Şarkıyı aslında kimseye yazmamış konserinde komik bir hikayesi var bu şarkının aslında herkes birine yazdığımı düşünüyor ama tamamen uydurma bir şarkı demişti
Şarkıyı açtıktan sonra yorumları okurken aynı zamanda şarkıyı mırıldanıp bir ayağıyla da ritm tutan kardeşim sen de hoşgeldin. Yorumu beğenin de sık sık yolumuz düşsün buralara
nur öztaş her seferinde ben yazdım hatta çıkma teklifi ettim sevdiğinden okadar emindim sadece benimle oynamış ondan öncede birine yazmıştım oda gene tersledi beni sövdü şimdi gene ben yazıyorum sürekli adım atıyroum ama yok olmuyo
Şarkıda da geçtiği gibi " belki tanımazdım seni o konsere gelmesen" tamda bu şekil bir tanışma hikayemizden sonra; evlenip evin içinde dolaşan minik bir kızımızın olması çokça şükür 🥰
Gördün madem gel tekrar dinle^^ birde bence gidebilme olasılığı olan kimseye adama bu şarkıyı ya da sevdiğin hiçbir şeyi sonra en sevdiğin en sevmediğine dönüşüverir.. _ bu konuda tecrübeli bir dost :)
Eskişehir’de Cem Adrian konserine gitmiştim öncesinde de siz çıkmıştınız sahneye ama kim olduğunuzu bilmiyordum bir an önce bitirin de Cem çıksın diye düşünmüştüm, pek çok kişi de öyle düşünmüş olacak ki kimse eşlik. Etmedi size suratınız asıldı, tahminen söve söve geride bıraktınız. Eve gidince de bir bakayım bunlar kim dedim, o saatten sonra da kopamadım. Keşke o zaman güzelce dinleseymişim sizi, farkında olmadan en sevdiğim sanatçının konserine gitmişim Sakatım ben
Bir tavsiyem var .. Bir şarkın olsun. Senin olsun. Hayatına her giren insana “bu benim şarkım bak” diye dinlet. Bir gün o kişinin hayatından çıktığında bir radyoda denk gelirse, seni hatırlasın. Tek bir parfümün olsun. Özdeşleşmek iyidir. Dünya bu illa ki bir tek sen kullanmayacaksın. Öyle bir sana ait olsun ki, bir yabancıda bile duysa “acaba burda mi” diye kokuyu duyanın gözü seni arasın. Bir tane en yakın arkadaşın olsun. Sadece kötü günde değil, iyi günde de aradığın ilk kişi olsun. Birlikte düşün, birlikte kalkın. Birbirinizi toparlayın. Yaralarınızı sarın. Herkes gittiğinde “şanssızlığınıza” biraz gülün, biraz ağlayın. Bir tane çok büyük aşkın olsun. Rakıya bahane olsun. Bir dönem çok sevmiş ol, bi dönem nefret etmiş. Her şey küllendikten sonra tebessümle hatırla. Biraz da bi yanin acıyarak. “O olsaydı nasıl olurdu acaba hayatım?” diye sorgulayarak. Artık bir şey hissetmesen de “başına bir şey gelse yine de ilk ben koşarım” diyecek kadar. Unutma, masallar mutlu sonla, efsaneler kavuşamamakla biter. Bir evlat edin. Bir kedi olur, bir köpek de. Ama olsun. Kapılarını aç. Senden olmayan ama senin ilgine bakımına muhtaç bir kalbin atışlarını ellerinde hisset. Bir canlının hayatını değiştirmek acayip bir şey. Birinin kahramanı olmak istersen bundan büyük fırsat olamaz. Sevmek çok güzel. Hele bir de her koşulda sevilmek. Bol bol kitap oku biri seni derinden etkileyene kadar oku. Onu bulduğunda kimseyle paylaşma. O hikaye senin. Beğenmediğin sayfayı yırt sevdiğin yerleri yıldızlarla donat. Başucunda dursun. Belki bir gün biri gizlice o sayfaları keşfeder. Seni daha iyi tanıma imkanı olur. Salaş bir restaurant edin. Patronundan garsonuna kadar tanı. Kafan mı bozuk, mekan dolu mu, sana yer açacakları kadar müdavimi ol. Bir masan olsun hep oturduğun. Bir başına gitsen bile başına bir şey gelmeyeceğini bil. Bir gün belki kapanır ya da yıkılır. Ama sen önünden her geçtiğinde “burda eskiden hep bi yerim vardı” dersin. Bir hobin olsun. Kaçmak için. Hiçbir şey düşünmediğin. Dünyadan uzaklaşabildiğin. Onunla övün. En iyi yaptığın şey olsun. Insanlar şaşırsın. Senin icin çocuk oyuncağı olsun. Bir şey iste. İmkansız olsun. Peşinden koş. Yorul. Defalarca vazgeç. Defalarca dene. Susmanın çaresizliğini de yaşa bağırmanın da. Uykuların kaçsın. Düşündükçe