı farklı taraftar gruplarından insanların, taraftarlıkla hiç alakası olmayan kadının erkeğin çocuğun verdiği mücadelenin de unutulmamasını temenni ediyorum. tekrardan hepimize geçmiş olsun ve bunu bize yaşatanlar unutulmasın.
Abi bugün esenyurt kızılayına kan vermek icin gittim kapıyı caldik girdik iceri apartman gibi bir yer cıktık üst kata baktım kahveye benzer bi hali vardı geldiler pazartesi günü tır gelicekmis meydana cadır falan kurucaklarmıs o zaman gelin dediler. Bilmiyorum yani böyle daha organize daha güzel düzenli kan verme merkezleri falan olsa keske benim oturdugum semtte kızılay cadırı bile yok o kadar üzüldüm ki
Bilimsel ifadelerle, mantıkla kurduğun cümleler kafamızı açıyor.Fakat, deprem konusunda şimdiye kadar ülke olarak verdiğimiz sınavlardan çıkan ders herkes kendi ve ailesine yönelik deprem eylem planını oluşturmalı.
İki gün kolilemede çalıştım. Battaniye yorgan yastık ısıtıcı kısmında kendime güzel bir ekip kurdum. Bugün bantları ısırarak koparmaktan dudaklarım yanıyor ama oradaki insanları gördükçe gaza geliyorsun. Kışın ortasında 500 kilo kömür ve odun gönderenler. Çalışanlar aç kalmasın diye cantık gönderen bir abimiz vardı. 14 yaşında bir kardeşimde yanımdaydı artık saçlarına ak düşmüş bir abim de. Millet yine milleti kurtarıyor açıkçası. Artık o kadar kalabalıklaşıyoruz ki koordinasyon zor olacak diye kapıdan gönderilen çok insan oldu çünkü elinden bir şey geleceğine inanan herkes gelmiş. Benim kaybolan inancım çok değişti bu millete karşı. Kızılayda kan bağışı sırası da bekledim 65 yaşında dayı hemşirelerin veremezsin demesine rağmen yalvarıyordu lütfen kanımı bağışlayayım diye. Genç yaşta bu hissi yaşamak hem çok güzel hissetiriyor hem de devlete olan inancımı sarsıyor. Şu an hükümet ıslak çorap kokan ayağını öyle bir devletin içine sokmuş durumda ki yine tüm yük bize kaldı.
Bize koliler yere bırakılıyor dendiği için hem streçleyip hem de çöp poşetiyle sarıyorduk üstüne de koliliyorduk en son. Ufolar falan zarar görmesin insanlar ısınabilsin diye. Dün gece 12 saat çalışmanın ardından eve dönerken bir videoda kolilerin parçalanıp içindeki eşyaların insanlara fırlatılışını gördüm. Gözlerim doldu.
Abi ben 99 depreminde 2,5 yaşındaydım. Tüm ailemiz Adapazarı'nda olduğu için taksici komşumuz bizi 1 saat içinde yola atıp Sakarya' ya götürmüş. Abi ben gördüğüm neredeyse hiçbir şeyi hatırlamıyorum yola yıkılan minare ve kat kat yıkılan köprü dışında. Abi ben ne gördüğümü hatırlamasam da en ufak bir titreşimde kafayı yiyorum, en ufak sarsıntı olunca sadece donup çığlık atıyorum hala. Günlerdir uyumadım enkaz altından ses geldiği halde çıkarılamayan insanları gördükçe. Bu insanlar bu travmaları nasıl atlatacak bilmiyorum ama ülke olarak psikolojik anlamda da artık çok ciddi desteğe ihtiyaç var. Bu insanların yaralarını devletsiz nasıl saracağız inan bilmiyorum. Bu çaresizliği, terk edilmişliği ve umutsuzluğu unutursak zaten çoktan bitmişiz.
