Sahten olan hep cocuklara olur ve kimler bu üzüntülerine sebep olduysa hem bu dünyada hemde öte dünyada hak etiği cezaları alırlar İNŞALLAH İNŞALLAH İNŞALLAH ve bu üzüntü durumda haksızlığın karşısında susanlarda dilsiz şeytanlardır öte dünyada hesap verecekler susanlar İNŞALLAH İNŞALLAH İNŞALLAH
@@deryaoner6225 cok merak.ediyorum hic mi hic cocuklari yada kardesleri.yok mu o aglayan iki yetimin cigliklari kulagimi parcaladi acaba vicdanlari varsa parcaladimi bakalim obur dunyada nasil hesap verecekler yazik
@@sevilsenavci5662 öyle insanlarda vicdan merhamet yok olsaydı o adam suanda toprakta iki tane kızıda babasız bırakmazlardı şeytan ruhlu yaratıklar bunu yapanlar ve sebep olanlar ama hem bu dünyada hemde öte dünyada hak etiği cezaları alırlar İNŞALLAH İNŞALLAH İNŞALLAH ALLAH öyle insanların kalplerine göre versin İNŞALLAH İNŞALLAH İNŞALLAH
@@deryaoner6225 inan bildigim oyle seyler var maalesef soylememiyoruz tanimam etmem ama kardesi gözünden cikarmak istedi peki o iki cocugun insallah bu dunyada degil obur tarafta iki yakasina yapissin
Şehit mi? neden vuranlar yahudimiymiş bu adam Allah yolunda savaştamı ölmüş kendi yoldaşları katletmiş herşey ortada işte ülküçü ayağı döt ayağı diye bir söz var al işte ıspatı
Çocukları babasız bırakan piyonlar Sinan Ateş cinayetini neden işledi? Bence cevap için geçmişe gidelim... okuyun.. anlayacaksınız. Tarih: 8 Şubat 1969. Yer: Adana O gün şehir merkezi çok hareketliydi. Mavi gömlek giyen dokuz genç, motosikletlerle kentte tur atıyordu. Dokuz motosiklet; Alparslan Türkeş’in doktrini "dokuz ışık"ı temsil ediyordu. Askeri bir disiplin altında yürüyenlerin istikameti; milliyetçi hareketin en büyük tarihsel dönüşümünün yaşanacağı kurultay salonuydu. Şehir merkezinden gelenleri kongre salonunda bir o kadar daha kişi karşıladı. Bu grup Türkeş’e mesafeliydi; liderleri ırkçı-Turancı Nihal Atsız idi. "Tanrı Türk’ü Korusun" pankartı altında toplanmışlardı. Orta Asya nostaljisini canlandırmak isteyen bu gençler arasında paganist simgeler modaydı. Bu nedenle hemen hepsi kalpak giyiyordu. Sarkık bıyıklıydılar. Yakalarında Bozkurt rozetleri vardı. Esir Türklerin kurtarılıp, yeniden inşa edilecek "Büyük Türkiye"ye inanıyorlardı. Turancıydılar. "Adsız"dılar; Göktürkler’de henüz kamusal bir görevi yerine getirmemiş gençler özel isim taşıyamazlardı. Kendilerini kanıtlayana kadar bu gençlere "adsız" denirdi. Aşırı milliyetçi Nihal Atsız, bu nedenle kendine "Atsız" soyadını seçmişti. Karşılıklı sloganlar altında kongre başladı. 27 Mayıs 1960 askeri müdahalesine katılan dokuz subay, 22 Şubat 1964 tarihinde Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi’ne katıldı. Liderleri Alparslan Türkeş’ti. Bu ekip kısa bir süre sonra partiyi ele geçirdi. Alparslan Türkeş, partinin genel başkanı oldu. İhtilalci subayların parti yönetimine gelmesiyle CKMP’de büyük dönüşümler yaşandı. Örneğin, partinin o tarihe kadar ülke yarısında teşkilatı varken, bu sayı hemen 61 il ve 435 ilçeye yayıldı. Türkiye ilk kez, partili gençlerin kendilerine verdikleri isimle, "komando yürüyüşü"yle tanıştı. Genel Başkan Türkeş’e, "Başbuğ" deniliyordu. CKMP, Türkçü bir partiydi. Bu siyasal çizgi geniş kitlelerle buluşamıyor; oy