Anadolu'nun bir köyünde, uçsuz bucaksız bozkıra bakarken keşfettim Kayra'yı. Binalar biraz boğdu beni Ankara'da, ama yine kulağımdaydı Kayra. Sonra kış geldi, o zaman çalışıyordum Adana'nın tarlalarında... Yorgundum, bi sade gazoz açtım kenarda ve kulaklıklarım yine kulağımda. Sonra fark ettim ki ismini bilmediğim bu şarkının adı kolonya. O anı çok iyi hatırlıyorum, sadece baktım usulca inen güneşe, sadece baktım ufka... O yüzden diyorum ya, kışın üşüyen ellerime dökülen o soğuk ferah kolonya, işte bu şarkı benim için o kadar huzurdur. Üşüyordum ama, çok güzel hissediyordum. Şimdi ailemin evinde, sevdiklerimle, gündelik dertlerle boğuşurken yine bu şarkı kulağımda... ''Ben her zaman dedim ki, üç lafımdan biri palavra. Bana inanma!''
11 gün önce polis memuru abim motorsiklet kazasında vefat etti kendisi 20 yaşındaydı, bende henüz 16 yaşındayım ölüm yokmuşcasına yaşıyordum. Hayat çok acı bir şekilde ölüm gerçeğini yüzüme vurdu, günlerdir odamıza bile giremedim, en son kullandığı klavyeye elimi bile süremedim, bugün vefatından sonra ilk defa bu klavyeyi kullanıyorum, yaptığım ilk şey Hayalet Islığı ve Bir Pesimistin Göz Yaşları albümünü dinlemek oldu. Işıklar içinde uyu abim, seninle gurur duyduğumu ve seni sevdiğimi hiç bir zaman dilime getiremedim bunun pişmanlığını yaşıyorum halen, Türk bayrağına sarılan tabutunda rahatsındır umarım, Allah rahmet eylesin, cennette beni bekle, Kardeşin Yoldaşın Dostun... 10.05.2024 - ∞
Allah rahmet eylesin hocam ama hayat devam ediyor mutlu olmaya bak herkes bir şeyler yaşamıştır mutlaka, herkesin acısı kendine büyük sen de unutma ama hayatına devam et mutlu olmaya bak naçizane tavsiyem
"Ölen biriyle hangi dilde sence nerde konuşulur?". Lafa bak aga. Gecmisi olan her insan istisnasiz kendine burdan pay cikarir. Harbiden Kayra cok buyuk yazar.
Bu adamların şarkılarını açtığım andan itibaren o gün başka bir şey dinleyemiyorum yada izleyemiyorum bu şarkıları bırakıp onlara geçmeye gönlüm el vermiyor
Koca bir çocukluk geçirdim seninle ve şaheserlerinle Onur abi. Mutluyum! Bak abi kış yaklaşıyor! Her kış olduğu gibi bu kışta buraya geleceğiz. Yine burada seninleyiz. Hadi kapşonlarımızı çekip , kulaklıklarımızı takıp mırıldanalım!
Bugün hayatın inceliklerini öğrendiğim memleketime iki günlüğüne dönebilme imkanı buldum. Tarlalarıma, topraklarıma, hayatımın ilk yıllarının geçtiği ve hiçbir şeyden haberim olmadığı zamanlara, çocukluğuma geri döndüm kısa bir süreliğine. Şarkılar bende hep değişir, kulaklarımda her zaman bir nakarat ağzımda her zaman bir türkü, bir melodi vardır. Ama bu şarkının verdiği hissi, bu şarkının hissettirdikleri, o hissettiğim duyguların gönlümü bir mermi gibi deşmesi, ardından damarlarımı parçalaması; gözümü karartması, canımı sıkması farklı. Bu şarkıda icra edilmiş sanat çok ama çok farklı... Şu sıralar omzumda geçmeyen ağrının yanında hayata karşı daha yüksek dozlarda kabullenme ve susma eğilimindeyim. Susmak lazım çünkü bilmediğin şeyi konuşamazsın, konuşmamalısın. Derken ve kelimelerimi özenle seçerken loop'a aldığım şu şarkı bana aynı anda o kadar çok şey hissettiriyor ki yazacağım şeyleri değiştirmeme sebep oluyor. Ulan iki satır önce düşünceli iken imdi üzgünüm. Aha, bu satıra başladım şimdi de mutluyum. Kafamda duygular değişince ses tonum bile değişiyor, yazdıklarım nasıl aynı kalsın? Her neyse, yazamadım. Çünkü bu sanata hasret kalmışım. Biraz dinleyeyim, sonra yine uğrarım.
