Tadil ve ikmal edeyim, dizenin orjinalinde "şimdi" sıfatı yoktur. Şimdi orada olursa "Mefulu mefaili mefailu faulun" vezni düşer, şimdi fazla geliyor. Doğrusu: Tanburi Cemil Bey çalıyor eski plakta olacak.
Gramofonun 77,78 devirde dönen plagin iğne sinin çıkardığı hışırtı sesi bile insanını ruhunu 1895 senesine götürüp o yillari insana yasatiyormus hissi veriyor dinlerken ben bile sanki baska bir aleme gitmis gibi hissetim kendimi 😢😢
Many Thanks for this Album with historical recordings. The artists of the Old Times are unique. Tanburi Cemil Bey is a ln important figure in Ottoman music.
@@ismail3742 I played in an ensemble and a few times we played Makam music...the repertoire had Arabic and Persian pieces too...at the University of Texas, Austin. Then I set out to work on a documentary film that I did not finish...
kanka kesinlikle dediğin gibi lakin beethoven'ın müziği 150 yıl ötede. teknik olarak, kompozisyon olarak, zorluk olarak, birikim olarak, ensturmanların maliyeti zaten x100000 diyim. maalesef çok gerideyiz.
@@unleashangercat7346 ''Bizim mûsikîmiz; Batı oktavının 12 sesine karşılık 43 perdemiz, onların 5 temel dizi (4 minör, 1 majör) kalıbına karşılık 587 makamımız, yine onların 2 ve 3 zamanlı sadece iki temel ritmine karşılık 80 değişik usûlümüzle, tek sesli olmak şöyle dursun, bin renkli sesler ve ritmler okyanusunda yaşamayı yeğ tutmuşuz. Şu kısa açıklama dahi, “Türk müziği tek seslidir, onun için ilkeldir; Batı müziği çok seslidir, onun için gelişmiştir” sözlerinin ne kadar zavallı, ne kadar cahilce olduğunu ispata yeter sanırım.'' Cinuçen Tanrıkorur
@@baharteber8473 Tabii ki Cinuçen Tanrıkorur çok değerli bir müzik ve kültür adamıdır ama buradaki kıyaslama pek doğru sayılmaz. Tüm bu sıraladığı özelliklere, yani ara perdelere, 80 değişik usule (ki bence Türk müziğinin en kuvvetli ve fark yaratan yönü burasıdır) ve makamlara karşın (587 sayısı hayli abartılıdır, Cinuçen Bey'in kendisinin de söylediği gibi bunların yüzde 90'ı padişahtan ödül almak için oluşturulmuş rastgele dizilerdir), klasik Türk müziğinde armoni yoktur. Armoni olmayan bir müzik ise tek seslidir. Dikey kompozisyon sonucu elde edilebilecek varyasyonlar teorik olarak sonsuzken, yatay varyasyona sahip bir müzikte elde edilebilecek çeşitlilikler sınırlıdır. İlkellik vs ise tamamen ayrı bir tartışma konusudur, ki kıtalararası bir imparatorluğun bin yıllık müziğinin primitif bir müzik sayılmasına elbette ben de katılmam.
Muhtesemm bir kabiliyet magrifet eski dervisler bir baska guzel her biri bir sanat marifet ve hizmet eri olmuslar keske tekke ve dergahlar zaviyeler medreseler kapatilmasaydi ne buyuk alimler pasalar neyzenler muziki ustatlari seyhler bilim adamlari mimarlar yetismis simdi yok bir mimar sinan yok cemil bey yok mevlevi neyzenleri yok itri yok akif yok yok yok yok adam yetismiyor kuru kalabalik her yer 😥🤔😥😥
Öyle olmuyo be abi bak şimdi fetoya Keşke dediğin gibi osmanlını. Parlak zamanlarında gerçek tekkeler medreseler kalsaydı ama öyle kalmadı malesef Tekkeler hainlik yuvası olmuştu batılılar insanların zihnini yıkıyolsr bak şeyh said isyanına anlarsın
@@yilmaz_yilmaz Boş yapma yılmaz. Eskinin bütün sanatı, tasavvuf ehli tarafından icra edilmiş. Tekkeler hainlik yuvası olmuş muş muş... Bunlar Şeyh Saide hain diyen zevatın uydurmalarıdır. Düşman oldukları din çevrelerine, düşmanlıklarını vatanseveriz (!) kılıfıyla örtmeye çalışmışlardır.
@@yilmaz_yilmaz Tekkeler hainlik yuvası olmuştu demek, ciddi bir araştırma ve bilginin sonucu ifade edilen bir görüş değil kanaatindeyim... Osmanlı zamanında tekkelerin belli hizmetlerle orduya asker yazdırdığı biliniyor, bunun dışında Kurtuluş Savaşı' nda da belli başlı tekkelerin Anadoludaki mücadeleye çok ciddi yardımları olduğu biliniyor... Bu mesele, derinleşmeye ve araştırmaya muhtaç bir alan, acizane bize pek söz düşmediğini düşünüyorum. Devletin aldığı tavır da daha çok ideolojik, yoksa Şeyh Sait yüzünden değil. Saygılarımla.
@@istanbulmuskisi5705 sende belli başlı diyosun farkındaysan bunların denetlenmesi mümkün değil birçok tekke ingiliz ajanlığı yapıyordu o dönemde araştırırsan görürsün