alamıyordu. Türkeş ve arkadaşları, "ayakları yere basmayan romantik Türkçü" parti çizgisini değiştirmeye karar verdi. Türkeş ve subay arkadaşları her ne kadar cumhuriyetçi, laik ve Türkçü olsalar da, oy alabilmek için İslam motiflerinden yararlanmaya karar verdiler! Siyaset dünyasında İslam’ın ne kadar önemli olduğunu sosyolojik olarak kavradılar. Bu değişim/dönüşüm sadece parti programıyla sınırlı olmayacaktı; hareketin simgeleri/sembolleri bile değiştirilecekti. İşte Adana kongresi bu amaçla toplanmıştı. Adana’da toplanılmıştı; çünkü biliyorlardı ki Ankara, İstanbul gibi kentlerde parti çizgisinin değişmesine karşı çıkan güçlü bir "Türkçü" grup vardı. Ve iki gün süren Adana kongresinde büyük tartışmalar, kavgalar ve ayrışmalar yaşandı... Kongre iki gün boyunca hayli hareketli geçti. Kongre Başkanı Orhan Kaleli bile divandan istifa etmek zorunda kaldı. Türkçülerin simgesi "Tanrıdağı"nın yanına, İslamiyet’in simgesi "Hiradağı" eklenip yeni bir slogan üretilmişti: "Tanrıdağı kadar Türk, Hiradağı kadar Müslüman." Zamanla, "Tanrı Türk’ü Korusun" pankartının yerini de "Kanımız Aksa da Zafer İslam’ın" alacaktı! Benzeri İslami simgeler, Türkçü gruptan "Türkler Araplaştırılmak isteniyor" şeklinde tepki aldı. Nihal Atsız ekibi, kongrede direkt Türkeş’i hedef aldı. Aslında Nihal Atsız ile Türkeş’in dava arkadaşlığı çok eski yıllara dayanıyordu. Türkeş daha Kuleli Askeri Lisesi’nde öğrenci iken Nihal Atsız ile tanışmıştı. Onu öğretmeni bilmişti! 1944 Türkçüler Davası’nda birlikte yargılanıp hüküm giymişlerdi. Şimdi ise karşı gruptaydılar. Nihal Atsız ekibi, kongrede hep benzer sözleri söylediler Türkeş’e: "Sen git güvendiğin Araplara biat et!" "Oy toplamak için Arap develere bin!" Sonuçta, Nihal Atsız grubu, kongreyi kaybetti. Türkçüler ellerindeki parti kimliklerini kürsüye doğru fırlatarak salondan ayrıldılar. Nihal Atsız, gazetecilere şu açıklamayı yaptı: "MHP’de Allah, Tanrı’yı kovdu!" Türkçülük, Osmanlı Devleti’nin son döneminde doğmuş; Cumhuriyet ile birlikte dirilmiş; 1969 kongresinde öldürülmüştü! ÜÇ HİLAL Türkçü grubun kongreyi terk etmesinin ardından Türkeş ve arkadaşları önergeleri tek tek kabul ettiler. Parti adından başlayarak hareketin her şeyini değiştirdiler: Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP) adı, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) oldu. "Bozkurt" sembolü/amblemi, yerini "Üç Hilal"e bıraktı. "Bozkurtlar", "Ülkücüler"e dönüştürüldü! "Türkçü" yerine "milliyetçi" sıfatı tercih edildi. "Türkçüler Derneği" lağvedildi; "Milliyetçiler Derneği" kuruldu. Sadece "Başbuğ"a dokunulmamıştı. 27 Mayıs’ın "kudretli albayı" Türkeş, kısa bir süre sonra Kábe’ye gidip hacı oldu. MHP artık kendine yeni bir yol çizmişti. Ve bu yolda "Şamanist" saydığı "Bozkurtlara" ihtiyacı yoktu. Çünkü: Bozkurtlar, Şamanist gelenekleri canlı tutmak, unutturmamak istiyordu. O kadar Türkçüydüler ki, Sakarya, Adapazarı’na gidip Orta Asya’dan getirilen kımızı içiyorlardı. Niyazi Adıgüzel, Nihat Çetinkaya gibi isimler İstanbul Şamanistler Derneği’ni kurmuştu! Alparslan Türkeş, sadece Türkçülerle yollarını ayırmadı. O artık utangaç bir Kemalist idi. Parti binalarından Atatürk resimleri indiriliyordu artık.
