Namaz Kılmayan Kafir Olur mu? | Muhammed Ceyhan Hoca 

Kısa ve öz anlatılmış Cezakallahu hayr

Allah razı olsun hocam Rabbim bizleri muttaki kullarından eylesin Allahümme amin ☝️🤲🌺

Cezakallahu xeyran kesira ☝❤

Allah razı olsun

Rabbim ecrinizi versin hacam.

Allah razı olsun hocam Rabbim izin verirse sizi ziyaret edeceğim ❤

Cezakallahu hayr

bizimle kafirler arasında değil Münafıklarla bizim aramızdaki ahid namazdır.” (Tirmizî, Îmân 9; Nesâî, Salât 8).

selam aleyküm ve rahmetullah

🍃İmam Muhammed b. İdris eş-Şâfiî (rahimehullah). 1)"- El-Muzeni rahimehullah (v. 264) "el-Muhtasar"da şöyle demiştir: "Eş-Şâfii dedi ki: "Namazı mazereti olmadığı hâlde vakti çıkasıya kadar terk eden kimseye "Onu senden başkası kılmayacak, namazını kılarsan ne âlâ, aksi takdirde senden tevbe etmeni isteriz, tevbe edersen ne âlâ, aksi takdirde seni öldürürüz" denir. Tıpkı kâfir olduğu zaman kişiye "İman edersen ne âlâ, aksi takdirde seni öldürürüz" dediğimiz gibi... Bu kimsenin üç gün boyunca tevbeye davet edileceği, bu üç gün içerisinde namaz kılmadığı takdirde öldürüleceği de söylenmiştir. Bu güzeldir inşaallah." "Yine el-Müzeni (rahimehullah) şöyle demiştir: "O (eş-Şâfii) mürted hakkında şöyle demiştir: Tevbe etmezse üç gün beklenmeden öldürülür. Çünkü Nebî (sallallahu aleyhi ve sellem) "Dinini terk edenin boynunu vurun" buyurmuştur. "Yine o mazereti olmaksızın namazı terk edeni imanı terk eden konumuna yerleştirmiştir. Dolayısıyla onun sözüne göre namazı terk eden mürtedin hükmünü alır. Çünkü onun nezdinde namazı terk eden mürted gibidir ve üç gün bekletilmez. "El-Müzeni (rahimehullah) eş-Şâfiî (rahimehullah)'in ashâbının büyüklerinden ve onu en iyi bilen kimselerdendir. Öyle ki eş-Şâfii onun hakkında "el-Müzenî benim mezhebimin destekçisidir” demiştir. O nun "el-Muhtasar" isimli kitabı da eş-Şâfiî'nin görüşlerinin aktarıldığı ve mezhebinin asıllarının toplandığı en önemli kitaplardandır. 2)"- Et-Tahâvi'nin "Muhtasaru'htilâfi'l Ulemâ" kitabında (4/393) eş-Şâfiî'nin namazı mazereti olmadığı hâlde kasıtlı olarak vakti çıkasıya kadar terk eden kimsenin riddetine ve onun cezasının ölüm olduğuna hükmettiğine dair sözü daha önce geçmişti. Nitekim bu el-Müzenî'nin nakliyle de örtüşmektedir. Et-Tahâvi'nin rey ehlinin mezhebine geçmeden önce dayısı el-Müzenî'nin öğrencisi olduğu gözden kaçmamalıdır. 3)"- Aynı şekilde el-Lâlekâî'nin "I'tikâdu Ehli's Sünne❞de (4/896) namazı terk eden kimseyi tekfir etmenin aralarında eş-Şâfiî'nin de bulunduğu fakihlerin görüşü olduğuna dair sözü daha önce geçmişti. 4)"- İbn Kesir "Tefsîr"inde (5/243) şöyle demiştir: "Burada namazı zâyi etmekle neyin kastedildiği hususunda ihtilâf etmişlerdir. Bazı kimseler 'Namazı zâyi etmekle kastedilen onu tamamen terk etmektir' demiştir. Bunu Muhammed b. Ka'b el-Kurazî, İbn Zeyd b. Eslem ve es-Süddî söylemiştir. İbn Cerîr de bu görüşü tercih etmiştir. Seleften, haleften ve imamlardan namazı terk edenin kâfir olduğu görüşünde olanlar bundan dolayı bu görüşü tercih etmiştir. Nitekim İmam Ahmed'den meşhur olan da budur. Aynı zamanda bu eş-Şa fii'den gelen bir kavildir. Zira hadiste 'Kul ile şirk arasında namazın terki vardır' buyrulmuştur." "Bu görüşün İmam eş-Şâfiî'ye nispetinin sıhhatini destekleyen hususlardan biride onun imanın (söz, amel ve itikad olmak üzere) üç rüknünün olduğu, kulun imanının bu üçü kendisinde bir araya gelmeden sahih olmayacağı görüşünde olduğunun kendisinden sahih bir şekilde rivayet edilmiş olmasıdır. İmam eş-Şâfii (rahimehullah) namazı terk eden kimsenin kâfir olduğu görüşünde değilse onun kulun imanını kendisi olmadan geçersiz saydığı amel nedir acaba?! "Şu hâlde onun namazı terk eden kimseyi tekfir ettiği görüşünü almak Sahâbe (radıyallahu anhum)'un icmasına muvafik olduğundan dolayı Muhammed b. Nasr el-Mervezî'nin ondan naklettiği onun bu kimseyi tekfir etmediği görüşünü almaktan evlâdır. Allah en iyi bilendir.

