TEDAVİLER // SEN NE DİYON #27 // "Al bakalım...Niheheheh" 

Bu bölüm bir klasiktir, her geek yılda 1 kere izlemelidir.

Hayatımın kötü bir dönemindeyim. Ağlarken sen ne diyon videoları açıyorum, hem ağlıyorum hem de hayvan gibi gülüyorum. Teşekkürler geekyapar

O kadar üzülüyorum şu programın bitmesine. Kim ne derse cs olsun, ömer olsun, ct olsun bu üçünün enerjisi bi başka ya hala dönüp dönüp izleyip gülüyorum terapi gibi her bölüm. Emeğinize sağlık be keşke ayda 1 toplanıp tekrar yapsanız aynı kadro şu programı.

Üstünden 5 yıl geçmiş. Her salı, lise çıkışı eve koşa koşa gider yemek yerken yeni bölümü izlerdim, gülmekten yediğim şeyler sürekli boğazıma kaçardı. Şimdi üniversitedeyim, her laboratuvar çıkışı açar dinlerim. Hey gidi günler.

0:48 sen ne diyon benim tatilim 02:12 bordür, ayak şişiği, pide 06:37 kolun çektiği işkence 10:40 sülük, komşu 15:54 ton balıklı 20:02 kulağa yağ dökme 24:23 'arap kadın the witch'in iksiri 28:49 açık yaraya soğan mı konur, vicdansız! 30:43 asfalt 34:58 sperm 35:34 kabız, sopa, travma

21:28 evet bu dakikadan itibaren Joaquin Phoenix den daha iyi bir Joker performansı görüyoruz

Niye bilmiyorum, avukat oldum ama hala ofiste kulaklikla bu bolumleri izliyorum caktirmadan, dayanamiyorum ☺️

Biraz hızlı gelişin yoksa ömercanla hiç tanışamayacam

Sürekli gelip bu bölümü izliyorum. Özellikle de "hold the door" kısmına kahkahalarla gülüyorum. Bıkmadan, usanmadan...

35:28 Can sungur: "Çok iğrenç espiriler geliyor aklıma artık yapamıyorum. Benim Karımda izliyor bu videoları" 2 dakika sonra 37:39 40:38

21:28 can türkdoğan çıldırma seviyesi:sonsuz ahahahhahahah

Lisede yanda sen ne diyon açık bi şeyler yapardım üni 4 oldum hala yanda sen ne diyon açık bi şeyler yapıyorum.

Yıl olmuş 2020 buraya hala düzenli yorum geliyor

21:28 Hayatımın bir trajedi olduğunu sandım, şimdi anlıyorum ki bir komediymiş -Joker Türkdoğan

Turluyoruz tekrar tekrar, şu hayatta rahat hissedip eğlendiğim nadir anları sunan program

Şu yıllara geri dönsem

Sherlock Sungur ve olağanüstü zekası.Ben alıştım artık yemek yerken izliyorum sizi.

bu seri hep izlenecek sanırım

Bugün çok önemli bir toplantıya gireceğim, birkaç saatim kaldı ve evden çıkabilecek gibi gözükmüyorum. Kafamda gençliğimden bir ses canlandı “tıpa” ve hemen bu videoyu açıp taradım kuru türk kahvesi üzerine limon önerisini buldum teşekkürler can türkdoğan

35:34 - 40:37 Hodor'un kitaplarda geçen gerçek hikayesi.

o bölüm bu bölüm mü diyeceksiniz. Evet. O bölüm bu. Legends never die

Siz sen ne diyonu özlemiyorsunuz siz 2017 yılında bir salı akşamını özlüyorsunuz

hala izliyorum, bu bölümden kopamıyorum resmen 10 sene sonra çocuklarıma da zorla izleteceğim

Şu kabız olayına her izlediğimde hem dehşete düşerim hem haykırarak gülerim :D

hold the door esprisi mükemmeldi cs

"Kocakarı" kelimesi, kocamış karı kelimesinden türemiştir; zaten bu yüzden de ses olayı (ses düşmesi) olduğundan dolayı bu birleşik kelime, bitişik yazılır. Sevgilerle bu yorumu gecenin bu saatinde okuyacak kültürlü geekler.

21:28 ct'nin bacaklarına vura vura zıplayıp çıldırmasına deliriyorum dheudbehsbwjf ben bu kadar orjinal hareketlerle kendinden geçen biri görmedim ya of süper hdbehdbehsbejfb cs'nin de babaanne yerine yoda taklidi yapması dhbehxbshsbf

Hayatım sen ne diyon bölümlerini unutmayı bekleyip yeniden izlemekle geçiyor 😔. Yine biraz unutmuşum yine burdayım.

