"İt gibi çalışmak, fare gibi oradan oraya koşuşturmak" mı dediniz, ben mi yanlış anladım? Hayvanlarla ilgili benzetmelerinize dikkat etmeniz daha zarif olabilir. Ayrıca 'zerafet' değil; "Zarafet".
Peki kadının fazlasıyla sorumluluğu varsa; tek başına çocuk büyütüyor, hasta anne veye babasına bakıyor, bütün ev onun eline baktığı için it gibi koşturması gerekiyorsa ne yapabilir ki o zaman. Kendine bile zaman ayıramıyorken nasıl meditasyon yapacak!...
😅Ne kaadar yanlıs kelimelerle ne kadar yanlıs bir mantık ile sacma sapan bir yöntem ile hep BEN ODAKLI birsey anlatamıyırsunuz..😅ilginç kac video izledim bosa zaman kaybı
Harikasınız. Kadın olarak biz kendimize değer vermezsek kimse vermiyor. Herkes tarafından takdir edilmek zorunda değiliz. Biz öyle olduğunu sandık senelerce. Hep vermek , veren el , alan elden hayırlıdır diyerek , kendimizi tükettik. Oysa almadan veren yüce Allahtır.Onun da kullarından beklediği körü körüne itaat değil , aklını kullanarak , zararlı kişilerden uzaklaşmaları ve kendi doğrularını kendilerinin bulmasını istemektir. 🌻
Merhaba Sanki biran kendimi dinliyor gibiyim. Bende baleye tutkuyla bağlıydım . Aynı zaman okul, karete kursu, Güzel yürüme kurdu, diksiyon kursu, bilgisayar kürsüsünü . Bütün bu kutsallara giderken aynı zamanda Eğitim hayatıma devam ediyordum. Çünkü çok tutucu bir ailemin kızıydım ve kızların okuması yasaktı. Ailem beni eve kapattıkça ben kendimi dışarı attım. Ailem erkekleri öcü gibi gösterdi bana. Hiç bir erkeğe yaklaşmadan korkarak yaşadım. Bu yüzden bir erkek gibi davranmaya çalıştım. Böyle davranırsam erkekler bana yaklaşamaz ve zarar veremezdi diye düşünüyordum. Bu korku ve ailemin baskısından kurtulmak için yaşımı büyüten ve beni küçük Yaşta evlendirmek isteyen aileme boyun eğmek zorunda kaldım. Bir zaman sonra olmayacağını anlayınca herkesten kaçtım ve gizlendim. Bu arada yine kendimi toparladım ve çalışma hayatına başladım. Yani KÜÇÜK YAŞTA büyüdüm. Sevgisiz ve korku dolu yıllar yaşarken içimdeki çocuğun sürekli ağladığımı fark ettim. Ne kadar büyürsek büyüyelim bir aile Özlem’i ve sevgiye muhtaç zamanlar yaşamak çok acı veriyor insana . Bir çok acı olaylar yaşadıktan sonra üzücü yıllar yaşadım . Bir ölüp dirilme olayından sonra kendimi toparlamaya çalışıyorum. Bir şeyi çok iyi anladım . Hep birilerini çok sevince insan kendini sevmeyi unutuyor. Kendimizi ailemize kanıtlamak için çaba göstermek. Eşine çocuklarına , dostlarına ve arkadaşlarına harcadıklarımız zamanı kendimize harcamış olsaydık bu konuyu yazmamış olurduk. Yaşamamız gerek şeyler olduğunu biliyorum fakat çok fazlası çok ağır geliyor. Bir kaç yıldır her şeyi yazmaya başladım. Yaşadığım yazılarımı bir arkadaşım nir yönetmen arkadaşına vermiş . Yönetmen arkadaşıma” bu yazıyı yazan yaşıyor mu ?” diye sormuş. Şimdi yeniden ve sıfırdan bir hayata başladım. Huzurluyum . Kimseden bir şey beklemiyorum. Uzun yıllardır araştırdığım konuların beni çok aydınlattığından bir çok şeyi yanlış biliyormuşuz. Kadının yapmadı gerekenleri, Dimi inançlarımızı, Dünyaya geliş nedenimiz, düşünmenin değerleri ni her şeyi yakmış öğretmişler bizlere. Bu yüzdem en büyük dostlarım kitaplarımdır. Mesleğim gereği bir çok kadın erkek tanıdım. Çoğu insan kendini yaşamıyor. Hep başkalarının hayatlarımı yaşıyorlar. Kimde kendi içindeki kendimi bulamamış. İşte bu yüzden herkes kopyalanmış nir hayat yaşıyor. Düşünceler aynı. Zenginlik tutkusu aynı. Hatta estetiklerden dolayı herkes bşrinirine benziyor. Çok yapmacık çok sahte görüntülerim arkasında sahte kişiliklerin ağırlığını taşıyamayarak başkalarına verdikleri zararların farkında değiller bile. Mevlana “ nir ben varım benden içeri” derken kendi içimizdeki kendimizi tarif ediyor. En büyük eksikliğimiz kitap okumamak ve başkalarına özenmek. Bunun adına yok olmaktır. Çünkü var olmak için önce kendimizin kendi içimizde var olmAmız gerekiyor. Sevgi ve selamlarımı gönderiyorum ve teşekkür ediyorum. Gözlüksüz yadım . Yazılarda bir kusur olmuş ise özür dikerim💙❤️💙
Gençliğiniz deki o durmayan kişilikile şu anki sürekli üreten kişilik aynı değil mi yani duramayan o zaman fiziksel olarak duramayan şimdi de öğretmek için üretmek için duramayan kişilik sadece şekil değişmiş gibi düşünüyorum
Nevşah hanım ben sizi azerbeycandan takib ediyorum adım Lalə demək olar ki cok videolarınızı izləmişim öncələri cok da anlamıyordum nə dediyinizi amma iki gündür bu konuşmalarınızı dinlədikcə qaliba bir şeylərin bəndə acıldığını hiss ediyorum sizin dediyiniz gibi öncələri cok zarif bir kadındım sevgi dolu nazik hər şey önümə gelirdi bolluq para zənginlik sonradan erkekleşməyə başladım köcam işsiz para yok cocuklar kücük ben başladım calışmaya o kadar calışmama ragmen əlimdə ovcümda bi şey yok sadəcə yorqunluk var şimdidə calışıyorum amma yine aynı kocam yıllardır işsiz ben ekmek parasından başka bir şey kazanamıyorum cok düşünüyorum nədən böylə olduğunu sizi izlədikcə sanki dediklərinizon bana ait olduğunu düşünüyorum nə yapmalıyım işimi bırakıyımmı evimdəmi oturum 54yaşım var zatən həp icimdə kadın calışmaz deyə bir səs yıllardır susmuyor cok teşşekkür edərim ❤
nasıl yani? Çabaladıkça o hale düştüm diyorsunuz ama koçluk sayesinde buradasınız ve bu bilinci o yaşadıklarınız sayesinde edindiniz. Şuan da o çabanız sayesinde bu kanaldasınız. Kadınlara çabalamayın durun diyorsunuz ama durarak elde edilen pek bişi yok