İsmail Coşar hocam bugün geçirdiği trafik kazasında eşiyle birlikte Rahman-ı Rahman'a kavuştu. Rabbim makamını âli, mekânını cennet eylesin. Bu dünya semasında hoş bir sada bıraktı. Güzel davudî sesiyle okuduğu Kur'an-ı Kerim, ilahi ve kasidelerle gönüllerin ve kulakların pasını silme gayreti içerisinde oldu. İnşaallah Kur'an-ı Kerim yoldaşı olur. Ruhu için el Fatiha!
Rabbimin verdiği bu güzel sesi böyle güzel ve hayırlı işlerde kullansa herkes keşke. Allah ondan razı olsun, rahmet eylesin, mekanı cennet olsun inşallah hocamızın.
5:22'de indiler gökten melekler saf saf, kabeyi kıldılar tavaf... Burayı her dinlediğimde tüylerim diken diken oluyor, nasıl bir coşku veriyor insanın içine, anlatılmaz hissedilir bir duygu bu..........
Mevlidin içinde bir yığın şirk var bilesiniz. Maşallah inşallah demeden önce iyice bir kuranı okuyum ve Allah ın dedigi gibi akledin yani kafayı çalıştirin. Anlatılan gözle görülmüş gibi anlatılıyor. Şahid olan varmı. Allah akıl versin hepinize
Seyyidi kainât Hazret-i Fahr-i Âlem Muhammed Mustafâ râ Salevât Allah âdın zikredelim evvelâ Vâcib oldur cümle işde her kulâ Allah âdın her kim ol evvel anâ Her işi âsân ider Allah anâ Allah âdı olsa her işin önü Hergiz ebter olmaya ânın sonu Her nefesde Allah âdın di müdâm Allah âdıyle olur her iş tamâm Bir kez Allah dese aşk ile lisân Dökülür cümle günah misl-i hazân İsm-i pâkin pâk olur zikr eyleyen Her murâda erişür Allah diyen Aşk ile gel imdi Allah diyelim Dert ile göz yaş ile âh îdelim Ola kim rahmet kıla ol pâdişah Ol kerîm-ü ol rahîm-ü ol ilâh Birdir ol birliğine şek yokdürür Gerçi yanlış söyleyenler çokdürür Cümle-âlem yoğ iken ol var idi Yaradılmışdan ganî cebbâr idi Vâr iken ol yok idi ins-ü melek Arş-ü ferş-ü ay-ü gün hem nüh felek Sun' ile bunlârı ol vâr eyledi Birliğine cümle ikrar eyledi Kudretin izhâr edüp hem ol celîl Birliğine bunları kıldı delîl "Ol !" dedi bir kerre vâr oldu cihân "Olma !" derse mahv olur ol dem hemân Pes Muhammeddir bur varliğa sebeb Sıdk ile ânın rızasın kıl taleb Ey azizler işte başlarız söze Bir vasıyyet kılarız illâ size Ol vasıyyet ki direm her kim tuta Misk gibi kokûsu canlardâ tüte Hak-Teâlâ rahmet eyleye anâ Kim beni ol bir dua ile anâ Her kim ki diler bu duada buluna Fâtiha ihsân ede ben kûluna El-Fâtiha * Mevlid-i Şerif-in müellifi Merhum Süleyman Süleyman Çelebi Hazretleri'nin ruhu için ve bu satırları okuyan dinleyenokumasına sebep olanlardan yaşayanların ruhu makamlarına ahirete göçmüş olanlarınında ruhlarına El-Fatiha Veladet bahri Âmine hâtun Muhammed ânesi Ol sadeften doğdu ol dür dânesi Çünkî Abdullah'tan oldu hâmile Vakt erişdi hefte vü eyyam ile Hem Muhammed gelmesi oldu yakîn Çok alâmetler belirdi gelmeden Allâhümme salli alâ Muhammediv Ve alâ âli Muhammed Ol Rebiûl evvel âyın nîcesi On ikinci gîce isneyn gîcesi Ol gîce kim doğdu ol hayrûl-beşer Ânesi anda neler gördü neler Dedi gördüm ol habîbin ânesi Bir acep nûr kim güneş