01:05 evet mis gibi programı bitirdiniz.

ya en sevdiğim sen ne diyon bölümü olabilir bu. aklıma geldikçe izliyorum . canım ne kadar sıkkın olursa olsun güldürüyo her seferinde ya ezberledim ama ilk günkü gibi gülüyorum

Sondaki Ömcör ün küçük şovunun uzun versiyonunu CT nin muazzam hareketleri ile birlikte bekleriz..

O poposuna sopa sokulan çocuğa gerçekten çok üzüldüm 😂😂

Keşke ömercan annesini konuk olarak çağırsaydıda bu güzel insanı kim yetiştirdi öyrenmiş olurduk

Şu videoyu ilk izlediğimde üniversite sınavına hazırlanıyordum. Bugün mezuniyet günüm hala açıp izliyorum, izlemeye de devam edeceğim...

En yakın arkadaşım Burcu, YGS'ye tekrar girecek, sınava iki gün kalmış dehşet stresli. İşte o anki stres seviyesinden midir nedir bilmiyorum bir anda saçını kestirmeye karar verdi, birlikte meydana geçtik. Meydanda kocaman bir güzellik salonu var Melahat diye, annesinin adı da Melahat (BvS style) dedi buraya girelim. Olur dedim, girdik binaya ama dış cephesi Buckingham Sarayı, içi kanalizasyon yemin ediyorum öyle leş bir mekan. Kapıda bir kadın var dedi ne vardı sizin, Burcu da hemen "saç kesimi" dedi. Beş dakika sonra siz geçin dedi, içeri bir girdik Jabba the Hutt'ın dişi versiyonu bir ablamız, bir elinde sigarası önündeki kızın saçlarını ölümüne yoluyor. Mekan duman altı. Sadece bir sandalye var ayna karşısında yerler falan iğrenç, pislik kaynıyor. Tabii geriledik haliyle. Jabba boğuk bir sesle "hanginizindi saç kesimi" diye sordu, o andan sonra saçımızı kesitrmeyeceğiz diyip gitmemiz neredeyse imkansız, abla öyle bir bakıyor ki yüzümüze, yok desek makasları bir tarafımıza sokacak gibi. Ben kafayı Burcu'ya çevirdim ne yapsak diye, bir baktım kız parmağıyla beni işaret ediyor. Ben o ara şoktayken Jabba ablamız beni aldı önüne. Burcu yanıma gelip ""Senden sonra ben de kestireceğim saçlarımı" falan dedi şirinlik yapıp. Olsun bari dedim, hani kadın kuaför sonucunda en kötü ne olabilir ki? :( Saçlarıma limon sürdü (çekirdekleriyle falan), kendi kafasına göre biraz kesti biçti, baktı yamuk oldu ayağa kaldırdı göz kararı birkaç rötuş yaptı sonra da benden önceki kıza yaptığı gibi saçlarımı yolarcasına tarayıp kasaya yönlendirdi. 30 lira bayıldım o lanet olası kesime. Saçımın bir tarafı diğerinden daha uzundu, ekşi ekşi limon kokuyordu ve üstüne bir de Burcu "Şimdi kestirmeyeyim ben sonra bir ara kestiririm saçlarımı" diyip ben ödeme yaparken mekandan çıkmıştı. Sinir katsayımın arşa ulaştığı o gün, arkadaşlık uğruna güzelim saçlarımdan olmuştum :(

