Arayışçı öğretmenler için 10 kişisel başarı önerisi...
1. Eğitim ve öğretimin uzun soluklu bir süreç olduğunu unutmayın: Kısa vadeli sonuçlar, hemen olumlu geri dönüşler beklemeyin. Bu uzun bir maraton. Ne çalışkan öğrenciyi fazla övün ne tembel öğrenciyi fazla yerin. Zamanla pozisyonlar değişir. İlerde hangi öğrencinin ne olacağını asla bugünden tahmin edemezsiniz.
2. Kişisel bir web siteniz ya da bloğunuz olsun: Yenilikçi bir öğretmen olarak, okul idaresi ya da ilçe milli eğitimiyle filan sorun yaşayacağınız noktalarda, öğrencilerle dersler ve okul dışında bir iletişim kanalınız olmalıdır. Bunun en iyi örneği kendinize bir web sitesi açmanız ya da blog oluşturmanızdır. Alanınızla ve genel hayatla ilgili duygu ve düşüncelerinize öğrencileriniz buradan ayrıca ulaşabilsinler.
3. Birikim ve gayretinizi ispat ettikten sonra öğrenci bir adım attığında siz iki adım atmayın: Önce bir şeyleri arzetmelisiniz ki talep bekleyesiniz. Bu nedenle öğrencilere bildiklerinden daha öte bir bilgi ve düşünce dünyası olduğunu ispat edin, ufuklarını genişletin; lakin bu aşamadan sonra onlar bir istediğinde iki vermeyin. Talep oluşturmaya bakın; fakat ellerini onlar uzatsınlar ve avuçları kadar alsınlar.
4. Kendinize mutlaka bir sosyal ya da sanatsal hobi edinin: Öğrencilerin karşısına dinamik bir ruh haliyle, yenilenmiş bir enerjiyle çıkmanız gerekiyor. Bunun için okul içi aktiviteler süper olur. Sık sık dağ tırmanışı, doğa yürüyüşü, yüzme, balık tutma, hat-kaligrafi uğraşısı, saz-gitar çalma merakı zannettiğinizden daha fazla iş stresini giderir.
5. Öğrencilerin özel hayatlarıyla ilgilenmeyin: Hangi öğrenci geçmişte nasılmış, kişisel alışkanları neymiş, ailesi neye inanıyormuş.., bütün bunları bilmeyin, bilmek için uğraşmayın. Aksi durumda özel bilgilere sahip olduğunuz bir öğrenciye asla eskisi gibi açık davranamazsınız ve bu sizi rahatsız eder.
6. İdare işlerinden uzak durun, idarecilerle mesafenizi koruyun: Okulun resmi işleriyle ilgilenmek, gereksiz eğitim prosedürleriyle vakit geçirmek sizi derslerden ve öğrencilerden soğutur. Eski heyecanınızı kaybedersiniz. İşin arka planındaki ayak oyunları falan sizi meslekten soğutur.
7. Öğrenciler üzerinde otorite kurmaya çalışmayın: Sizi saysınlar için sesinizi yükseltmeyin, kaba güç kullanmayın, sınavla ya da başka şeylerle tehdit etmeyin. Yapay saygı sınırlarını umursamayın. Öğrencilere kısa süreliğine size galip geldiklerini sanma fırsatı vermezseniz, bir gün sizi anlama fırsatlarını da kaçırmış olursunuz.
8. Belli öğrenci ya da öğrencilerle diğerlerinden daha fazla ilgilenmeyin, hiçbirine umut bağlamayın: Umut bağladığınız ve özel yatırım yaptığınız öğrenciler, genelde sizi hayal kırıklığına uğratırlar. Enerjinizi boşa harcamayın. Hepsinin sizden bağımsız ayrı bir kişisel yolculuğu var, unutmayın.
9. Öğrencilerin birbirleri üzerinde öğretmenlerden daha etkili olduğunu bilin: Öğrencilerine yönelik her işte grup çalışmasını esas alın. Problemli gördüğünüz öğrencileri (bunu asla açıkça belli etmeden) arkadaş çevresiyle değerlendirin, ortak sorumluluklar verin. Haylaz bir öğrenciye karşı sizin yapamayacağınız birçok şeyi, onun daha az haylaz olan yakın arkadaşı yapar, emin olun.
10. Kendinizi sürekli geliştirin ve güncel tutun: Öğretmen ve eğitimciler, kendilerini kültür ve bilginin merkezinde zannettikleri için genelde okumaz, araştırmazlar. Siz öyle olmayın. Bu tipik bir meslek körelmesidir, siz bu hastalığa yakalanmayın.
15 сен 2024
