Тёмный
No video :(

Rehberem Rehberem 

Tənha Asiq
Подписаться 685
Просмотров 78 тыс.
50% 1

Опубликовано:

 

19 июн 2015

Поделиться:

Ссылка:

Скачать:

Готовим ссылку...

Добавить в:

Мой плейлист
Посмотреть позже
Комментарии : 151   
@vildansilgan916
@vildansilgan916 5 лет назад
Seninle aynı zamanda yaşama şerefini yaşatan Allaha bin şükür ey özgürlerin İmamı REHBERİM SEYİD ALİ HAMANEİ ,,CANLARIMIZ SANA FEDA.
@abbasqulu12iranhizbullahsi20
@abbasqulu12iranhizbullahsi20 3 года назад
XameyniRahber🇮🇷🇦🇿🇮🇶🕋🌏🚀🎯🤲🇮🇷
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
İran islamdan beridir ŞİA RAFİZİ ler KAFİR dir
@nurhayatylmaz1433
@nurhayatylmaz1433 3 года назад
@@Ibrahim-fu9zu müslümana kafir demek sizi dinden çıkartır onlar namaz kılıyor oruç tutuyor hacca umreye gider zekât veriri kıbleye dönüp namaz kılıyor şehadet getiriyor....İslam'ın 5 şartı vardır ...namaz kılmak ....oruç tutmak ....hacca gitmek....zekât vermek. ...kelimeyi şehadet getirmek .....bunlari yapan herkes muslumandir ....Kuran'da mezhep yoktur ki hak yada batıl olsun...gel gelelim imanın şartları 6 dir....Allah'ın varlığına birliğine inanmak.....peygamberlere inanmak ....kitaplara inanmak...meleklere inanmak...ahiret gününe inanmak ....kaza ve kadere inanmak ....bunlara da hepsine inandıklarına göre muslumandir...kıble ehlidir tekfir (din dışı gösterilemez) edilemez ...
@senaelci2638
@senaelci2638 3 года назад
Allah'ın Selamı peygambere, mazlum ehlibeytine ve masum imamlara olsun.
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@senaelci2638
@senaelci2638 3 года назад
@@Ibrahim-fu9zu Allah seni affetsin kardeşim.
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
@@senaelci2638 ben senin kardeşin değilim ŞİA KAFİR dir.islamdan BERİDİR
@senaelci2638
@senaelci2638 3 года назад
@@Ibrahim-fu9zu müslüman birine kafir demek dikkat et seni dinden çıkarmış olmasın KARDEŞİM.
@hasanince7399
@hasanince7399 2 года назад
@@Ibrahim-fu9zu sünni, şia diyen biri şiaya güzelleme yapmış ve kabüllenebilirliğine onay vermiş olur, şiayı mezhep olarak görmüş olur halbuki şia dindir müntesipleri gözünde.
@snanbexsaliyev2067
@snanbexsaliyev2067 4 года назад
MAŞALLAH ŞİƏ ALİMLƏRİNİN ÜZLƏRİNDƏN NUR YAĞIR
@faiqbabayev7374
@faiqbabayev7374 4 месяца назад
Üzünun nurunu😂😂
@derwiskanat4768
@derwiskanat4768 2 года назад
Rehberimize olan sevgimiz ne İran,ne mezhep,ne ırk,ne milliyetle ilgilidir.Bu sevgi İMAN meselesiyle ilgilidir.Rabbim çizgisinden ayrılmamayı ve ülkemizden habis siyonistleri ve uşaklarını kovmayı nasip eylesin.
@envermehdiyev2061
@envermehdiyev2061 Год назад
Aminnn kardasim
@MahirRamazanov-ru5sp
@MahirRamazanov-ru5sp 10 месяцев назад
❤❤❤❤
@abbasabbasov2698
@abbasabbasov2698 4 года назад
Ali rehber❤🤲
@ehlibeytilahiezgivesinezen3482
@ehlibeytilahiezgivesinezen3482 4 года назад
selam olsun reheberime
@allahverdialiyev3592
@allahverdialiyev3592 3 года назад
AMİN
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@zizagaliyev5901
