maNganin dunyanin sonuna dogmusum sarkisinin sonda ki "bu alem gecmis kendinden ne gelir elden" kismini hep, "bu alem gecmisken dinden ne gelir elden" olarak anlamistim... eger bir kac sene sonra we could be the same dinleyip tum sarkilarin sozlerine bakmsaydim hala oyle zannedecektim, bilmiyorum belki de gondermedir yani ama orijinalini ogrendim🤝🏻
Düğün müziği gibi bir şey vardı "elin kızı naziktir elin kızı naziktir" diye. Ve ben o kısmında "elin kızına *iktir" dediğini zannediyordum. Hatta gidip anneme siz neden böyle şeyler dinliyorsunuz diye sormuştum. (keşke sormasaydım)
Bugün düşünemeyeceğin kadar başım belada Köşe başları tutulmuş üstelik yağmur yağmada İler tutar yanı yok, iler tutar yanı yok Fişlenmişim, adım eşgalim bilinmekte Üstelik göğsümde, yani tam şuramda Kirli sakalıyla bir eşkıya gezinmekte Başım belada Adamın biri vurulmuş sokakta Cebinde adresim bulunmuş Başım belada Tabancamı unutmuşum helada Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan tutarsızlık Nerden baksan ahmakça Başım belada Üzerime kan sıçramış doğarken Uykularım yarıda kalmış Başım belada Senelerce kuralsız yaşamışım Nere gitsem çaresi yok, nere gitsem çaresi yok Nere gitsem çaresi yok yanmışım Sevdim inanamayacağın kadar seni esmer kız Kirpiklerimde çırpınan şu tuzlu gözyaşımda İhanetin adı yok, ihanetin adı yok Neylersin ki, çember daralmakta Şimdilik, hoşçakal, yaban çiçeğim Yasal mermisiyle, bir komiser yaklaşmakta Başım belada Adamın biri vurulmuş sokakta Cebinde adresim bulunmuş Başım belada Tabancamı unutmuşum helada Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan tutarsızlık Nerden baksan ahmakça Başım belada Üzerime kan sıçramış doğarken Uykularım yarıda kalmış Başım belada Senelerce kuralsız yaşamışım Nere gitsem çaresi yok, nere gitsem çaresi yok Nere gitsem çaresi yok yanmışım
bu pek sayılmaz çünkü doğru anlamıştım. küçükken kreşimde belirli bi saatte çocuk şarkıları açılırdı birgün arkadaşım eşek çalarken çocuk beynim aslında bu şarkının hüzünlü bir parça olduğunu anlayı verdi ve ağlamaya başladım
ben sagopanın eteşten gömlek şarkısını dinlerken -giy ateşten gömlekleri- dediği yerde bir insan öldürme biçimi olduğunu sanıp babama sagoyu reportlamışdım :D
Tarkan- Çiçek gibi tazecik Kıymetli bir tanecik Ana sütü gibi tertemiz Ben bu kısmı şu şekilde anliyordum (belki şuan bile yanlış yazmisimdir) -çicekli bir tanecik -kiyma gibi tazecik -anne sütü gibi tertemiz
Orijinali: Ah be hiç haberin yok Eş dost biz gama düşece'z Sen durma koy saki içece'z Benim sandığım: ah be hiç haberin yok eş dost biz VAR'a gidicez sen durma,dursan içicez...
"Es,deli rüzgarlarla kalbimi bu arada. tutamam yaşayamam,son nefe simor içime" o zaman uzun bi sure "simor" ne acaba diye gezdim meğer "nefesim ol" muş...
Hande Yener'in Sopa şarkısındaki "...sonra sopa sopa vurur/ günaydın geç uyandın..." kısmını "...sonra sopa sopa/ morardın, geç uyandın..." olduğunu zannetmiştim. Sopa ile vurmaktan bahsettiği için oldukça mantıklı gelmişti.
outroyu özlemişim ve bir süredir bazı videoların outrolarına koyduğun ultroll efektinin gizemini çok merak ediyorum (belki de sadece reisimizin canı sıkıldı ama olsun)
@@onurlukx7206 evet evet ben de video sonlarını büyük bir heyecanla bekliyorum acaba outro var mı varsa değişiklik yapmış mı diye yapınca da yorunlara iniyorum millet bunun hakkında ne düşünüyor diye, anasını satayım kimsenin umrunda değil
yerli plakadaki ceza nefrettende eskidir sözündeki nefreti duygu olan nefret sanıyordum ondan dolayı cezayı hep ulu bir varlık olarak görüyordum nasıl nefretten eski olabilir diye
Aşk yeniden dizisi vardı eskiden onun jenerik müziğinde kalbim virane aşk fevkalade diyordu ben onu kalbim bi fare anlıyordum sonradan da kalbim birahane anlamıştım
Çocukken bir ilahi vardı.İlahinin bir yerinde ''Götür gittiğin yere.'' diyordu.Annemler hep açtığı için baya dinlemiş oluyordum.O kısmını ''Götün gittiği yere.'' olarak duymuştum.Ve kimseyede ne olduğunu sormadım uzun bir süre gerçekten ilahide ''Götün gittiği yere.'' dendiğini zannediyordum.Hatta şöyle düşünmüştüm,sanki kalkıp yürüyor götüde onunla beraber gittiği için götünün gittiği yere gittiği zannediyordum.Şimdi baktım ilahinin adı Mustafa Büyükarslan - Dayanamam'mış.Sonra bir süre geçince sordum çok uzun süre makara malzemesi oldum,her çaldığında bana bakıp,gülüyorlardı.Böyle saçma bir yanlış anlaşılma işte.
Aşkımızın üstü tozlanmış *Yüksek* bir çarşafla Yüksek çarşaf ne anlama geliyo anlamadığım için deyim sanıyodum (aramızda çok mesafe var anlamında) ve bu şarkıyı hem ben hem de kardeşim böyle söylüyoduk (bazen hala böyle söylüyorum)
Castle in the snow’u küçükken ilk dinlediğimde nakarattaki “i can hear the birds, i can see them fly, i can see the sky” kısmını “i gave you the worlds, i can see them fly, i’ve kissed you in the sky” diye anlamıştım. Şarkının sözleri türkçe gibi oluyor sana dünyaları verdim falan.
yalın - keyfi yolunda aşkı sonunda şarkısında bi bölümünde msn'e dönüyorsam msn'den çıkıyorsam sanıyordum doğrusu eve senle dönüyorsam evden senle çıkıyorsammış 😔
Cemilemin gezdiği dağlar neşeli, inanın (meşeli, imanım) ... Nikamızı gıysın, ünnen gelin koca memişe (Hoca Memiş'e) ... Cemile gız ne gezersin ayakta (hayatta) Basmada fistan parmak da ponçik ayak da (Parlak da Babuç Ayakda)
Teoman şebnem ferah iki yabancı şarkısında "Kimi aşklar hiç bitmezmiş/Bizimkisi bitenlerden/Sevmeye yeteneksisiz" sözlerinde nasıl sevmeyi beceremezsiniz diyordum
Michael Jackson'un Billie Jean şarkısında ''she told my baby dance till 3'' kısmını she told my baby there's the three olarak anlamıştım gerçeği geçenlerde lyricslere dalmışken öğrendim mj'in iki çocuğu var sanıyodum o zaman ama işin ironik kısmı şarkı 1984'de çıktı