Bu adamlara değer verenler de değerli be şurda yorumlarda bi tane bile ergen küfrü yok ya en büyük tesellim o genelde yorum yapmam hiç sadece dinlerim ama bunu yazmak istedim
Abi şu beatler falan; şu albüm başlı başına mükemmel be. İnsan bir kez buralara alışınca başka şarkı dinleyemez hâle geliyor. Kulaktan alınan uyuşturucu resmen
Ölen biriyle hangi dilde sence nerde konuşulur cümlesini her duyduğumda dedem aklıma gelir. Özellikle de son zamanlarda bu sorunun keşke bir cevabı olsa diyorum içimden. Akıl hocam gibiydi. Seni çok özledim umarım gittiğin yerde mutlusundur.
Allah'ım sana binbir kere şükürler olsun ki farazi ve kayrayı aynı ortamda bulundurup tanısmalarını sağlamışsınız yemin ediyorum ağlayağım tortudan unutulanlara kadar ezberimde cocuklugum gençliğim sizinle yaşlılıgımda sizinle geçecek her albüm cıkardıgınızda alıyorum ve alacagım !
Duymadığını unuttum, hüsnü kuruntum Yanıma geldi köprüden bu tek tük atlayanlar Seni soranların rüyalarında ateşler yanar Sen nasıl da yürüdün öyle nasıl da güldün? Maalesef ki ıslık çalmak başımı döndürür Hele biraz durun ve şunu diyeyim de gideriz elbet Bu akşam uyumadan bir şarkı dinlemek cesaret Kibrit böyle sönmeseydi güzel olurdu ancak Senin gel'ceğin yok ben yavaştan gidiyorum 🐟🌻
Hayatımda defalarca,peş peşe ve en çok dinlediğim şarkının bu olmasının mutluluğunu yaşayacağımı,ilk kez dinlediğim 28 Ağustos 2019'dan beri biliyordum.
Çok denedim ayağa kalkmayı. Lâkin yoruldum denemekten. Geri bırakıyorum bu şarkıyla kendimi boşluğuma, karanlığıma. Özlemişim karanlığımın içinde kaybolmayı. :')
kolonyalar neyin tesellisi bi' söyle ölen biriyle hangi dilde sence nerde konuşulur? çocukluğuma dair kalan herkesi bir bir kaybettim. seni özleyeceğim büyükanne.
@miraç sadece başın sağ olsun, huzur içinde yatsın baban. ben böyle anlarda ne diyeceğimi bilemiyorum kusura bakma. albümün değerini kayıplarla anlamamış olmamızı isterdim.
Son 3 aydır falan FvK çok dinlemeye başladım ama bu şarkının nedense verdiği hava bir ayrı mutluyken içinizi burkar, üzgünken dinleseniz yaşama hevesi verir, sinirliyseniz sakinleştirir vsvs.. Beat'in verdiği o her türlü duyguya işleyen his ve sözlerin incelikleri Gerçekten harikasınız FvK umarım bi albümde daha size rastlayabiliriz
SÖZLER Bu helvalar neyin nesi poşetler ekmek İlk defa kim öldü söyle kim kiminle yaşlanır Hey aslanım onlar evde yok ki değmez O güne tek bir cümle kursan ömür mü yetmez Eminönü'nde beş lirayla beş güvercin besle Artık her maçin son ani ıslıklarla bekle Ölümden meymenet peşinde ne için geçti beş sene Cevabı saklanır karanlık evlerinde Tez yakılsın isterim o saadetin resimleri İlk maaşta siftahim bu kibritin dirayeti Evlerinde kendi başina demlenen bekarlar Tüm rüyalarin sonunda naif tövbekar Sakla tüm günahları biraz duman biraz kül Uyumadan bir şarkı bak bu derdimiz gülünçtür Uçmasam da var benimde elbet şahidim Yerime kimseler değil hüdai aksu söylesin Kolonyalar neyin tesellisi bir söyle Ölen biriyle hangi dilde sence nerde konuşulur Elli yıl düşünsem akla gelmez oldu Altı taksit kunduran kapı önünde durdu Taksiratın affola Ben her zaman dedim ki zaten üç lafımdan biri palavra Bana inanma Az evvel öyle dalmışım ki yine bir kendi derdime Duymadiğini unuttum hüsnü kuruntum Yanıma geldi köprüden bu tek tük atlayanlar Seni soranların rüyalarinda ateşler yanar Sen nasıl da yüründün öyle nasıl da güldün Maalesef ki ıslık çalmak başımı döndürür Hele biraz durun ve şunu diyeyim de gideriz elbet Bu akşam uyumadan bir şarkı dinlemek cesaret Kibrit böyle sönmeseydi güzel olurdu ancak Senin gelecegin yok ben yavaştan gidiyorum