Çok güzel konuşmuşsun yine CS. Mühendis kimliğin ile söylediğin şeyler ve verdiğin dersler çok iyiydi. Tespitlerin, sabrın ve iyi niyetin çok hoş. Senin gibi bilgili ve iyi insanlar olduğu müddetçe içimdeki o umut kırıntısı hiçbir zaman yitip gitmeyecek.
Şarkıcılar youtuberler yetişti insanlara, es kaza o üç beş kişi de Survivor'a gitseydi kim koşacakdı göçük altındaki 50 saat elinde kuşla bekleyen çocuğa. Çocuk can dostunu bırakmamış ardında ama bize arkasını dönen çok olacak. Ne denir ki?
Ben Malatya'da yaşıyorum Elazığ depreminden sonraki artçılarda uyanıp izlerdim videolarını kafam dağılırdı. Yeniden görmek çok güzel. Az etkilenen çok şanslı kısımdayım. Aynı duyguları, fikirler paylaşmak çok güzel. Sevdiklerinizin kıymetini bilin . Tek isteğim kul hakkı yiyen insanların olmadığı,olamadığı ve olanın da çok ağır cezalandırıldığı yarınlar görmek. 🖖🏽
Yayın tekrarını izledikten sonra İzmir depremi sonrası ne olmuş diye hızlıca ve kabaca şöyle bir baktım. Yaklaşık bir hafta içerisinde tutuklamalar ve gözaltılar başlamış. Dava sonuçlarına biraz baktığımda ülkemdeki yargıya da güvenemediğimi anladım. Bir davada (Yağcıoğlu Apartmanı davası) müteahhit uzman raporunu göstererek kolonun yerinin değiştirildiğini, aynı alan içindeki ikinci blokta bir sorunun yaşanmadığını söylüyor. Avukat daha detaylı bir uzman raporu isteyip dava sonucunun önceden belli olduğunu söyleyip reddi hakim talebinde bulunuyor. Kolon değişiminden kimin sorumlu olduğundan hiç kimse bahsetmiyor. Başka bir haberde bodrum katın su aldığından bahsediliyor(inşaat mühendisi olmadığım için etkisinin ne derece olduğunu bilemiyorum). Evet öfkeliyim ama daha da kötüsü güvensizim. İlerleyen zamanlarda dava açılacak mı açılacak dava sonuçlarına ne kadar güvenebilirim bilmiyorum. Bu bilinmezlik ve inançsızlık bende her şeyi daha da kötü hale getiriyor.
Depremin yıl dönümünde izlenmesi gereken bir yayın. Hala aynı acıya aynı öfkeye aynı kırgınlığa sahibim; unutmuyorum, çocuklarıma da torunlarıma da aktaracağım.
Hocam ben bunların çoğunu anlatıyorum fiziksel çevremdeki insanlara ama anlamayan insanlar hâlâ var. En azından benim derdime tercüman olduğunu görerek "Bu adamı bu yüzden sevmişim!" dedirttin bana teşekkürler.
Abi milyonlarca lira yardım toplarız,yediğimizden eksiltir o insanlara yardım ederiz,evimizi açarız böyle günlerde birlik beraberlik içinde olmayı becerebilen bir toplumuz fakat bu felaketler olmasın diye sesimizi çıkarmamız lazım,depreme dayanıklı evlerde oturmak her maddi koşulda yaşayan insanın hakkıdır,acil toplanma alanındaki avm'nin yıkılması lazım,hepimize geçmiş olsun ama bu sefer sadece geçmiş olmasın sorumlular cezasını çeksin
Aynen öyle, artık üzgün değil kızgınım, çok kızgın. İçimde taşıp duranları dile getirdin ve 'oh ulan!' dememi sağladın abi. Konuştuğun için teşekkürler.
