dersleriniz çok güzel bir edebiyat öğrencisiyim bu çeşit kültürel tahliller insanla ilgili derin ve karmaşık gerçekler maalesef bulunduğum kurumda anlatılmıyor hatta haberlerinin olduğundan bile emin değilim edebiyatı sadece ezberle belli dönemlerle ve tasniflerle hiçbir derinliği olmadan ezbere kalıplaşmış anlatılarla öğrenmekten usanmıştım hatta edebiyattan soğumuştum büsbütün dersleriniz edebiyatta ve kültürde ne çeşit zenginlikler olduğunu bana çok güzel gösterdi çok teşekkürler
Eros ve Thanatos: İnsanlığı Şekillendiren İkili Güçlerin Analizi Eros ve Thanatos kavramlarını derinlemesine inceleyen bu söyleşi, insan doğasının özünü ve onun yaşam, aşk, ölüm ve yıkımla olan karmaşık ilişkisini derinlemesine araştırıyor. Konuşma, felsefi ve mitolojik boyutlarda gezinerek bu ikili gücün kültürü, toplumu ve bireysel davranışı nasıl etkilediğine dair ilgi çekici bir analiz sunuyor. Eros: Yaşam Gücü Geleneksel olarak aşk ve cinsellikle ilişkilendirilen Eros, salt bedensel arzuların ötesine geçerek insanlığın içindeki yaratıcı ve yaşamı onaylayan güçleri somutlaştırır. Sadece romantik ve cinsel aşkı değil, aynı zamanda bir annenin çocuğuna duyduğu sınırsız sevgiyi ve insanlığı birbirine bağlayan bağları da temsil eder. Eros yaşamı ileriye götüren, üremeyi, yaratıcılığı ve yaşamın devamlılığını teşvik eden dürtüdür. Bununla birlikte, Eros bastırıldığında veya reddedildiğinde, yaşamın canlılığının azalmasına ve varoluşun temel sevinçlerinden ve zevklerinden kopmaya yol açabilir. Thanatos: Ölüm İçgüdüsü Eros ile keskin bir karşıtlık oluşturan Thanatos, ölüm içgüdüsüdür. Kökleri Freudyen psikanalize dayanan bu kavram, ölüme, kendini yok etmeye ve inorganik bir duruma geri dönmeye yönelik içsel bir güdüye işaret eder. Thanatos, saldırganlık, şiddet ve unutulmaya doğru giden davranışlar yoluyla yaşamın altını oyan davranışlarda kendini gösterir. Söylem, modern uygarlığın paradoksunu vurgular: toplum ilerledikçe, görünüşe göre Eros'tan uzaklaşıp Thanatos'a yaklaşır; teknolojik ilerleme insanlığın yıkıcı eğilimlerini hafifletmek yerine çoğu zaman daha da şiddetlendirir. Eros ve Thanatos'un Dengesi ve Dengesizliği Eros ve Thanatos arasındaki etkileşim, insanlık durumunu tanımlayan hassas bir dengedir. Eros'un gelişmesine izin verildiğinde, yaşama, yaratıcılığa ve üyeleri arasındaki bağlantılara değer veren bir topluma yol açar. Ancak, Thanatos Eros'u gölgede bıraktığında, nihilizm, yıkım ve yaşamın içsel değerinin inkâr edildiği bir kültür ortaya çıkar. Söylem, teknoloji ve rasyonaliteye vurgu yapan modern toplumun Eros'u nasıl ihmal ettiğini, bunun da yabancılaşmaya, ölüm ve yıkıma duyulan hayranlığın artmasına yol açtığını incelemektedir. Kültürel Çıkarımlar ve Yansımalar Eros'un logos merkezli (rasyonel, düzenli) bir dünya görüşü lehine bastırılmasının toplum üzerinde derin etkileri vardır. Yaşamın zenginliğinin teknoloji ve verimliliğin soğukluğu tarafından gölgelendiği mekanik ve kopuk bir varoluşa yol açabilir. Bu değişimin kültür, sanat ve kişiler arası ilişkiler üzerinde somut etkileri vardır ve genellikle izolasyon duygusuna ve gerçek insani bağların eksikliğine yol açar. Bir Uzlaşmaya Doğru Söylem, Eros ve Thanatos güçlerini tanımanın ve uzlaştırmanın dengeli ve tatmin edici bir varoluşa ulaşmak için gerekli olduğunu öne sürmektedir. Bireyler ve toplumlar Eros'u kucaklayarak yaratıcılığı, sevgiyi ve bağlanabilirliği kutlayan, yaşamı onaylayan bir kültür geliştirebilirler. Buna karşılık, Thanatos'u kabul etmek, onun yıkıcı dürtülerine boyun eğmeden yaşamın sınırlarını ve ölümün kaçınılmazlığını sağlıklı bir şekilde kabul etmeyi sağlar. Sonuç olarak, Eros ve Thanatos'un keşfi, insan doğasının karmaşıklıklarına ve bu temel dürtülerden ortaya çıkan toplumsal yapılara dair derin bir içgörü sağlamaktadır. İnsanlık bu güçleri anlayıp dengeleyerek, hem yaşamın sevinçlerini hem de ölümün ciddiyetini onurlandıran daha uyumlu ve canlı bir varoluşu arzulayabilir. teşekkürler :)
❤ Canım hocam ❤ Bu söylesinizi Facebook ta duyurdunuz gidemeyeceğim için üzülmüştüm.Burada paylaşmanıza çok sevindim. Fahri öğrenciniz olmaktan bahtiyarım.😊
Bir soru sormak istiyorum. Diyelim ki benim elimde dünyadaki tüm insanları yok edecek bir güç var ve dünyanın insan türü yüzünden acı çektiğini düşünüyorum. O gücü kullanıp insanları (kendim de dahil) yok edersem, kendimi bile feda ettiğim için erotik bir insan mı olurum yoksa tanrıcılık oynadığım için logosantrik bir insan mı olurum?
İnsanları tümden yok etme eylemi, logosantrik bir yaklaşım olarak değerlendirilebilir. Kendini feda etme eylemi, ilk bakışta Eros'un özgeciliğini ve yaşamı onaylama arzusunu yansıtıyor gibi görünse de, bu bağlamda insanlığı yok etme kararı daha çok Thanatos'un ölüm içgüdüsünü ve yok etme arzusunu yansıtır ve dolayısıyla daha çok Thanatos'a ve logosantrik bir düşünce yapısına işaret eder. Çünkü bu, bireysel bir 'inanç' veya 'ideoloji'ye dayanarak tüm insanlığın kaderini belirleme girişimidir ve yüksek derecede rasyonel bir karar verme sürecini yansıtır.
ne olurum o zaman hocam? Aydınlatın beni lütfen. Hep aklıma takılır durur bu konu. Yok mu bunun bir cevabı yoksa? (Yüce RU-vid sağ olsun normal hayatta karşılaşmayacağım siz gibi değerli hocalarıma soru sorma imkanı veriyor bana 🙏)
@@CultureClubTV teşekkür ederim hem size hem de @kennroxx ‘a. 🙏🙏 Hiçbir zaman o dengeyi kuramayacağımızı tahmin ettiğimden ben pesimist hayatıma geri döneyim:)
