Sessiz Bilinç Film İncelemesi Film genç çiftin beraber çizdiği tabloyu "Duvarda yukarı mı yoksa aşağı mı assak?" tartışması ile başlıyor. İlerleyen kısımda tablonun duvarda değil camın önündeki şövale de olduğunu görüyoruz. Yani bu tartışma bir uzlaşma ile değil ayrılıkla sonuçlanmış. Tartışmanın arasında Berra'ya sarılan Arda bu hareketi ayrılığa dayanamadığı ve barışmak istediği için yapıyor. Sonraki sahnede ise Arda onu buluşmaya çağıran arkadaşını Berra ile buluşmak için reddediyor. Burada Arda'nın Berra'ya olan sevgisinin arkadaşlık bağlarına zarar verdiğini görüyoruz fakat Arda'nın Berra'ya olan sevgisi, bu durumu sorun etmeyecek kadar büyük. Arda telefonu kapattıktan sonra ağız dolusu küfürlerle yağmacıları eleştiren bir tip ile karşılaşıyor ve neden bu kadar sinirli olduğunu anlamlandıramıyor. Kim bilir belki onu anladığında iş işten geçmiş olacaktır. Daha sonra abisi Arda'yı arıyor ve Arda hiç düşünmeden bu aramayı reddediyor çünkü abisinin onun yalnızlığına dem vurarak, kendisi hakkında duymak istemeyeceği gerçekleri söyleyeceğini biliyor. Yanan çakmakla beraber Arda'nın kulaklarını kapaması bunu kanıtlar nitelikte. Devamında Arda'yı sahilde muhtemelen Berra'ya yazdığı şiiri okurken görüyoruz ki bu kısım, filmin sonunda göreceğimiz üç kitaptan biri olan Milena'ya Mektuplar kitabında imkansız aşkına mektuplar yazan Kafka'yı andırıyor. Daha sonra Arda bir anlık boşlukla Berkem'in, sözleriyle Arda'ya kendini hatırlattığı ve onu kedere sürüklediği için, dinlememesi yönünde uyarıda bulunduğu "Sessiz Gemi" isimli müziği açıyor. Müziğinde etkisiyle daha da melankolik bir ruh haline bürünen Arda her yerde Berkem'i görmeye başlıyor ve o korkuyla kendini en güvenli hissettiği yere yani evine doğru koşuyor. Son kısımda evinde Hocasıyla karşılaşan Arda onunla birlikte, yardım etmek istedikleri insanlara yardım edemedikleri için biraz sonra göreceğimiz üç kitaptan biri olan Amok Koşucusu kitabında aşık olduğu hamile kadına yardım edemeyen doktor gibi, intihara teşebbüs ediyor. İntihar kısmında uyanan Arda bu kadar absürt ve anlamsız bir rüyanın içinde barındırdığı derin anlamlar ve ruhsal çözümlemelerin etkisiyle şaşkın şaşkın suyunu alırken yazımda adını geçirdiğim meşhur üç kitabı görüyoruz: Amok Koşucusu, Olağanüstü Bir Gece ve Milena'ya Mektuplar. Filmdeki sahneler ve kitapların benzerliklerine halihazırda yer verdiğim için son olarak Arda'nın kitapların yazarları ile olan benzerliklerine değinmek istiyorum. Arda film boyunca, edebiyat dünyasına kattıkları eserler ve kendi hayat hikayeleriyle öne çıkan Stefan Zweig ve Franz Kafka ile aynı ruh hali içinde: yalnız, umutsuz, karamsar ve melankolik.