bu şarkıyı ne zaman dinlesem ben 4 yaşındayken ölen babam aklıma geliyor. her bir satırı kalbime saplanan bir bıçak gibi. ölüm haberin geldiginde bayılan halamı ayıltmak için kullandıkları o bidondaki kolonyalardan kullanmislardi. keşke o tütün kolonyası teselli olsaydı bana/bize… yokluğunun, ruhumda bıraktığı boşluğu hiçbir şekilde dolduramadım. şimdi senden geriye bir tek derin yalnızlığım ve bana seni hatırlatan bu şarkı kaldı. 12.12.2023: yine çok kötüyüm baba! ne zaman bir şey beni üzse kendimi senin yokluğuna ağlarken buluyorum. sanki basima gelen bütün kötü şeylerin sebebi, senin yanımda olmayisinmis gibi… sanki sen olsaydın bütün bunları yaşamayacakmışım gibi. çok yoruldum. 13.02.2024 saat 19:35 | bu sabah kahvaltıda annem tam 18 yıl oldu dedi… evet yarin tam 18 yıl olacak. sensizlikle ve sensizliğin getirdiği onlarca sorunla dolu 18 yıl… ben de 23’e gireceğim bu sene ama sanki benim için zaman 4 yaşında durdu. hala kapıda senin ölüm haberini aldığım andayim. ağlayan, ayılıp bayılan insanlara bakıyorum, neler olduğunu anlamaya çalışıyorum. o günden sonra neler yaşandığını pek hatırlamıyorum. sadece annemin her gece ağlama krizlerine girişini hatırlıyorum. ya ambulans çağırırdik ya da komşulardan rica ederdik. çocukluğuma dair hatırladığım birkaç hayal meyal anı… zaten sen gittiğin gün, içimden bir parçayı da alıp götürdün. o gün, galiba çocukluğumun bitisiydi. birden 3-0’a gelmişti maç. hayat: 3, ben: 0. artık tek basimaydim. sokakta oynarken, okulda kavga ederken ya da annem üzülmesin diye gittiğim bayram namazlarinda… babalarıyla namaza gelen çocukları izlerdim bi köşeden. annem üzülmesin diye giderdim ama. bayramları hiç sevmedim zaten. bana senin yokluğunu hatırlattı hep. içimden geçenleri yazmak çok zor. şimdi bunları yazmak bile… kalbim aciyor. hayata karşı tek başına durmaya çalışan çocuğa içim acıyor. arkasında duran kimsesi olmayan, işler kötü gittiğinde sığınacak bir limanı olmadigini, düştüğünde kaldıracak kimsesi olmadığını bilen çocuğa… peki başarılı oldum mu?.. emin değilim. yokluğunun içimde ruhumda bıraktığı boşluk, bir karadelik gibi beni içine çekiyor… kaybederim diye hiçbir şeyi sevemiyorum. mesela insanlarla arkadaşlık kuramıyorum. görünmez gibiyim sanki. okula gidiyorum, gün bitene kadar hiç kimseyle konuşmuyorum, hiç kimse de benimle konuşmuyor. zaten arkadaşım olsa bunları buraya yazmak yerine onlara anlatırdım. başarılı oldum mu? sanmıyorum. kendime acıyorum… hep güçlü olmak zorunda oluşuma acıyorum, kimsesizligime acıyorum, sevilmeyisligime acıyorum… ne bir arkadaşım ne beni seven bir kız… yok. çok denedim. başaramadım, olmadı… oysa yaşıtlarıma bakıyorum, ne güzel seviliyorlar arkadaşlarıyla takılıyorlar… kısacası benim yapamadığım her şeyi yapıyorlar. işte! bana da onları izleyip çaresizlikten bu satırları buraya yazmak kalıyor. senin zaten geleceğin yok, ben yavaştan gidiyorum.
