Zembilfiroş Hikayesi : Kürdistan coğrafyasının zenginliği olan efsanelerden biridir Zembîlfiroş. Tıpkı Mem û Zin, Xecê û Siyabend gibi yöremizde çok bilinen, şiirlere, masallara, filmlere, türkülere konu olan hazin aşk hikayelerinden biridir Zembîlfiroş. “Gökten zembille inmiş.” Gibi güzel sözlere de konu olmuştur zembîl (sepet)… Zembîlfiroş’taki aşk, karşılıksız bir aşktır. Ölümü çare gören aşkın hikâyesidir. Efsanenin Mezopotamya’nın tarih ve kültür bakımından oldukça zengin ve bir çok uygarlığa ev sahipliği yapmış, Mervanilerin başkenti Farkin’de geçtiği yaygın olarak söylenir. Yörede hüküm süren bir kralın çok yakışıklı oğluyumuş. Görenin bir daha dönüp baktığı, prenseslerin gönlünde yatan beyaz atlı prensmiş Zembîlfiroş. Önceleri kral oğluna yaraşır bir yaşam tarzı varmış. Zevk û sefa içinde yaşar sık sık ava çıkarmış. Yine avlanmaya çıktığı bir günde Allah aşkı onu avlamış. Öylesine avlamış ki ilahi aşkın etkisiyle adeta mecnun olup yollara düşmüş. Avlanma esnasında gördüğü bir mezar ve mezardan dışarıya çıkmış iskelet parçaları onun ölüm gerçeğiyle yüzleşmesine vesile olmuş. Zenginlik ya da fakirliğin ölüm karşısında hiçbir hükmünün olmadığını, bir gün kendisinin de bir iskelete dönüşeceği gerçeğiyle hemen oracıkta Allah’a sığınarak dünya nimetlerinden vazgeçeceğine ve sadece Allah yolunda yürüyeceğine diz çökerek hûşu içinde yemin eder. Yaşadığı sarayı, ihtişamı hiç arkasına bakmadan geride bırakarak eşiyle birlikte yollara düşer. Diyar diyar gezerek zembil yapıp satar ve hayatını böylece idame ettirir. O, artık bir ZEMBÎLFIROŞ’TUR… Çocuklarıyla, hanımıyla birlikte sırtlarında çadırları, üstlerinde eski püskü elbiseleriyle köy köy, kasaba kasaba dolaşan bir Allah dostudur. İşte böyle dolaşırken kader onu son durağı Farkin’e getirir. Farkin Beg’in karısı Xatûn Xan’ın dikkatini çeker Zembîlfiroş. Zembîl alma bahanasiyle onu saraya çağırır. Xatûn Xanım yıldırım aşkına çarpılmıştır adeta. Bir yanda beg xanımı olmak diğer yandan yana tutuşa bir aşka kapılmak… Çok zor durumdadır ama yüreğe söz geçiremez, gönül beglik meglik tanımaz. Aşkını dizelerle anlatmaya çalışır… Zembîlfroş zembîla tine Dikan bi dikan di gêrîne Hiş li Xatûnê namîne Serî li zeman di gerîne Gazi dike ku bibîne Were ser doşeka mîr e Li te helal, herama mîr e Bidime te zulfî harîr e Çavê min ê xezalan e Sîngamin wek zozana ne Bejna min wek rihane Çiqa bêjî hêjan e… Zembîlfiroş, zembiller getirir Dükkan dükkan gezdirir Xatûn’un aklı başından gidiyor Aklıyla arıyor zaman yaratmak için Sesleniyor ki, onu görmek için Gel Beyin döşeğinin üstüne Beyin haremi sana helaldir Güzel zülüflerimden sunayım sana Gözlerim ceylanların gözüdür Bağrım yaylalar gibidir Endamım reyhan gibidir Dilediğin gibi güzel ve uygundur … Ama Zembîlfroşdünya nimetlerinden vazgeçmiş bir derviştir. En önemlisi tövbe etmiştir. Sadece