Muhakkak Bir Hikmeti Olması Lazım | Gönül Sadası 

Yalnız değilmişim ☺️

Merhabalar. Yani evet Batı daki bazı şeyleri ihmal edersek cazibe merkezi olarak görmemiz mümkün olabilir şu an. Bunda geliştirmiş oldukları sistemlerinin (ki burada sistemlerin oluşturulmadan önce kadim medeniyetler olarak Osmanlı Devletinin de incelendiğini işitmiştim) ve uygulamadaki ona bağlılıklarının etkisi olabilir. Ancak şu an Avrupa’yı bilemiyorum ama Amerika’daki gidişat görebildiğim kadarıyla şunlar açısından çok iç açıcı görünmüyor: (toplum huzuru açısından, bireylerin ruh ve gönül sağlığı açısından, ahlaki boşluklar nedeniyle, sosyal bilimlerdeki “özgürlük” altında aşırıcı olarak niteleyebileceğim bazı meselelerdeki zorlayıcı arayışları açısından -ki bunun ilim altında yapılıyor olması da ayrıca çok ciddi tartışılabilir). Buradan şu sonuç belki yapılabilir uzaktan kabaca bakarak bazı şeyler iyi görünebilir, bunlar yerine göre yeterli gibi de görünebilir ama hayatı tüm bileşenleriyle düşünürsek dünyada heryerde sanıyorum avantajlar ve dezavantajlar var. Bunların hesabı herkesin hayat önceliklerine göre değişebilir. Rahmetli Teoman Duralı hoca bilebildiğim kadarıyla eğitiminin büyük kısmını Türkiye’de almıştı ve bir söyleşide “Avrupa’da katıldığı bir konferans veya verdiği derse atıfta bulunarak ve bunu onların iyi oldukları konuda gidip orada yaptığını söylemişti hatta tereciye tere satmak ifadesini kullanmıştı.” Yani özgüven sorununu aşmış olduğunu ve etrafındaki imkansızlıklara, eksiklere takılı kalmayıp kendini nasıl güzelleştirebileceğine, yetiştirebileceğine inanarak çalıştığını ve de lütufla güzel bir noktaya geldiğini anlıyorum. Sözü uzattıysam kusura bakmayınız ama Gönül Sadası’nda gönle ve zihne düşenleri paylaşma durumu oldu:) Son olarak sözü rahmetli Nurettin Topçu hoca ile bitirmeyi dilerim. Var Olmak kitabının arka kapağında son kısımda şu cümle vardır “Cemiyeti yoğuracak ruh, eski Asya’nın hikmetiyle Kur’an’daki ilhamı kendinde barındırdığı halde, Batı’nın dört asırlık ilmine zihniyetine sahip, felsefesine aşina olacak Anadolu dervişinin ruhudur.” Sadettin Ökten ve Kemal Sayar hocama hürmet eder, sizlere de selam ederim.