Mutlak Sıfırın Muhteşem Keşif Hikayesi ve Maddenin Garip Halleri 

harbi

hareketsizliği 0 gibi düşün, hareketliliği ise pozitif yönte ilerleyen bir sayı gibi. şimdi negatif olan hareketi düşün.

Yanlış dünyada kalan daha fazla yaşlanıyor düzelt istersen

@@terazimizan3583 evet orada hatalı cümle kurdum.. Doğrusu uzaydaki ikiz olacaktı

Yok öyle değil. Şu an yazdıklarımı anlamayacağınız için itiraz edeceksiniz biliyorum , fakat aranızda anlayabilenlerin olma olasılığı sebebi ile kısaca ve günlük hayatın içinden örneklerle anlatmaya çalışayım. İkizlerden biri dünyada biri uzayda ışık hızında ilerleme falan filan. Yukarıda zaten detayları ile çok güzel anlatılmış. Görülmesi gereken değişim görülüyor evet. Fakat bu değişim hız sıcaklık vs.. ile alakalı değil. Yer çekimi veya kütle çekimi gibi isimlerle adlandırılan durumun basınç oluşturmasından kaynaklanıyor. Birinci ve onuncu katta oturan komşularda farklı basınca mağruz kalıyorlar. Araştırma sonuçlarına sizde bakarsanız , farklı yükseklikte yaşayan ile deniz seviyesinde yaşayan insanların vücutlarında , bariz görülen belirtiler var. Kalp , damarlar ve beyin başta olmak üzere bir çok organa olumsuz etki ettiği görülüyor. Üst kattaki komşularımız ışık hızında gitmedikleri halde değişim gözleniyor. Duruma şöyle bir örnek ile bakış açınızı değiştirmeyi deneyelim. Mesela ikizlerden biri ışık hızında uzayda ilerlemek yerine dünyanın yüzeyinde sabit kalsa ve diğer ikizi yavaş yavaş dünyanın merkezine doğru inse , yine aynı sonucu göreceksiniz. Derine inen daha fazla basınca mağruz kalıp , kalp damar ve diğer iç organların daha fazla hasar görmesine ve daha erken yaşlanmasına sebeb olacak. Zaman yolculuğu , zamanın durması gibi durumları anlatanları dinleyin bakışınızı geliştirirler , fakat pek ciddiye almayın. Evrenimiz bilimi bize aktaran sosyal medyanın bahsettiği gibi fantastik değil. Bunun deneyini uçak kullanarakta yaptık. Yerdeki ölçülen ile havadaki ölçülenin sonuçları farklı çıkıyor.

@@balikoakpinar Aslında evrendeki herşey ve her olgu birbiriyle bağlantılıdır. Doğa yasaları birbirleri keşfedilmesi gereken ilişkilere sahiptir. Termodinamik, Elektromanyetik, Kuantum mekaniği, Genel görelilik gibi doğanın farklı yönlerini açıklayan kuramlar da birbiriyle ilişkili olmak zorundadır. Öte yandan basınç ile ilgili analojiniz dolaylı olarak doğru. Ancak basınç yerine gerilim tensörü kullanılır. Aslında stres tensörü ve basınç aynı birimlere sahiptir ama basınç tek bir yöndeki etki iken, gerilim birçok yönde etki eder. Mesela ; x, y, z , 3 boyutlu bir küp düşünelim.. x yüzeyine etki eden basınç, bu yüzeydeki değişimleri açıklamaya yetmez. Çünkü basınç tek bir yöndeki değişimi açıklayabilir.. Oysa x yüzeyindeki deformasyon y yönünde, z yönünde ve x yönünde aynı anda olabilir. Bu yüzden tensörler kullanmak zorunda kalırız. Burada Gerilim tensörü gerçekden de birim olarak basınç ile aynı şey olmasına rağmen basınçdan farklı olarak daha farklı boyutlardaki deformasyonu da size söyler. Genel görelilik de tam olarak bu bakış açısıyla tensörleri kullanır. Örneğin uzay-zaman manifoldunun x düzlemi üzerindeki en minik taban uzunlukdaki değişim, diğer boyutlarda da deformasyona neden olabilir. Bu yüzden gij metriği ile açıklanır. Tensörle açıklanır çünkü ; T11 : birinci düzlemin üzerinde birinci düzlem yönünde bir deformasyon oluğunu söylerken T12 : birinci düzlemde ikinci düzlem yönünde deformasyon olduğunu söyler. Kütleçekimini açıklarken de tensörler bu yüzden kullanılır. Çünkü x yönünde taban birim değişirse, bu değişim diğerlerini de etkiler. Yani kısaca basınç olarak tanımladığınız şey, aslında dolaylı olarak Einstein'ın kütle çekimini açıklarken kullandığı şeydir.