Allah’a kulluk etmeye yemin vardır, haramı yaşamından silmiştir. Hem bunun için değil miydi onca malını, mülkünü, ihtişamını, zevk û sefayı bırakıp yollara düşmek?.. Hem evliydi hem de karısını çok seviyordu. İşte bu yüzden ölüm fermanı olan REDD-İ AŞKI hiç çekinmeden yapar ve Xatûn’un aşk çağrısına olmusuz olarak o da dizlerle cevap verir. Xatûnê ez tobedar im Delalê ez tobedarim Zarok birçîne li malin Ji rebbê jorî nikarim… Xatûn ben tövbekarım Güzel kadın ben tövbekarım Çocuklar evde acdır Allah adına yapamam… İşte bu dizlerle Zembîlfiroş, Xatûn’un aşkını reddeder. Farqin beginin karısı Xatûn, red cevabını kabul etmez. Ölesiye bir tutkuyla aşıktır Zembîlfiroş’a. Ne yapıp edip yakışıklı Zembîlfiroş’la birlikte olmaktır amacı. Xatûn’ın ısrarları karşısında Zembîlfroş çareyi kaçmakta bulur. Xatûn peşini bırakmaz, sora sora Zembîlfiroş’un kaldığı çadırı öğrenir. Xatûn, bir gece çadırda kalmak için Zembîlfiroş’un karısına yalvarır. Karşılığında tüm mal varlığını ve mücevherlerini bağışlayacağını anlatır, sadece bir gece Zembîlfroşile kalmak ister. Xatûn’un bu kadar yoğun ısrarı üzerine Zembîlfiroş’un eşi, çocuklarını da yanına alarak oradan ayrılır. Xatûn, Zembîlfiroş’un eşinin giysilerini giyer ve yatağa girerek Zembîlfiroş’u beklemeye başlar. Karanlık Farqin’e çökerken, Zembîlfroşzembillerini sattıktan sonra çadırına döner. Xatûn’un yatağında olduğundan habersiz, aynı yatağa uzanır. Ancak yataktaki kadının kendi karısı olmadığını, Xatûn’un ayağındaki gümüş halhalın çıkardığı sesten anlar. Bunu anlar anlamaz, çadırdan dışarı çıkar. Efsane bu ya, sonuçla ilgili yörede bir çok anlatım var. Her anlatım ölümle sonuçlanır. Kimilerine göre Zembîlfiroş, Xatûn’dan kurtulamayacağını anlar ve gidip sarayın burçlarından kendini aşağı atar. Efsanenin başka bir anlatımına göre ise, Zembîlfroşbu noktadan sonra çaresiz kalır ve canını alması için Tanrı’ya yalvarır. Zembîlfroşölünce, peşinde koşan Xatûn’da aynı dilekte bulunur ve ikisi de ölür. Bu sevda masalının da diğer masallar gibi sonu hazindir… Aynı Mem û Zîn destanındaki gibi, Xatûn’un Zembîlfiroş’a olan aşkında da ölüm çare olmuştur… Şarkılara, öykülere konu olan Zembîlfroşile Xatûn’un aşk hikayesi, bugün sadece olayın yaşandığı Diyarbakır`ın Silvan ilçesinde değil, Kürt kültürünün olduğu tüm bölgelerde hala dillerde. İnanç ve tutuklu aşk arasında efsaneleşen ZEMBÎLfroşile Xatûn’un aşk hikâyesi, olayın yaşandığı söylenen sadece Farkin’de değil Kürt kültürünün olduğu tüm bölgelerde hala dillerde dolaşır. Kimi zaman bir türküdür, kimi zaman bir şiirdir kimi zaman uzun kış gecelerinde anlatılan hazin bir öyküdür ZEMBÎLFİROŞ…
i know Im asking the wrong place but does anybody know a method to log back into an instagram account..? I stupidly forgot the login password. I would appreciate any assistance you can give me.