Başın sağ olsun.. Belki yaşadıklarını yaşamamış olabilirim ama hissettiklerini anlayabiliyorum. Belki de içimizdeki o boşluk hiçbir zaman dolmayacak ama yinede üzülme.. Baban seni bu halde görmek istemezdi eminim ki.. Maalesef ki hayat her seye rağmen devam ediyor. Her şeye rağmen hep daha güçlü olmamiz gerek. Bu parçaları dinliyorsan eminim ki çok güzel bir kalbin vardır. Biliyor musun bende görünmez biriyim. Ve bence iyi bisey bu çünkü insanlardan ne kadar uzak o kadar iyidir. Ne zaman bisey anlatmak istersen ben her zaman burdayim dinleyebilirim görünmez dostum. Hep iyi ve güçlü kal.. ve tabi ki de üzülme de:)
Normalde hiç rap dinlemezdim. 2018'de önerilenlerde bu şarkıyı gördüm. Kapak fotoğrafı için gelmiştim. Dinledim ve çok beğendim. Hayalet ıslığı gerçekten çok iyi bir albüm.
İsteyen gelir, isteyen gider. Beni tanıyanlar bilir, ben bu şarkıdayım. Bu şarkıda kalacağım, bu şarkı benim. Ben bu şarkıyım. Ben soğuk kış günü yüzüne çarpan kolonyayım, bundan vazgeçmedim işte... Sen de bilirsin bala, sen de bilirsin ki ben hep buradayım. Sen gitmek istedin ve gittin. Birazcık dişini sıkamadın ve gittin. Şimdi ise ben yine buradayım, sen kim bilir kimlerle nerelerde, nasıl eğlenirsin... Önemi yok, mutlu olsan bile kafi. Bu güne kadar zati' mutluluğunu istedim. Neyse, kibrit sönmese güzel olurdu ancak, senin geleceğin yok, ben gidiyorum...
siz ayrılsanız da biz hala burdayız.tek fark var.eskiden mutluluktan çıldırarak dinlerdik,şimdi içimiz buruk dinliyoruz. neyse sizi seviyorum❤️belki bi gün konserinize gelmek nasip olur hala umutluyum ben🥲
Sen nasıl da yürüdün öyle, nasıl da güldün Maalesef ki ıslık çalmak başımı döndürür ... Ne kadar da nahif söylemişsin be Kayra.Tamda sevgiliye söylenebilecek bir tarzda. Değil 2020 ölene kadar gider.
Ne güzeldi 14-15-16 seneleri bu kadar gereksiz insan yoktu ve kemik kitle olarak çok güzel muhabbetler ediyorduk en azından duyduğumuz sözlerin hepsini yazmak dışında bir şeyler dönüyordu
Bu şarkıyı ilk dinlememenin üzerinden yıllar geçti, o zamanlar ortaokula gidiyordum şimdi üniversite. Binlerce şarkı dinlemişimdir o zamandan bu zamana ama hiç biri bu şarkı kadar hayatımı etkileyemedi, çünkü beni bu ikiliyle tanıştırdı bu abilerin albümlerinde şarkılarında o kadar kendimden şey gördüm ki mutlu olduğumda, üzüldüğümde, babamın yoğun bakımdan çıkmasını beklerken, en sevdiğim insanlardan birini gömdükten sonra, dostlarımla aram bozulduktan sonra, bu hayata olan öfkem beni boğduğunda, başaramadığım onca şeyden sonra hep arkada bi farazi v kayra şarkısı vardı sanki. Öfkeme ortak oldular, hüznümü paylaştılar. Raylarında şehrin, tortu, unutulanlar, muhterem hayalet, 15 eylül 66, sarı bıyıktan öfkeler, belana koşar adım ve daha nicesi hepsinde biraz ben varım sanki bu adamların sihride bu galiba. Neyse fazla büyük cümleler bize yakışmaz mücadeleye devam. Abiler olurda bu yorumu görürseniz, teşekkür ederim.
