istasyon sahnesi bir tarafta Tuncel Kurtiz-Kenan İmirzalıoğlu bir tarafta Haluk Bilginer-Kıvanç Tatlıtuğ tarihin gördüğü en iyi kadro en iyi sahne olabilir
Bir kurban dört katil. İlk katil ölen adamın zengin dul karısı. En çok ondan nefret ediyoruz, en çok onu kıskanıyoruz. İkincisi kurbanın sağ kolu. En az ona güveniyoruz, en çok ona çekiliyoruz. Üçüncü katil kurbana tetiği çeken adam. En çok ondan korkuyoruz, en iyi onu tanıyoruz. Dördüncü katil..... Dördüncü katil en akıllıları, en acılıları orada veda etti geçmişine.
@@darklord8629 Arık'a da kötü diyemeyiz tam olarak. Babasının kurbanı. Hayatı boyunca kendisini babasına sevdirmeye çalışmış ama başarısız olmuş. Babasından kalan tek hediyenin de gittiğini öğrenince ölüme kendi ayaklarıyla gitmişti. Zaten Sekiz'in de Arık Böke'nin sevilmesinin en büyük nedenlerinden biri bence bu. Saf kötü olmamaları. Yani ne ana karakter kadar canım cicim değiller, ne de ana kötü karakter kadar zalim, gaddar değiller. Öyle karakterlerde izleyen kişiye genelde daha yakındır.
@@cemuzun6569 Ezel ve Çukur arasında karşılaştırma yapılamayacak kadar büyük bir kalite farkı var. Ama Arık Böke "Sekiz'den beri" TR televizyonlarına gelmiş en sağlam dizi karakteriydi. Onların karşılaştırmasını yapıyordum.
Sizin hiç babanız öldü mü ? Benim bir kere öldü. Yıkadılar aldılar götürdüler. Babamdan ummazdım bunu, kör oldum. Siz hiç hamama gittiniz mi ? Ben gittim lambanın biri söndü. Gözümün biri söndü kör oldum. Tepede bir gök yüzü vardı yuvarlak, şöylelemesine maviydi kör oldum.
Kim ne derse desin tamam Sekiz havalı, karizmatik filn okey ama zorlama eğreti duruyor. Zaten Uluç Bayraktar sonradan sokmak istedi diziye Kıvanç olarak. Ve bence Sekiz karakteri dizinin gidişatını bir süre kötü yönde etkiledi. Çünkü senaristler zorla koymak zorunda kaldı ve karakter aptal oldu bu yüzden. Çok büyük bir aptaldı hem de