Bu hikaye Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde (Amed-Farqîn) yaşanmıştır. Mem û Zîn, Xecê û Sîyabend gibi yöremizde çok bilinen, şiirlere, masallara, filmlere, türkülere konu olan hazin aşk hikayelerinden biridir Zembîlfiroş. “Gökten zembille inmiş.” Gibi güzel sözlere de konu olmuştur zembîl (sepet)… Zembîlfiroş’ta ki aşk, karşılıksız bir aşktır. Ölümü çare gören aşkın hikayesidir. Efsanenin Mezopotamyanın tarih ve kültür bakımından oldukça zengin ve bir çok uygarlığa ev sahipliği yapmış, Mervanilerin başkenti Farqîn’de geçtiği yaygın olarak söylenir. Yörede hüküm süren bir kralın çok yakışıklı oğluymuş. Görenin bir daha dönüp baktığı, prenseslerin gönlünde yatan beyaz atlı prensmiş Zembîlfiroş. Önceleri kral oğluna yaraşır bir yaşam tarzı varmış. Zevk û sefa içinde yaşar sık sık ava çıkarmış. Yine avlanmaya çıktığı bir günde Allah aşkı onu avlamış. Öylesine avlamış ki ilahi aşkın etkisiyle adeta mecnun olup yollara düşmüş. Avlanma esnasında gördüğü bir mezar ve mezardan dışarıya çıkmış iskelet parçaları onun ölüm gerçeğiyle yüzleşmesine vesile olmuş. Zenginlik ya da fakirliğin ölüm karşısında hiçbir hükmünün olmadığını, bir gün kendisinin de bir iskelete dönüşeceği gerçeğiyle hemen oracıkta Allah’a sığınarak dünya nimetlerinden vazgeçeceğine ve sadece Allah yolunda yürüyeceğine diz çökerek hûşu içinde yemin eder. Yaşadığı sarayı, ihtişamı hiç arkasına bakmadan geride bırakarak eşiyle birlikte yollara düşer. Diyar diyar gezerek zembil yapıp satar ve hayatını böylece idame ettirir. O, artık bir ZEMBÎLFIROŞ’TUR… Çocuklarıyla, hanımıyla birlikte sırtlarında çadırları, üstlerinde eski püskü elbiseleriyle köy köy, kasaba kasaba dolaşan bir Allah dostudur. İşte böyle dolaşırken kader onu son durağı Farqin’e (Silvan'a) getirir. Farqîn Beyin karısı Xatûn Xan’ın dikkatini çeker Zembîlfiroş. Zembîl alma bahanesiyle onu saraya çağırır. Xatûn Xanım yıldırım aşkına çarpılmıştır adeta. Bir yanda beg xanımı olmak diğer yandan yana tutuşa bir aşka kapılmak… Çok zor durumdadır ama yüreğe söz geçiremez, gönül beglik tanımaz. Aşkını dizelerle anlatmaya çalışır… Zembîlfiroş zembîla tine (Zembîlfiroş, zembiller getirir) Dikan bi dikan di gerîne (Dükkan dükkan gezdirir) Hiş li Xatûnê namîne (Xatûn’un aklı başından gidiyor) Serî li zeman di gerîne (Aklıyla arıyor zaman yaratmak için) Gazi dike ku bibîne (Sesleniyor ki, onu görmek için) Were ser doşeka mîr e (Gel Beyin döşeğinin üstüne) Li te helal, herama mîr e (Beyin haremi sana helaldir) Bidime te zulfî harîr e (Güzel zülüflerimden sunayım sana) Çavê min ê xezalan e (Gözlerim ceylanların gözüdür) Sîngamin wek zozana ne (Bağrım yaylalar gibidir) Bejna min wek rihane (Endamım reyhan gibidir) Çiqa bêjî hêjan e… (Dilediğin gibi güzel ve uygundur …) Ama Zembîlfiroş dünya nimetlerinden vazgeçmiş bir derviştir. En önemlisi tövbe etmiştir. Sadece Allah’a kulluk etmeye yemini vardır, haramı yaşamından silmiştir. Hem bunun için değil miydi onca malını, mülkünü, ihtişamını, zevk û sefayı bırakıp yollara