ALLAH Tembel olanları sevmiyorsa demek ki, Tembelliğinden Namaz kılmayanlarıda hiç sevmez.

Hocam Allah hayrinizi versin... Şunu belirteyim önceden namaz kılmayan birinin kilmadigi namazdan dolayı onu şirin gösterecek kurtaracak halimiz yok... Ancak bastada söylediğiniz gibi bu konuda ihtilaf var yani Allah için Ebu Hanzala gibi ihtilafın olduğu konuda kalbinin mutmain olduğu tarafı anlatıp anlatıp ihtilafı da genel manada aciklamazsaniz bu kesinlikle uygun olmaz hakkınızı helal edin bizim için hali hazırda sizin bu konuda ne düşündüğünüz değilde 150 bin kitap okumuş imam safilerin 25 yıl boyunca yatsı namazının abdestiyle sabah namazı kılan imam Ebu Hanifelerin r.a görüşleri daha yerinde ve belirleyici olarak daha önemlidir...usulende ihtilafın olduğu meselelerde konu ihtilaflariyla birlikte anlatilirsa insanlar acisindan Allah razı olsun insanları kendisine değil subhan olan Rabbimize çağırıyor dedirtir değilse çok tutarlı olmuyor.. bilmiyorum belkide videonun devamında anlatmissinizdir ben izlediğim üzerine yazıyorum vesselam

Allah CC bütün muslimleri İslam sancağı altında birleştirsin

Sadece ogrenmek icin soruyorum. Ayni ayette ayni sekilde zekatta geciyor ama bir kimse zekati uzerine farz oldugu halde vermiyor ise ne kafir olmuyor . Yani neden aradan bir tanesini aliyorsunuz digerini ayiriyor veya birakiyirsunuz ?