Dedemin ölümü ile birlikte memleketim olan karabüke geldim ve hayatımı burda ananemle devam ettirirken kayrayı keşfettim. okul yolunda, yenişehirde, bütün şehirde kayrayı duymaya başladım onunla yattım onunla kalktım. Beni depresif bir hale soksa da hep dinledim hep dinlerim. bu parçalarda kendimi buldum diyebilirim. şimdi ananem de göçtü bu dünyadan. baktı gözüme ölüyorum dedi ve öldü. ben yine helvayla ekmek dağıttım 2 metre çukur başında
Allah rahmet eylesin dostum ben de dedemi kaybettim her akşam ağlamaya geliyorum cok büyük acı yaşadım bu zor zamanlarda yanımda çok nadir insanlar vardı ama müzik asla bırakmadı beni ve o ölmeden 4 5 ay önce rüyamda vefat ettiğini görmüştüm çok koyuyor bu olay
kadınlarımız ve çocuklarımız katledilirken, doğamız ve hayvanlarımız yok edilirken bu kolonyalar neyin tesellisi gerçekten? bu kadar acı nasıl dinecek ve bu kadar yara nasıl kabuk bağlayacak ben hiç bilmiyorum. uyuyamıyorum geceleri düşünmekten. bir şeyleri değiştirmeye, kendi çevremde farkındalıklar yaratmaya çalışıyorum ama sanki uzay boşluğunda çığlık atıyor gibiyim. yaşarken öldürülen halkın yasını tutmaktan kendimi düşünmez oldum. çok yorgunum.
sömestr tatiline diye memleketlere dönüyorsun, "kanka zaten 3-4 haftaya burdayız.. konuşuruz ya" diye ufaktan vedalaşıyorsun.. sonra bir sabah uyanıyorsun televizyonlarda boy boy haberler, mesaj atıyorsun nasılsın diye, tek tik kalıyor mesaj.. 5 gün haber bekliyorsun ısı alınan ses gelen yerden 5 gün çıkarılmasını bekliyorsun. altıncı gün öldü diyorlar. halbuki daha paylaşacak çok şeyimiz vardı, daha nelere gülecek nelere üzülecektik, daha tribünlerde şampiyonluk görecektik kutlamalar yapacaktık. çok özledim kardeşim. telefonumda anı olsun diye çektiğim üç beş video üç beş fotoğraf.. kafamda yankılandı bu cümle, "ölen biriyle hangi dilde sence nerde konuşulur" buraya geldim içimi dökmeye. neyse işte.
Bu albüm beni büyük boşluğa doğru sürüklerken bir adım kala beni tutuyor sanki. O kadar mükemmel bir etkisi var ki. Ve bu şarkıyı dinlerken tek bir kişiyi düşünmek daha da anlamlı kılıyor. O kişi hala hayatımda umarım seneler sonra buraya tekrar geldiğimde yine aynı adam olur hayatımda. Henüz ona tüm hayatımı adadığımın farkında değil ama olsun, onu çok seviyorum. Yorumu görür mü bilmiyorum ancak görürse kendine söylediğimi çok iyi anlayacaktır. Seni çok seviyorum bitanem, hep seveceğim. 💕
Her şey bu parçanın "Ölen biriyle hangi dilde sence nerede konuşulur?" Sözüyle başladı. Çok sevdiğim bir parçaydı ama hikayemizin ilk cümlesinin bu şarkının sözüyle başlaması daha da başka yaptı değerini. Belki içinde yalanlar, oyunlar vardı ama "ben her zaman dedim ki zaten sana üç lafımdan biri palavra, bana inanma." Bu kadar takılan maskeden, altında hep bir yalan yatan sözden sonra güvenmek çok zordu. İkimiz içinde. Ama başardığımızı düşünüyorum, daha da ilerleyeceğimizi. Hiç hesaba katmadım çoğu şeyi. Senden o kadar nefret ederken bu kadar aşık olmayı mesela. Biz çok kırdık birbirimizi ama bak yine biz topluyoruz Ateşim. Artık söylenen yalanlar, oynanan oyunlar, takılan maskeler yok. İnan bana artık en çok sana gerçeğim. KvF başka parçasından bu söz ama yine de "Seninle iftihar ediyorum böyle yangın görmedim ben." 27.12.22 "Öyle güzel uyandırdın ki uyumaya kıyamadım." 