40:43 CT notalı gülüyor

2015,lise son,lysye çalışmaktan yanmış kafalar ve boş ders.Tuğba özbek anadolu lisesi evka2/izmir.okulun sıra deposundan çaldığımız tekerlekli sandalyeyi sıra arkadaşımla dönüşümlü olarak kullanıyorduk.Tenefüs sırasında tekerlekli sandalyeye oturan sıra arkadaşım,telefondan oynadığı pocket football adlı oyunu kaybedince anlık rage açıp sandalyeyi duvara fırlattı ve sandalyenin 1 tekerleği sandalyeden fırlamak suretiyle parçalandı.Sandalyenin tekerleğini kırmasına sinirlendiğim için arkadaşımla tartışmaya başladık,o sırada sandalyeyi bana fırlattı,sandalyeyi dodgeledikten sonra aynı şekilde bende ona fırlattım ve bu eğlenceli bi hal almaya başladı.Artık sandalyeden bi hayır gelmeyeceği için sandalyeyi parçalamaya karar verdik sanki bir kum torbasıymışçasına tekmeliyor yumrukluyor duvarlara fırlatıyorduk.Bu kadar eğlendiğimizi gören sınıf arkadaşlarımızda bize katıldı sınıfın ortasında sandalyeyi resmen linç ediyorduk.Yaş ortalaması 18 olan yaklaşık 10 15 kişilik grup,kız erkek farketmeksizin herkes sandalyeye saldırıyordu adeta bir düşmanmışçasına.Ardından arkadan halen kimin söylediği tartışılan bir ses sandalyeyi aşağıya atmamızı söyledi.Göklerden gelen bir karar vardır deyip sandalyeyi o anında gazıyla 2.kattan serbest şekilde aşağıya bıraktım.Sandalyenin minderi yamulmuştu ama hala yaşıyordu.Bu kırık sandalyeyi bahçenin içinde kimsenin görmemesi bir koşu gidip aldım sınıfa geri getirdim.Sandalyeyi sınıfın ortasına koyduk herkes eserine gururla bakıyordu.Olayın başında sandalyeyi duvara fırlatan sıra arkadaşım hıncını alamamış olacak ki hiç bir ses çıkarmadan sandalyeyi tekrar alıp aşağıya fırlattı.Buna sinirlenen ben onun kitaplarını aşağıya fırlattım,oda benimkileri. Ne sebeple olduğunu hatırlayamadığım bir şekilde aynı sıra arkadaşım sınıftaki bir kızın kitaplarını ve kalemlerini aşağıya fırlattı. şimdi gelelim haftanın sorusuyla ilgili olan kısıma tenefüs olduktan sonra bu sandalyeyi ve kitapları aşşağıda gören idareciler,kitapların üstünde yazan isim ve sınıf numarasından anında sınıfımızı bastı ve aşağıya kitapları atılan kız bizi direk öttü.Sonuç olarak disiplin cezası ve 100 lira sandalye cezası ödedik disiplin cezasından dolayıda belge alamadık.Yine olsa yine atarım.Okul çıkışında ise sandalye sanki ibret alınsın diye herkesin görmesi için çıkış kapısına konmuştu.Sandalyenin son hali ise stephen hawkinge benziyordu. bu arada geekyapar /twitch çok güzel,yayınların arttırılması dileğiyle.yemeninkılıcı31

Bu boktan günde kendimi nasıl burada bulduğumu bilmiyorum

Ne kadar zaman geçti ama hâla her canım sıkıldığında keyfimi yerine getirmek için buraya geliyorum

CS pişmemiş et yemeyin diyor, ama bi bölümde steak tartare övüyordu ve Ömercan'ı yermişti. Hangi sözünüze güvenelim Sayın Sungur?!

YAAA AMA SİZ NE KADAR TATLISINIZ ÖYLE... SUNGURUN ÖMERCANI KAVRAYIP GÖZLERİNİN İÇİNE İÇİNE AŞKLA BAKMASI...

Bende hâlâ burdayım merak etme yalnız değilsin

Zift hikayesi anlatıldığı sırada kulaklık takılı değil hoparlör açıktı ve hali ile annemde yanımda oturduğu için oda dinliyor bir yandan . Annem hikayeyi duyduktan sonra dedi ki '' deden babanne'nin dizlerine zift sürmüştü , beni çağırmışlardı çıkarmak için 3 gün çıkaramamıştık'' dedi . Şaşkın bakışlar ile dona kaldım . Harbi gerçekmiş hikaye .

küçükken (1.sınıf falan) minik pokémon figürlerim vardı. En kıymetlisi de tabiki Pikachu'ydu. Bir arkadaşım bizdeydi ve odamda pokémonlarla oynuyorduk. Durup dururken "bunlardan birini bana versene" dedi. Ben de zaten Pikachu hariç pek önemsemiyordum, tamam dedim. Kız da tabi Pikachu'yu istedi. Ben de o zamanlar çok çekingendim, hiç bir şeye hayır diyemiyordum, tamam dedim, verdim Pikachu'yu. Ama sonra çok pişman oldum, anneme söyledim. Annem önce azarladı çekingenliğimden dolayı, sonra da kızın annesini aradı ve oyuncağı geri istedi. Fakat kızın yüzsüzlüğünü kimden öğrendiği anlaşıldı, annesi oyuncağı geri vermeyi reddetti. Gereksiz bir tatsızlık oldu, bir daha görüşülmedi. Aradan 15 yıl geçti, tüm pokémonlarım duruyor hala, Pikachu hariç...