pervânesi Berk urup çıktı evimden nâgehân Göklere dek nûr ile doldu cihân Gökler âçıldı ve feth oldu zulem Üç melek gördüm elinde üç âlem Bîri meşrik bîri mağribde anın Bîri dâmında dikildi Kâbenin Bildim anlardan kim ol halkın yeği Kim yakîn oldu cihâna gelmeği İndiler gökden melekler sâf sâf Kâbe gibi kıldılar evim tavaf Hûriler geldi bölük bölük Buğûr yüzleri nûrundan evim doldu nûr Çevre yânıma gelip oturdular Mustafâ'yı birbirine muştular Dediler oğlun gibi hiç bir oğul Yâradılâlı cihân gelmiş değil Bû senin oğlun gibi kadr-ı cemîl Bir anâya vermemiştir ol Celîl Ûlu devlet buldun ey dildâr sen Doğiserdir senden ol hulk-ı hasen Bû gelen "ilm-î ledün" sultânıdır Bû gelen tevhîd ü irfân kânıdır Bû gîce ol gîcedir kim ol şerîf Nûr ile âlemleri eyler latîf Allâhümme salli alâ Muhammediv Ve alâ âli Muhammed Bû gîce şâdân olur erbâb-ı dil Bû gîceye can verir eshâb-ı dil Yâ Resulâllah Rahmeten lil'âlemindir Mustafâ Hem şefîal müznibîndir Mustafa Vasfınî bû resme tertib ettiler Ol mübârek nûru terğib etdiler Âmine eder çü vakt oldu tamâm Kim vücûda gele ol hayrül enâm Sûsadım gâyet harâretden katî Sundular bir câm dolusu şerbeti Allâhümme salli alâ Muhammediv Ve alâ âli Muhammed Şerbeti sunduk tâbânâ hûriler Bûnu sana verdi Allâh dediler Kardan ak îdi ve hem soğuk idi Lezzeti dâhi şekerde yok idi İçdim ânı oldu cismim nûra gark İdemezdim kendimi nûrdan fark Geldi bir akkuş kanâd ile revân Arkamı sığâdı kuvvetle hemân Doğdu ol sâatde ol sultân-ı dîn Nûra gark oldu semâvât-ü zemîn Sallû Aleyhi ve Sellimû teslimâ Hatta tenâlû cenneten ve naîmâ Essalâtü vesselâmü aleyke Ya Resûlallah Esselâtü vesselâmü aleyke Ya Habîballah Essalâtü vesselâmü aleyke Ya Seyyidel-evvelîne velâhirin Merhaba bahri Yâradılmış cümle oldu şâdümân Gam gidûp âlem yenîden buldu cân Cümle zerrat-ı cihân idûb nidâ Çağrışûben dediler kim merhabâ Merhabâ ey âli sultân merhabâ Merhabâ ey kân-ı irfan merhabâ Merhabâ ey sırr-ı fürkân merhabâ Merhabâ ey nûru râhman merhabâ Merhabâ ey bülbül-i bâğ-ı Cemâl Merhabâ ey âşinâ-yi Zülcelâl Merhabâ ey cân-ı bâki merhabâ Merhabâ uşşâkâ sâki merhabâ Merhabâ ey cân-ı cânan merhabâ Merhabâ ey derde dermân merhabâ Merhabâ ey cümlenin matlâbu sen Merhabâ ey Hâlikın mahbâbu sen Merhabâ ey Pâdişah-i dû cihân Senin için oldu kevn île mekân Merhabâ ey rahmeten lil-âlemîn Merhabâ sensin şefîa'l-müznibîn Ey gönüller derdinin dermânı sen Ey yarâdılmışların sultânı sen Sensin ol sultân-i cümle enbiyâ Nûr-i çeşm-i evliyâ vü asfiyâ Yâ habîballâh bize imdâd kîl Son nefes didârın ile şâd kîl Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedinillezî câe bilhakkıl mübîn Ve erseltehû rahmetel lil âlemin Mirac bahri 1-2 Seyyidi kainât Hazret-i Fahr-i Âlem Muhammed Mustafâ râ Salevât Söyleşürken Cebrâil ile kelâm Geldi Refref önüne verdi selâm Aldı ol şâh-ı cihânı ol zamân Sidre'den gitti ve götürdü hemân Bir fezâ oldu o demde rûnümâ Ne mekân var anda ne arz-u semâ Kim ne