Sözün bittiği yerdeyiz.rahmetlinin o çocukları baba diye ağlamarı yüreğimi parçaladı.kimse kimseyi benimsemek zorunda değil.ama kimse kimseyi katletmek hakına sahip değildir.yazık oldu.nur içinde yatsın inşallah amin.
KENDİSİNİ TANIMAZDIM AMA CENAZEDE BABA-BABA DİYE BAĞIRAN O MİNİK KIZ ÇOCUĞUNUN SESİ TÜYLERİMİ ÜRPERTTİ...YAVRUM, KÜÇÜCÜK YAŞINDA BU TRAVMAYI YAŞADIN...ALLAH GÜÇ VERSİN SANA....SONRA BU OLAYLA İLGİLİ YAYIN KURULUŞLARINI TAKİP ETMEYE BAŞLADIM...SİNAN ATEŞ GENÇ, DÜRÜST, DAVASINA GÖNÜLDEN BAĞLI VE GELECEĞİ PARLAK BİR SİYASETÇİYMİŞ...MAFYALAŞAN O GRUBUN KURBANI OLMASI ÜZÜCÜ...ATATÜRKÇÜ BİR VATAN EVLADI YOK EDİLDİ...BİRİLERİNİN YOLUNDAN ÇEKİLDİ....CAN ALANLARIN CANI GİTSİN NE DİYEYİM....ALLAH RAHMET EYLESİN....
Vallahi vicdan.olsa bu insanin canini kiymazdi nasil bir toplum olduk nasil kalpsiz vicdansiz allah korkusu olsa o cocuklarin gozu yasli biraktilar ya onlara iki misli can verirken inleye versin
Ayni çalismakarini fetoyla kemalin deniz abiye yaptigi kumpas kaset olaylarinin aydinlatilmasindada gormek istioruz fetonun spikerinin chpye neden ve hangi amaçla geldigi neyin karşiliginda ibb ye getirildiginin açiklanmasini araşdirilmasini istioruz
Mhp li degilim ama adamın çoluk çocuğu öksüz kaldi gencligi gitti... Allah rahmet etsin.. Zaten artik memleket de sag sol degil gecim davasi var Allah yardimcimiz olsun
Şehrin en karanlık yerinde duruyorum Haydi vur beni Hiç umudum kalmadı Tutunacak bir dalım Başımı yere eğme benim Mazlum yerine koyma Allı pullu düşlerim vardı oysa Bir hayat böylesine tersine dönmez Bir yiğit böyle harcanmaz Dağlara taşlara bağırasım geliyor İçim yanıyor içim Bildiğin gibi değil Bu bir hikayenin bitişi midir Bu kanlı bir veda mıdır Bu son savaşçının yediği kurşun Bu son kalenin de düşüşü müdür Dalgaların çekiliş Bayrakların yıkılışı Bu şarkıların susuşu mudur Ömrüm kanıyor ömrüm Bildiğin gibi değil SİNAN ATEŞ REİSİM... MEKANI CENNET OLSUN İNŞALLAH...
@@hasankaracan1882 Sinan Ateş'i öldürenin Süleyman Soylu ile Devlet Bahçeli'nin olduğu belli. Muhsin Yazıcıoğlu'nu öldüren ise Tayyip Erdoğan ile işbirlikçisi Fethullah Gülen'dir. AKP-MHP Mafya Partisi hâline geldi.