@@balikoakpinar ilginç bir yaklaşım bunu destekleyen bilimsel bir kaynak ve araştırma varmı hız ve sıcaklığı elemek basınçtan olduğunu öne sürmek şunu mu demek istiyorsun uzay aracının içinde hareket eden kardeş dünyadakinden çok daha düşük bir basınca maruz kalıyor kalıyor bu da onu daha mı az yaşlandırıyor

Bilimin henüz keşfetmediği o geri kalan devasa kısım ve bu bütüncül mühendislik düşündükçe insanı hayrete düşürüyor

😂😂

.

Evet hata var.👍

Hata yok

O zamana kadar başarılamamış bisiyi başarmış anlamında

Hata çok

Bilim biryerde tıkandı adam ne yapsın yeni şeyler çıkmıyor

Mutlak sıfır soğuk -270 derecenin yalan olduğnu öğrenmiş olduk, nerde ölcmüş de söylemiş

​@@Oncul-omerdi mi hic uzay bilimi diye bir şey yok, uzaya atılan cihazlar da kolpa hepsi bizi uyutuyor niye ? Canları öyle istemiş canım, tüm dünya insanlari kandırıyor ama bir babayigit çıkıp ds bunları ifşa etmemiş ve yuzyillardir bu böyle devam ediyor. Güzel kafaymış, kendinde kalsın kardeşim.

+1

Belirsizlik ilkesine ters olurdu zaten. dp . dx

@@Kadehtar Mutlak sıfırın altına inmek, termodinamiğin üçüncü yasasına (Nernst ısı teoremi) göre imkansızdır. Bu yasa, bir sistemin entropisinin mutlak sıfıra yaklaşırken sıfıra yakınsamasını belirtir ve mutlak sıfıra ulaşmanın imkansız olduğunu söyler. Bu kural, kuantum mekaniksel etkiler, Casimir etkisi gibi fenomenler için de geçerlidir. Casimir etkisi, vakum dalga modlarının belirli frekanslarda salınamaması sonucu ortaya çıkar. Ancak bu etki, enerji yoğunluklarını değiştirse de bir sistemi mutlak sıfırın altına indiremez. Bu sadece vakum enerjisindeki değişiklikleri gösterir. Casimir etkisi, negatif enerji yoğunluğu yaratabilir, ancak bu negatif enerji yoğunluğu, mutlak sıfırın altına inmek anlamına gelmez. Bu sadece plakalar arasındaki kuvvetleri etkiler.

@@EVRİMVARDIR-z8r Bahsettiğiniz teorem basit bir integralin sonucudur. T1 ve T2 arasında ısı kapasitesinin sicaklığa göre integralidir. Sicaklığın bir fonksiyonu olan C(T) integrale göre T2 sıfıra giderken sıfıra yakınsar. Ancak termodinamik ve kuantum mekaniği arasında bazı açmazlar vardır, aynen genel görelilikde olduğu gibi. Casimir etkisi frekans modlarının yoğunluğu azaldığı için ortaya çıkar ve Enerji ile zamandaki belirsizlik E=h/t, plakalar arasındaki enerji yoğunluğunun düşmesine neden olur vakum ortamında.. Bu, temel osilatörün altına inmektir.. Kuantum mekaniğinde E'nin şöyle bir tanımı vardır : E = (n+1/2). h. w Burada temel düzeyde bile hw/2 enerjisi vardır. Buna sıfır noktası enerjisi denir. Bu da 3'üncü yasa ile açık bir çelişkiye düşer. 3'üncü yasa sicaklığın mutlak sıfıra yaklaştıkca entropinin sıfıra sabitleneceğini söyler ve bu, kuantumdaki belirsizlik ilkesine tamamen aykırıdır. Aslında termodinamik, kuantum mekaniği ve genel görelilik net bir şekilde buluşmuyor. Hatta aralarında açık çelişkiler vardır. Bu çelişkileri yok etmek için bazen kuantum mekaniği içinde yorumlar yapılır ama bu yorumları yapanlar bile sistemi yamaladıklarının farkındalar. Birleştirici bir teoriyi henüz bulamadılar ve bu şey bilimin kutsal kasesi olarak kabul edilir.

Ölümün tanımı olmadığı sürece her şey ölebilir

@@fenersizgezenimamnoglu2588 ölüm biyolojik beden için vardır. Biyolojik bedeni yaşatan ise ruhtur. Ruh beden dışına çıktığı anda mevcut olan konumuna gider. Yani ölümsüzdür

Benzer şekilde düşünüyorum. Dönüp dolaşıp Platon un idealar alemine gidiyor konu kafamda. Teorik fiziksel kavramlar dahi bu alemde kopyasından bahsedilen olgular gibi kalıyor.