Kişisellik konusunda o kadar haklısınız ki. Perşembe ve cuma günleri Urfa'daydım, deprem anında Mardin'deydim. Geziyi planlarken tam tersi yapsak mı diye düşünüp bilet fiyatlarından dolayı bu şekilde planladık. Kendimin tesadüf eseri kurtulduğuna mı sevineyim, iki gün önce sohbet ettiğim insanlar öldü mü kaldı mı bilmediğime mi yanayım napayım bilemiyorum günlerdir. Bir yandan Gölcüklüyüm, o insanların yaşadıklarını az buçuk tahmin edebiliyorum, bir yandan bölgenin soğuğuna kat kat giyinmiş halimle dayanamamışken insanlar günlerdir sokakta napıyor diye deliriyorum. Çok korkunç hisler. Kolon mevzusu o kadar büyük fobim ki, ne zaman apartmanda inşaat, tadilat olsa hem belediyeye haber veriyorum hem gidip kendim bakıyorum.
Hükümetin kriz yönetiminin nasıl olduğunu gördük yada tam göremedik. Bu olayın milletimiz için bir dönüm noktası oluşturduğuna inanmak istiyorum, umarım toplumsal hafızamıza kazınr. Can Abi senin gibi influensrlar aslında canlı yayında ayda bir kez bağış falan toplasa kolay kolay unutulmaz
Adana'dayım. Kendini kurtarıp diğerlerine koşabilecek şanşlılardanım. Birilerine katkı sağlama umuduyla yazıyorum. Var olun düşünceleriniz için. Eğer imkanınız, alternatifiniz varsa şu an malzeme değil para gönderin burada güvendiğiniz bi organizasyona. Yolda kaybedilen süre çok değerli. Ama bu bi iki hafta geçince başlayacak asıl mesele. Burada bi ilçe tamamen düz oldu. Maraş, Hatay daha kötü durumlarda. Bu insanların yıl boyu desteğe ihtiyacı olacak. Çok yetim çocuk kaldı. Çok yalnız insan var. Buradaki korkunçluğun boyutu çok büyük. Bize koymaz gibi geliyor ama anasini babasini poşetle gömen insanlar kefen için yalvarıyor. 10, 20, terlik, patik ne varsa, neye gücünüz yetiyorsa taşın altına elinizi koyun. Bizim bizden başka kimsemiz yokmuş, bir kez daha onu anladık.
Günlerdir Twitter'dan takip ediyorum. İnsanlar gemi dolduruyor gönderiyorlar. Tır lazım oluyor başkası gönderiyor. Forklift lazım oluyor başkası gönderiyor. İnsan gücü lazım deniyor yakındakiler koşarak gidiyorlar. İnsanlar inanılmaz işler yapıyorlar ve bazıları da Twitter'ı kapatmaya çalışıyor. HÜKÜMETE RAĞMEN BUNU YAPABİLİYOR İNSANLAR. Diğer tarafta da AFAD var işte...
2:18:02 memurum 11k alıyorum 5500 ev kredisi ödüyorum. Sadece enflasyona güvenerek ev aldım. "Umarım 2025 e kadar maaşımın 1/5 i kadarını krediye veririm" diyerek aldım. Yanımdaki memur arkadaş ta 2017 den beri 1800 TL ev kredisi ödüyor. O da benimle aynı maaşı alıyor.
!!! Ekiplere sizin işiniz bitti bize verin diyenlerin sağlık ekipleri olduğu söylendi. İş bölümü dolayısı ile yapılıyor bu, bunu ilk duyuran muhabir bey sonra öğrenip düzeltti canlı yayında ama bu haber dolaşmaya devam etti. Çok büyük fedakarlıkla emek veriyor bu insanlar, o yüzden azıcık bile hakları yenmesin istiyorum.