@@bozoqturkmni8137 Sol görüşlü olmak kominist olmak değildir alakası yok,sol görüş medeniyeti sosyal devleti herkesi eşit gören hukuka adalete dayalı sistemi benimser.
Rahmetli Ozan Arif 2019 da vefat ettiği zaman da bırakın taziye ve başsağlığı mesajı yayınlamayı cenazenin defin günü Osmaniye de Mustafa Yıldızdoğan a konser verdirmişler di
Mhp ye bel baglamiś vatana hizmet verecek genclerin iyi düśünmesi lazim. Ayni śey baślarina gelse, sinan ateś’in durumuna bakarak kendilerini görsünler. Geride biraktiklari çocuklar anne baba eś olan onlara olacak. Mhp sahip çikmayacak gibi.
@@alikata7013 Yanlış bakıyorsun, Ocak görevlileri genel merkezden talimat gelmeden bir adım atamazlar, o ocağa giren kendi fikrini dışarda bırakır. Kesin biat vardır.
@@kudretbayndr9440 Lider teşkilat doktrin üçlüsü var, lider yani Bahçeli neyi uygun görürse herkes onu uygulamakla yükümlüdür, uygulamayan kendi kafasına göre karar almaya kalkan fitneci olarak görülür ve hareketten uzaklaştırılır.
@Toroman Sevmek Zorundami Ne aLaaka Ne Boş Yapiyorsunuz Bu üLkeyi Sağcısıda Sever soLcusuda Şuan MHP'nin Bi Önemi kaLdı Mı Ki İnsanlar Sevsin Gitti Akpye Sırnaştı Ne LafLar söyLemesine Rağmen
@Toroman Yakın zamana kadar MHP'ye oy verir, sempati duyardım. MHP'nin vatanseverlikle, milliyetçilikle uzaktan bile bir ilgisi olmadığını anladım. Akıl ve vicdan sahibi tüm tanıdıklarım MHP'den kaçtı. MHP şu an Cumhuriyet, medeniyet ve Türklük düşmanlarının stepnesi durumunda. Mecliste halk yararına, çalışanlar yararına, insan hakları, temel hak ve özgürlükler adına faydalı hangi girişim varsa onları engellemek için AKP ile birlikte var gücü ile çalışıyor. MHP oyları eridi bitti, boşuna baraj altı kalmasın diye seçim barajını indirmediler. "Sevmeyeceğin bir oluşum var sa O da vatan millet düşmanları ile iş birliği yapanlar olmalı." Senin bu yazdıklarını ancak bomboş, cahil bir paranoyak yazabilir. Asıl vatan ve millet düşmanı sizsiniz.
Bu kazaen siyasi cinayet. Aslında sadece ayaklarına sıkacaklardı. İtalyan atasözü : İnsan plan yapar, Tanrı gülermiş. Bahçelinin artık işi bitik bundan sonra. Rahmetli Deniz Gezmiş karakterinde.
Vicdanı partisi olmaz vicdanın Adaleti olmalı iki çocuk yetim kaldı bir eş dul kaldı bir anne bir Baba evladını kayıp etti saltanatınz kavganız yerin dibine batsın
Çocukları babasız bırakan piyonlar Sinan Ateş cinayetini neden işledi? Bence cevap için geçmişe gidelim... okuyun.. anlayacaksınız. Tarih: 8 Şubat 1969. Yer: Adana O gün şehir merkezi çok hareketliydi. Mavi gömlek giyen dokuz genç, motosikletlerle kentte tur atıyordu. Dokuz motosiklet; Alparslan Türkeş’in doktrini "dokuz ışık"ı temsil ediyordu. Askeri bir disiplin altında yürüyenlerin istikameti; milliyetçi hareketin en büyük tarihsel dönüşümünün yaşanacağı kurultay salonuydu. Şehir merkezinden gelenleri kongre salonunda bir o kadar daha kişi karşıladı. Bu grup Türkeş’e