@zizagaliyev5901 3 года назад
@@Ibrahim-fu9zu ləbbeyk ya Xameneyi
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
@@zizagaliyev5901 azerilerin en ahmak olanı yazık
@seccadkaya6617
@seccadkaya6617 3 года назад
@@Ibrahim-fu9zu Rabbim senin gibi mezhepçi zihniyete lanet etsin . Herkes şiileri gördü Bosnada ve Filistinde sadece askeri destegi kimin yaptığını kimin itrail abd kuklaso olduğunu gördü . Suriyedeki savasi kimin çıkardığını , Irakta binlerce şii ve sünni kürdü katleden , Nijeryada kimin kimi öldürüldüğü , Yemen de , Lubnan da , Afganistanda , Pakistanda kimin kani akiyor bir bak . Mezhepci medyanız asil yahudi medyasi gibi olmus . LEBBEYK islamin tek sancağına . LEBBEYK HAMANEY LEBBEYK HİZBULLAH LEBBEYK HAMANEY
@votemote2121
@votemote2121 Год назад
Allaha sonsuz şükürler olsun seninle aynı zamanda yaşamayı nasib etdiyi için. Ey Özgür ruhların Rehberi
@linuxvoice1043
@linuxvoice1043 Год назад
جانم فدای عزیزترین فرد کره خاکی امام خامنه ای
@userid1238
@userid1238 4 года назад
ALLAH c.c ömrünə bərəkət versin rəhbərimizin. AMİN YA RƏBBƏL ALƏMİN. Düşmənlərinə başda abd və israil və onların nökərləri olanlara ALLAHIN c.c Lənəti oLsun dünya və axirət. AMİN YA RƏBBƏL ALƏMİN
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@abbasqulu12iranhizbullahsi20
@abbasqulu12iranhizbullahsi20 3 года назад
XameyniRahber🇮🇷🇦🇿🇮🇶🕋🌏🚀🇮🇷🇮🇷
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
@@abbasqulu12iranhizbullahsi20 İRAN islamdan beridir ŞİA müslüman degildir.
@aytekinakdemir7131
@aytekinakdemir7131 2 года назад
🤲🌹🤲 ÂMİN YA RABBEL ÂLEMİN 🤲🌹🤲
@yasharsame406
@yasharsame406 4 года назад
allah imam hamaneyin düşmanlarini yok etsin inşallah
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@yunusoral30
@yunusoral30 3 года назад
@@Ibrahim-fu9zu malmısin her yere aynı şeyi kopyalayıp yaziyorsun
@aytekinakdemir7131
@aytekinakdemir7131 2 года назад
🌹✌️💔🇮🇷💔✌️🌹 ALLAH EMEKLERİNİZİ EHLİBEYT'İN (A.S.) HÜRMETİNE KABUL ETSİN 🤲🌹🤲
@gaziilkadl8524
@gaziilkadl8524 2 года назад
Can can can ağamcan Eli balası sana aşığız🇹🇷🇮🇷🇹🇷
@MahirRamazanov-ru5sp
@MahirRamazanov-ru5sp 10 месяцев назад
❤❤❤❤❤❤
@oguzturkmenalevisiazeribal3065
@oguzturkmenalevisiazeribal3065 2 года назад
YÜCE ALLAH uZun ve bereketli omurler versin seyyidim mubarek ellerinizden öperim lebbeyk ya HUSEYİN aleyhisselam kahrolsun amerika kahrolsun itrail
@arazquliyev1770
@arazquliyev1770 2 года назад
Allah o gözəl rəhbəri bizə çox görməsin lazımdısa bizidə onun uğrunda şəhid etsin canımız fəda
@guleshgulesh4199
@guleshgulesh4199 2 года назад
Amin
@mdakbarhossinbangladeshakb3068
@mdakbarhossinbangladeshakb3068 4 года назад
i love you baba,,,, From Bangladesh
@ceylanbabayeva984
@ceylanbabayeva984 3 года назад
Rehberim 🤲
@zeynelkran4065
@zeynelkran4065 7 месяцев назад
MAŞALLAH SUBHANALLAH ALLAH C.C RAZI OLSUN SİZDEN ❤
@user-jp9kt5sm9x
@user-jp9kt5sm9x 4 года назад
