David Hume'un ahlak ile ilgili görüşleri son kullanıcıya ulaşmadan önce üç ayrı cendereden geçer. Bunlar 1- insanın "akıl" değil bir "duygu/ tutku" varlığı olarak formül edilmesinin getirdiği " iyi ve kötü"nün objektif/rasyonel bir temel'e sahip olmaması" iddiası 2- gerçekliğe ait doğru iddialardan, normatif ahlaki önermelerin, yani "şöyle yapmalısın, böyle yapmamalısın"ın çıkarılamayacağı saptaması ( "-dir/-dır" dan "-meli/-malı çıkmaz) 3-Hume'un naturalistik yaklaşımının olan bitenleri " vakıa şudur ya da budur farketmez kesin olan onda iyi veya kötü niteliklerinin olmadığıdır" görüşü. Başka bir deyişle : Doğal (naturalistik) açıklama "gerçekliği ortaya koymaya çalışır" onu "iyi ya da kötü" diye nitelemez. Bütün bu üç cenderenin sonrasında ahlaki anlamda iyi ya da kötü namına bir şeylerden bahsetmek neredeyse imkansız hale gelir. Eğer tüm bunlara rağmen subjektif bir Hume ahlakı çıkarmaya yeltenirsek de karşımıza bu kez "kuşkuculuğun / sketisizmin " darboğazı çıkacaktır.
5 сен 2024