yıllar geçti ben hala bu videoya ağlayarak gülüyorum

2010 senesi lise sondayım, o sene iflas ettik ve özel okulda okuyorum.parası önceden ödendiği için okula devam açısından bir sıkıntı olmadı ama lisede insanlar fazlasıyla acımasız olduğu için bu durumu saklamaya karar verdim.okulda bu durumu bilen sadece bir kişi vardı, o da 6 yaşında beraber ana sınıfana başladığım, ilkokulu ve liseyi beraber okuduğum en yakın arkadaşım.yol parası dışında ailem bana para veremiyordu, o dönemde kilo problemim olduğu için zaten kimse dışarıda benimle görüşmek istemiyordu (sonradan 32 kilo verdim) yani bu durumu saklamak pekte zor değildi.neyse lisenin bitmesine son 1 ay kala en yakın arkadaşımın doğum günü gelmişti ve durumumu bilmesine rağmen ısrarla beni de çağırıyordu, ben hallederim diyordu.yinede kendi doğum gününde benim için para vermesi içime sinmedi, annem babamda o dönemde inanılmaz zorluk çektikleri için onlardan da para isteyemezdim.dışarı çıkıp sokaklarda dolaşarak depozitosu olan cam bira ve süt şişelerini topladım, yaklaşık 6 saatlik bir dolaşmadan sonra elimde yeyip içeceğimi ödeyebileceğim bir para oldu.doğum gününe gittim, her şey güzel gidiyordu ve hediye faslına gelindi.ben haliyle hediye alamamıştım, bütün hediyeleri açtıktan sonra bana bakarak sanki durumumu bilmiyormuş gibi, "ben hallederim" dememiş gibi "ulan birde en yakın arkadaşım olacaksın, bir hediye bile almamışsın, ne cimri adamsın" dedi.utancımdan yerin dibine girdim, okulun son 1 ayı geçmek bilmeyen bir azap gibiydi, devamsızlık hakkımı sonuna kadar kullanıp arada da rapor alarak mümkün olduğunca okula az gitmeye çalıştım.

Bugünün soğan fiyatları bu videonun çekildiği zamanlarda olsaydı...

yine dark side tarafımı giymiş ayıptır

8. Sınıfa giderken dershanenin en iyi sinifindaki bir kızdan hoşlanıyordum. Kız 7/24 kitap okuyor popüler kültüre hakim derslerinde başarılı tam bir komşu çocuğu klasmanında. Bende kız ile muhabbet kurmaya çalışırken kızın Stephen King-IT okuduğunu fark ettim. Tabi ben cahil bir aptal olduğum ve kendimi kıza kanıtlamak için Stephen King'i tanıdığımı düşünerek "ya bu şey adam değil mi"( boynumu yana yatirip alt dişlerimi ileri çıkartım üstüne robot sesleri çıkarmaya başladım). Kız bana o Stephen King değil Stephen Hawking ve kim olduklarını anlattı şans eseri o sırada tenefüs bitti, sınıfıma koşarak kaçtım ve hayatım boyunca kızla bir daha göz teması bile kurmadım utancımdan. (Sonrasında yine utancımdan Stephen King'in kitaplarini neredeyse yarısını okudum , sonra da astro fizik ile ilgilenmeye başladım zamanla da önce bir nerde sonra bir geeke dönüştüm)

can sungur'un taklit yaparken "bi kız vardı tüfeğe oturdum" diyişini unutamıyorum ahshsjjsjsjs bunu da buraya bırakayım dedim,var mı hatırlayan?

allah kahretmesin düştük yine bir batağa

Geçenlerde en yakın arkadaşımın hoşlandığı kızın, ilgilendiği salak saçma bir grubun konseri vardı.Oğlan da sırf kız için gidecekti. Kızın gelip gelmeyeceği belli değildi. Son kez şansımı deneyeyim dedi. Ben de aceleye getirirsek bi alavere-dalavere yaparsak bu iş olur dedim. Oğlan kanka kavga varmış gibi davransana dedi. Ben ne konuşulduğu bilmeden 4 tane apartmanın arasında kendimi dövdüm. Sen kimsin lan, sen kimsin asıl, sen benim kim olduğumu biliyor musun,adam olacaksınız adam,arada yenen tokatlar bi de odun filan vardı odunla çevreye vurmalar kendime vurmalar, hem kendi sesimi çıkartıp hem de karşıdakileri düşünerek 3-4 ses taklidi daha yaparken camdan bana bakıp içlerinden deli heralde diyen teyzelerden utanmışken ben oğlan kızı ikna edemedi. Edeydi iyiydi, neyse canı sağolsun.

Bu bölüme karşı fetişim var galiba düzenli aralıklarla gelip izliyorum

özlüyorum...

Yıl olmuş 2023, daha iki hafta önce ağır bir ameliyat geçirdim. Ameliyattan sonra iki saat uyanık kalman gerekiyor dediler, açtım bu seriyi izlemeye başladım. Hayatın insanı getirdiği yerlere bak be.

Kabız olan teyzeler illa göte bir şey sokacak bizim köyde de bir teyze kabız olunca götüne hortum sokup su açmış bağırsağında yırtık olmuş hastaneye gitmişler falan ben de gülmekten yerlerde yuvarlanmıştım djxbdnxjdnxjndx

ton balığı dediğimiz hayvan orkinostur marmarada da avlanır konservelerde ton balığı konservelerinin kaliteli olanları dilim orkinostan yapılır, salatalık ve ucuz ton balıkları kırpma orkinoslardan yapılır. Ton balığı denme sebebi çok büyük hayvanlar olmaları. teşekkürler saygılar

Bu videolar olmasaydı yaşamaya nasıl devam ederdim bilmiyorum teşekkürler sizi seviyorum siz bilmeseniz de.

