Anlamıyorsunuz, isimlendirmeyin diyor. Çok haklı sadece yaşamalıyız, aşkı kendimiz uyduruyoruz sonra da acı çekiyoruz. Sadece yaşamalıyız, adını koymadan, korkmadan, endişelenmedin, ertesini düşünmeden yaşamalıyız.
acı çekmemiz yalnızca aşka dair fikrimizden değil beynimizde olan fiziksel işlevlerden dolayıdır. Bugün zevk aldığımız birinin yokluğu yarın endişe ve üzüntüye yol açar. Sonra onun olmadığı fikrinin üzerine gidersek çıkmaz bir döngüye girer iyice aşk acısı çekeriz.
Aşk var nerede var? Hayal dünyasında . Aşk yok nerede yok? Gerçek dünyada . Aşk hem var hem yok, hayalden gerçeğe geçişte yok oluyor , pırrrrr diye ...geçmiş olsun !ömür boyu aşk diyen sevgiyi aşkla karıştırıyor.
Allah Rahmet Eylesin! Haberlerde vefat haberini öğrendim. Aşk yok...Ölüm gerçeği var. Allah'ım kolay getir. İyi bir amel, temiz bir ölüm nasip et!
7 лет назад
Aslında sözlerinden bi anlam cikarirsak asla kavusamadigin,simsiki sarilamadigin,uzaktan hayran oldugun ve uzaktan yarattigin asktir.Oyle hayatina giren her kadina askim demekle olmaz bu is :)
Kendisine katılıyorum.Dediği gibi doğada da böyle bir şey yok.Sanırım bazı insanlar pek sorunlu olmayan bir tek eşli yaşama sahipseler buna aşk diyorlar.Bence aşk cinsel çekimin yoğunlaşmış hali ama bu tür yorumlar da duygusuzluk olarak görülebiliyor.Oysaki yaşamlarımıza biraz evrimsel ve biyolojik gerçekler perspektifinden bakabilirsek bir çok şeyin homo sapiensin icadı olduğunu görebiliriz.Şairimizi de bu vesileyle saygıyla anıyorum.
Berrin Durmaz o zaman benden size Berrin Hanım; “Savrulurken raconun kırmızı pelerini o zarif öfkeye, zaman ki sana hasta olmuş, incelikli haytasın, nüksederken raksına mahallenin maşallahı, eyvallahı, güzelleş be oğlum şimdilik ölümüne kadar hayattasın. Şimdilik, ölümüne kadar hayattasın...”
Aşk hastaliktir demesi Iskenderin neden küçük olduğunu anlatıyor aslında . Evrende hersey aşk üzerinedir . Aşk insanın terbiye edicisidir . Bende bir ben var benden içeri . O ben ki ruhumdaki naiflik ve nur . O Allah'tan üflenen can'ım. O can ki, aşkından aşikar yaratılmış her zerreye. Toprağa hayran , göğe hayran , suya minnettar . Ve tüm aleme aşık . Yaradana aşık ki , yarattığına da aşık . O can ki bir kuşun kanat çırpışına erir gider . Aşkından hüzne bulanir . En son ölüme aşık olur . Aşık olduğu dosta kavuşmak için . Aşkından her an elemdir . O elem hem acı hem tatlıdır . O acı öyle tatlıdır ki . Onu sinesinde avutacak , bu yolda yoldaş olacak bir can daha ister . O can onun hayat ve ahiret ortağıdır. Yaradan o aşık sineye öyle bir sevda düşürür ki , tertemiz bırakılan gönül sevmeyi hakeder . Bir kara zülüf, iki sıcak el bu dünya sürgününe tahammül sebebi olur . O aşkı ancak Rabbine aşık olan bilir . Ondan ötesi için aşk hastaliktir . Bilmezler ki iyileşmek için hasta olmak gerekir .
insanların aşk dediği şeyin hormonları olduğunu düşünüyorum.. bu vücut her yaşta farklı çalışıyor ve biz onları aşk diye adlandırmak istiyoruz.. kaçırarak evlenenlere bak 22 yaş altı hepsi ve sorsan hepsi aşık.. ulan hormonları tavan yapmış farkında değil...
