Zerrin Özer prodüktörlüğünde , Türk Halk Müziği'nin yeni ve güçlü sesi Seydi'nin canlı performansı. Not : 13 Temmuz 2009 - Kalan 1 - Bedirhan Gökçe ile Şiir Gibi programından alıntıdır.
AŞIK SEFAİ Seni sormak için otuz kapının Eşiğine varıp durdum bu gece Seksen üç haneyi gezip dolandım Viran oldu gönül yurdum bu gece Aradan da deli gönül aradan Bir çift göz göründü geçtim oradan Yüzondört kez berat verdi yaradan Fermanı kendime sordum bu gece Gece gündüz dönüp duran pervane Senin için oldum deli divane Saraylara baş kaldıran virane Yamacına çadır kurdum bu gece Belki ayyaş belki derviş deliyim Sefaiyem ben nereden biliyim Tut elimden gayrı sana geliyim Yıldızlara badal vurdum bu gece AŞIK SEFAİ
Olur da bir gün biri çıkar da sorarsa beni şayet, Seni ne çok sevdiğimden bahset. O seni deli dolu severken Sevgimden boğulduğundan bahset.“En saf, En temiz duygularla tepeden tırnağa âşıktı bana” de. “Ben geçtim, o geçmedi” de. Anlatabilirsen Aşkı anlat ona. Senin için nasıl deli divane olduğumu anlat.“Aramadım Sormadım” de. Oysa her telefon çalışında her kapı zilinde, benmişim gibi, toprağın suya olan özlemi gibi hasretti bana de.Ben gelmişim gibi açardı bütün kapıları tek tek de. Çok sevdi de, Yandı, tutuştu, hala yanıyor de! Sönmedi, Dinmedi Bir an dahi de.Gitmedim, Sormadım, Aramadım de. Kül oldu, yandı kavruldu de.Hayalleri vardı, Umutları… Hepsini bir bir kararttım de.Hayatı vardı, İçinde var olan her şeyiyle yıktım, viran ettim de.En büyük hayali yağmurda başını göğsüme yaslayarak bir bankta oturmaktı… Bu yüzden yağmurları hiç sevmedi de.Onu bırakıp gittiğimde çok ağladı, her gözyaşına, her umutsuzluğa defalarca kez düştü Düştü de çıkmak bilmedi de.Kimseye ondan bahsetmedim de, oysa bütün kuşlara, kelebeklere, çiçeklere adımı fısıldadı de.Anlat beni ona Seni her köşe başında nasıl beklediğimi anlattığım gibi anlat!Çok ağlattım, Çok üzdüm de. O bana bakmaya bile kıyamazken, Her ayrılışımda arkama bile bakmadım de.Beni ona anlat. Ben ona bakarken, o bende senin bıraktığın bakışı aradı de. Nasıl baktığını merak etti durdu de.Beni o kadar sevdi ki “olmayacağını” bildiğinden kendi elleriyle beni sana bıraktı de.Beni senle düşlerken, parçalara bölündü Yok olurcasına Yok oluşunu diledi durdu de. Ben hayatımı kurarken, o hayatından vazgeçti de.Benden hiç geçmedi, benden geçecek gibi sevmedi de. Ben sıkıntıya düşerdim O yanardı de. Bana zarar gelsin hiç istemezdi, bense onu, verilebilecek bütün zararlarla öylece bırakıp gittim de.nBelki de gitmek bana, gitme dememekte ona hiç yakışmadı de...Anlat beni ona. Deki,Ben onu kaç kez ağlattım hatırlamıyorum. Oysa beni her gördüğünde kalbi bir kuş misali yerinden çıkıp fırlayacak gibi olurdu de.“Hayatından hiç çıkmayacağım. Aşkına ihanet etmeyeceğim asla” dememi ne çok isterdi de. “Ben onu bütün acılarıyla bıraktım, oysa o bana bütün yarınlarıyla gelmişti” de.“Aslında durumun farkındaydım. Ona ettiğim onca kötülüğü bilerek ama istemeyerek yaptım” de.Onun hayatına girdiğim ilk gün gibi… “Bilerek ve istemeyerek” yaptım de.“Beni bu kadar seveceğini düşünmedim, hesap etmedim” de.“Sadece beni sevdi, bütün ezberlerini benim için bozdu, bütün bildiklerini unuttu, bütün değerlerinden, her şeyden, herkesten benim için vazgeçti” de..Anlat beni ona… “Yaşamla ölüm arasında kaldı defalarca kez. Şu an yaşayabiliyorsa devam ediyordur bıraktığım enkazın içinde. Hiçbir haykırışına kulak asmadım, asmadığım gibi onun hiçbir isyanında, bedduasında da yer almadım” de.Ona de ki “Onun kalbini her kırdığımda, o yüzümden tebessüm eksik olmasın diye Zikir bildi beni bütün tespihlerinde” Anlat beni ona… “Ben kimseye umut vermedim, umut verecek bir şey de yapmadım. O mezarını kazdı bende ittim” de. “Bütün bunları yaptığım halde, bugün çıkıp gitsem, beni dün uğurlamış gibi karşılar, yaşadığı her şeyi bir anda unutur… İşte beni bu kadar çok sevdi” de.nDeki ona…“O bana âşıktı, senin hiçbir zaman olamayacağın kadar… Anlat Beni Ona…”
Sen...; Bazen gökyüzüm Bazen de aynada beliren simaydin Bazende gecenin karanlığında ki yildiz Bazen çölde gördüğüm seraptin Ey her zeresine aşık olduğum Herşeyden önce ruhuma Bedenime candin can...! Ey sevgili; Sorarim şimdi şu garip ve divane olan gönlüme Neydi bu bende ki sen? Aşk mi? Yoksa daha ötesi mi? Neydin? Bilemem belki! Ama sen bende öyle bir yersin ki!! Öyle umanli öyle derinsinki; Ne deniz, Nede okyanussun...! Kalbimin en derinliklerisin. Bilmem daha derin neresi vardir! Şunu bilirim; Sen derinliklerin en derininde yani kalbimdesin kalbimde.. Zümrüt gibi en derin de En kiymetlimsin!!!
söyleyecek laf bilee bulamıyorumm sevgili kardeşimm.senden ricamm lütfen ama lutfenn.bu programda okumuş oldugun yar türküsününün de orjinal canlı çekımını yuklemenn..sevgılerr
Seni sormak için otuz kapının Eşiğine varıp durdum bu gece Seksen üç haneyi gezip dolandım Viran oldu gönül yurdum bu gece Aradan da deli gönül aradan Bir çift göz göründü geçtim oradan Yüzondört kez berat verdi yaradan Fermanı kendime sordum bu gece Gece gündüz dönüp duran pervane Senin için oldum deli divane Saraylara baş kaldıran virane Yamacına çadır kurdum bu gece Belki ayyaş belki derviş deliyim Sefaiyem ben nereden biliyim Tut elimden gayrı sana geliyim Yıldızlara badal vurdum bu gece