CS’nin harika zekâsı ve hold the door esprisi... Özlendi 😭

17 ocak 2015 - tarihinde arkadaşım bel fıtığı ameliyatı olacaktı. Yanında duracak müsait birisi olmadığım için refakatçi olarak ben kalacaktım. Ameliyat iyi geçmişti. Hatta akşamı erkek arkadaşıyla mesajlaşıyordu. Sonra bana hafiften çıtlatarak, ''yarın Can (erkek arkadaşı) buraya gelecek o kalacak refakatçi olarak dedi. İstersen sen gideiblirsin dedi. Ben de refakatçi olarak yanında kalmayı göze almış bir insan olarak bir erkek yerine tercih edilmiş olmamdan dolayı kızdım ve hasta haliyle onu bıraktım. Hastanede 4 gün beraber kalmışlar. Bel fıtığı ameliyatlarında genelde 2 gün hastanede dinlenirlermiş. Hastaneden çıktıktan bir hafta sonra da çocuk tarlabaşında gasp olmuş bıçaklanmış ve hastanelik olmuş. Artık nasıl bir beddua ettiysem. Bu arada Aysun da yeniden bel ameliyatı olacakmış.

Çok seviyorum bu programı dönüp dönüp izliyorum...

Güncelleme giriyorum yıl olmuş 2023 gülüp eğlenmek için ilaç gibi bir seri

39:24 checkpoint olarak kalsın arada dönerim

Geekyapar'ın net olarak en iyi serisi.

Aralıklı olarak tüm bölümleri tekrar tekrar izliyorum. RU-vid'da video açtığımda altta önerilen olarak çıkıyorlar ve "ulan ne izlersem izliyim sen ne diyon daha kaliteli" diyerek sonu olmayan bu döngüye tekrar çekiliyorum.

tam 7 yil once yaşadigimiz ilcede 2 tane lise vardi o zamanlar rekabet icindeydik surekli her konuda. Lise 2 ye falan gidiyorum bir arkadaşım sevgilimin arkadaşına laf etmişler gel gidelim hesap soralım dedi yolda karşılaştığımız baska bir can dostu 3 kanka gittik diger lisenin önüne, bahcede bi 10 kisi futbol maçı yapıyor bi 7 8 kişi basketbol ve bazıları çekirdek fln yani toplamda bi 20 25 kişi var.neyse girdik içeri bu arkadaşım çocuğu çekti köşeye bizde izliyoruz, konuşsun dövsün artık ne yapiyosa yapsin diyoruz. fakat bir anda o mac yapan cocuklar basketbol oynayanlar çekirdek çitleyenler etrafimizi sardı Adeta FBI ajanlarinin parkta fln operasyon yaparken kılık degistirmeleri gibi o an en son arkadaşın okul duvarından atlayışını hatırlıyorum ikimizi orda bırakmıştı. çok güzel dayak yemiştik.Daha sonra bunu duyan bizim lise onlardan bir kaç kişiyi dövdü sonra onlar bizden ve bu büyük bir olaya dönüştü adeta banliyö savaşları çete kapışması tarzında tüm ilçe ayaklandı. nice genç dayak yedi kanlar bicaklar ve tüm bunlara neden olan o arkadaş hicbir olaya karismadi. Bir daha konuşmadık onunla.o duvardan atlayışı slow Motion da canlanıyor hala gözümde. .

gerçekten güldürüen youtubeun değişmeyen kültü fgsdfgdhghgfnfhnhn acayip iyi geliyor yaa 40 dakka full gülünce insan bir rahatlıyor

Sıradan Çinko Karbon Pil beni bul videoda çıkan hikayenin birebir aynısını ben yaşadım.

Bu programı da birlikte olan videolarınızı da çok özledim be geekyapar...

Bu bölümü RU-vid her izleyip bitirdikten sonra öneriyor ben de tekrar tekrar izliyorum 6-7 kere izledim galiba ve her seferinde ilk kez izliyormuş gibi hissediyorum. İşte Geekyapar böyle bir kanal. Kalite akıyor resmen ... İyi ki varsınız

Yaklaşık 4 yıl önce lise zamanları, okula sürekli yürüyerek gidip yürüyerek dönüyoruz.Okulda yediğimiz şeyden biraz kısıp çıkışta cipstir çerezdir koladır alıyoruz.Tabi elimizde çöpler birikiyor.Bizim orada da çok büyük bir iski arazisi var, arkadaşım çöpleri oraya atmayı teklif etti işte her şey o zaman başladı. Gel zaman git zaman attığımız 3-5 parça çöp bizi tatmin etmemeye başladı.Yine aynı arkadaşım evlerin kenarından çöp poşetlerini toplayıp iskinin içine atmayı teklif etti. Hepimize çok mantıklı geldi. Aylarca yoldan topladığımız çöpleri iskiye attık.O sokaktaki evlerin çöplerini aylarca çöp arabası değil biz aldık ve iskinin içine yığdık.Arkadaşım yüzünden yaptığım en absürt şey budur.