Sadece cuma kılıyor. Yada sadece bayram namazı kalıyorsa bu kişi için ne söylenebilir Allah (cc) razı olsun

Diline sağlık kardeşim, rabbime secde etmenin mutluluğunu hiç bir şeye değişmem rabbim huzurundan uzaklaştırmasın

Seni secdeye götürmeyen amel cennete nasıl götürecek

Bilin ki bu bölüm, belânın her tarafa yayılmış olduğundan ve bu bölümde geçenleri ihmal etmeleri sebebiyle insanların başına gelenlerden dolayı bölümler arasında iyice bellenmeyi en fazla hak eden bölümdür. Zira zamanımızdaki insanların durumu garipleşmiştir. Aralarında kendisine itimad edilecek olan iyice azalmıştır. Az bir mal karşılığında ya da kendisini başkasına sevdirmek için dinini satanlar çoğalmıştır. Mezhepler hakkında yalan söylemek yaygınlaşmıştır. Şu hâlde selâmette olmayı isteyen her müslümanın üzerine düşen herkese meyletmemesi, her kitaba güvenmemesi, dizginini (Sünnet'e) uyduğunu açığa vuran herkesin eline vermemesidir." "İbn Teymiyye "Minhâcu's Sünne"de (5/261) şöyle demiştir: "Dört mezhep ve başka mezhepler de böyledir. Özelliklede onların birçoğuna usûle dâir bazı görüşler karışmışken... Evet, görüşler birbirine karışmıştır. Hanbeli, şâfiî ve mâlikî; Mâlik'in, eş-Şâfiî'nin ve Ahmed'in mezhebine Eş'ariyye'nin, Sâlimiyye'nin ve başka fırkaların bazı prensiplerini karıştırmakta, sonra bunları Mâlik'in, eş-Şâfîî'nin ve Ahmed'in mezhebine nispet etmektedir."

hocam Furkan Suresi 68-69. ayetlerde Allah ile beraber başka bir ilaha tapan, veya haksız yere adam öldüren veya zina edenlerin ateşte ebedi kalacağı yazıyor. Bu ayetlerden bu 3 fiilin de ayrı ayrı küfür olduğu kanaatine varabilir miyiz?

Peki hocam İslam'da namaz kılmayanlarin dinden çıktığına dair net bir şekilde ayet veya hadis var mi

☝️☝️☝️☝️

❤❤❤❤❤☝️☝️☝️☝️☝️☝️☝️

NAMAZ- IMANIN TƏSDİG İDİR.

Allah razı olsun hocam aynen öyle halis hoca ya sana Haris hoca ya selam olsun rabbim ayaklarını zı dinin üzerine sabit kılsın

