Bir ay kadar önce istiklal marşı derneğinde hayatımda ilk defa gördüm İsmet beyi. Beklediğimden daha kısaydı ama her söyledikleri kulağa küpe şeylerdi. Elimden ne gelir bilmiyorum ama onun adının bile geçtiği her yerde var olmak isterim. Onun arkasındaki kalabalık olmak benim için şu dünyadaki en muteber sıfatlardan biri olacak.
Ağzına sağlık İsmail hocam...Önceki yıllarda birlikte yaptığınız programları kaçırmazdık...Cumhuriyetin yetiştirdiği en büyük şair...Nice yıllara Üstad...
ismail kara hocama selamlar. rene guenon(1886-1951) hakkındaki ismet özel anektodunuz güzel fakat bu kulağa hoş gelecek güzel bir hikaye olabilir.rene guenon'un yazdığı hindu doktrinlerine genel giriş kitabı ismet özel'in giriş kısmındaki okuduğu anlamdan uzaktır.daha çok bazı hususlarla o dönemin Büyük Bunalım/ Büyük Savaş arifesindeki sorunlarla alakalıydı.Rene Guenon'un paris hayatı hakkında biyografik düzende maalesef elimizde bilgi yok.Fakat wikipedia'nın Fransızca bölümünde dağınık ayrıntılı bilgi var. hindu doktrinleri adlı eserinde ismet özelin aktardığı tipte yalınkat böyle sadece batılılar okusunlu öğrensinli bir ifadeye rastlamadım.fakat avrupalıların modern sekülerlik sonrası teolojiye sarılmalarının mümkün olmadığını olsa bile her şeyi geçmiş skolastik unsurlarla birbirine karıştırdıklarından dolayı dine dönemeyeceklerinden bahseder.Ki bu da çok boyutlu tarihi tarafları olan bir konudur.Eserlerinin özünde saf metafizik öğretilerin sadece hint medeniyetinde değil aynı zamanda çin ve islam medeniyetinde de farklı biçimlerde aşkın hikmet gereğince olduğunu söyler.Hatta Çin'i esas alacak olsanız bile Çin'in metafizik doktrinleri hakkında İslam Tasavvufu ve Taoculuğa Toplu Bakışlar ve Büyük Üçlü adlı eserleri az da olsa değerli bilgiler veriyor.yani sadece şeyh abdülvahid yahya hint doktrinleri ile ilgilenmemiş doğunun tüm metafiziğiyle ilgili eserler yazmıştır. Rene guenon'un sadece eserleriyle batılılara hitab ediyor demek batılıların çıkarlarını kolluyor demek değildir. zaten bu ilişki türü,geleneksel olana aykırıdır.Guenon Batı medeniyetindeki "batılılaşmış" olanlar bu metafizik krizinden çıkamazsa dünyanın büyük bir kaosla karşı karşıya kalacağından ve insanlığın da yok oluşa doğru gideceğinden bahseder.Zaten konularının odaklandığı yer burasıdır. guenon dünyanın her yerinde çok katmanlı dindarları az olsa da çok çeşitli şekilde okunuyor.eserlerinin ilk muhatapları reddiyelerde bulunduğu Oryantalistlerdir.ikinci olarak da en sert eleştirdiği seküler teologlar ve sözde maneviyatçılardır.O yüzden yazdığı eserleri bu karşı muhatab aldığı sınıfları da bilmeden anlamak zor olacaktır.
İsmet Özel her zaman yeni düşünme yolları üzerinde kafa yormuş bir düşünürdür. Geldiği nokta çok trajik olsa da İslâm düşüncesinde önemli bir yere sahiptir. İki binlerden sonra sürekli irtifa kaybeden bir seyir izledi. Sonu hüsranla biten bir büyük hikayenin dramatik ve trajik öyküsü
@@cuneytbasocak835 şiir ve düşüncelerindeki seviye düşüklüğü ortada İsmet Özel okurları bunu fark eder. Ancak son dönemlerde yazdıkları üzerinden tanıyanlar bunu kabullenmekte zorlanır
Bence İsmet Özel'in şu an bulunduğu noktada trajedi ve dram yok. Ama sizin bulunduğunuz noktanın vehametini anlatmaya trajedi ve dram kelimeleri yeter mi bilmiyorum.
TRT’nin İsmet Özel hakkında program yapmak haddi midir bilmiyorum ama her vesile ile isminin duyulması sevindiriyor bizi. Kendisine canlı yayın teklif etme cesaretini gösterseydiniz de anlasaydık kadrükıymetten anladığınızı.
@@kemalsuroglu7959Fikir ve düşünce için eksen çoktur sanırım. Benim entellektüel yürüyüşte belli bir eksenim yok, pusulasız bir gemide gibi “akıl ve vicdan nereye götürürse” diyorum. Ben de müslüman bir insanım ama hayatın sayısız veçhesinin dinin sınırlarını çok aştığını, her yere veya şeye bu kategoriden bakmanın dehşet bir zihinsel darlık hissi yarattığı kanaatindeyim.
@@selamsizend.hosgeldiniz7721 İşte İslam bugünlere gelmeyelim diye indirilmiş bir dindir. Bu dinin ahlaken menettiği ne varsa ayyuka çıkmış durumda ve dünyanın durumu ortada. Türlü türlü rezaletlerle çevrili hayatımızda İslami değerleri ön plana alarak yaşamayı imkansız gösteren bir toplum yapısı içindeyiz. Yüce Allah'a ve ölüm sonrası hayata inancımızı diri tutarak elden geldiğince kötülüğü teşhis edip en azından büyük günahlardan sakınmak bizim kurtuluşa ereceğimiz ümidini diri tutmamız sağlayacaktır. Yoksa bu devirde tutacak haklı ve gerçekçi bir dal bulmak imkansız.
Allah rızası için yapılan her Güzel iş ve davranış ibadet hükmünde olduğu için dinin olmadığı bir yer yok. Mübah Alanda bile niyet o işi hayıra hasenata dönüştürür. Kızıl Kemalistler anlamadıkları gibi yeşil Kemalistler de anlamaz.