düşmek?.. Hem evliydi hem de karısını çok seviyordu. İşte bu yüzden ölüm fermanı olan REDD-İ AŞKI hiç çekinmeden yapar ve Xatûn’un aşk çağrısına olumsuz olarak o da dizlerle cevap verir. Xatûnê ez tobedar im (Xatûn ben tövbekarım) Delalê ez tobedarim (Güzel kadın ben tövbekarım) Zarok birçîne li malin (Çocuklar evde açtır) Ji rebbê jorî nikarim… (Allah adına yapamam…) İşte bu dizlerle Zembîlfiroş, Xatûn’un aşkını reddeder. Farqin beginin karısı Xatûn, red cevabını kabul etmez. Ölesiye bir tutkuyla aşıktır Zembîlfiroş’a. Ne yapıp edip yakışıklı Zembîlfiroş’la birlikte olmaktır amacı. Xatûn’ın ısrarları karşısında, Zembîlfiroş çareyi kaçmakta bulur. Xatûn peşini bırakmaz, sora sora Zembîlfiroş’un kaldığı çadırı öğrenir. Xatûn, bir gece çadırda kalmak için Zembîlfiroş’un karısına yalvarır. Karşılığında tüm mal varlığını ve mücevherlerini bağışlayacağını anlatır, sadece bir gece Zembîlfiroş ile kalmak ister. Xatûn’un bu kadar yoğun ısrarı üzerine Zembîlfiroş’un eşi, çocuklarını da yanına alarak oradan ayrılır. Xatûn, Zembîlfiroş’un eşinin giysilerini giyer ve yatağa girerek Zembîlfiroş’u beklemeye başlar. Karanlık Farqîn’e çökerken, Zembîlfiroş zembillerini sattıktan sonra çadırına döner. Xatûn’un yatağında olduğundan habersiz, aynı yatağa uzanır. Ancak yataktaki kadının kendi karısı olmadığını, Xatûn’un ayağındaki gümüş halhalın çıkardığı sesten anlar. Bunu anlar anlamaz, çadırdan dışarı çıkar. Efsane bu ya, sonuçla ilgili yörede bir çok anlatım var. Her anlatım ölümle sonuçlanır. Kimilerine göre Zembîlfiroş, Xatûn’dan kurtulamayacağını anlar ve gidip sarayın burçlarından kendini aşağı atar. Efsanenin başka bir anlatımına göre ise, Zembîlfiroş bu noktadan sonra çaresiz kalır ve canını alması için Allah’a yalvarır. Zembîlfiroş ölünce, peşinden koşan Xatûn’da aynı dilekte bulunur ve ikisi de ölür. Bu sevda masalının da diğer masallar gibi sonu hazindir… Aynı Mem û Zîn destanındaki gibi, Xatûn’un Zembîlfiroş’a olan aşkında da ölüm çare olmuştur… Şarkılara, öykülere konu olan Zembîlfiroş ile Xatûn’un aşk hikayesi, bugün sadece olayın yaşandığı Diyarbakır`ın Silvan ilçesinde değil, Kürt kültürünün olduğu tüm bölgelerde hala dillerde.
Zembil fruš kesak ezdi bu delil ji çunki dinê ezdiya kesak j dinên di qabul nakat tnê aw dbit êzdi yê xudê bdet ezdi u yê j ezdiyatiê derkavit nkart jarak dn vegert nava ezdiyate de ve ..
Olmayan kürdistaninizi sikiyim sizin amk bırakın da şarkıyı dinliyim .görünüzden çıkarmışsınız bi kürdistan ama sizde iyi biliyorsunuz ki yok obje bi yer
Git iş ara sonra aptalca aptalca yorumlar gönder Oooo ever unuttum Türkiye ekonomisi bok gibi dir yemek için ekmeğin var mı😂😂😂😂😂 HAHAHAHAHAHAHAHAJJAHA Yazık
My grandparents immigrated from Kurdistan when they were very young. Talking about 70 years ago or even more. They obviously brought some of the culture such as music and food from there. The song that got stuck in my head the most is this one. It's a bit different to what I remember it, and even tho I cannot understand a word I still dig it.
