NAMAZ MÜMİNİN MİRACIDIR
Namazı, tâdîl-i erkânına ve şartlarına riâyet ederek vaktinde edâ etmelidir. Müslüman olmak, büluğ ve akıl, namazın farz olmasının şartlarıdır. 7 yaşına ulaşan çocuğa namaz kılmasını emretmek ve ona kılmasını öğretmek velisi üzerine lâzımdır. 10 yaşına ulaşan çocuk artık namaz kılmaya alışmalı ve bir daha terk etmemelidir.
Namaz, Cenâb-ı Hakk’ın zâhirî ve bâtınî nimetlerine şükür ve günahlara keffâret için kılınmaktadır. Bütün peygamberlerin ümmetlerinin tamamı, namaz kılmakla emrolunmuşlardır.
Cenâb-ı Hak, Kitâb-ı Kerîm’inde birçok âyet-i celîlesi ile namazı hakkıyla kılmayı emir buyuruyor. Hâtemü’l-Enbiyâ Efendimiz Hazretleri de Kelime-i Şehâdet’ten sonra namazın, İslâm’ın binası olup diğer ibadetlere üstün olduğunu ve Cenâb-ı Hakk’ın namaz ile hataları affedeceğini beyan eyliyor.
Namaz, müminin mîracıdır. El bağlayıp tazim ile Cenâb-ı Hakk’ın huzurunda bulunmaktır. Namaz, her türlü kötü şeylerden insanları meneder. Zikrullah ile parlayan kalbe İlâhî feyizler akseder.
Hatıra gelen şeyler giderilerek kalp huzuru ve tadîl-i erkân üzere kılınan namazda, bedenî hareketler muntazam olacağından, böyle kılınan bir namazın insanın vücuduna sıhhat bakımından da faydası açıktır.
Namaz; Müslümanın ölüm kapısına ulaştığında dahi ihlâsının şahidi ve Cenâb-ı Hakk’ın rahmetine kavuşması için kurtuluş rehberidir.
Namazı terk eden, Cenâb-ı Hakk’ın İlâhî feyz ve ihsanlarından mahrum olacağından, Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz Hazretleri, “(İçinde) namaz olmayan dinde hayır yoktur!” buyurmuşlardır.
GÜNLÜK KISA BİLGİLER OYNATMA LİSTEMİZ
• TAKVİM
00:00 Giriş
22 сен 2024