İslam’da Emanet | Meâric Suresi Tefsiri 6 | Halis Bayancuk Hoca (Ebu Hanzala)
Emanet kelimesi, lugatta أمن kökünden gelir ve ihanetin zıddı; kalbin kendisinde sükûnet bulduğu ve tasdik etmek manalarına gelir.
(bk. Mu’cemu Mekâyîsi’l Luğa, 1/133, e-m-n maddesi)
Günlük yaşantımızda yaygın olarak kullandığımız emanet kavramı önemli ve hassas bir kavramdır. Örneğin, bir işimiz olduğunda çocuğumuzu veya değerli bir eşyamızı kendisine emanet ettiğimiz kişi, kendisine güvendiğimiz, ondan emniyette ve selamette olduğumuz kişidir.
İslam şeriatı, emanet kavramını daha geniş bir manada kullanmıştır. Emanete riayet sorumluluğumuzu Allah’ın (cc) razı olduğu şekilde yerine getirebilmemiz için emanet kavramının şer’i kullanımlarını da bilmemiz gerekir.
Müslimler olarak yaşadığımız toplumun bir parçasıyız ve o toplumun içinden geliyoruz. Bundan dolayı geçmişten kalan bazı cahiliye kırıntılarını üzerimizde taşıyabileceğimiz gibi sürekli hemhâl olduğumuz bu toplumdan etkilenmemiz de kaçınılmazdır. Ancak mümin bilinçlidir, teyakkuz hâlindedir. Komşuluğunda, akrabalık bağlarında, ticaretinde, ustalığında, zanaatında… her şeyiyle ve her şeyinde cahiliye ehliyle arasındaki farkı ortaya koyması gerekir. Yaptığı işlerde, müşterilerinin siparişlerinde, esnaf olarak yaptığı ticaretinde aslında bir emanet sahibi olduğunu bilmeli ve emanetine riayet etmelidir. Ehil olmadığı bir işi yapmaya çalışarak emaneti zayi etmemesi gerekir: Boya işi yapan bir Müslim’in bilmediği hâlde fayans işi yapmaya kalkışması gibi. Zanaat ehli bir Müslim, ehli olmadığı bir işle karşılaştığı zaman, “Ben bilmiyorum.” diyebilmelidir.
Yaşadığımız günlerin âdeta portresini çizen Huzeyfe’nin (ra) aktardığı uzun bir hadiste şöyle rivayet edilmiştir:
“Allah Resûlü (sav) bize iki hadiseyi haber verdi. Bunlardan birini gördüm, diğerini ise bekliyorum. Allah Resûlü (sav) bize emanetin salih kimselerin gönüllerinin derinliğine indiğini haber verdi. Sonra Kur’ân’dan, daha sonra da sünnetten ilim öğrendiler. Allah Resûlü (sav) sonra bize emanetin kaldırılacağını da haber verdi.
Huzeyfe dedi ki: ‘Öyle bir zaman yaşadım ki o devirde kiminle alışveriş edeceğim diye tasalanmazdım. Çünkü münasebette bulunacağım kimse Müslim’se onu İslam dini (bana hıyanet etmekten) menederdi. Eğer Hristiyan ise onu bulunduğu yerin valisi hıyanetten menederdi. Bugün ise ben filan ve filandan başka kimse ile alışveriş edemez oldum!’ ”
(Buhari, 6497; Müslim, 143)
Önemli Anlar:
00:00 - İntro
03:05 - Giriş
05:36 - Meâric Suresi 32. Ayet
06:45 - ‘Raun’ ne demek?
09:01 - ”Emanet (bilinci) olmayanın imanı yoktur.”
11:36 - İslam Neye Emanet Diyor?
12:02 - İrade Emanettir
14:21 - Sorumluluklarımız Emanettir
16:22 - Yönetim Emanettir
22:22 - İşleri Ehil Olana Tevdi Edin
28:13 - Saltanat Tarihi, İslam Tarihi Değildir!
30:36 - Avrupa Ülkeleri Örneği
34:31 - Müminleri Güveni Emanettir
38:55 - Meclisler Emanettir
41:26 - Ödünç Mallar
43:41 - Kadınlar Emanettir
İletişim İçin:
☎️ Wp: +90 0535 766 45 45 ☎️
📩 E-posta: mailto:info@tevhiddergisi.org 📩
➥ www.tevhiddersleri.org/
➥ tevhiddergisi.org/
➥ tevhidgundemi.com/
➥ www.tevhidkitap.net/
📖 tevhidmeali.com/
#MearicSuresi #islam #emanet #tevhid #Tefsir #HalisBayancukHoca #EbuHanzala
17 июл 2024