Can'ın survivor's guilt durumu bende de var. Diyebilirim ki hiçbir yere hiçbir şey yazasım gelmiyor çünkü sanki ne yazarsam yazayım böyle show yapıyormuşum, çok gereksiz bir şey yapıyormuşum, çok ayıp/saçma bir şey yapıyormuşum gibime geliyor. İçimde dağlar birikti yazmak istediğim ama sanki yazarsam iğrenç bir şey yapmış olucam. Ben sadece unutmicam ve sanırım malum partiye oy verenlerle bütün muhabbetimi kesicem. Dayanamıyorum artık.
bu arada yurt dışında yapılan anketlerin bazı anketlere denk geldim araştırabilirsiniz ingiltere ve amerika da yapılan x,y ve z jenerasyonlarında önceki jenerasyonlarda olduğu gibi yaş ilerledikçe görülen muhafazakarlaşma eğilimi açıkçası görünmüyor liberal bir çizgide devam ediyorlar hepimiz 30 lu yaşlardayız abi ben henüz liberal taraftan sağa kayan görmedim başta sağda değilse o yüzden türkiye biraz daha geriden gelir ama bence türkiye bile biraz daha liberal bir çizgiye gelecek diye düşünüyorum ne oranda olur bilmiyorum tabii
Umuyorum bu insanlar bu sefer bunlari unutmuyacak iyisiyle kotusuyle. Sevmedigimiz begenmedigimiz yayincilar youtuberlar ellerini tasin altina koyup inanilmaz isler basardilar bunlari unutmuyacagiz. Devlet buyuklerinin yaptigi rezalet aciklamalari, umursamazligi, aymazliklarini, gec verilen tepkileri, yalan yanlis haber yapan tv kanallarini, dalga gecen gencleri, yagmacilari unutmuyacagiz. Evde oturmaktan, kargo yuklemesi yapmaktan, bagis yapmaktan baska elimizden cok bir sey yok geriye sadece bu yapilan seyleri unutmamak bizim buyuklerimiz bunlari unuttu hesabini sormadi basimiza bunlar geldi bizim unutmamamiz lazim+ olarak Atamizin su 2 lafini yazmak istiyorum; umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. ben hiçbir zaman umudumu kaybetmedim. Milletin İstiklalini Yine Milletin Azim ve Kararı Kurtaracaktır
Tam da Crack'li Windows örneği hakkaten. Crack'li Windows'a crack'li oyun yükleyip çıkan virüs uyarısına aldırmadan ileri ileri ileri tıklanmış. Yazık!
Bir binanın yapılmasında doğrudan veya dolaylı emeği geçen herkes olanların ve olacakların sorumlusu. Buna bir taraftan siyasiler öte yandan meslek grupları dahil. Öyle ki hepsinden öte eğitim sistemini bu hale sokanlar bence asıl sorumlu. Ama onlara asıl sorumlu dediğimde bu sefer aklım "Üniversite okumayanı insan yerine koymayan, okuyup da mühendislik/tıp okumayanı insan yerne koymayan, mühendislik/tıp okuyup da x üniversitesinde okumayanı insan yerne koymayan topluma ne diyeceksin" dediğinde yana yana cevap arıyorum. Cevabı bulamadım.Bölüm fetişinin kol gezdiği ülkede bence başka sorun aramaya gerek yok. Şöyle bir oturup her şeyi sıfırlamak gerekiyor. Ben gelişmişlikte Batı'yı örnek almamızı söyleyen onlarca Ortadoğu enteli ile hem birebir karşılaştım hem sanal ortamda gördüm. Bilim bir ağaç ve birçok dalı var. Ve bu ağacın amacı fabrika gibi mal üretmek değil. Bu sebeple üniversite enflasyonunun olması her anlamda kalteyi düşürmekte. Bu ağacın bir dalı ötekinden değerli değil. Gel gör ki üniversiteye bilim dışında her anlamın yüklendiği ülkemde millet "Parası iyi ona gidem.", " Puanı düşük bunu napacaksın." "Sözel mi? Malsın yani!" diye bölüm seçtiği için bunu CS dahil ülke sınırları içinde kimsenin anlayacağını sanmıyorum. Neticede en aydınımızın Ortadoğu kafasından hallice olduğu ortamda bölüm fetişi ve nicelik sapkınlığından öncelikle kurtulmamız gerek. Not: Bu yorumda friendly fire açık kaldıysa kusura bakmayın. 2 haftanın birikmişliği var.