saç diplerin bile uyuşsun. Her ne ise bu istediğin, aşk da olur iş de. Bağrına taş bas gerekirse. Yeter ki gece yatağına yattığında “ben elimden geleni yaptım” de. Bazen kazanamamış olsan da, yapabileceklerinin ya da bir şeyi delice istemenin limitini görmek de zaferdir. Vakit ayırdığın bir ailen olsun. Yarın kaybettiğinde keşke daha çok zaman ayırsaydım demeyeceğin. Pişmanlık kötüdür. Bir daha geri getirmeye gücünün yetmedikleri içinse, iskence. Kıymetini bil. Yarin ne olacağı belli degil. Kalp krizi dediğin bir kaç saniye. Kalp kırma. Sınırların olsun aşılamayacak. Duvarların olsun yıkılamayacak. Herkes bilsin. Ona göre davransın. Bir alanın olsun metre karesi dert değil. Kapısını kapattığında gercek sen olabildiğin. Dört duvardan birininin dibine çöküp ağlayabildiğin. Güçsüzlüğünü yaşayabildiğin. Sonra daha güçlü kalkabildiğin. Kaldığın yerden devam edebildiğin. İnsan en Çok kendini özlüyor çünkü. Bir sevdiğin olsun tabi. Belki hayallerindeki gibi olmaz koşullar ama bir şeyleri birlikte var etmenin tadı bi başka. Para amaç değil araç olsun mutluluğuna. Olmadığı zaman da elindekini cömertçe paylaşabil. En çok onla gül. Saatlerce muhabbet edebil. Birbirinize ulaşamadığınızda, “başka biriyle mi acaba” diye değil “başına bir şey mi geldi” diye endişelen. İlişkini başkalarıyla kıyaslama. Biri sevdiğini çok söyler, biri daha çok gösterir. Sen de biri eksikse bu seni daha az seviyor demek değildir.Telefon karıştırmakla ömür geçmez. Bir insan bir şey yapmak isterse yapar. Kalbin temizse, sen araştırmadan da karşına çıkar korkma. Sonuna kadar güven. Bir gün kırılırsa kalp yenisini inşa eder. VE Kalbini temiz tut. Çevreni de. Unutma yaptığın her iyilik bir gün sana geri döner.
Senden sonra 12 şehir gezdim. 8 kilo verdim. Saçlarımı kaç kez kestim. Kaç kez sakal bıraktım, geri kestim tekrar bıraktım. Dünya bilmem kaç 365 günde bilmem kaçıncı dönümünü tamamladı. İhtilal oldu. Barış gelmedi. Savaş bitmedi. Seni özledim. İltica edecek tek yer bulamadım. Gittiğim her yerde senden bir nefes bıraktım. Belki yürürsün aynı sokakta. Ayak izime denk düşer ayak izin. Belki saçına değer nefes. Belki sen de bir gün özlersin diye, seni uzakta bıraktım. Seni uğurladım. Sana kavuştum. Seni terkettim. Bilmem kaç kilometre yol gittim. Dünya ekseninden 12 cm kaydı. Sen göğüs kafesimden milim kaymadın.
Tiktokçular daha çok saçma sözleri olan ve youtuberların çıkardıkları şarkıları kullanıyorlar. Bu şarkıyı bilmediklerine dair bahse girerim. İçin rahat olsun :)
Daha dün benden ayrıldı. Bu şarkıyla arabada gezerken saçlarının savrulusunu izlemek hayaliyle yaşarken.. Unutabilcegimi pek düşünmüyorum ama 1 2 ay sonra beğenir misiniz döndüğümde acaba unutmuş olacak miyim... Siz siz olun sevmeyin arkadaşlar aşktır sevmektir bunlar acıdan başka bisey vermiyor ne kadar değer verirseniz verin karşınızdaki insanın gözünde değeriniz 0. Sevecekseniz kendinizi sevin. Ve sizi haketmediginizi düşündüğünüz insanlardan uzak durun. Düzenleme: 07.07.2021 Ayrılalı 5 aydan fazla oldu değişen birşey olmadı :)
Gözler: bulanik Manzara : tavan Umut : direniyor Mekan : karanlik bir oda Uyku : yok Zaman : gecenin en koyu hali Hayaller : imkansiz Kalp : kırık Kafa : dusuncelerle dolu
Yorumları okurken fark ettim, herkes sevgisini, sevdiğini öyle güzel yaslamış ki gönlüne. Ben buraya hiç bir şeyi anlatamayacak kadar içime çekmişim seni.
Düşünsenize gece yarısı olmuş. Odanızdasınız. Kulağınızda kulaklık huzurlu bir biçimde bu güzel şarkıyı dinliyorsunuz. İştr ben tam o anı yaşıyorum. Bence huzur dediğin şey budur.
'Kimseyi çok fazla sevmeyin. Sevsenizde söylemeyin. Zamanla zaafınız oluyorlar. Kaybetmekten korkar oluyorsunuz. Zamanı gelince kaybetmekten korktuğunuz ne varsa kesin kaybediyorsunuz. ''