Torosların Kuzeyinde 1668 Rakımda | Lacaune Koyun Çiftliği 

Hocam hayırlı kandiller. Değerli fikirleriniz için de teşekkür ediyorum. Sağolun ilgi ve emek sarf etmişsiniz. Bizler de yaşarken öğreniyoruz, siz de daha iyi bilirsiniz ki bu işte net bir doğru yok. Her koşula ve duruma göre değişiyor doğrular. Anaçların sağlık/süt durumu, yaşları, verimleri gibi etkenler de var. Hepsi mutlak bir çizgide gitmiyor bizim için. Biz de bu durumları dikkate aldığımızda kuzuların büyümesi kadar, sütü toplulaştırmayı da hedefliyoruz. Hatta en önemli amacımız o oluyor diyebilirim. Maddi açıdan baktığınızda sizin hesaplarınız kesinlikle doğru ancak bizim bir mamül ortaya çıkarmak için belli kilolarda günlük süt almamız lazım. Bu süreyi de kuzuları süt ile besleyerek geçiriyoruz. Dediğim gibi bu bizim şartlarımızda bize uygun gelen yöntem oluyor.

@@halilbrcn Halil bey öncelikle dönüş yaptığınız için teşekkürler. Anında okumama rağmen telefondan görme sorunum oluyor ancak yazabiliyorum. Birincisi amacım kimseyi yermek veya övmek değil. Furkan hocamın programları da sürekli olarak izlediğim ve bir şeyler öğrenmeye çalıştığım ender çekimlerden. özellikle besi kısmında yemlerini ve çalışmalarını çok başarılı buluyorum. Bunun yanında hayvancılıkta nicelik yerine niteliğin ön planda olması gerektiğine inanıyorum. bana göre hayvan sayımız çok fazla fakat hayvansal üretimimiz bir o kadar az. Mevcut yıllık gerekli 24 milyon ton sütü 4 milyon baş sağmal inekten ve bunların danalarından 1,5 milyon ton eti rahatlıkla alabiliriz. Küçükbaşta da 10 milyon anaçtan yılda 500 bin ton kasaplık karkas alabiliriz. En fazla 3 milyon baş süt koyunundan da yılda en az 1 milyon ton koyun sütü alabiliriz. Keçileri saymıyorum bile. Kısaca hayvan sayımızı azaltır niteliklerini yükseltebilirsek hem hayvansal üretimimiz artar hem de fiyatlar daha ulaşılabilir değerlere gelebilir. 40 yıl önce Yeni Zelenda nın uyguladığı sisteme yavaş yavaş geçiyoruz.Bunları yaparkende tüm dünyada geçerli olan sistemleri kullanmamız gerekir. Silaj ve yonca otu kullanmadan süt almaya çalışmak ne kadar mantıklı bir türlü anlamakta zorluk çekiyorum. Literatürdeki rasyondaki nem oranını % 50, proteinde bay pas protein oranını en az % 50, toplam proteinde de mikrobiyel protein oranını en az % 50 yapabilmemiz gerekiyor. Dünyada temel gelir kaynağı süt olan hiç bir işletmede ne buzağılar ne oğlaklar ne de kuzular emzirtilmiyor. Bu doğru bir uygulama olmadığı gibi doğru olduğu varsayılan yanlış bir uygulama. Sizin gibi az sayıda hayvana sahip işletmelerde uygulanması daha da kolay olan bir yöntem. Kuzularınızı kolostrumdan sonra süt yerine mama ve başlatma yemi ile beslerseniz 8. ayda gebe kalarak yaklaşık olarak 13. aylarında ilk doğumlarını yapabilirler. Dengeli beslenen koyunlar ikinci doğumun sonuna kadar veya ikinci yaşının sonuna kadar gelişmelerini sürdürürler. Koyunlarda gelişimin göstergesi yaş değil sağlıklı beslenme ile ergin ağırlıklarının % 70 ine ulaştıkları süredir. Ergin ağırlığı 60 -- 65 Kg olan bir koyun dengeli beslenme ile 45 Kg olduğunda rahatlıkla çiftleşerek sağlıklı doğum yapabilir. Bu sürede damızlık için 6. ay ile 7. ay aralığıdır. Bilgilerin doğruluğuna güvenebilirsiniz. Her yazdığımın akademik yazılı kaynağı vardır. Hayırlı akşamlar bereketli kazançlar iyi çalışmalar dilerim.❤💯🐏🐑❤

Haluk Bey, merhaba. Katkınız için teşekkür ederiz. Kuzuların anne sütü ya da mama ile beslenmesi, koyun sütünün pazarlanma sürecine bağlıdır. Geçenlerde Tokat'a gittiğimiz işletme sütü peynir haline getirerek katma değeri yüksek bir şekilde satıyordu. Ancak her işletmenin ve coğrafyanın buna imkanı olmuyor. İnsan kaynakları da bu iş için yeterli ve bilgili olmalı. Anne sütü ve mamalar ile 9 yıl önce İzmir'de TÜBİTAK projesi yapmıştık. Anne sütünün yerini hiçbir ticari mama tutamamıştı. Daha pahalı gibi görünüyor olsa da anne sütünün kendine has farklı özellikleri olduğu kesin bir maddedir. Kısaca her işletme kendi imkanları nispetinde hayvancılık yapıyor. Major bir hata görmediğimiz sürece doğal iş akışına herhangi bir itirazda bulunmuyoruz. Çekimler öncesi ve sonrası üreticilerimizle işin enini boyunu her zaman tartışıyoruz. İşletme sahiplerinin kendilerine göre haklı gerekçeleri oluyor. Iyi çalışmalar dilerim.

Merhaba Haluk Bey, sosyal medya kullanıyor musunuz?