'' aşk '' yoktur. birine güvenmek vardır, sabaha birlikte uyanmak arzusu, sarılarak uyumanın verdiği heyecan vardır. Gezegen de kalan son insanmış gibi düşünmek , kimsenin anlam yüklemediği sırıtmalar vardır.. Evet siz buna aşk deyin, nefret deyin ya da yeni bir kelime türetin ama, insan'ın yaşarken insan gibi hissettiği, en gerçek, en saf, en doruk duygulardır bunlar.
Adam çok haklı aşk diye birşey yoktur sadece dış görünüşünü beğendiğini kişiyle evlenirsin sevgili olursun yada zengin birisiyle olursun en iyisi hiç kimseyle ilişki yaşamayıp hqyatımıza devam etmeliyiz
Hiçbir ağaç ormana katılmak için büyümez çünkü. Mesele, tek başına da işe yaradığının, işlediğinin bilincine varmaktır; bunun keyfiyle yaşayabilmektir. Aşk, ağaca tesadüfen konan kuştur; kuş, ağacı üzemez; üzmemelidir de. Eğer bir ağaç kendisine konup sonra da uçup giden bir kuş yüzünden acı çekiyorsa doğanın ayarlarıyla oynanmış demektir. Aşk, şansa bağlı temastır çünkü. Çünkü aşk, matematikteki “teğet” konusunda ilk örnektir. Değip geçmektir. Dokunup kaybolmaktır. Cin gördüğü hissine kapılmaktır bir bakıma. Âşık olunandan bir eş yaratmaya kalkışmak, rüzgârı bir kutuya kapattığını iddia etmek kadar salakçadır. Kutuyu açar bakarsınız ki rüzgâr yok. Oysa siz fırtınanın göbeğinde kutuyu havaya kaldırmış ve aniden kapatmışsınızdır kapağını. Rüzgârı kutuda tutmak ne kadar mümkünse aşkı da gövdede muhafaza o kadar mümkündür. Rüzgâr, taşı yalar, uzaklaşır…”
Aşkın kişi sayısı kadar farklı tarifi var. Katılmasam da bi görüş belirtmiş. Aşk bu geceden sonra iptal" derken varlığını kabul etmiş oluyor. Sadece aşık olmayın demeye getirmiş lafı.
Aşk yok 😀 o kadar yaşa oku düşün sonunda geldiği nokta. Kim sordu bu adama aşk varmı diye, aşk vardır ama bu adam eksik kalmış napsın garip. Bunu konuşturana yazıklar olsun
Aşk vardır. Mesela benim ona hissettiğim şey aşktı, her hareketi her mimiği büyülerdi beni. Adımlarını izlerdim, karnını doyuruşunu. Ön üst iki dişi arasında küçük, şirin bir boşluk vardı oraya tapardım. Onlarca ayrıntı sayabilirim ama anlamı yok. Bu duygunun bitmesi, onun bana bir şey hissetmemesi, hatta bu hikayenin çok kötü sonuçlanması dahi aşkın olmadığını göstermez. Mutlu aşk yoksa bu aşkın suçu değildir der şair. İnsanın aşkı doğru düzgün yaşayabileceğine inanmıyorum diyebilirsiniz, ama aşk vardır.
