Eski şarkılarda huzur var ses var samimiyet var kısacası şimdiki zamanda olmayan ne varsa o var şuan 22 yaşındayım ömrüm yettiği ve unutturmadığınız sürece dinlicem 💜
Allah daimi dostumuz olsun Allah'u Teala kalbimize nur yolu açsın aminn🌺 18/KEHF-102: E fe hasibellezîne keferû en yettehızû ibâdî min dûnî evliyâ’(evliyâe), innâ a’tednâ cehenneme lil kâfirîne nuzulâ(nuzulen). Yoksa kâfirler, kullarımın Benden başka dostlar edineceklerini mi zannettiler? Muhakkak ki Biz, cehennemi kâfirlere bir ikram (kalacak yer) olarak hazırladık.
Allah daimi dostumuz olsun Allah'u Teala kalbimize nur yolu açsın aminn🌺 18/KEHF-102: E fe hasibellezîne keferû en yettehızû ibâdî min dûnî evliyâ’(evliyâe), innâ a’tednâ cehenneme lil kâfirîne nuzulâ(nuzulen). Yoksa kâfirler, kullarımın Benden başka dostlar edineceklerini mi zannettiler? Muhakkak ki Biz, cehennemi kâfirlere bir ikram (kalacak yer) olarak hazırladık.
@@hakyolu1014 kardesim biz ilahi sevgiden bahsetmiyoruz birada.allah'a olan sevgimizi sorgulamak sana dusmez..biz burda allahin yarattigi biz kullarina sevin bir birinizi dedigi sevgiden bahsediyoruz..
@@erdalcoskun7047 ben sevginizi sorgulamadım zaten estağfurullah. Sadece bu duayı ve ayeti yaymaya çalışıyoruz.Allah Kur'an'ı Kerim'de kendisini dost edinmemizi yoksa kâfir olduğumuzu söylüyor bir çok ayet de geçiyor benim amacım bu güzelliği yaymak bu duayı yayarak cennete gideceğimi asla düşünmüyorum bu duayı Allahın selamı gibi algılayın ondan güzel dost yoktur bu dünya da kalbimize nur yolu açmasını yaymaya çalışıyorum ayet ile sabittir. 18/KEHF-102: E fe hasibellezîne keferû en yettehızû ibâdî min dûnî evliyâ’(evliyâe), innâ a’tednâ cehenneme lil kâfirîne nuzulâ(nuzulen). Yoksa kâfirler, kullarımın Benden başka dostlar edineceklerini mi zannettiler? Muhakkak ki Biz, cehennemi kâfirlere bir ikram (kalacak yer) olarak hazırladık. ZUMER - 22 E fe men şerehallâhu sadrehu lil islâmi fe huve alâ nûrin min rabbih(rabbihi), fe veylun lil kâsiyeti kulûbuhum min zikrillâh(zikrillâhi), ulâike fî dalâlin mubîn(mubînin). Allah kimin göğsünü İslâm için (Allah'a teslim için) yarmışsa artık o, Rabbinden bir nur üzere olur, değil mi? Allah'ın zikrinden kalpleri kasiyet bağlayanların vay haline! İşte onlar, apaçık dalâlet içindedirler.
Allah daimi dostumuz olsun Allah'u Teala kalbimize nur yolu açsın aminn🌺 18/KEHF-102: E fe hasibellezîne keferû en yettehızû ibâdî min dûnî evliyâ’(evliyâe), innâ a’tednâ cehenneme lil kâfirîne nuzulâ(nuzulen). Yoksa kâfirler, kullarımın Benden başka dostlar edineceklerini mi zannettiler? Muhakkak ki Biz, cehennemi kâfirlere bir ikram (kalacak yer) olarak hazırladık.
Allah daimi dostumuz olsun Allah'u Teala kalbimize nur yolu açsın aminn🌺 18/KEHF-102: E fe hasibellezîne keferû en yettehızû ibâdî min dûnî evliyâ’(evliyâe), innâ a’tednâ cehenneme lil kâfirîne nuzulâ(nuzulen). Yoksa kâfirler, kullarımın Benden başka dostlar edineceklerini mi zannettiler? Muhakkak ki Biz, cehennemi kâfirlere bir ikram (kalacak yer) olarak hazırladık.
Allah daimi dostumuz olsun Allah'u Teala kalbimize nur yolu açsın aminn🌺 18/KEHF-102: E fe hasibellezîne keferû en yettehızû ibâdî min dûnî evliyâ’(evliyâe), innâ a’tednâ cehenneme lil kâfirîne nuzulâ(nuzulen). Yoksa kâfirler, kullarımın Benden başka dostlar edineceklerini mi zannettiler? Muhakkak ki Biz, cehennemi kâfirlere bir ikram (kalacak yer) olarak hazırladık.
Allah daimi dostumuz olsun Allah'u Teala kalbimize nur yolu açsın aminn🌺 18/KEHF-102: E fe hasibellezîne keferû en yettehızû ibâdî min dûnî evliyâ’(evliyâe), innâ a’tednâ cehenneme lil kâfirîne nuzulâ(nuzulen). Yoksa kâfirler, kullarımın Benden başka dostlar edineceklerini mi zannettiler? Muhakkak ki Biz, cehennemi kâfirlere bir ikram (kalacak yer) olarak hazırladık.
Allah daimi dostumuz olsun Allah'u Teala kalbimize nur yolu açsın aminn🌺 18/KEHF-102: E fe hasibellezîne keferû en yettehızû ibâdî min dûnî evliyâ’(evliyâe), innâ a’tednâ cehenneme lil kâfirîne nuzulâ(nuzulen). Yoksa kâfirler, kullarımın Benden başka dostlar edineceklerini mi zannettiler? Muhakkak ki Biz, cehennemi kâfirlere bir ikram (kalacak yer) olarak hazırladık.