mesafeliydi; liderleri ırkçı-Turancı Nihal Atsız idi. "Tanrı Türk’ü Korusun" pankartı altında toplanmışlardı. Orta Asya nostaljisini canlandırmak isteyen bu gençler arasında paganist simgeler modaydı. Bu nedenle hemen hepsi kalpak giyiyordu. Sarkık bıyıklıydılar. Yakalarında Bozkurt rozetleri vardı. Esir Türklerin kurtarılıp, yeniden inşa edilecek "Büyük Türkiye"ye inanıyorlardı. Turancıydılar. "Adsız"dılar; Göktürkler’de henüz kamusal bir görevi yerine getirmemiş gençler özel isim taşıyamazlardı. Kendilerini kanıtlayana kadar bu gençlere "adsız" denirdi. Aşırı milliyetçi Nihal Atsız, bu nedenle kendine "Atsız" soyadını seçmişti. Karşılıklı sloganlar altında kongre başladı. 27 Mayıs 1960 askeri müdahalesine katılan dokuz subay, 22 Şubat 1964 tarihinde Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi’ne katıldı. Liderleri Alparslan Türkeş’ti. Bu ekip kısa bir süre sonra partiyi ele geçirdi. Alparslan Türkeş, partinin genel başkanı oldu. İhtilalci subayların parti yönetimine gelmesiyle CKMP’de büyük dönüşümler yaşandı. Örneğin, partinin o tarihe kadar ülke yarısında teşkilatı varken, bu sayı hemen 61 il ve 435 ilçeye yayıldı. Türkiye ilk kez, partili gençlerin kendilerine verdikleri isimle, "komando yürüyüşü"yle tanıştı. Genel Başkan Türkeş’e, "Başbuğ" deniliyordu. CKMP, Türkçü bir partiydi. Bu siyasal çizgi geniş kitlelerle buluşamıyor; oy alamıyordu. Türkeş ve arkadaşları, "ayakları yere basmayan romantik Türkçü" parti çizgisini değiştirmeye karar verdi. Türkeş ve subay arkadaşları her ne kadar cumhuriyetçi, laik ve Türkçü olsalar da, oy alabilmek için İslam motiflerinden yararlanmaya karar verdiler! Siyaset dünyasında İslam’ın ne kadar önemli olduğunu sosyolojik olarak kavradılar. Bu değişim/dönüşüm sadece parti programıyla sınırlı olmayacaktı; hareketin simgeleri/sembolleri bile değiştirilecekti. İşte Adana kongresi bu amaçla toplanmıştı. Adana’da toplanılmıştı; çünkü biliyorlardı ki Ankara, İstanbul gibi kentlerde parti çizgisinin değişmesine karşı çıkan güçlü bir "Türkçü" grup vardı. Ve iki gün süren Adana kongresinde büyük tartışmalar, kavgalar ve ayrışmalar yaşandı... Kongre iki gün boyunca hayli hareketli geçti. Kongre Başkanı Orhan Kaleli bile divandan istifa etmek zorunda kaldı. Türkçülerin simgesi "Tanrıdağı"nın yanına, İslamiyet’in simgesi "Hiradağı" eklenip yeni bir slogan üretilmişti: "Tanrıdağı kadar Türk, Hiradağı kadar Müslüman." Zamanla, "Tanrı Türk’ü Korusun" pankartının yerini de "Kanımız Aksa da Zafer İslam’ın" alacaktı! Benzeri İslami simgeler, Türkçü gruptan "Türkler Araplaştırılmak isteniyor" şeklinde tepki aldı. Nihal Atsız ekibi, kongrede direkt Türkeş’i hedef aldı. Aslında Nihal Atsız ile Türkeş’in dava arkadaşlığı çok eski yıllara dayanıyordu. Türkeş daha Kuleli Askeri Lisesi’nde öğrenci iken Nihal Atsız ile tanışmıştı. Onu öğretmeni bilmişti! 