Benim katlandığım en aşırı istek şuydu çok da samimi olmadığım daha sonrasında beni aralarından dışlayıp sanki hiç var olmamışım gibi davranacak insanlar ile aynı eve çıkmam ve onlara 3 ay dayanmamdı. Adamlar önce eve çıkmak için uğraştılar sonrasında (gaddar haşin erkek sesi ile)bana yemek yap gelicez beraber yeriz dedikten sonra dışarıda yemek yemeler, yanımdan bir anda birbirlerini telefonla arayıp benden kurtulmalar sonrasında kahvaltıya, kafeye, derse gitmeler kanka seni çok seviyoruz diyip bütün okula saçma dedikodular ile adımı yaymalar falan. Şimdi dikkat ettim de o kadarda absürt bir şey yokmuş sizi seviyoruz iyi forumlar efenim.

En yakın arkadaşımla 5 yaşında takılıyoruz benim arkadaşta google founders gibi girişimcilik hayali var o zamanlar neyse işte biz bi sitede oturuyoruz arkadaşım da düşünüyo kolay yoldan nasıl para kırarız ( YAŞ 5!!!!) bunun aklına oto yıkamacılığı girdi neyse dedim tamam yapalım bizim sitenin önünde tabi bariyer var arabalar orda bi süre duruyo falan biz bu fırsattan istifade siteye giriş vergisi gibi zorla araba yıkayıp zorla para alıyoruz tabii onlar da veriyo 5 yaşındayız ya ondandır herhalde neyse sonra benim bu arkadaş bir gün çok büyük bir ....... yaptı . Yine yıkıyoruz arabaları yıkadığımız su bitmiş sonra arkadaşa dedim Tamer şu suyu doldur da gel diye bu doldurdu geldi falan ben adamın arabasını yıkıyorum herşey çok güzel sonra öbürsü gün aynı adam akşamleyin benim babamı görmüş bişeyler diyo dışarda o sırada evden bakıyorum. Babam eve geldi diyo ki ( ilk baba bağırması travmam o zaman oldu ) Arabaya sidik mi döktün lann diyo dedim baba ne sidiği adamın arabasını yıkadım desem de o gün bi ceza yedik Ertesi hafta ben de bu Tamer'in evlerinde kalmıştım o sıra tuvalete sıçıp temizlememiştim bu da benim adaletim

26:30 CT'nin Arap Witch taklidi.

geçen seneydi arkadaşlarla sinemaya gidecektik. 3 kişiydik ben filmin son anda türkçe dublaj olduğunu farkedince gitmekten vazgeçtim. filmi öneren arkadaşım başka birilerini buldu ve gitti.Bizde diğer arkadaşımla beraber başka filme gitmeye karar verdik. Ertesi gün filme bir saat kala arkadaşım gitmekten vazgeçtiğini söyledi ama ben gitmek istiyordum. Otobüse bindim "şey bu carrefour dan geçiyor mu" dedim yakınından geçiyor dedi bende bindim. Yolları tam bilmediğim için şoföre "siz bana haber verirsiniz" dedim o da kabul etti. Baya bi yol aldık otobüste insanlar azaldı ama şoför hala bana inmemi söylemiyordu. bi terslik olduğunu anladım ve şoför dikiz aynasından beni görüp "ay ben seni unutmuşum" dedi. Neyse "ben götürcem seni oraya merak etme" dedi. Otobüste kimse kalmadı biz dağ yoluna doğru çıkıyoruz. Korkmaya başladım kendi kendime telefonla konuşuyormuş gibi yaptım .Artık en son durağa gelmişiz.Adam otobüsten indi ben tek başıma büzülmüş bi vaziyette oturuyorum.Şoför gel dedi bana bende o an son dakikaların olduğunu anlayıp dua etmeye başladım. Sonra Şoför başka bir arkadaşının otobüsüne bindirip adama beni carrefour da bırakmasını söyledi.Ben bi an rahatladim . Bu arada sinema seansı çoktan geçmiş tek başıma otobüste oturuyorum.Sonra birileri bindi. Bende adama piçlik olsun diye avm de indim. Korkmuştum baya. Sonra avm de ağlaya ağlaya bütün paramı harcadım.Keşke En başta arkadaşıma kazık atmayıp gitseydim sonra diğer arkadaşım bana kazık atmazdı. Not: başta türkçe dublaj diye gitmediğim film altyazılıymış

YETER ARTIK YENİ BÖLÜM GELSİN🔪🔪🔪🔪🔪

okulun son haftaları en yakın arkadasım gruba kim benimle okula gelir yazdı, ben de basketbol falan oynarız belki diyerek tamam dedim. Okula gittik arkadaşımın sevgilisi ve birkaç çift daha geldi ve beraber sinemaya gittiler ben de tam gaz eve geri döndüm. sabahın 7sinde eve geri dönmek için kalkmak çok zoruma gitmişti

Sanırım en iyi bölüm

Çok iyi seri gerçekten ya çok eğleniyorum izlerken. Artarda izliyorum bağımlılık yaptı. Keşke seri devam etse, cs de olursa mükemmel olur.