مرگ بر ضد ولایت فقیه...őlűm olsun velayət fəqihə zidd olanlara...Ləbbeyk ya Xameneyi(h)
@abbasqulu12iranhizbullahsi20
@abbasqulu12iranhizbullahsi20 3 года назад
XameyniRahber🇮🇷🇦🇿🇮🇶🕋🌏🚀🎯🤲🇮🇷
@bulfzlmmmdli5046
@bulfzlmmmdli5046 2 года назад
آمين
@zeynelkran4065
@zeynelkran4065 7 месяцев назад
❤SELÂM ALLAH C.C RAZI OLSUN SİZDEN ❤ALLAHÜMME SALLI ALÂ MUHAMMED VE ALİ MUHAMMED ❤
@hlibeyt4006
@hlibeyt4006 Год назад
ALLAHU ƏKBƏR XAMENEİ RƏHBƏR.....
@Alxanova_Seadet
@Alxanova_Seadet 8 месяцев назад
Mənim Guneşimsən. Ayımsan. Sən mənim ən sevdiyim sən. Qurban olduğum bu deyilənlərə sadəcə gülüb keçirik. Səni sevmək qəlb istər ürək istər qeyrət istər vicdan istər. Ey menim Ağamin əmaneti
@salamsgr7634
@salamsgr7634 4 года назад
ALLAH mənə ayətullah xamnei ağa ilə göruşməyi nesib etsin
@salamsgr7634
@salamsgr7634 3 года назад
@Abas quli ne deyir sen
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@gunelmemmedov7951
@gunelmemmedov7951 6 лет назад
EZIZ REHBERIM
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@servantofthesun4221
@servantofthesun4221 4 года назад
Yüce Allah benim değersiz ömrümden alsın, sizin güzel ömrünüze versin ağam. Aşığız sana❤❤❤🌹🌹🌹❤❤❤
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@tayyabairani2107
@tayyabairani2107 2 года назад
Mashaallah 😘😘😘😘😘
@metlebserdarov7307
@metlebserdarov7307 4 года назад
Menim aqam. teki ALLAN bu leyaqeti mene qismet elesin aqa can.💙💚💙💜💙💛💚
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@takipci7486
@takipci7486 2 года назад
Selam sana ey Aziz Rehberr
@zuhurahsrt4579
@zuhurahsrt4579 3 года назад
Salam olsun sənə ey böyük Rəhbər
@rose_afarin4023
@rose_afarin4023 4 года назад
♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️
@mehmetdilsizoglu8368
@mehmetdilsizoglu8368 2 года назад
Selam olsun İran İslam liderine Seyyid Ali Xamenei🇹🇷🇮🇷🇦🇿
@abbasqulu12iranhizbullahsi20
@abbasqulu12iranhizbullahsi20 3 года назад
AllahMuhammedAli12İranHizbullahŞie313QasimSuleymani1979Xameyni14🇮🇷🇦🇿🇮🇶🕋🌏🚀🎯🤲🇮🇷Aşura Qudus Qarabağ Yemen
@abbasqulu12iranhizbullahsi20
@abbasqulu12iranhizbullahsi20 3 года назад
Caferi sp
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@bulfzlmmmdli5046
@bulfzlmmmdli5046 3 года назад
@@Ibrahim-fu9zu Sən mıxıvı çəkmiyəcəksən?
@ilyasgiray7308
@ilyasgiray7308 6 лет назад
Şafi sünni ayrımı yok. Hepimiz müslümanız
@oriyontalyshkadusszad5328
@oriyontalyshkadusszad5328 4 года назад
Şii sunnu ayrimi yokdur hepimiz muslumaniz
@yigitisk9248
@yigitisk9248 3 года назад
Bidat ehli
@gallowalkers6004
@gallowalkers6004 3 года назад
Şafiler sünnidir zaten
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@aliglnr7429
@aliglnr7429 3 года назад
@@Ibrahim-fu9zu rehber imam hanmeney der ki: "sia sunni die ayrimcilik yapan insanlarin arasina fesat sokan biz muslumanlarin degil siyonist amerikanin dostudur " bu gibi güçlu kardeslik yapisi olanlar mi yahudi veya bencil yazik sana Acıyorum Allah sana hidayet versin kardesim
@rasoolhossini2400