🍃Hicret Yurdunun İmamı Mâlik b. Enes (rahimehullah). "Müteahhirin'den birçok kimse namazı tembelliğinden ve gevşekliğinden dolayı terk eden kimseyi tekfir etmeme görüşünü İmam Malik (rahimehullah)'a nispet etmektedir. Fakat yaptığım araştırmalar sonucunda bu sözün bir dayanağını bulamadım. Aksine bu söze muhâlif, Sahâbe'nin icmasına muvâfik şeyler buldum. Zaten İmam Mâlik'e yaraşan'da budur. Çünkü onun sünnete uyma ve selefe tâbi olma hususunda ne kadar hassas olduğu bilinmektedir. O "Muvatta"sında râşid halife Ömer b. el-Hattab (radıyallahu anh)'in "Namazı terk edenin İslâm'da nasibi yoktur" sözünü rivâyet etmiştir. Şu hâlde o Ömer (radıyallahu anh)'ın sözünü bırakıp İbrâhîm en-Nehaî (rahimehullah)'ın sözünü alan kimseye karşı çıktığı hâlde nasıl Ömer'e muhalefet ediyor olabilir? Onun bu konudaki sözü daha önce geçmişti. "Bu konuda ondan gelen rivâyetler arasında şunlar da vardır: 1- Mâlikiler'in nezdinde muteber bir imam olan, Mâlik'in sözlerini toplamak için büyük gayret gösteren, onun sözlerini toplayarak Küçük Mâlik lakabını alan İbn Ebi Zeyd el-Kayravânî (rahimehullah) büyük kitabı "en-Nevâdiru ve'z Ziyâdâtu alâ mâ fi'l Müdevveneti min gayrihâ mine'l Ümmehât"ta İmam Mâlik'ten namazı terk eden kim seyi tekfir ettiğini rivâyet etmiştir. Örneğin: a)" O (1/150) şöyle demiştir: "Ayrıca 'el-Utbiyye'de geçtiğine göre İbnu'l Kâsım Mâlik'ten naklen şöyle demiştir: "Namazı terk eden kimseye namaz kıl denir. Kılarsa ne âlâ, aksi takdirde öldürülür. Yine ben namaz kılmayacağım diyen kimse tevbeye davet edilir. Namaz kılarsa ne âlâ, aksi takdirde öldürülür. Ben abdest almayacağım diyen kimsenin hükmü de aynıdır." "Bunu ileride gelen bir nakil izah etmektedir: b)" El-Kayravânî (14/537) şöyle demiştir: "İbn Habib dedi ki: Namazı terk eden kimseye gelince imam ona namaz kılmasını emrettikten sonra "Ben namaz kılmam" derse imam onu öldürmelidir. Onu vaktin sonuna kadar bırakmamalıdır. Hemen o vakitte öldürmelidir. Çünkü o namazı terk etmesi sebebiyle kâfirdir. Onu ister inkâr ederek ister kusurundan ister zayi ederek ister tembelliğinden dolayı terk etsin, fark etmez. Çünkü Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) "Kul ile küfür arasında ancak namazın terki vardır" buyurmuştur. Namazın kardeşleri'de böyledir. "İmamın huzuruna çıkarıldıktan sonra Tamam, namaz kılacağım' diyen kimseye gelince imam onu bırakır. Namazı yine terk eder, imamın huzuruna çıkarılır, imam ona namaz kılmasını emreder, o yine dönüp "Tamam, namaz kılacağım' derse imam onu cezalandırmalıdır. Tevbe ettiği ve namaza başladığı görülene kadar onu iyice dövmeli ve hapsetmelidir. Kişi imamın huzurunda durdurulduğu esnada 'Ben namaz kılmayacağım' derse namazı ikrar ediyor olsa bile imam onu öldürmelidir. Bu işi o namaz vaktinin bir an bile sonrasına ertelememelidir. Bunu bulunduğu vakitle namazın son vakti arasında yapmalıdır... "Bunların hepsini Mutarrif, İbnu'l Mâcişûn, İbn Abdulhakem ve Asbağ söylemiştir. Ayrıca İbnu'l Kâsım ve Mutarrif bunu Mâlik'ten mücmel olarak rivâyet etmiştir." 2)" İbn Abdulberr "et-Temhid"de (4/231) şöyle demiştir: "Muhammed b. Alî el-Beceli şöyle demiştir: Bize Yûnus b. Abdula'lâ tahdis etti, dedi ki: İbn Vehb'i şöyle derken işittim: Mâlik dedi ki: 'Allah'a iman eden, resûlleri tasdik eden fakat namaz kılmaktan geri duran kimse öldürülür.' Ebû Sevr ve eş-Şâfiî'nin ashâbının tamamı da böyle söylemiştir. Bu aynı zamanda Mekhül'ün, Hammad b. Zeyd'in ve Veki'in görüşüdür." 