Begenmek vardir hadi sevmek de var bana göre ama ask bir hastalik akillica olmuyor yani birisi birine tutuluyor sanki Allah zorla sevdiriyor zorla evlendiriyormus gibi mantiksizca maalesef israr ediyoruz
"... sana bugün bir mektup yazdım: en çok en çok güllerden söz ettim saydam, renksiz, özgür güllerden bir gül olmak korkusundan nedenini hatırlamıyorum ama ağladım sağda solda yakılıp unutulmuş sönmüş sigaralar "canım...' diye başlanıp yarım bırakılmış bir sürü kağıt parçası ruh parçası aşk parçası buğu parçası haz parçası paramparça içime paramparça bir kış gelmiş biliyor musun ben daima kışları saklanırım kan kan ödüldür açıkcası ..." (bkz: küçük iskender)
daaamn lol bu biraz da bizim '' aşk '' kavramından ne anladığımıza, ne anlamlar yüklediğimize bağlı. Misal aşık Veysel der ki '' seversin kavuşamazsın aşk olur.. biri çıkar ellerim titriyor, kalp ritmim değişiyor aşk budur der.. sen çıkarsın yol arkadaşlığı dersin, ben çıkarım çocuğum babası derim. Herkesler farklı anlamlar yükler velhasıl.. insan ömrü bile sınırlıyken duygularımız nasıl sonsuz olsun.. ama bize biçilen bir hayat var. Sevgi var, nefret, aşk, hırs var. Fani duygular
bu benim doğrularım diyor İskender. ayrıca birçok konuda haklı. yanında bulunan türkiyenin en değerli eleştirmenede hakaret etmek ve şairin cinsel tercihlerini, bireysel özgürlüğünü irdelemek kimsenin haddine düşmez.. ayıp. adam beyniyle aklıyla yazıyor,duygularıyla.. öyle bir sıkıntın varsa okumasın olur biter. anlamadığım şairin şiirini , düşüncelerini tartışırken siz konuyu,nasıl olupta illa bir şekilde cinselliğe getiriyorsunuz.. garip değil mi. bence siz bunu psikolojik anlamda, bilinçaltınızı sorgulayarak değerlendirin derim... ve herkese saygı duyun. hatta kendinizede...
Küfür edecek kadar düşünce acizi birisiniz belli ki daha yargıladığınız kişinin eşcinsel olduğunu bile bilmiyorsun. Git biraz bilgi edin, efendiliğini takın.
Küçük inskender hocam doğru söylüyor aşk siye bişey var ama aşk diye bişey yok kimisi cinsel açlığını gidererek aşk yaşadığını kimiside parasini yiyerek aşk yaşadığını sanıyor
Haklısın küçük iskender küçük olduğuna şaşmamalı..! Aşk diye bir şey yoktur bu senin kendince yorumun evet görünüşe göre aşkın olmadığını düşünüyorsun evet bu senin fikrin ve fikrine saygı göstermeli tabiki. Kalbin önemini yitirip aklın devreye girdiği her türlü durumda elbette ki güzel ve kulağa hoş bir kaçış yolu ne dersiniz demesi kolay aşk yoktur otur sabaha kadar konuş orda hiçbir şeyi çözümlemeden ve mutlak bir sonuç çıkaramadan kendince net bir düşünceyle aşk yoktur diye durup durup zırvalarsın ancak diyecek başka bir şey yok hani sen aşkın tarihçesini felsefesi ve edebiyatı hatta ve hatta dini veya bilimsel yönleriyle ele alıp da yorum yapmış birisin ya hani bu kadar kolay bir biçimde yok efendim aşk yoktur yok aşkı kaldırıyorum bilmem ne haklısın tabi sen kimsin ki Yunus'un adıyla aşkı dile dökecek ve de Mevlana gibi söze kalbe hitap edeceksin küçük isko?
adamı çok yanlış anlamışsın adam romantizme karşı değil karşı olduğu şey güzel olanın tadını çıkarmayıp bu aşk mı değil mi diye boş boş kafa yormamız yani isim vermeyin diyor adam
@@kendalsungur8486 inancın olsun bu yorumu en son ne zaman attım hatırlıyorum sjsjsjsj ama haklısın eskiden bu kadar geniş bir açıdan bakamıyordum ben🫡
Bir şey yoksa neyin olmadığını kanıtlamaya çalışıyorsun Bir kuş aynı dala konuyor diye aşk olmuyorsa Bütün insanlar aynı dünyaya kondugu için mi yok Ve aynı sonu yaşadığı (ölüm) için mi Herşeyin bir evresi var degilmi peki sevginin teslimiyetin güvenin çift bedende tek kalp olmanın ve o kalbin tek bir kişi için atmasının
Görüşüne saygı duyarım hocam ama AŞK var. Normal birisine değil herşeyden önce Allah aşkı diye bir şey var... Ha zamanında sevdik birisini bilmiyorum bunun adı aşkmı değilmi ama İçimdeki Allah'a olan aşkımı dile getirememki aşk anlatılabilen birşey değildirki zaten Aşk hacmi olmayan insanın içinde olan ve mutluluk verici birşeydir ben Allaha aşığım onun için yaşıyorum aşkın kralıdır bu.