@rasoolhossini2400 4 года назад
❤❤❤❤❤❤❤
@allahmuhammedalihizbullah1697
@allahmuhammedalihizbullah1697 4 года назад
HizbullahSieHizbullahSie12
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@user-cm6ct8en1w
@user-cm6ct8en1w 4 года назад
❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤
@allahverdialiyev3592
@allahverdialiyev3592 3 года назад
AMİN AMİN
@user-bq4hb9qb2p
@user-bq4hb9qb2p 4 месяца назад
🤲🤲🤲🕋🕋🕋
@zeynelkran4065
@zeynelkran4065 7 месяцев назад
SELÂM OLSUN AZİZ REHBERİMİZE ❤
@rasoolhossini2400
@rasoolhossini2400 4 года назад
سیدعزیز
@aqqu9014
@aqqu9014 2 года назад
ZUNNUREYN HEM CANEM HEM RUHEM HEM PESEREMM...NUCUM U ASHABI KIRAM MISL AYETULLAH-HA
@aqqq-vi3kl
@aqqq-vi3kl 16 часов назад
yani fars milleti ve sianin kendi hakkidir ..islam birligi safsatasina tabi olamadan fars muslumanlarini kendi islam ici islam disi siyasi reflekslerle korumasi ...saygilar
@yusufk2521
@yusufk2521 4 месяца назад
ALİ HAMANEY ❤❤
@ercanbayat
@ercanbayat Месяц назад
❤❤❤
@TalehEzizov-bd3qk
@TalehEzizov-bd3qk 10 дней назад
Fəxr edirəm səninlə ağam ❤
@sudabe268
@sudabe268 10 месяцев назад
RƏHBƏRSƏN !
@gunel6595
@gunel6595 Год назад
Rehber ❤️-dir
@din..gozeldi
@din..gozeldi Год назад
@ekberekberli6816
@ekberekberli6816 3 месяца назад
Menim Rehberim
@user-uh6vi6ii6s
@user-uh6vi6ii6s 8 месяцев назад
AWIQ OLSAN HEYDERE BAX REHBERE LEBBEYKE YA XAMENENI AGAM
@babaqurbanov4065
@babaqurbanov4065 3 года назад
Allahın salamı olsun sene in we Allah ya Xamneyi..
@Ibrahim-fu9zu
@Ibrahim-fu9zu 3 года назад
ŞİA, İSLAM ÜMMETİNİN YAHUDİLERİDİR Yahudiliğin birçok özelliği var ama karakteristik özelliği bir tanedir; kendi varlığından başka varlık, kendi değerlerinden başka değer, kendi menfaatinden başka menfaat tanımamaktır. Kendinin on kuruşluk menfaati için dünyayı yakması gerektiğinde hiç tereddüt etmez. Kısaca kendi aralarında kuralları olan ama dışarıya (Yahudi olmayanlara) karşı hiçbir bağlayıcı kural tanımayan bir inanış… Hiçbir teorik sınırı yoktur, hiçbir vicdani ölçüsü yoktur, hiçbir insani değere sahip değildir. Yahudilere göre kendi ırklarından başka insan yoktur, öyleyse kendilerinden olmayan varlıklara (insanlara) karşı, hiçbir insani bir kuralla bağlı değillerdir. Yahudileri, kendilerinden olmayanlara karşı durduracak tek şey, güçtür. Ancak kendilerinden daha güçlü bir düşmanla karşılaştıklarında dururlar, bu sebeple hiçbir söz tesir etmez, sözün tesir edeceği bir vicdan yoktur. Yahudileri anlattığımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, aslında Şia’dan bahsediyoruz. Kendi menfaatleri sözkonusu olduğunda, Müslümanlar dahil hiç kimseye ayrım yapmaksızın dehşetengiz bir vahşet uyguluyorlar. Menfaatlerinin adına bazen İsrail ve ABD’ye karşı direniş diyorlar, bazen strateji diyorlar. Anlaşılıyor ki kural tek, kendileri varsa hiç kimse yok, kendileri varsa zaten başka Müslüman da yok. İnandıklarını iddia ettikleri İslam nasıl bir şeyse, çocukları boğazlamaya