Muazzam tek kelimeyle muazzam

lise 1de depresyondayken bu videoyu loopta izliyodum şimdi üniversitedeyim nostalji yapiyim dedim ptsd yaşıyorum

Bildigimiz gibi tüg herkesin sorunu bende Karslı bir ailenin kızı oldugum icin ergenligimin ilk zamanlarında tüylüydüm ve 8.sınıfta sınav haftası oldugu icin bıyık aldırmaya gidememistim ve kendimi cok kotu hissediyordum,en yakın arkadaşım olan o yesil gozlu yılana "cok belli oluyor mu" demistim o da "merak etme belli olmuyor" diyip gecistirdi neyse türkce dersindeyiz hoca serbest bıraktı bizim de erkek kız karışık bir grubumuz var ben tabi kendimi kotu hissettigim icin agzım kapalı konusuyorum neyse ordan en yakın arkadasim sandigim o gerizekali "bıyıklarini mi sakliyosun dksmsnsnsjehrhrj " diye bagirip kahkaha attı.birden neye ugradigimi sasirdim,erkekler gulmeye basladi ve ben o kizla bir daha konusmadim facebookta "bıyıklı kızlar bacımızdır" diye durum paylastigini gordum umarim ettigim beddualar tutmustur bu da boyle bir ani o attigi kazigi hala unutamiyorum

Sırf arkadaşlarım için 5 sezon Smallville izledim. Bu acıya dayanamayıp intihar edicekken başka bir arkadaşımda flash ve Arrowa başladım ama sonunda hem sizin hem de başka bir arkadaşım sayesinde Doctor Whoya başladım ve sonunda kaliteli dizileri izlemeye başladım.

o bölüm bu bölüm mü diyeceksiniz. Evet, o bölüm bu.

21:05 2 girls 1 cup diyo :D

sen nediyon ner... burdaymış tamam

duramıyorum, allahım sen ne güzel mizahlar yapacak insanlar yaratmışsın

Abi bu CS tüm video boyunca gülse kimse bir şey konuşmasa yine gülerim .

Hayatımın artık yerinde gitmemesinin tek sebebi sen ne diyonun bitmesidir

Azıcık düzelmek, normal hissetmek için geldim yeniden, onuncuyu dönüyorum.

Geçen sene arkadaşımda kalacaktım. (Erkek bu arada ). Herneyse bunun ailesi uzun zamandır şehir dışındaydi.Buda gizli gizli bizi çağırdı. Gelin bizde kalak falan dedi. Tamam dedik geldik. 3-4 kişi falaniz. Muhabbetler kahkahalar havada uçuşuyor tabiki. Tam o sırada evin kapısı açıldı. "Biz geldiiik" diye bi ses. Bu arkadaşın ailesi süpriz yapmak icin gelmiş. Arkadaş birden bembeyaz oldu. Saklanin falan dedi .sakın görünmeyin babam beni silker falan. Birimiz yatagin altina girdi birimiz dolabın içine. Bitek ben kaldım. Ama nasi panikledim. Arkadaş yalvarıyo nolur saklan diye. Napcam falan diye düşünürken balkondan aşağı atladim birden. (1. kat ). Düşerken de bileğimi burktum. O acıyla hem koşmaya çalışıyorum hem bağırıyorum hem ağlıyorum. Zaten en fazla 10 metre gidebildim. Oturdum kaldırıma. Dolmuş geldi eve gittim. Parayida vermeyi unuttum. Hakkını helal et şoför abi ! Eve gelince öğrendimki diğerleri yakalanmış. Arkadaş babasından dayağı yemiş. Sonra çorbacıya gitmişler. Boşuna atlamıştım :(.

Bilmem kaçıncı tekrar basladim ve yine izleyecem 😅

Keşke bu bölümün corona özel versiyonunu yapsanız

Yeni yıla sen ne diyon izleyerek giren biriyim alın şu cs’yi 2.sezon fln çekin yeni yıla girerken bile sen ne diyon izliyoruz

