Kur'an'ın Tarifi İle Allah'ın Şekli Neye Benzer - [5. Pencere] - Def'i Ve Âni Yaratma Penceresi 

-Kuranın Bahsettiği Doğum Anı Mucizesi - Tüyleri Diken Diken Eden Gerçek Yeni Keşfedildi
-Şok Olacaksınız 1 Günde 300 Bin Bebek Nasıl Doğdu
-Allah hayvanları bir anda nasıl yaratır?
-Allah'ın Yarattığı Sinek Kanadındaki Muhteşem Sanat
-Üzülme! Dertlerini Her Şeyi Bir Anda Yaratan Allah'a Bırak
-Allah Bizi Yaratmadan Önce Ne Yapıyordu?
-Aman Allah'ım! Bu Balığa Dikkat Bir Anda 5 Milyon Yavru - Duyduklarınıza İnanamayacaksınız!
-Kur'an Surelerinin Adı Neden Hayvan İsimleri Oldu
#mucize #yaratılış #pencere
33 Pencere video serisi için tıklayın:
• 33. Söz 33 Pencere 📕
00:00 Giriş
03:42 İmanına delilin var mı?
04:44 İnen ayeti duyunca şaşıran sahabeler
08:25 Gözümle gördüğüme inanmam
09:38 Aserın hastalığı: İman hakikati
10:36 İman güvenmek demektir
11:20 Bardağın üretim serüveni
14:51 Kur'an'daki sure isimlerinin sırrı
17:29 Sanatlı bir eser sanatkarı icab eder.
18:43 Def-i ve ani yaratma delili
19:28 Risale-i Nur bölümü
19:50 Allah istediğimi neden vermiyor?
23:56 Allah'ın hazinesi "Yok" tur
24:30 Şeffafiyet kanunu
32:47 Hızlı yapılan ürünlerin sanatı az olur
35:11 İnsanların sanatı bir hazırlık gerektirir
37:42 Allah varlıklarla değil yokluklarla anlatılır
40:13 Kainattaki sanatlar Allah'ın varlığını zorunlu kılar
41:31 Tesadüf iş yapmaz
44:48 Allah cc bizi yaratmadan önce ne yapıyordu
47:25 İman dersi ve zaman
Hayırlara vesile olmak , daha fazla insanlara ulaşabilmek için "KATIL" butonu ile aşağıdaki linkten bize destek olabilirsiniz
/ @hayalhanem
Facebook ; / mehmedimyldz
Twitter ; mehmedimyldz?lang=tr
İnstagram ; / mehmedimyldz
Bize Ulaşın:
Yurtiçi ve yurtdışından iletişim için;
+90 530 913 82 22
+90 537 356 75 55
hayalhanemmersin@gmail.com
Risale-i Nur' da okunan bölüm
Beşinci Pencere
Görüyoruz ki, eşya, hususan zîhayat olanlar, def’î gibi âni bir zamanda vücuda gelir. Halbuki, def’î ve âni bir surette, basit bir maddeden çıkan şeyler gayet basit, şekilsiz, san’atsız olması lâzım gelirken, çok maharete muhtaç bir hüsn-ü san’atta, çok zamana muhtaç ihtimamkârâne nakışlarla münakkâş, çok âlâta muhtaç acip san’atlarla müzeyyen, çok maddelere muhtaç bir surette halk olunuyorlar.
İşte, bu def’î ve âni bir surette bu harika san’at ve güzel heyet, herbiri bir Sâni-i Hakîmin vücub-u vücuduna şehadet ve vahdet-i rububiyetine işaret ettikleri gibi, mecmuu, gayet parlak bir tarzda, nihayetsiz Kadîr, nihayetsiz Hakîm bir Vâcibü’l-Vücudu gösterir. Şimdi, ey sersem münkir! Haydi, bunu neyle izah edersin? Senin gibi sersem, âciz, cahil tabiatla mı? Veyahut, hadsiz derece hata ederek, o Sâni-i Mukaddese “tabiat“ ismini verip, onun mu’cizât-ı kudretini, o tesmiye bahanesiyle tabiata isnad edip, bin derece muhali birden irtikâp etmek mi istersin?