engel olmuyor, genç kızlara tecavüz etmeye engel olmuyor, toplu katliam yapmalarına engel olmuyor. Anlaşılıyor olmalı aynı İslam’a inanmadığımız… Oysa İslam ortada, melunlar, nasıl bir tahrifat yaptılar, nasıl bir hale soktular ki dini, yaptıkları vahşete engel olmuyor. * Bir tane Şii çıksın da itiraz etsin. Alim demeye dilim varmıyor, alimlik iddiasındaki sahtekarlardan bir tanesi itiraz etsin de, toplu cinnet nöbeti geçirmediklerini görelim. Ama olmuyor, hiç itiraz eden çıkmıyor, kabul etmek gerekiyor ki topluluk olarak sapıklıkta ısrarlılar, topluluk olarak cinnet geçirmekte kararlılar. İsrail zulmüne Yahudilerden itiraz çıkıyor da, İran ve Suriye zulmüne, Şiilerden itiraz eden çıkmıyor. Bu ümmetin içinden çıkan sapık fırka, Yahudileri bile aşmış durumda, bunu akıl anlar mı, buna ruh dayanır mı, bunu vicdan taşır mı? Kendilerinin kuralı olmadığı gibi, Suriye’deki zulümleri öyle bir noktaya vardı ki, halk ve muhalifler de çıldırmaya başladı. Gözlerinin önünde bebeğinin kesildiğini gören bir insanın çıldırmasını önleyecek olan nedir? Tüm Suriye halkının ruh dünyasını allak bullak ettiler, birkaç yıl daha aynı şekilde devam ederse tüm ümmetin ruhi muvazenesini bozacaklar. Yahudiliğin bir özelliği de bu, kendisi hiçbir kurala bağlı olmadığı için o kadar dehşetengiz bir zulüm yapıyor ki, düşmanlarının ruh dünyasında da hiçbir kural bırakmıyor. O kadar büyük bir zulümle karşılaşan insanın ruh dünyasında öfke ve intikamdan başka bir şey kalmıyor. Zulüm uzun süre devam ettiğinde ise öfke ve intikam, insanların ruh dünyalarında tortulaşıyor, vicdan ve adalete yer kalmıyor. Yahudilik ve Şia, kanalizasyon suyu gibidir, bir bardağı bir havuz temiz suyu kirletir. Kendisi kirlidir ama aynı zamanda da kirletme özelliğine sahiptir. Kirliliği kendinde kalsa, ne cehenneme gidecekse gitsinler fakat bulaştıkları cemiyeti de cehenneme götürmek konusunda aşırı bir etkiye (kirletme özelliğine) sahipler. Bunlar için yapılabilecek hiçbir şey yok, tek yapılacak iş, cemiyeti (insanlığı) bunlardan korumak. * Yahudilikte Şia da dini tahrif etmiştir. İkisi de alim müsveddelerini rab edinmiştir. Şia, on iki imamın düşünce ve tatbikatını, Hz. Resul-i Ekrem Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin sünnetine denk kabul etmiş ve kaynakları arasında saymıştır. “Velayet-i Fakih” ve “Merci-i Taklit” müesseselerine, haram-helal tayin etme salahiyeti vermiştir. Bunların emirlerine hiçbir şekilde itiraz etme imkanı yoktur, Ayet-i Kerimeye dayanarak bile itiraz edemezsiniz. Yahudiler de böyle değil miydi? Irak ve Suriye’deki zulümlerin, haram-helal tayin etme salahiyeti olan “merci-i taklit”in fetvasından bağımsız mı sanıyorsunuz? Şiiler, “Merci-i Taklit” izin vermediğinde tuvalete gidemez, nefes alamaz çünkü Şiiler reşit değildir. Şia inancı, Şiilerin reşit olmadığını kabul eder ve onları velayet altına alır, onlara veli tayin eder, adı da “velayet-i fakihtir”. Irak ve Suriye’deki