3)"- Hasen b. Sevab'dan şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Ebû Abdullah'a (yani İmam Ahmed'e) 'Ben namazın üzerime farz ve vacip olduğunu ikrar eden bir müminim ama namaz kılmayacağım' diyen kimse hakkında soruldu. Dedi ki: "Üç gün boyunca tevbeye davet edilir. Namaz kılarsa ne âlâ, aksi takdirde öldürülür.' Dedim ki: 'Ama Mâlik'ten tahdis edildiğine göre o şöyle demiş: "Kişi namazı vakti çıkasıya kadar terk ettimi ona 'Ya namaz kılarsın ya da öldürülürsün' denir. Namaz kılarsa ne âlâ, aksi takdirde öldürülür." Dedi ki: 'Benim delil aldığım Ömer (radıyallahu anh) hadisinde mürted üç gün hapsedilmektedir. O bir namazı terk etmişmidir?' diye sordum. 'Mürted hepsinden daha ileridedir' dedi. Yani Ömer (radıyallahu anh) hadisini delil getirdi." "(es-Sünne, el-Hallâl, 1398.) "Görüldüğü üzere İmam Ahmed (rahimehullah) namazı terk eden kimsenin hükmü hususunda İmam Malik (rahimehullah)'tan rivayet edilen bu nakli reddetmemiş, yalnızca tevbeye davetin süresi hususunda ona muhalefet etmiştir. Bu onun nezdinde bu naklin İmam Mâlik'ten sabit olduğunu gösterir. "Bu görüşün İmam Malik'e nispetinin sahih olduğunu ve onun namazı terk eden kimseyi tekfir etmediği şeklindeki yaygın iddianın bâtillığını destekleyen bir diğer husus da bazı âlimlerin namazı terk edenin tekfiri görüşünü ona nispet etmiş olmalarıdır. -------------------Örneğin:------------------ 4)"- Et-Tahâvî "Muhtasaru'htilâfi'l Ulemâ"da (4/393) şöyle demiştir: "Mâlik'in görüşlerini belleyenlerden bazıları demiştir ki: Mâlik'in görüşlerinden biri de şudur: Kim mazereti olmadığı hâlde namazı kasıtlı olarak vakti çıkasıya kadar terk ederse mürteddir. Namaz kılmazsa öldürülür. Bu aynı zamanda eş-Şâfiî'nin de görüşüdür." "Bu, ondan muteber bir nakildir. O bunu İmam Malik'in ashâbının ikinci tabakasından rivayet etmektedir. Bu rivayet kabul edilmeye kendisinden sonraki rivayetlerden daha lâyıktır. 5)"- El-Lâlekai "I'tikâdu Ehli's Sünne"de (4/896) şöyle demiştir: "Namazın imandan olduğu hususunda Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'den rivayet edilenlerin siyâkı: Bu ayrıca Sahâbe'den; Ömer'den, Ali'den... rivayet edilmiştir. Fakihlerden Mâlik, el-Evzâî, eş-Şâfiî, Şerik b. Abdullah en-Nehai, Ahmed, İshak, Ebû Sevr ve Ebû Ubeyd el Kasım b. Sellâm da böyle söylemiştir." "Bunlarla namazı terk eden kimseyi tekfir etmeme görüşünün İmam Malik'e nispetinin bâtıl olduğu, ondan sabit olanın Sahâbe'nin icmasına uyduğu olduğu ortaya çıkmış olmaktadır.

❤❤❤

Selamun Aleykum. Ben Malatya dan Tevhid ehli bir Müslümanim komşum beni tehtid ediyor ne yapabilirim bu durum da kimsem yok

İhtilaf vardir diyorsunuz? Sonra peygamberimiz s.a.v kilmayan kafirdir demiş diyorsunuz? Peygamberimiz demisse kabul etmeyen kafir olur bunda şüphe yok dememisse iftira etmis olursunuz.Mademki peygamberimiz boyle soylemis itilaf edenler peygamberimize muhalefetmi ediyorlar? Kafamiz iyice karıştı!!!

Sizin kabul etti-iniz görüş kimin siz kimsinizde tercih ettiğimiz görüş bu diyorsunuz Hanefi, Şafi, hambeli, maliki mezheplerinden hangisinin görüşü siz hangi mezheptensiniz

Bi kaç ay namazı terkeden kışın hükmü ne

4 imama görede namaz kılmayan kafir olmaz hanifi hariç tövbe etmezse öldürülür ama yine kafir olmaz namazı kılınır

Allah razı olsun