Zweig'ın Bolşevik Devrimi'ni anlatırken nasıl da heyecanlı olduğu her cümleden anlaşılıyor neredeyse. Diğer kitaplarında o kıpırtının bu açık şeklini görmedim. Başka bir dünya mümkün mü sorusunun ümudinden geliyor bu heyecan . Sonrasında ise 2.Dünya savaşının karanlığında hiçbir ışık göremedi demek ki.
Akın bey selamlar. Öncelikle sizi kutluyorum. Kanalınızı ve okuma stilinizi beğeniyle dinliyorum. Küçük bir eleştirim olacak. Siz sanki bir haber bültenini okuyor veya bir belgeseli seslendiriyor gibi biraz hızlı ve sert bir ifade ile okuyorsunuz. Darbe yapmış bir cuntanın bildirisini radyoda okuyor gibisiniz. biraz slow okursanız çok daha güzel olur. Bu konuda Emel Kalender çok iyi. Romana ahenk veriyor.
Beğenmediğimi söylemedim ki. Altan beyin ses tonu ve diksiyonu çok harika. Benimkisi olumlu yönde küçük bir eleştiriydi. Unutmayın ki insanı geliştiren en güzel şey eleştiriye açık olmaktır. Doğu toplumları eleştiriye kapalı oldukları için gelişemiyorlar. Eleştiri, kişinin olumsuz taraflarını törpülemesine ve olumlu yönlerini daha çok geliştirmesine yardımcı olur. Batıda en çok değer görenler edebiyat, sinema, sanat eleştirmenleridir. Emel Kalender'i birebir örnek almasını istemedim zaten. Onu örnek vermemin nedeni emel hanımın okuduğu romana duygu katmaya çalışmasıydı.
@@mihrabtc709 Efendim, Lütfen itirazcı ve de ısrarcı olmayınız. Akın Altan beyin tok bir sesi var. Bas Basbariton bir ses tonu. TRT nin siyah beyaz resmi yüzü gibi. Ben biraz daha renkli yayın istiyorum. Biraz daha duygu dolu daha güleç bir ses tonu. Bu konuda EMEL KALENDER i tek geçerim. AKIN ALTAN listemde şimdilik ikinci sırada. Bunu olumlu yönde yapılmış bir eleştiri olarak kabul ediniz lütfen.
Bence bu ton ve tarz sanki kendim oluyormuş hissi veriyor Emel Kalender de dinlerim ama Akın Altan ı tek geçerim Emel Kalender in de hakkını yemedigimi onları yarıstirmadigimi da belirtmek isterim.