hâlidir ne mâli ol mahal Akl ü fikr etmez o hâli fehmü hal Ref' olup ol şâha yetmiş bin hicâb Nûr-u tevhîd açtı vechinden nikâb Her birisinden geçerken îlerû Emr olundu Yâ Muhammed gel berû Gel habîbim sâna aşık olmuşam Cümle halkı sâna bende kılmışam Ne murâdın vâr ise îdem revâ Eyleyem bir derde bin türylü devâ Mustafâ dedi: Eyâ Rabbe'r-Rahîm Vey hatâ pûş ü atâsı çok kerîm Ol zaîf ümmetlerim hâlî nola Hazretîne nîce anlar yol bula Hak-Teâlâdan nidâ geldi emin Yâ Muhammed dedi Rabbü'l-Âlemin Gam yeme kim Yâ Muhammed olma melul Her ne kim dîledin oldu kabul Ümmetini sâna verdim ey habîb Cennetîmi anlara kıldım nasîb Ey habîbim nedir ol kim dîledin Bir avuç toprağa minnet meyledin Zâtıma mir'at edindim zâtını Bîle yazdım âdım ile âdını Hem dedi kim: "Yâ Muhammed ben seni Bilûrem görmeğe doymazsın beni Avdet edûp davet et kullarımı Tâ gelûben göreler dîdârımı Sen ki mi'râc eyleyûb etdin niyâz Ümmetin mîrâcını kıldım namâz" Tarfetül-ayn içre ol Fahr-i cihân Ümmühân'ın evine geldi hemân Her ne vâki oldu ise serteser Cümlesin eshâbına verdi haber Dediler: "Ey Kıble-i İslâmü dîn Kutlu olsun sâna mîrâc-i güzîn Biz kamûmuz kullarız sen şâhsın Gönlümüz îçinde rûşen mâhsın Ümmetin olduğumuz devlet yeter Hizmetin kıldığımız izzet yeter !" Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedinillezî câe bilhakkıl mübîn Ve erseltehû rahmetel lil âlemin Münacat bahri İlâhî cennete evine girenlerden eyle bizi Cennet içre cemâlini görenlerden eyle bizi Yâ Hayyûl Yâ Kayyûm Sâmed İhsanınâ yoktur adêt Firdevs bahçesinde ebet Kalanlardan eyle bizi Yâ İlâhî ol Muhammed hakkı çün Ol şefâat kân-ı Ahmed hakkı çün Sırr-ı fürkân nûr-i âzam hakkı çün Kuds ü Kâbe Merve Zemzem hakkı çün Aşk odundan ciğeri püryân içün Derd ile kan ağlayan giryan içün Yâ İlâhi saklagıl îmânımız Verelim îman ile tâ cânımız Sâna lâyık kullarınla hemdem et Ehl-i derdin sohbetine mahrem et Hem Süleymân-ı fakîre rahmet et Yoldaşın îmân makâmın cennet et Yâ İlâhi kılma bizi dâllîn Bu dûâya cümleniz deyin âmîn âmîn Ümmetinden râzı olsun ol muîn Rahmetullâhi aleyhim ecmâin (Mevlidi Şerif )
Âmine Hâtun Muhammed. Anesi Ol Sadeften doğdu ol dür dânesi Çünkî Abdullah’tan oldu hâmile Vak-t erişdi hafta vü eyyam ile Hem Muhammed gelmesi oldu yakîn Çok alâmetler belirdi gelmeden Allâhümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed Ol Rebi-ûl evvel âyın nîcesi On ikinci gece isneyn gecesi Ol gece kim doğdu ol Hayr-ûl-Beşer Annesi anda neler gördü neler Dedi gördüm ol Habîbin Annesi Bir acep Nûr kim, güneş pervânesi Berk urup çıktı evimden nâgehân Göklere dek Nûr ile doldu cihân Gökler âçıldı ve feth oldu zulem Üç melek gördüm elinde üç alem Biri meşrık biri mağribde onun Biri dâmında dikildi Kâbe’nin Bildim anlardan kim ol halkın yeği Kim yakîn oldu cihâna gelmeği İndiler gökten melekler sâf sâf Kâbe gibi kıldılar evim tavaf Hûriler geldi bölük bölük Buğûr yüzleri nûrundan evim doldu nûr Çevre yânıma