Şii katiller, tecavüzcüler, zalimler “reşit” değildir, bu sebeple de imamlarından fetva ve emir almadan o katliamları yapamazlar. Şiiler gerçekten de reşit değillerdir. Şii inancı, kültürü, eğitim sistemi sıfır yaşından itibaren çocuklarını eğitirken, reşit olmadıklarını, asla olmayacaklarını, yetmiş yaşına geldiklerinde reşit olma imkanları olmadığını öğretir. Reşit olmadıkları ve olamayacakları için de, velilerine kayıtsız şartsız itaat etmelerini emreder. Şiiler, içine doğdukları kültür evreninin tabii neticesi olarak da asla reşit olamazlar. Reşit olunamayacağını empoze eden inanç, kültür ve eğitim sistemi, tabii olarak düşünme melekesini ve akıl bünyesini geliştirmez, düşünemezler, akledemezler. Bu sebeple de üç yaşındaki bebeğin boğazını keserken etkilenmezler, akledemedikleri için etkilenmezler, düşünemedikleri için etkilenmezler, bunları yapamadıkları için vicdanları da teşekkül etmez. Bu zulümlerin yapıldığını gören, duyan, okuyan da etkilenmez, vicdan oluşmadığı için etkilenmez, akıl, sadece emri yerine getirecek kadar geliştiği ve düşünebilme istidadı kazanmadığı için etkilenmez. Şia ve Yahudilik, insanlığın en büyük iki zehridir. Girdikleri ve yerleştikleri bünyeye başka hiçbir gıdanın girmesine müsaade etmezler, girdikleri bünyedeki aklı imha ederler. Akıl imha olduğunda geriye ne kalır? Sadece delilik, çılgınlık, hayvanlık… Şiilerin Müslüman olup olmadığını konuşmuyoruz, dikkat edin, insan olup olmadığını konuşuyoruz, aynı Yahudiler gibi…
@babaqurbanov4065
@babaqurbanov4065 3 года назад
@@Ibrahim-fu9zu oz ritminle yawa...
@mirzemirze2415
@mirzemirze2415 3 года назад
Rəhbəri mən. 😢
@bashirmohaammad8868
@bashirmohaammad8868 4 года назад
😍😍😍😍😂😂😂😭😭😭😭😭
@Te0l0g
@Te0l0g Год назад
🤍
@aqqq-vi3kl
@aqqq-vi3kl 16 часов назад
ben sahsim evlad i fatihan degilim .... evladi fatihana saygim var /// imam gazali capinda bir osmanli ulemasi imam rabbani disinda varsa bana mesaj atin ////
@vataneshghetoeftekhareman2575
@vataneshghetoeftekhareman2575 2 года назад
Ey dele man Rəhbərəm
@Ali-ff5mb
@Ali-ff5mb 7 лет назад
çox pis rəhbər seçibsən.
@oriyontalyshkadusszad5328
@oriyontalyshkadusszad5328 4 года назад
Kimi seçseydik amerikanin kuklasi bir sozu diyer sozunu tutmayan erdoğanimi yixsam putinimi???
@sinasidemir9302
@sinasidemir9302 4 года назад
Nur yüzlü rehberim
@valehkimamquluev7008
@valehkimamquluev7008 3 года назад
@@oriyontalyshkadusszad5328 Allahdan başqa rəhbər var?Deyin məndə beyyət edim Quranda peygənbərlər deyir mənə yox Allaha beyyət edin
@seyah.
@seyah. 10 месяцев назад
❤❤❤❤❤❤❤❤
Далее
.farsça eserler...ey rehber SEYYİD ALİ HAMANEY..
6:43
до/после Знакомо?
00:16
Просмотров 13 тыс.
Tenha Asiq-Behcet Aga
4:10
Просмотров 47 тыс.
Sami Yusuf - Nasimi (Lyric Video)
6:55
Просмотров 4,5 млн
Kuveyti Pur - Goftam Koja (Türkçe çeviri)
4:19
Просмотров 59 тыс.
Selam Olsun
6:10
Просмотров 460 тыс.
YA ALİ (A) İLAHİSİ (ALLAHİN ASLANİ ALİ)
3:49
Просмотров 3,8 млн