1944 Türkçüler Davası’nda birlikte yargılanıp hüküm giymişlerdi. Şimdi ise karşı gruptaydılar. Nihal Atsız ekibi, kongrede hep benzer sözleri söylediler Türkeş’e: "Sen git güvendiğin Araplara biat et!" "Oy toplamak için Arap develere bin!" Sonuçta, Nihal Atsız grubu, kongreyi kaybetti. Türkçüler ellerindeki parti kimliklerini kürsüye doğru fırlatarak salondan ayrıldılar. Nihal Atsız, gazetecilere şu açıklamayı yaptı: "MHP’de Allah, Tanrı’yı kovdu!" Türkçülük, Osmanlı Devleti’nin son döneminde doğmuş; Cumhuriyet ile birlikte dirilmiş; 1969 kongresinde öldürülmüştü! ÜÇ HİLAL Türkçü grubun kongreyi terk etmesinin ardından Türkeş ve arkadaşları önergeleri tek tek kabul ettiler. Parti adından başlayarak hareketin her şeyini değiştirdiler: Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP) adı, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) oldu. "Bozkurt" sembolü/amblemi, yerini "Üç Hilal"e bıraktı. "Bozkurtlar", "Ülkücüler"e dönüştürüldü! "Türkçü" yerine "milliyetçi" sıfatı tercih edildi. "Türkçüler Derneği" lağvedildi; "Milliyetçiler Derneği" kuruldu. Sadece "Başbuğ"a dokunulmamıştı. 27 Mayıs’ın "kudretli albayı" Türkeş, kısa bir süre sonra Kábe’ye gidip hacı oldu. MHP artık kendine yeni bir yol çizmişti. Ve bu yolda "Şamanist" saydığı "Bozkurtlara" ihtiyacı yoktu. Çünkü: Bozkurtlar, Şamanist gelenekleri canlı tutmak, unutturmamak istiyordu. O kadar Türkçüydüler ki, Sakarya, Adapazarı’na gidip Orta Asya’dan getirilen kımızı içiyorlardı. Niyazi Adıgüzel, Nihat Çetinkaya gibi isimler İstanbul Şamanistler Derneği’ni kurmuştu! Alparslan Türkeş, sadece Türkçülerle yollarını ayırmadı. O artık utangaç bir Kemalist idi. Parti binalarından Atatürk resimleri indiriliyordu artık.
Alevi vatandaşı olarak Allah rahmet eylesin toprağı bol olsun. Eğitimli bilinçli insanlara çok ihtiyaç olduğu bu dönem de hiç iyi olmadı. Muhsin Yazıcıoglu başkan gibi tehdit olarak mı görüldü acaba ? Eğitimli ılımlı bilinçli vatandaşı ülkemizi düşünen insanlara yöneticilere çok ihtiyaç var. AKP ve MHP Deve kuşu gibi kafalarını toprağa gömdüler. Nasıl bir ülke olduk. Koltuk sevdası için ülkenin ayarları bozuldu hak hukuk adalet eşitlik
şengül hanım demek bahçeli mi öldürtmüş.acilen cumhuriyet savcılığına gidip suç duyurusunda bulunmalısın.isbat edemezsen yeni kanunlar çok ağır.iftira atıp şerefsizlik yapmaktan çıkamazsın kodesten.
@@muhsinderici1564 Sinan Ateş'i öldürenin Devlet Bahçeli'nin olduğu ortada. Vatan haini Bahçeli, yaşattığını yaşamadan öyle kolay kolay ölmeyecek. 🇹🇷🤘🐺
@@turkishyoung Sedat Peker bir kasesinde yakında olduruleceklerden bahsediyordu.mafyaya bulasani yasatmazlar.bu işlerin devlet beyle alakasi yok hepsi CIA.dan kaynaklanıyor
Cenazesinde atılan sloganlar, kan, intikam..yapmayın ülkeyi germeyin, lanet olsun sizin doymak bilmez koltuk hırslarınıza, güce tapınmanıza... Bu suçlular kullanışlı, katil olduğu için mi, yakalanmaz...Güvenlik 0...