Abi düşünmekten ve korkmaktan uyuyamaz, gözümüzü kırpamaz hale geldik. Her an yaşadığımız ev başımıza yıkılacakmış gibi ya. Dün imamı bile çıkıp kader diyemezsiniz buna derken hala kader diyene öfkeliyim. Hala buna kader diyenin de sorumlular kadar suçlu olduğunu düşünüyorum. Öyle nefret doldum ki. Bir tanıdığımdan utanmadan Allah'ın işi dediğini duydum ya. Sen tedbirini al da tamam o zaman Allah'ın işi de. Nasıl bu kadar dümdüz bakabiliyorlar? 2023 senesinde enkaz altında ezilip ölenler, enkazın içinde donarak ölenler oldu ya. Artık aklım almıyor. Ben hiç bu kadar çaresiz ve kimsesiz hissetmemiştim.
Cs sadece bir fikirdir, benim elimden gelen bu fikri birilerinin değerlendirebilmesini sağlayabilmek olabilir ancak. Duyduğuma göre yaklaşık 3 milyar dolar maddi zaiyat varmış. 10 milyon kurban kesiliyor olsa, her pay 3k tl olsa 2 milyar dolar para yapıyor. Diyeceğim o ki, diyaneti siyasete alet etmek şaşılacak bir şey değil zaten. Yarın Cb çıksa, arkasına Ali Erbaşı da alsa ve dese ki; Sevgili müslüman kardeşlerim, zor kararlar zor zamanlarda alınır. İmamlarımız ve kanaat önderlerimiz ile istişare ettik, sadece bu seneye özel olarak kurban ibadeti yerine depremzedelere bağış yapmanın uygun olunacağına kanaat getirdik. Kurban ibadeti farz değil, sünnet değil vaciptir. Temel amacı paylaşmaktır, dayanışmadır. Elbette bu uygulama daha önce görülmemiştir ancak böyle bir afette görülmemiştir. Peygamberin sünnetine göre çoğunluğu kararına uymak uygun olandır. Yinede bu yaptığımız yanlış ise Allahın affınıza sığınırız, niyetimizi bilendir görendir dese. Ak parti seçmeni başta olmak üzere inanılmaz bir dayanışma yaratılabilir. Eğer aklına yatar ise iletebilir misin uygun gördüğün birilerine. Bu mesajı okuyup makul bulanlar olur ise beğenip öne çıkarılmasını sağlayabilir mi. Fikir jimlastiğidir dostlar saygılarınızı umarım.
Год назад
ateist olarak söylüyorum çok kötü fikir. kurban kesebilen kişiye farz zaten. ha belki zekat olarak insanları buraya yönlendirebilir.
Yorumun için teşekkür dostum, bende inançlı birisi değilim. Birçok müslüman arkadaşım çok olumlu karşıladı amacım fikrin kıymetini anlamak. Kötü ise kötüdür.
Ne yazık ki binanin tasiyici kolonlarini dukkan, galeri vs. yapabilmek adina kesiyorlar. Meslegimizin en buyuk sorunlarindan biri de ne yazik ki yaptigimiz projelerin ne uygulanirken dogru duzgun denetleniyor olması ne de daha sonrasinda. Iskan alindiktan sonra bu binalara müdahele ediyorlar.