“Gökten zembille inmiş.” Gibi güzel sözlere de konu olmuştur zembîl (sepet)… Zembîlfiroş’ta ki aşk, karşılıksız bir aşktır. Ölümü çare gören aşkın hikayesidir. Efsanenin Mezopotamyanın tarih ve kültür bakımından oldukça zengin ve bir çok uygarlığa ev sahipliği yapmış, Mervanilerin başkenti Farqîn’de geçtiği yaygın olarak söylenir. Yörede hüküm süren bir kralın çok yakışıklı oğluymuş. Görenin bir daha dönüp baktığı, prenseslerin gönlünde yatan beyaz atlı prensmiş Zembîlfiroş. Önceleri kral oğluna yaraşır bir yaşam tarzı varmış. Zevk û sefa içinde yaşar sık sık ava çıkarmış. Yine avlanmaya çıktığı bir günde Allah aşkı onu avlamış. Öylesine avlamış ki ilahi aşkın etkisiyle adeta mecnun olup yollara düşmüş. Avlanma esnasında gördüğü bir mezar ve mezardan dışarıya çıkmış iskelet parçaları onun ölüm gerçeğiyle yüzleşmesine vesile olmuş. Zenginlik ya da fakirliğin ölüm karşısında hiçbir hükmünün olmadığını, bir gün kendisinin de bir iskelete dönüşeceği gerçeğiyle hemen oracıkta Allah’a sığınarak dünya nimetlerinden vazgeçeceğine ve sadece Allah yolunda yürüyeceğine diz çökerek hûşu içinde yemin eder. Yaşadığı sarayı, ihtişamı hiç arkasına bakmadan geride bırakarak eşiyle birlikte yollara düşer. Diyar diyar gezerek zembil yapıp satar ve hayatını böylece idame ettirir. O, artık bir ZEMBÎLFIROŞ’TUR… Çocuklarıyla, hanımıyla birlikte sırtlarında çadırları, üstlerinde eski püskü elbiseleriyle köy köy, kasaba kasaba dolaşan bir Allah dostudur. İşte böyle dolaşırken kader onu son durağı Farqin’e (Silvan'a) getirir. Farqîn Beyin karısı Xatûn Xan’ın dikkatini çeker Zembîlfiroş. Zembîl alma bahanesiyle onu saraya çağırır. Xatûn Xanım yıldırım aşkına çarpılmıştır adeta. Bir yanda beg xanımı olmak diğer yandan yana tutuşa bir aşka kapılmak… Çok zor durumdadır ama yüreğe söz geçiremez, gönül beglik tanımaz. Aşkını dizelerle anlatmaya çalışır… Zembîlfiroş zembîla tine (Zembîlfiroş, zembiller getirir) Dikan bi dikan di gerîne (Dükkan dükkan gezdirir) Hiş li Xatûnê namîne (Xatûn’un aklı başından gidiyor) Serî li zeman di gerîne (Aklıyla arıyor zaman yaratmak için) Gazi dike ku bibîne (Sesleniyor ki, onu görmek için) Were ser doşeka mîr e (Gel Beyin döşeğinin üstüne) Li te helal, herama mîr e (Beyin haremi sana helaldir) Bidime te zulfî harîr e (Güzel zülüflerimden sunayım sana) Çavê min ê xezalan e (Gözlerim ceylanların gözüdür) Sîngamin wek zozana ne (Bağrım yaylalar gibidir) Bejna min wek rihane (Endamım reyhan gibidir) Çiqa bêjî hêjan e… (Dilediğin gibi güzel ve uygundur …) Ama Zembîlfiroş dünya nimetlerinden vazgeçmiş bir derviştir. En önemlisi tövbe etmiştir. Sadece Allah’a kulluk etmeye yemini vardır, haramı yaşamından silmiştir. Hem bunun için değil miydi onca malını, mülkünü, ihtişamını, zevk û sefayı bırakıp yollara düşmek?.. Hem evliydi hem de karısını çok seviyordu. İşte bu yüzden ölüm fermanı olan REDD-İ AŞKI hiç çekinmeden yapar ve Xatûn’un aşk çağrısına olumsuz olarak o da dizlerle cevap verir. Xatûnê ez tobedar im (Xatûn ben tövbekarım) Delalê ez tobedarim (Güzel kadın ben tövbekarım) Zarok birçîne li malin (Çocuklar evde açtır) Ji rebbê jorî nikarim… (Allah adına yapamam…) İşte bu dizlerle Zembîlfiroş, Xatûn’un