Kendimi ilk kez bir programa çağrılmışım gibi hissettim; ilk yarıda verilen yanıtlar kabulüm. Özellikle “Mavi” ve “Paint It Black”. Kitap, albüm, müzisyen, konserde farklılaşıyor. İnsan gerçekten hayret ediyor. Yemek anekdotu çok güzeldi. Yeni favori insanım Ozan Açıktan.
Kal nasıl bir film olmuş ya... Ufff, müthiş... Son dönem sergilenen tüm oyunculuklar müthiş... Konu çok iyi bir akışla (filmin matematiği müthiş) gerçekten işlenmiş. Hiç öyle havada kalmıyorsun. Filmin konusu doz doz ve tam kıvamında veriliyor. Bu yönetmenler, bu oyuncular, oyunculuklar bir harika... Sevgiler...
Athena konseri gerçekten efsane. Eylül ayındaki Harbiye konserini unutamıyorum kimse yerine oturmadı herkes kendine göre dans etti ve on ikiyi geçse bile kimse oradan ayrılmak istemedi😊
Hem ilham verici, hem zihinleri parlatıp, hem de bizi bilinçdışımızdaki karanlık odalar sokup yüzleşmeye iten bir format oluşturmayı nasıl başardınız? Hem de hemen hemen her konukla.. Gerçekten tebrik ediyorum, her bölümde yeniden.. ve bıkmadan da bunu söyleyeceğim: Bir gün o koltukta oturup hayatımın listesini Melikşah beye anlatmak çok isterim 🥲
Brecht'in bu söyleşide "Şehrin Vahşi Çalılıklarında" adıyla belirtilen oyununu "Kentlerin Ormanında" adıyla 98 yılında İstanbul Tiyatro Festivali'nde izlemiştim.
Ozan Bey'in favori albümü Blood Money'den birçok şarkı da filmlerde kullanılmıştır. Örneğin "All The World Is Green" şarkısı "The Diving Bell And The Butterfly" filmini süsler.
Ya hayat ağacı 80'lerde doğan biri için mutlaka bir anı iz bırakmıştır. Çocukken o diziye atif tekerlemeler vardı şöyle . " Menekşe mor sam vikmor, bahçede hırsız kayl mestirs " 😄😄😄😄 nedense hala aklımda kalmış :)
Meliksah Bey, Ozan Bey'i "Hocam" diye hitap ederek trollüyor mu? Ozan Bey, kitapları, filmleri ve konserleri araç olarak kullanarak gezdiği yerleri, yiyip içtiklerini güzelce anlatıyor. Dolu dolu bir yaşamı var hiç süphesiz. Ozan Bey, keşke Don Kişot'a benzemeseydi....Arif Roman, umarım iyi bir yönetmen olur. Esenlikler
(Melikşah bey kesinlikle baba olmalısınız, çok yakışır size.) Ben tanımıyordum Ozan beyi ama şuraya çıkmış en az kasıntı ve en aklı başında insan sanırım. Şaşırdım.
24:04 Paint it Black için Rolling Stones'a değil Erkin Koray'a teşekkür etmemiz lazım çünkü: ru-vid.com/video/%D0%B2%D0%B8%D0%B4%D0%B5%D0%BE-WKmPlZHakQo.html (Paint it black'tan önceki bir tarihte bestelenmiştir-1962)
(◍•ᴗ•◍)❤ başta İŞ SANAT olmak üzere şu programda eli-emeği -fikri -gölgesi değen,geçen kim varsa can-ı gönülden teşekkür ediyorum... ♡´･ᴗ･`♡ Bayıldım yahu... Valla o kadar doymuş hissettim ki... Muhabbete daldım gittim; tebessümle öylece kalakaldım... Gerçekten müthiş ya... Şu kanala helâl olsun... Ayrıca bu program, yani... "Tam Benlik" (｡♥‿♥｡)... Teşekkür ediyorum... Ben ara ara bu programa uğrar; ruhumu doyurur, zihnimi dinlendirir, kaçarım. Sizlere de - Naçizane dilim döndükçe - dua eder, minnettar kalırım...乂❤‿❤乂 Ne deyim... Yolunuz açık olsun... Vesselam (*´∀`*)
Daha o Kisima gelmedim ama... İkisi de İtalyan peyniri. Mozarella, yumruk büyüklüğünde bembeyaz pürüzsüz toplar seklinde olur. Manda sütunden yapılani makbuldur. Dilimlenerek yenir Yumuşaktır, tadı hafiftir. Domates ve fesleğen yaprakları ile güzel olur. Parmesan büyük teker kaşar formatında olur. Dokusu (eski kaşara nispeten) bayagi sert, hatta kurudur. Genelde rendelenerek/ ufalanarak (mesela makarnaların üstüne) tüketilen, keskin tadı olan bir peynir. Parmesan şarabın yanında servis edilen peynir tabaklarında da iri parçalar halinde sunulabilir. Hangi sütten yapıldığını bilmiyorum.