Ne demek hocam merak ettik :D

@@Harunn_ dewar kelimesi Kürtçede argo bir kelime olarak kullanılıyor manası: öküz,angut,hayvan gibi denebilir

Hata var gibi orada

0 kelvin -273 derece celsius iken 5 kelvin -268 derece celsius değilmi ( 1 derece kelvin 1 derece celsius eşit değil mi sayı değeri olarak)

30 yıllık türküleri yeniden yorumluyolar dinlemesi hoşsa sıkıntı yok bence 😂

@@cocukadam1593 30 yıllık Türküleri sonuçta aynı sanatçı yorumlamıyor :d

Bildiklerimi unutturdunuz. Tebrikler.

Engin bilgi birikiminle bu konuyu aydınlattığın için teşekkürler.🤣

Bu atomun madde hali için geçerli yalnız…

Bu soruya cevap vermek için önce o sıcaklığa ulaşmak gerekir akıl yürütülebilir ama kesin cevap verilemez (bence)

Onları bahsederken keyfi sıcaklık üzerinden söylüyor hata olduğunu düşünmüyorum hocam

​@@farukc5304 Emin ol ukalalık olsun diye yazmadım, hatta silmeyi bile düşündüm. Farkına varmadan, alışkanlıktan söylediğine eminim. Size de katılmıyorum, burada "keyfi sıcaklıktan" değil, Kelvin ölçü biriminden, "Mutlak sıfır"'dan bahsediyoruz. O yüzden "Derece" diyemezsin. Yani Mutlak sıfır her zaman sıfır olmak zorunda, bir rastgelelik durumu mevcut değil. Sebebi budur.

Hidrojen bağları yüzündendi galiba

@@cesurecer9334 Teşekkür ederim.

Gezengenler madde dolu değil mi

@@celik479 madde mi atom ya da atom altı parçacığı ya da element bileşikler madde olarak tanımlanır mı

Neden

Sir James Dewar (20 Eylül 1842 - 27 Mart 1923) Heike Kamerlingh Onnes (d. 21 Eylül 1853, Groningen - ö. 21 Şubat 1926, Leiden)

@@rdvangercek8990 Doğum tarihlerini bilmek istesem google'da aratırdım. Bu iki bilim adamı ne zaman bu tartışmaları yapmış onu sordum.

@@erolertugrul8896 ÖLMEDEN ÖNCE..

@@rdvangercek8990 Tahmin edeyim, konuşmayı öğrendikten sonra değil mi? Gerçi konuşmayı bilenler de saçmalayabiliyor.

@@erolertugrul8896 Sen yinede konuşmayı bırakma.

Kime

Sponsor olmalı

@@Croww16 xd yine de alakasız işte

0:41’i tekrar izle.

@@rectangle934 Yanında yaşadığı nehrin ismini mahlas olarak almıştır dese yeterli. Benim demek istediğim bütün videolarında böyle gereksiz bilgilere yer veriyor. Bu konu dikkatimi çekmese yeminlen izlemezdim videoyu

10 kere okuyup yine anlamadım yorumu.

@@mustafaozturk5565 kütle, madde ayrı kavram demek istedim.kütle =uzay Kütle +mikro karadelik+zaman=madde Karadelik kütle değildir. Kütleyi büken şeydir. Dedim

Bilimsel olarak kanıtlandıginda yazdıklarının hepsinin gerçek dışı olduğu ortaya çıkar hayat yanılgı dan ibaret ve en çok insan yanılıyor

​@@Secmesiirler_1923farkındayım. Şuan ki fizik yasaları içinde geçerli yazdıkların. Elimizde sadece radyoaktivite ve 5 duyu organımız var. Amaç yeni fikirler üretmek. Sende ekleme yapabilirsin. belki bu daha dogrudur😊

Anladığım kadarıyla betimleme şu şekilde; uzayı bir su kütlesi olarak düşünüyorsun, karadelikleri ise su kütlesinin içerisinde bulunan bir hava boşluğu veyahut vakum boşluğu olarak, su kütlesi bu hava boşluğunu(vakum boşluğunu) kapamak için bir basınç uyguluyor, buna benzer olarak yapılan deneylerde su kütlesi içerisinde yaratılan bir hava boşluğunun(içerisinde hava yok aslında vakum yani) kendi içine çökerken bi ışık yaymasını gösteriyordu. Ekleme veya çıkarma, yorumunu bekliyorum Hakan @hakanaslanbas694

Şu an bildiğimiz fizik kurallarına göre bu soru anlamsız. Çünkü inebileceği en düşük ısı -273,15 C°. Zaten mutlak sıfır ve süper iletken denilen durum da bu.

-273,16 neden olmuyor?

@@techtech5413 oda olur.