Marcus Weeks Felsefe ŞEFİK ÇİĞDEM 

Epikuros'un ileri sürdüğü, bunlar arasındaki en güçlü argümanlardan biri, kötülüğün varlığı sorununu gündeme getirir. Epikuros, paradoksunda şunları sorar; 'Tanrı kötülüğü önlemek istiyor ancak bunu yapamıyor mu? (o zaman kadir-i mutlak değildir. Engelleyebilir ama istekli mi değil? O zaman kötü niyetlidir. Hem istekli hem de kadir mi? Öyleyse neden dünyada kötülük var? Ne istekli ne de kadir mi? Öyleyse ona neden Tanrı diyelim?”
Platon, Eurthyphro diyaloğunda şu soruyu sorarak bu sorunu ele aldı; "Dindarlar tanrılar kendilerini sevdiği için mi dindardır, yoksa dindar oldukları için mi tanrılar onları sever?” Başka bir deyişle, ahlakımız din tarafından mı belirlenir, yoksa onu kendimiz mi tasarlar ve dinimize dâhil ederiz?
Hıristiyan inancına göre Tanrı, Âdem'e yasak meyveyi yiyip yememeyi seçme özgürlüğü verdin Hep şeye kadir olmasına rağmen Tanrı eylemlerimize karar vermemiz için bize özgür irade vermiştir. Ama aynı zamanda her şeyi bilendir. Eğer ne yapacağımızı biliyorsa o zaman eylemlerimiz önceden belirlenmiş olmalıdır; peki, öyleyse nasıl özgür irademiz olduğu söylenebilir?
Anselm'in ifadesiyle, "Tanrı, kendisinden daha yüce bir şeyin tasavvur edilemeyeceği şeydir,”
Ortaçağ skolastisizmi, rasyonel felsefi düşünceyi Hıristiyan teolojisi ile uzlaştırmaya çalışmıştı ancak ikisinin ayrı tutulması gerektiğine dair giderek büyüyen bir görüş ortaya çıkmıştı: Felsefe akla dayanın din ise iman üzerine kuruludur.
"Aşk" ve "hafıza" gibi kavramların bir masa ya da bir kaya gibi var olduğu söylenebilir mi?
Aslında modern bilimin evrimleşmesi felsefi sorgulamadan kaynaklanıyordu.
MÖ altıncı yüzyılın başlarında Yunan kolonisi Milet’te, evrenin işleyişine ilişkin geleneksel açıklamalardan memnun olmayan Thales adında bir adam, rasyonel düşünce ile kendi cevaplarını bulmaya çalıştı. Bildiğimiz kadarıyla bunu İlk yapan o oldu ve bu sebeple ilk filozof olarak kabul edilir.
Konfüçyüs ayrıca mütekabiliyeti başkalarına karşı davranışlarımız için bir rehber olarak savunacaktı; "Kendin için istemediğin şeyi başkalarına da yapma.”