29.12.22 Hala bu albümü birlikte dinlemedik. Bu sefer de bir daha ki buluşmamızın sebebi olsun. Hiç bir şarkı senin için yazılmadı ama ben hep seni düşünerek dinliyorum. Bu satırlarım hep senin için yürek yangını. Biliyorum bazen kırıyorum seni, üzüyorum. Belki son da bulmayacak ama hep iyileştirmek için de yanında olacağım. Şimdi kustuklarım zamanın da hep yuttuklarım. Ben artık susmak istemiyorum. Aşkımı da öfkemi de haykırmak istiyorum. Lütfen beni dinle. 23.02.23 Seninle de olmuyor sensiz de. 16.11.23 Benim geleceğim yok, sen yavaştan git. 16.03.24
kayra'yı çok eskiden beri tanirim ve şimdi yavaş yavaş dahada popüler olmasi hem mutluluk hem kıskançlık duygusu yaratıyo çünkü kayrayı dinleyen nadir insanlardanken başka insanlarin bianda kayra hakkında yorum yapması biraz kıskandırıyo ve kayrayı paylaşmak istemiyorum
Valla ne yalan söyleyeyim aynı kıskançlık bir ufak bende de vardı ama yine de birçok yakın arkadaşıma, eski sevgilime dinletirdim Kayrayı😅 Sanırım müzikle uğraştığımdan da olsa gerek, Onur Abiinin onca kaliteli işinin karşılığını fazlasıyla hak ettiğini ve bu karşılığı alması gerektiğini düşündüm. Bugünlerde yüz binlerce yeni insanı buralarda görmek sanki bu rakamlara ben ulaşmışım gibi mutlu ediyor beni. Ama dediğim gibi, bazen senin gibi kıskanmıyor da değilim. Bize özel kalmalıydı diye triplere giriyorum 😅
dönersen ıslık çal diyen manuşa malesefki ıslık çalmak başımı döndürür diyen adam gibi adam da acaba bunlar aynı şiiri,romanı,filmi falan okuyupta mı bu çıkarımı yaptılar merak ediyorum
@@birakoylekalsin tyt mat için sürekli branş denemesi çöz. ayt için de temelin varsa Eyüp b ayt mat videolarini ve bi soru bi yorum serisini izle önce, sonra bol bol test+deneme. (temelin hiç yoksa mert hocadan video izle, çözdükleri soruları önce kendin çöz) bir de son olarak Şükrü hocanın soru çözümlerini izle bence bana baya faydasi olmuştu farklı soru tarzlari görmem açısından.
Ders çalışırken,Sokakta Kapüşonumla yürürken,Sevdiğim kız bana bakarken,kavga ederken,sahilde yürürken,soğukta donarken,babamla dertleşirken,dersteyken,kitap okurken ve bu yorumu yazarken beni tek mutlu eden insanlar sizsiniz saygılarla
@@berketekin1712 kanka cansın nesil değil insanlık bozuluyor bu at kafası anlamamış sosyoloji kitapları girsin bu adama tiktok çeken 50 yaşında adamda var 10 yaşında çocukta Allah istikamet versin hepimize
bu şarkı albümde aylar aylar sonra sevdiğim şarkılardan birisi. az önce birdenbire kafamda çalmaya başladı. zor sevmişim ama güzel sevmişim.. kayra'yı liseden beri bilirim ama ilk defa geçen yıl bütün şarkılarını açıp dinlemeye başlamıştım. geçen yıl tam da bu zamanlar öyle güzeldi ki.. tak kulaklığı sabahtan akşama kadar sadece kayra çalsın... kampüste yürürken, karda ağlarken.. bu şarkı gibi okuduğum okulu da çok sonra sevebildim. aslında ilk yılımdan çok güzel anılar biriktirmişim ama anılar biriktirdiğim insanlar şu an benden uzak.. belki de bu yüzden şu an bu kadar özlem duyuyorumdur. insanoğlu kaybedince hatırlıyor. bu gece de canım arkadaşım can için dinleyelim. geçen yıl bana deselerdi ki "1 sene sonra can'la aran bozulacak" bozulursa bozulsun derdim, yalan yok. biz yine barışırdık çok da önemli değildi. ama ters köşe olduk iyi mi. ben uğraştım ama *_senin gelceğin yok_* *_ben yavaştan gidiyorum.._* 26.04.2020 ~ 05.07