aşkını reddeder. Farqin beginin karısı Xatûn, red cevabını kabul etmez. Ölesiye bir tutkuyla aşıktır Zembîlfiroş’a. Ne yapıp edip yakışıklı Zembîlfiroş’la birlikte olmaktır amacı. Xatûn’ın ısrarları karşısında, Zembîlfiroş çareyi kaçmakta bulur. Xatûn peşini bırakmaz, sora sora Zembîlfiroş’un kaldığı çadırı öğrenir. Xatûn, bir gece çadırda kalmak için Zembîlfiroş’un karısına yalvarır. Karşılığında tüm mal varlığını ve mücevherlerini bağışlayacağını anlatır, sadece bir gece Zembîlfiroş ile kalmak ister. Xatûn’un bu kadar yoğun ısrarı üzerine Zembîlfiroş’un eşi, çocuklarını da yanına alarak oradan ayrılır. Xatûn, Zembîlfiroş’un eşinin giysilerini giyer ve yatağa girerek Zembîlfiroş’u beklemeye başlar. Karanlık Farqîn’e çökerken, Zembîlfiroş zembillerini sattıktan sonra çadırına döner. Xatûn’un yatağında olduğundan habersiz, aynı yatağa uzanır. Ancak yataktaki kadının kendi karısı olmadığını, Xatûn’un ayağındaki gümüş halhalın çıkardığı sesten anlar. Bunu anlar anlamaz, çadırdan dışarı çıkar. Efsane bu ya, sonuçla ilgili yörede bir çok anlatım var. Her anlatım ölümle sonuçlanır. Kimilerine göre Zembîlfiroş, Xatûn’dan kurtulamayacağını anlar ve gidip sarayın burçlarından kendini aşağı atar. Efsanenin başka bir anlatımına göre ise, Zembîlfiroş bu noktadan sonra çaresiz kalır ve canını alması için Allah’a yalvarır. Zembîlfiroş ölünce, peşinden koşan Xatûn’da aynı dilekte bulunur ve ikisi de ölür. Bu sevda masalının da diğer masallar gibi sonu hazindir… Aynı Mem û Zîn destanındaki gibi, Xatûn’un Zembîlfiroş’a olan aşkında da ölüm çare olmuştur…
Kurban olurum anadilim naifligine güzelliğine . Anadilimi bilmeden büyüdüm .şimdi öğreniyorum ve bu güzel hikayesi olan zembîlfiroş şarkısını dinlerken hıçkıra hıçkıra ağlıyorum ...,Kürt’lere savaş açan ,varlığını kabul etmeyen ve asagilayan ,asimile etmeye çalışan ve kimliğini yoksayanlara lanet olsun diyorum . Şarkılarımı anadilde dinleyip ve anlamak büyük bir gurur ve hüzünlü bir duygu veriyor bana . Hele Dinlerken anliyorumya sözlerini ağlama krizim tutuyor, neden anadilimden uzak Büyütüldüm diye 😭😭😭😭 Varolun Kurt sanatçılar . Dilen Û dengen hûn şax bî.❤️❤️❤️✌🏼
Dengê wan gelek xweşe u gelek ciwan dibejin 👏👏 Mixabin min ev bername nedîtibû di demê weşanê da. Dixwazim carek dî Kurd Idol vegerît bi werzekê nû. Dest xweş, her hebin.
Aştî û Jînda ❤💛💚 ji Dil we heland... Aştî bi Kurmancî pir Xweş got û tu Şaştî tunebû.... Û Jînda wek her dem Zor Zor Zor Xweş bû ....serkeftin ji we re dixwazin ❤ Qamişlo
Maşallah maşallah maşallah super teşekur merhaba nasılsın imisin inşaallah iyisiniz Allah sağlık versin merhaba çok güzel süyliyorsun uz sellamlar Allaha emanet olun hevalnu
Ez evindar bum ji tera Jinda . Tu çenda lavi u pır çîvani . Hem dengé te hem ji rûye te pir delale . her dem ez bejım ku jinen kurd pir ciwanın . denge dılé we saxbit .
@@colonelsherwanivio6924 are çunke kurdi niviştem ez büçük fehm dikim delem gelek di suze li kordan turkey dowlete turkey gelek dikoşe li evane em gelek qemginim li korda syrie ve turkey
wow, what a surprise, sound like izzet altinmese and lady that I forgot her name. regardless I love your songs and voice. reminded of me when I was younger.