@@csnaber yönetmeliklerimiz oluşabilecek depremlere karşı güvenli bölgeler oluşturuyor zaten lakin projelendirme esaslarinda buna uymak gerekir. Yapım aşamasında ve denetleme esnasinda bunun farkedilmesi gerek.Ama ne yazık ki aklınıza gelen kücük,büyük belediyelerin ve kuruluslarin tek derdi kazandıkları para. Biz bazen yönetmelik kosulu bile olmayan şeyler yüzünden (memur kaprisleri) projelerimizi geciremiyoruz aylarca. Bunlar her turlu projelerini gecirip birde üstune iskan aliyorlar 🤦🏽♀️ Bizim ülkede inşaat sektörü tamamen para üzerine dönüyor CS. Yüzüne dahi bakmayacağın, beş para etmez adamlar müteahhit adı altında siteler, binalar yapıyorlar ve bunları satıyorlar. Yapı denetimler ağam paşam çekiyorlar. Belediyelerde ellerini ovuşturuyorlar 🤦🏽♀️
çok normal malimüşavirler filan da kiraya veriyor diplomayı galiba hemen hemen her meslek grubu yapıyor millet kira gibi düşünüyor dizimize kadar boka batmış durumdayız anlayacağınız
ölenlere Allah rahmet eylesin millietimizin başı sağ olsun. İnsanlar niye tutuklansın can kim tutuklandı yakın zamanda etrafında ne yaptıda tutuklandı örnek verirmisin ? Oğuzhanın niyetinden şüphem yok ama sayesinde geç başlayan arama kurtarma faliyetleri durduruldu, bir sürü vebale girdi vicdanı muhakemesini kendine bırakıyorum. Elinin hamuru ile girmiyeceksin demekki bazı şeylere. Özgürsün diye her şeye tuz alıp koşmak zorunda degil kimse. İBB de imamoğlu öncesinde güvenilir degil ama şuan güvenilir mi oldu ? açın bakın imamınogluna neleri var bilmiyorsunuz cahilligiiz yandaşlıgınızdan. Yapmayın ALLAH aşkına, devlet bir sürü youtuber da dahil olmak üzere STK lara izin vererek AHBAP da dahil toplumsal dayanışmanın önü açılıyor sonra da ahbap var kimse yok deniliyor o zaman hata yapıyor devlet önü kesilsin böyle oluşumların direk kapatırım ben, ne kadar faydaları var o kadar zararları. Devletin bütünlüğü sorgulanıyor ise ve zarar veriyor ise kapatırım ben. Bir sürü askeri helikopterler havalandı deprem bölgelirinde bizzati tanıklık ettik askeri personel çalıştı. Bu afet 10 ilde oldu herbiri yunanistan devleti kadar , 10 ayrı il yollar göçmüş gitmiş. Keşke anında müdahale yapılabiseydi keşke. Bu depremden önce bir sürü doğal afed oldu, van depremi oldu şuan hepsi devletin verdigi evlerde oturuyor yaralar sarıldı bir şekilde magduriyetler giderildi. Sel afedleri oldu devlet yaraları sardı magduriyetleri giderdi . Sanki devlet kendi vatandaşını öldürmek için deprem yapmış millet triplerde. El vicdan sevmek zorunda degil kimse ama algı yapmasın. 99 da kimsenin yarası sarılmadi herkes kendi başınaydı. Adam çıkmış devlet yardım yapmıyor içicek su yok diyor arkasında Tırda su dagıtılıyor. Umit özdag provakatörü , milli güvenlik sorunudur kendisi sadece Akp liler cıkarılıyor diyor enkazdan, cüneytle program yapıyor suriyeli diye dövdürdüğü adam Türk cıkıyor sonrasında ne özür dileyecegim diyor. Riyakar yalancı sahtekar adamın teki. O tutuklanmıyor da millet tutuklanıcak. Bide lütfen arkadaşlar tutuklanmayın diyorsunuz ... Devlet her zaman vardır var da olucaktır. Eleştirmek ayrı bişey, Yok tutuklanmayın yok bilmem ne hanginiz tutuklandınız da boyle sacma sapan algı yaparcasına konuşuyorsunuz. Bir kere Tutuklansanız veya bundan cidden korksanız böyle konuşabilirmisiniz böyle platformlarda ? işiniz gücünüz goy goy . Ya haluk levent kendi agzıyla afadla koordine çalışıyoruz demedi mi ? yapmayın ayıp. Biraz akıl ve dayanışma birlik olma , bu gunler gelip geçicek ama ekilen tohumlar kalıcıdır. Kimse içine nefret tohumu ekmesin veya buna izin vermesin.
![Deprem Konuşmak ve Öfkeyi Unutmamak [canlı yayın tekrarı]](/img/logo.svg){kind=logo}