@@AliAli-tj1pm Kardeşim biraz tarafsiz kanallari izlede bilgi sahibi ol burada boş yorum yapma , benim ailemde de ülkücü var dolayisi ile mhp karşıtı falan değilim sadece değerli bir vatansever olan ayrica ülkü ocaklari genel başkanlığı yapmış ve Devlet Bahçeli tarafından görevden alınan rahmetliye çok üzüldüm. Ayrica şüpheliler MHP milletvekili Olcay Kılavuz un evinden gözaltına alındı sence bu milletvekili Genel Başkanın bilgisi olmadan böyle birsey yapabilirmi?Birde Devlet Bahçeli rahmetlinin cenazesine neden katılmadı MHP kurmaylarindan kimse cenazeye katılmadı. Ayrica bugünkü konuşmasında Devlet Bahçeli rahmetli Sinan Ateş ten hiç bahsetmedi.O nedenle bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma derim sana.
Eyvallah. Devlet bey istifa diyen boş yapmasın derim.kendimizde bir eksik görmüyoruz şükür.Dava savunuruz biz senin bakışın benimkine uymaz benimki sana ama iki haber izledin diye kırk yılın partisini yok sayıp katilmi yapacaksın biz partidende liderdende memnunuz da sizlere ne oluyor Devlet bey ülke yönetmiyorki her vatandaşa verilecek hesabı olsun onun için herkez kendi önüne kendi yönüne baksın derim.
@@AliAli-tj1pm sen kendini dava diye kandır. Sinan ateşin vebali senin de üstünde. Ulan nasıl bir başkan ki bu dava arkadaşı hakkında tek kelime edemiyor, Allah rahmet eylesin diyemiyor . Yere batsın o oturduğunuz koltuk, bu kadar mı önemli o koltuk. Can gitti orada can 2 çocuk yetim kaldı ve tek kelime edemiyor o bahçeli. Hala neyini savunuyorsun kafayı yiyeceğim
Boran Saymaz, ailene hoş geldin...Ailen senin güzel ad koymuş...Gözünüz aydın Saymaz Ailesi, vatana millete, ailesine hayırlı uğurlu olsun, iyi günlerde iyi yaşasın.
Suriyeli bombacıyı bir saatte yattığı yerde bulan devlet Ankara'nın göbeginde vurulan birinin katilini nasıl bulamaz Allah rahmet eylesin ailesine sabır versin
hıran dingi mhp devlet bahçeli öldürttü"dediler.yemedi.sonra muhsin yazıcıoğlu dediler bir de katille resmi çıktı rahmetli"polisler bu çocuk senin hayranın resim çektirmek istiyor"dediler bende kabul ettim dedi. neticede cia-fetö işbirliğinin hıran ding i öldürdüğü belli oldu.yazıcıoğlunu öldürende onlar. üstü asla örtülmez ileride mhp sinanında,iftiracılarında hesabını sorar iktidara gelince.
İki evladı babasız kaldı bir hayat sonlandırıldı ne uğruna bir ocak söndü neden niçin şu ölümlü dünyada kardeş gibi yaşamak varken neden dünyalık için değermi hiç birşey çocukların gözünden dökülen yaşı silemez Allah rahmet eylesin ailesine sabır diliyorum
Ismail bey, Paşalara yakın planda bakarmisiniz. Yüzlerindeki ifadeyi gördüğünüzde nasıl bir baskı altında olduklarını göreceksiniz. Lütfen yakın plandan bakınız.
lutfen ifadenizi duzeltin "eski ülkü ocaklari genel başkanı "degil "ülkü ocakları eski genel baskani" diye ifade edilir ikisi arasinda anlam farki vardır
Allah rahmet eylesin bu ülkede muhsin başkanı göz göre göre ölüme terk edildi sinan başkan aynı durumda bence sessizlik varsa suçluluk vardır diye düşünüyorum ülke olmuş bataklık adalet yine yok yine yok malesef , .iyilerin kadér yazısı böyle kötülerin dünyası bu ölümlü dünya.
Temizlemislerdir onuda belki , bu isi yapan adam yakalanacağını bilir kacmaz cok ... Ortada yoksa oda öldürülmüş olabilir. Detaylar , azmettirici ortaya cikmasin diye
İsayil kardeşimize yorumlarına göre selamlar bu bir siyasi suikasdir bunu bilmeyen duymayan kalmadı inşallah kardeşimizin kanı yerde kalmaz iki kız kocuğu yetim kaldı