Çoğumuzun hayatında pişmanlıkları ya da "pişmanlığım" dediği hataları olmuştur. Gerçekten de yapmadığımız ya da yaptığımız ancak daha sonrasında yanlış yaptığımızı düşünüp bunları keşke yapmasaydım dediğimiz hatalar, pişmanlık olmak zorunda mı? Ya pişmanlık diye tarif ettiğimiz bu yanlışlar aslında hiçte öyle değilse? İşte, Matt Haig'in yazdığı Gece Yarısı Kütüphanesi adlı romanda tam anlamıyla bu konuya değiniyor. Tam anlamıyla kişisel gelişim kitapları gibi olmasa da dolaylı bir şekilde okuyucuyu pişmanlık diye atfettiği ancak aslında çok da önemli olmayan şeyleri ne kadar büyüttüğümüzü anlatıyor. Kısacası okuyucuya şahane bir farkındalık sağlıyor ki bunu yaparken de okuyucuyu fazlasıyla hikayenin içine dahil ediyor. Açıkçası beni diğer kişisel kitaplardan daha fazla etkilediğini söyleyebilirim ki böyle düşünceler içindeysen sende, bu kitabı sana şiddetli bir şekilde tavsiye edeirm. Umarım videoyu izlerken keyif alırsın. İyi seyirler...
#matthaig #roman #kitap
Kaynak
en.wikipedia.o...
16 окт 2024