gelip oturdular Mustafâ’yı birbirine muştular Dediler oğlun gibi hiç bir oğul Yâradılalı cihân, gelmiş değil Bu senin oğlun gibi Kadr-ı Cemîl Bir anaya vermemiştir ol Celîl Ulu devlet buldun ey dildâr sen Doğmuştur Senden ol Hulk-ı Hasen Bu gelen “İlm-î Ledün Sultânıdır” Bu gelen Tevhîd-i İrfân kânıdır Bu gece ol gecedir kim, ol Şerîf Nûr ile âlemleri eyler Latîf Allâhümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Bu gece şâdân olur Erbâb-ı dil Bu geceye can verir Eshâb-ı dil Yâ Resûlallah Rahmeten-lil Âlemin’dir Mustafa… Hem Şefîal Müznibîn’dir Mustafa… Vasfınî bu resme tertib ettiler Ol Mübârek Nûr’u terğib etdiler Âmine eder çün vakit oldu tamam Kim vücûda gele ol Hayr-ül Enâm Susadım gâyet hararetden katî Sundular bir cam dolusu şerbeti Allâhümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed Şerbeti sunduk tâbânâ hûriler Bunu sana verdi Allah dediler Kardan ak idi ve hem soğuk idi Lezzeti dahi şekerde yok idi İçtim onu oldu cismim Nûr’a gark Edemezdim kendimi Nûr’dan fark Geldi bir akkuş kanadı ile revân Arkamı sığâdı kuvvetle hemân Doğdu ol saatte ol Sultân-ı Dîn Nûr’a gark oldu semâvât-ü zemîn Sallû Aleyhi ve Sellimû teslimâ Hatta tenâlû cenneten ve naîmâ
Şehitlerimizin ruhuna Kur'an ayetleri okumanız daha doğru olacaktır. Çünkü okunan mevlid Veladet bahri olup peygamber efendimizi anmak ve övmek için yazılı, okunur.
Allah rahmet eylesin hocam mekanın cennet olsun nur içinde uyu güzel sesinle okuduğum mevlitler ruhuna gelsin. amin Peygamberim Muhammet MUSTAFA PEYGAMBERİMİZE KOMŞU OL İNŞALLAH.
Hocam seni tarif etmeye kelimeler yetmez yerin dolmayacak bu dunyada sana doyamadim inşallah ahiret aleminde yine senin sesinden kuran ezan ve mevlid dinlemek nasip olur
Maşallah huzur doldu bu gece,korona virüsü bizi eve hapsetti.Camiler kapalı müslüman alemine.Caminin karşısında olupta orda olamamak bu büyük bir imtihandır.. Allah'ım sağlık la Ramazan ayına ulaşmayı nasip et yarab.
Mevlid zaten türkçedir yzanda süleyman çelebidir şiirdir bu. Kürtler mevlid yerine farklı bişey yazıp onu okuyabilirler anlamadım bunun neresinden gocundun
Allah rahmet eylesin. Şehitlik makamın olsun, Habib-i Rabbi'l'âlemin komşun olsun hocam. Amel defterin açık. Rabbim bizlere de hayirli hayatlar nasib etsin.
Sir Furkan sem hic kürtçe mevlüt dinledin mi ben dersini alıp bikaç kere bitirdim o yüzden bu bana o kadae güzel gelmiyor gereksiz bagirip uzatiyorlar birde sozleri anlasilmiyor
Mevlid okumanın/okutmanın asıl amacı, Efendimiz'in dünyayı şereflendirmesinden ötürü duyulan sevinci ortaya koymaktır. Kainatın, yaratılmasından kıyamete kadar geçirdiği/geçireceği en önemli zaman dilimi olan bu günden ötürü sevinç duymanın ve bunu meşru bir yolla ortaya koymanın dinen bir sakıncası bulunmamaktadır.
Yine bir Regaip Kandili akşamı ve merhum İsmail Hoca dinleniyor bir yerlerde. Allah mekanını cennet eylesin, bizleri de doğru yola eristirsin şu mübarek gece hürmetine.