öyle bir seri yaptınız ki kardeşimle her hafta yeni bölüm çıkmasını beklerdik bazen 2 hafta hatta daha uzun sürdüğü de olurdu bu bekleyişler seri bitince totem mi yaptınız naptınız bilmiyorum ama hayatım kaydı aq gelecek vadeden bi lise öğrencisiyken majör depresyona girdim 7 ay yataktan çıkmadım kurtulmam 3 yılımı aldı yorumlara bi göz attım herkes mi aynı şeyden muzdarip olur

yaşasın sen ne diyon nerdecilik

Benim ki çok eski değil, yaklaşık 1 sene önce falandı herhalde. Pek önemli değil zaten ama o sıralar çok koymuştu bu olay bana. Neyse ben arkadaşımla bakkala gitmiştim, 3TL 50Kuruşum vardı.Kendime 3TL ile bir şeyler almıştım arkadaşıma da cips almıştım.Cipsin içinden de 50TL çıtır para (bu para ile marketteki satılan alkol, sigara vb. şeyler dışında her şeyi alabiliyorsun.) çıkmıştı.Arkadaşım da "Bu cips benim para bundan çıktı" demişti. Bende "Saçmalama parasını ben verdim, ya tamamını bana vereceksin ya da yarısını vereceksin."demiştim çocuk "tamam yarısı senin olsun demişti. Daha sonra aldık istediklerimizi falan sokağa döndük arkadaşımı annesi çağırdı, normalde her annesi çağırdığında biraz daha durayım diyen çocuk bu sefer poşetleri alıp hiç itiraz etmeden eve girdi. Hala her aklıma geldiğinde sinirlenirim, şu an yazarken bile elim titriyor.

10 kereden fazla izledim. Yine geldim

Sabaha karşı 04.00 ve yine buradayım

O zamanlar 15 yaşında falanım, istanbul anadolu yakasında şuanda bile tam olarak gelişmemiş hafiften kasaba tarzında olan bir semtteyiz. Doğduğumda annem ve babam çalıştığı için ve durumları çok da iyi olmadığı için 5-6 yaşıma kadar bana anneannem baktı ve büyüttü. Tüm arkadaşlarım orada oldukları için ve bende oranın sakinliğini ve o mahalle samimiyetini özlediğim için yaz tatillerinde ve sömestr tatillerinde oraya giderdim. Neyse, bir kış yine oradayım o kış da çok fazla kar yağmıştı, mahalle ortamı olduğu için de kimsenin kimseye güvenmeme sorunu olmadığından dolayı gece geç saatlere kadar mahallenin çocukları dışarıda oynardık. Bir gün bu taraflardan geçen tek halk otobüsü kara saplanmış ve yokuşu çıkamıyordu. Bizim arkadaşlar da iki apartmanın arasından diğer caddedeki otobüse kar topu atışı yapıyorlardı. O iki apartmanın arası da o kadar kar dolu ki bunlar da ona güvenip rahat rahat sallıyorlar. Ben atmıyorum tabii ki sanatçı kişiliğimden dolayı o günki dördüncü kardan adamımı yapmakla uğraşıyorum o an. Bu arada adam da ordan bağırıyor "Gençler atmayın yaww atmayın!! bak para mı istiyorsunuz gelin vereyim yeter ki atmayın yawww" bizimkiler de inadına atıyorlar. Adam öyle stres ve sinir yaşamış ki demekki içimizden biri "Laaan geliyo amkk kaçın s*kecek bizi kaçın" diye bağırdı. Adamın diğer tarafı dolanacağını düşünüyoruz biz o arada. Arkadaşlarım da bana " kanka sen hepimizden hızlı koşuyon sen adamı peşine tak zaten yaşlıdır yetişemez sana" diyorlar. O ara bir baktım adam ayağındaki kunduralarla o apartman arasını öyle bir geliyor ki sanırsınız adam uçuyor yani ordan geçerken düşmemesi imkansız. Biz kaçıştık tabii ben adamı peşime takmak için bir süre ayrılmadım ordan. Sonra tam koşmaya başlıcam bi bakkalın önündeki fayansa bastım kar ve buzla kaplanmış fayansın üzerinde yaklaşık bi iki dakika boyunca düşüp kalkıp kaya kaya taklalar atarken bi anda gözümün önünde bir çift ucu yukarı kalkık kundura duruyordu. Bir anda kafamı öne eğdim. Kendimi, celladın baltasıyla kafası uçacak olan ama artık yapacağı bir şey kalmadığı için karşı koymayan bir kurban gibi hissettim. "Lan oç" diye bir tokat açıldı bana. Soğuktan donmuş olmuş olan yüzümden tüm vücuduma bir sıcaklık dağıldı ilk baştaki acıdan sonra garip bir şekilde adrenalinden de kaynaklı olsa gerek güzel bir his geldi. Resmen tokadın sıcaklığını kılcal damarlarıma kadar hissettim. Daha sonra ordan bir şekilde kurtuldum. Sırf o şerefsizler kaçsın diye. Tabii yarım saat sonra mahallede buluşunca dayak yediğimi söylemedim. Hak etmemiştim belki ama adama da bir yandan acımıştım üzülmüştüm. AMA MERAK ETTİĞİM TEK ŞEY, SEN O KUNDURALARLA O KARDA NASIL KOŞTUN BE AMCA. ADAM RESMEN UÇTU YA UÇTU.